İşte Cevaplar
Cevap : Aşağıdaki ekte güzel bir metin türleri sunusu (slaytı) bulunmaktadır. İndirip kendinize göre düzenleyebilirsiniz. Başarılar
Diğer Cevaplara Gözat
Diğer Cevaplara Gözat
Sunum İçeriği
1. Sayfastyle.visibilityppt_wppt_h
2. Sayfa
style.visibilityppt_xppt_y
3. Sayfa
style.visibilityppt_xppt_y
4. Sayfa
style.visibilityppt_xppt_y
5. Sayfa
I. ŞİİRstyle.visibilityppt_xppt_y
6. Sayfa
KONULARINA GÖRE ŞİİR TÜRLERİstyle.visibilitystyle.visibilityppt_xppt_y
7. Sayfa
Duygu ve düşünceleri coşkulu bir dille anlatan şiirlere lirik şiir denir.Eski Yunan edebiyatında şairler şiirlerini “Lyra” (lir) denilen bir sazla söyledikleri için bu tür şiirlere “lirik” denmiştir.Bu şiirlerde duygulu ve coşkulu bir söyleyiş vardır. Milli ve dini duygular bu şiirlerle anlatılabilir. Türk edebiyatında koşma, semai ,ağıt (mersiye),ilahi , münacaat bu türle söylenir.İlk örneğini “SAPHO ve ALKAEUS” vermiştir.Divan Edebiyatında- FUZULİ –BAKİHalk Edebiyatında- YUNUS EMRE KARACAOĞLAN DADALOĞLUBatı Etkisindeki T.Edb.’da- TEVFİK FİKRET- YAHYA KEMAL - CAHİT SITKI -MELİH CEVDET- AHMET HAŞİM Batı Edebiyatında- PETRARCA-RONSARD-LAMARTİNE- HUGO-GOETHE- SCHİLLER LİRİK ŞİİRstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
8. Sayfa
Ne zaman seni düşünsemBir ceylan su içmeye inerÇayırları büyürken görürümHer akşam seninleYeşil bir zeytin tanesiBir parça mavi deniz Alır beniSeni düşündükçeGül dikiyorum elimin değdiği yereAtlara su veriyorumDaha bir seviyorum dağları (İlhan BERK;)Senelerce ,senelerce evveldiBir deniz ülkesindeYaşayan bir kız vardı bileceksinizİsmi Anabel LeeHiçbir şey düşünmezdi sevilmektenSevmekten başka seni (E.Allen POE)style.visibilitystyle.visibility
9. Sayfa
Dağda dolaşırken yakma kandiliFersiz gözlerimi dağlama gurbetNe söylemez,akan suların diliSessizlik içinde çağlama gurbetN’eylersin ölüm herkesin başındaUyudun uyanmadın olacakKim bilir nerede,nasıl,kaç yaşında?Bir namazlık saltanatın olacak,Taht misali o musalla taşında. style.visibilitystyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilitystyle.visibility
10. Sayfa
EPİKŞİİR“Epik” sözcüğü, Yunancada destan anlamındaki “epope” den gelmektedir.Yazının bulunuşundan önceki dönemlerde ulusların hayatında derin izler bırakan tarihsel olayları dile getiren destanlar epik şiir sayılır.Epik şiirlerde yiğitlik,kahramanlık,savaş temaları işlenir.Her epope ya da epik şiirde tarihsel bir gerçek vardır. (Yunan destanı İliada’nın çekirdeği Troi Savaşlarıdır.)Epik şiire “destani şiir” ,”hamasi şiir” adları da verilir.Halk Edebiyatında “koçaklama” bu türdendir.Şirvan ilinden Tebriz’e ulaştıkAncak başlar kestik kana bulandıkAcem evlerin seyrettik dolaştıkVilayet Hünkarın, seyran bizimdir.style.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
11. Sayfa
Kurşunlarım yağmur gibi yağarkenTütünlerim gökyüzünde dönerkenYıkılası Bağdat seni döğerkenŞehitlere serdar oldu Genç Osmanstyle.visibilitystyle.visibility
12. Sayfa
Çoban ve kır yaşamını ,doğa güzelliklerini anlatan şiirlere pastoral şiir denir.Pastoral şiirlerin her türlü süsten ,yapmacıklıktan ,gösteriş ve söz oyunlarından uzak bir yapısı vardır.Bunlara bukolik şiir(çoban şiir) denir.İDİL: Bir ozanın ya da çobanın ağzından yazılıp kır yaşamının çekiciliğini ,güzelliğini anlatan ,çobanıl aşkı yansıtan kısa şiirlere denir.EGLOG: Birkaç çobanın karşılıklı konuşmaları yoluyla oluşturulan aşk,kır yaşamı üzerine duygu ve düşüncelerini yansıtan şiirlere pastoral şiir denir. Pastoral şiirin kurucusu ve ilk büyük temsilcisi eski Yunan Edebiyatında Theokritos,ikinci büyük temsilcisi Latin edebiyatında Virgillius ‘tur.Türk Edebiyatında ilk örneğini ise- Abdülhak Hamit Tarhan’ın- ”SAHRA” adlı eseridir.Türk Edebiyatında- Kemalettin Kamu-Bingöl Çobanları Behçet Necatigil-Kır Şarkısı Faruk Nafız –Çoban Çeşmesi PASTORALŞİİRstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilityppt_wppt_h
13. Sayfa
Avludan geçtiğini gördü gelininSuya gidiyordu öğle güneşindeArdında bebesi yalınayakGeride KarabaşTozlu yoldanSöğütlerin oradaki çeşmeyeYalağında bulutlar yıkanan çeşmeyeTam otların sarardığı zamanlar…Yer yüzükoyun uzanıyorum.Toprakta bir telaş,bir telaş…Karıncalar öteden beri dostum. (Behçet NECATİGİL) Güzel çoban , bir içim ,bir yudum su testisinden;Bugün sıcak yine pek ,sanki ortalık yanıyor!Güzel çocuk ,senin olsun hayatım istersen;Niçin gözüm sana baktıkça böyle yaşlanıyor?Güzel çoban ,ne kadar tatlı söylüyorsun sen;Yalan da olsa içim doğru söyledin sanıyor! (Tevfik FİKRET)style.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
14. Sayfa
Bilim ,sanat ,felsefe ,ahlak,din …gibi alanlarda yazılan ve birtakım kuralları ,ilkeleri öğretmeyi amaçlayan şiirlere “didaktik şiir” denir. Eski Yunan Edebiyatında Hesiodos bu türün ilk örneklerini veren kişidir.”İşler ve Günler” adlı eserinde ahlak,tarım ve gemicilik üzerine bilgiler vermiştir. Türk Edebiyatında ilk örneğini ; Yusuf Has Hacib – KUTADGU BİLİG , Şeyhi-HARNAME Aşık Paşa - GARİPNAME Nabi- HAYRİYYE Ziya Paşa –HARABAT M.A.Ersoy -SÜLEYMANİYE KÜRSÜSÜNDE Tevfik Fikret- HALUK’un DEFTERİDİDAKTİKŞİİRstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilityppt_wppt_h
15. Sayfa
İki sapan yap kendine evindeBiri parçasız olsun ,biri parçalıBiri kırılırsa ötekine koşarsın öküzleriDingil için defne ve karaağaç iyidir,En az onlar kurtlanırGüçlü bir öküz bul dokuz yaşlarındaBu yaş öküzlerin delikanlılık çağıdırİşte en elverişli oldukları çağÇift sürerken kavgaya tutuşmazSapanı kırıp işi yarım bırakmazlar (Hesiodos ”İşler ve Günler”)Güzel dil Türkçe bizeBaşka dil gece bizeİstanbul konuşmasıEn saf, en ince bizeYeni sözler gerekseBunda da uy herkeseHalkın söz yaratmadaYollarını benimse (Ziya GÖKALP)style.visibilitystyle.visibility
16. Sayfa
Didaktik Şiiri Belli Özelliklerine Göre Şöyle Sıralarız1.YERGİ: Kişilerin ya da toplumların kötülüklerini,kusurlarını gülünçlüklerini iğneli ve alaycı bir dille eleştiren yazıdır. Halk Edebiyatında: Taşlama Divan Edebiyatında: Hicviye Batı Edebiyatında: Satir Günümüz Edebiyatında: Yergi . Fetvaya danıştım, buldu yerini Dedi ki: Alırsın üçün birini. Şahidin birisi şeyhin torunu Birisi de Varıca’nın çobanıstyle.visibilityppt_xppt_yppt_wppt_hstyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.visibilityppt_xppt_y
17. Sayfa
2. FABL: Ahlaki bir ders vermek amacıyla hayvanları,bitkileri, cansız varlıkları kişileştirerek yazılan hikaye şiirlerdir Bu türün en büyük ustası AİSİPOS’tur,La Fontaine Aisipos’tan etkilenerek bu türde güzel eserler vermiştir.Türk edebiyatında ilk çevirilerini “ŞİNASİ” yapmıştırstyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.visibilityppt_xppt_y
18. Sayfa
3. MANZUM HİKAYE: Menkıbeleri öğretmek amacıyla, şiir şeklinde anla- tan ürünlerdir. Orhan VELİ, Nasreddin HOCA hikayelerini böyleAnlatmıştır.style.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_yppt_xppt_y
19. Sayfa
İnsan yaşamının değişik boyutlarını ,tutku, özlem ,istek, kaygı ve korkularını gerçeğe uygun biçimde eyleme dönüştürerek veren şiirlere “dramatik şiir” denir.Dramatik şiir bir yönüyle şiir epik şiirle kesişir.Kimi edebiyat kuramcılarına göre dramatik şiir ,epik şiirden doğmuş ve tiyatroyu oluşturmuştur.Manzum yazılmış tiyatrolar(tragedyalar,komedyalar ve dramlar)dramatik şiir örnekleridir.Dramatik şiirler , tiyatro türlerinde konuşma yerine kullanılırlar.Eski Yunan Edebiyatında Aiskhylos , Sophokles , Euripides , Aristophanes manzum tiyatrolarıyla tanınmıştır. Türk Edebiyatında ; Namık Kemal,Abdülhak Hamit Tarhan , Faruk Nafız ÇamlıbelDRAMATİKŞİİRstyle.visibilitystyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
20. Sayfa
Philokleon: Dostlar çoktan duydum sesiniziAma çıkıp gelemem ardınızdanBırakmıyorlar beni mahkemeyeGidip yargı vermeyeCanlara kıymaya bırakmıyorlarKoro :Kimmiş o?Söyle dostlarınaKimmiş seni eve kapayanPhilokleon :Kendi oğlum.Ama duymasın sakınŞurda yatmış uyuyor ,Alçak sesle konuşun.Koro :Niçin yapıyor bunu?Oğlun ne ister senden?style.visibilityppt_xppt_y
21. Sayfa
II.ÖYKÜstyle.visibilityppt_xppt_y
22. Sayfa
ÖYKÜOlmuş ya da olması mümkün olayları anlatan kısa yazıÖyküde ele alınan kişiler çoğu zaman yaşamlarının belli ve kısa bir anı içinde izlenir.Karakterlerin yalnız bir yüzü içinde durulur;ayrıntılaragirilmez.Öykü türünün kurucusu İtalyan sanatçı Boccacio’dur.Fransız Edebiyatında- MauppasantRus Edebiyatında- ÇehovAmerikan Edebiyatında- O’HenryÖYKÜNÜN ÖGELERİ: A) ANLATICI B) OLAY ve DURUM C) KİŞİ ve KARAKTER D) YER ve ZAMANstyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilityppt_wppt_h
23. Sayfa
1)OLAY ÖYKÜSÜ (MAUPASSANT TARZI HİKAYE)Öykücü giriş ,gelişme ve sonuç bölümleri içinde olayı aktarır.Önce gerilimi arttırır ,sonra gerilimi düşürür.Dünya edebiyatındaki öncüsü Fransız sanatçı-MAUPPASANTTürk Edebiyatında – ÖMER SEYFETTİN , REFİK HALİT KARAY REŞAT NURİ GÜNTEKİN , Y.KADRİ KARAOSMANOĞLU,SABAHATTİN ALİÖYKÜ TÜRLERİstyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
24. Sayfa
2)DURUM/KESİT ÖYKÜSÜ: (ÇEHOV TARZI HİKAYE)Bu tür öyküde yazar, ya yaşamdan okuyucuya bir kesit sunar ya da bir insanlık durumunu belli bir ortam içinde aktarır.Kesit öyküsünde “olay”ın ve “gerilim”in yerini belli bir ortamdan kaynaklanan izlenimler ,çağrışımlar almıştır.Konular günlük yaşamın içinden gelişigüzel çıkarılır.Bu tür öykülerde serim,düğüm,çözüm gibi bölümlere rastlanmaz.Dünya Edebiyatındaki öncüsü Rus sanatçısı A.ÇEHOVTürk Edebiyatında SAİT FAİK ABASIYANIK,MEMDUH ŞEVKET ESENDALÖYKÜ TÜRLERİstyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
25. Sayfa
TÜRK EDEBİYATINDA ÖYKÜÖykü türü edebiyatımıza Tanzimatla birlikte girdiİlk öykü-” Letaif-i Rivayat” (Söylenen Güzel Hikayeler)-AHMET MİTHAT“Kıssadan Hisse” – AHMET MİTHATBatılı anlamda ilk öykü örnekleri-”Küçük Şeyler”-SAMİPAŞAZADE SEZAİ.Türk öyküsü Milli edebiyat döneminde ÖMER SEYFETTİN’le çıkış yapmıştır.MEMDUH ŞEVKET ESENDAL,SAİT FAİK ABASIYANIK,TARIK BUĞRASABAHATTİN ALİ ,HALDUN TANER’ le gelişmiştir.style.visibility
26. Sayfa
III . ROMANstyle.visibilityppt_xppt_y
27. Sayfa
ROMANYaşanmış ya da gerçeğe uygun biçimde tasarlanmış olayları yer ve zaman göstererek anlatan ,öyküden daha uzun yazılara roman denir.Ögeleri açısından romanla öykü arasında fark yoktur.Ancak bu ögeler romanda daha ayrıntılı ,kapsamlı biçimdeyer alır.Roman kişileri çok ayrıntılı biçimde tasvir edilir;ruh çözümlemelerine romanda daha geniş yer verilir.Romanda anlatım birinci ya da üçüncü kişi ağzından yapılabilir.Değişik yazı türlerinin özelliklerinden de yararlanılabilir.(Mektup,anı,günlük,deneme,gezi yazısı)Goethe-”Genç Werther’in Acıları (mektup)Reşat Nuri-”Bir Kadın Düşmanı” (mektup)Yakup Kadri-”Anamın Kitabı” (otobiyografi)style.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
28. Sayfa
ROMAN TÜRLERİ1)KONU ve TEMALARINA GÖRE ROMANLARa)Macera (Serüven)Romanlarıb)Tarihsel Romanlarc)Sosyal Romanlard)Psikolojik Romanlar2)AKIMLARINA GÖRE ROMANLARa)Klasik Romanb)Romantik Romanc)Realist Romand)Naturalist Romanstyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_y
29. Sayfa
MACERA(SERÜVEN) ROMANLARI :Günlük yaşamda her zaman rastlanmayan,şaşırtıcı,değişikve esrarlı olayları konu eden romanlarıdır.Kahramanlar çok hareketli,kurnaz ,cesur ve hareketlidir.Macera romanlarında olayların geçtiği yer sık sık değişir.Robinsen Crusoe-Daniel DEFOEİki Sene Mektep Tatili-Jules VERNEKim-Rudyard KİPLİNGHasan Mellah-A.MİTHATPolisiye ve egzotik romanlarda macera romanları kapsamında düşünülebilir.Polisiye romanlarda hırsızlık,soygun ve cinayet olayları işlenir.A.Christie-Nil’de Ölüm,Şark Ekspresinde CinayetEgzotik romanlarda Avrupa’ya uzak ülkelerin manzaralarını, oralarda yaşayan töre ve geleneklerini anlatmak esastır.Piyer Loti-İzlanda Balıkçısıstyle.visibility
30. Sayfa
TARİHSEL ROMANLARTarihin değişik dönemindeki olayları işler.Kahramanlar gerçek veya düşsel olabilir.Anlatılanlar tarih gerçeklerine çoğu kez uygundur.Tarihsel roman, Romantizmin bir ürünüdür.Dünya Edebiyatında bu türün ilk örneğini İngiliz Walter Scott vermiştir.Türk Edebiyatında ise tarihi roman ilk Ahmet Mithat-YENİÇERİLERBatılı anlamda ilk tarihsel romanımız Namık Kemal-CEZMİWawerley- Walter SCOTTIvanhoe- Walter SCOTTMonte Cristo- Alexandre DUMASTaras Bulba- GOGOLSalambo- G.FLAUBERTDevlet Ana- Kemal TAHİRKüçük Ağa- Tarık BUĞRADeli Kurt- Nihal ATSIZstyle.visibility
31. Sayfa
SOSYAL ROMANLARToplumsal sorunları işleyen romanlar bu gruba girer.Bu tür romanlarda sosyal olay ve olguların (ihtilaller,sınıfsal kavgalar,ırkçılık, köyden şehre göç,yoksulluk…)nedenleri üzerinde durulur.Töre romanları ve tezli romanlar olmak üzere ikiye ayrılır:Halide Edip ADIVAR – SİNEKLİ BAKKAL (Töre romanı)Hüseyin Rahmi GÜRPINAR- BEN DELİ MİYİM? (Tezli roman)SEFİLLER-Victor HUGOMEYHANE-Emile ZOLAGAZAP- John STEİNBECKBEREKETLİ TOPRAKLAR ÜZERİNDE-Orhan KEMALstyle.visibility
32. Sayfa
PSİKOLOJİK ROMANLARRoman kahramanlarının ruh çözümlemeleri yapılır;onların insanlara,olaylarave topluma bakışı yansıtılır.Bu tür romanlara “tahlil romanı” adı verilir.Psikolojik roman türünün ilk örneği ;M.de la FAYETTE’nin –LA PRİNCESSE DE CLEVESTürk Edebiyatında bu türün ilk örneği;Mehmet RAUF- EYLÜLGenç Werther’in Acıları-GOETHESuç ve Ceza-DOSTOYEVSKİ9.Hariciye Koğuşu-PEYAMİ SAFABir Tereddüdün Romanı-PEYAMİ SAFAstyle.visibility
33. Sayfa
KLASİK ROMANBu akımda roman türü çok az gelişmiştir.M.De la FAYETTE- Princesse de Clevesstyle.visibilityppt_xppt_y
34. Sayfa
ROMANTİK ROMANKlasik akıma tepki olarak doğan Romantizm ,olaylarınduygusal açıdan yansıtılmasına önem verir ve kuralcılığıreddeder.Victor HUGO- SEFİLLERNamık KEMAL-İNTİBAHstyle.visibilityppt_xppt_y
35. Sayfa
REALİST ROMANOlayları ,insanları ve toplumları gerçekçi açıdan Yansıtan romanlardır.Stendhal-KIZIL VE KARATolstoy-SAVAŞ ve BARIŞHalit Ziya-MAİ ve SİYAHstyle.visibilityppt_xppt_y
36. Sayfa
NATURALİST ROMANOlayları ve kişileri bir bilim adamı gözüyle inceleyen naturalist romancılar gerçekçiliği ileri boyuta götürmüşlerdir.Emile ZOLA –MEYHANEAlphonse DAUDET-JACKstyle.visibilityppt_xppt_y
37. Sayfa
TÜRK EDEBİYATINDA ROMANTürk edebiyatında roman Tanzimat’la girmiştir.İlk yerli roman Şemsettin Sami-Taaşuk-ı Talat ve Fıtnat(1872)İlk çeviri roman Yusuf Kamil Paşa-Telemak (Fenelon’dan)(1859)Batılı anlamda Modern Türk romanının kurucusu Halit Ziya UşaklıgilTürk romanı teknik açıdan Servet-i Fünun döneminde güçlenmiş,Cumhuriyet döneminde iyice gelişmiştir.style.visibilityppt_wppt_hstyle.rotation
38. Sayfa
IV. TİYATROstyle.visibility
39. Sayfa
TİYATROYaşamdaki olayları sahnede canlandırma sanatına “tiyatro” denir.Drama ya da tiyatro eseri olayları oluş halinde gösterir.Tiyatro eserlerinde olaylar yazarın ağzından anlatılmaz, eserdeki kişiler tarafından doğrudan doğruya söylenir,yapılır.Bir tiyatro eserinde iki temek öge vardır : a)Olay : Eyleme dönüşmüş tutkular,özlemler,düşler ve istekler olayları oluşturur. b)Kişiler: Olayların ortaya çıkışlarında etken olan varlıklara oyun kişileri adı verilir. Tiyatro eserlerinde olay ve kişiler gibi temel ögeler yanında dekor,giysi ve ışık gibi yardımcı ögeler de bulunur. Bir tiyatro eseri seri(başlangıç),düğüm(gelişim) ve çözüm(sonuç) gibi bölümlerden oluşur.style.visibilitystyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_x
40. Sayfa
TİYATRO TERİMLERİPerde : Tiyatro eserlerinde konunun ana bölümlerinden her birine verilen ad.Sahne:Tiyatro eserinde her perde içinde,kişilerin girip çıkmasıyla oluşan daha küçük bölüm.Diyalog: Kişilerin karşılıklı konuşması.Monolog: Bir kişinin tek başına konuşması.Tirad:Kişilerin birbirine karşı söyledikleri,coşkulu ve çok uzun sözler.Fars:Toplumdaki düzensizlikleri alaylı anlatımla yeren oyun halk komedisi.Fars,Yunan ve Latin geleneğine dayanmayan anonim Fransız komedisidir.Feeri: Kişileri melek,cin,şeytan olan oyunlaştırılmış masal.Jest: Tiyatro oyuncularının el kol hareketleri.Mimik: Tiyatro oyuncularının anlamlı yüz hareketleri.Pandomima:İçinde konuşma olmayan ,tamamen jest ve mimiklere dayalı seyirlik oyun.Melodram: 19. yüzyıla kadar müzikle karışık çok acıklı tiyatrolara verilen ad.Myster: Hristiyanlıkla ilgili olayları konu edinen seyirlik kilise oyunu.Amaç dini sevdirmek.style.visibilitystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_y
41. Sayfa
style.visibilityppt_wppt_h
42. Sayfa
TRAGEDYA(Trajedi,Ağlatı)TRAJEDİ: İlk örnekleri Yunan edebiyatında görülen tragedya ,seyircide acıma ve korku duyguları uyandırarak ruhu tutkulardan temizlemek amacıyla yazılan ve kendine özgü katı kuralları olan bir oyun türüdür.Konular tarihten ya da mitolojiden alınır.Yunan ve Latin mitolojileri,Roma tarihi …tragedyalardan başlıca kaynaklarıdır.Kahramanlar yüksek tabakadan (krallar,kraliçeler,soylular) ve doğaüstü varlıklardan (tanrılar,tanrıçalar) seçilir.Tragedya baştan sona ciddi bir hava içinde geçer.Erdeme ve ahlaka değer verilir.Sözgelimi oyunda bir kral ,hiçbir zaman kötü özellikleriyle tanıtılmaz.Tragedyalar kesintisiz oynanır;perde yoktur.Eser birbiri ardından sürüp gelen diyalog ve koro bölümlerinden oluşur.Tragedyalarda 5 bölüm vardır.Bu bölümler manzum olarak yazılmıştır.Koro,eski Yunan tiyatrosunun temel ögesidir.Koro,bir kentin ihtiyarları ya da kadınlarından oluşur; halkı temsil eder.Koro eyleme karışmaz; olup bitenlere seyirci kazanır.style.visibilityppt_wppt_hppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_xxshearppt_x
43. Sayfa
Tragedyalar “üçbirlik kuralı” na uygun yazılır.Bu kurala göre tek bir ana olay, sahne değişmeksizin en çok 24 saat içinde anlatılmalıdır. Tragedyalarda vurma,yaralama ,öldürme …gibi olaylara seyircinin gözü önünde yer verilmez;bunlar dışarıda gerçekleşir,sahneye haberi ulaştırılır.Eserde yüksek ağırbaşlı bir dil kullanılır;kaba saba sözlere yer verilmez.Aiskhyleos(M.Ö.525-456)Sophokles(M.Ö.495-406) Eski Yunan EdebiyatıEuripides(M.Ö.480-406)Corneille(1606-1684)Racine(1639-1690) 17.yy. Fransız Edebiyatıstyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilityppt_wppt_hppt_xppt_y
44. Sayfa
KOMEDYA(Komedi,Güldürü)KOMEDYA: İnsanların ve olayların gülünç yanlarını ortaya koyan oyun çeşidine komedya denir.Bu türde tragedya gibi şarap tanrısı Dionysos adına yapılan törenlerden doğmuştur.Konular çağdaş toplumdan ve günlük hayattan alınır.Komedyada amaç; kişisel ve toplumsal bozuklukların gülünç yanlarını göstererek seyirciyi doğru düşündürmektir.Vurma ,yaralama …gibi olaylara sahnede yer verilebilir. Üslupta soyluluk aranmaz;her türlü kaba sözlere ve şakalara anlatımda yer verilir.Nazımla yazılır.17. yüzyıl Fransız komedyasında düzyazı biçiminde yazılmış oyunlar da vardır.Diyalog ve koro bölümlerinden oluşur.Eser,kesintisiz oynanır ve beş bölümden oluşur.Üçbirlik kuralına uyulur.style.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
45. Sayfa
KOMEDİ TÜRLERİ :A) Karakter Komedyası : insan karakterlerinin gülünç ve aksak yönlerini gösteren komedya türüdür. Bu tür komedyanın en tanınmış örnekleri şunlardır :Cimri, Tartuffe (Moliere)Venedik Taciri (Shakespeare)B) Töre Komedyası : Toplumun gülünç ve aksak yönlerini, gelenek ve törelerin bozuk yanlarını gösteren komedyadır.Aşağıda belirtilen eserler bu türün önemli örnekleridir :Eşek Arıları (Aristophanes)Gülünç Kibarlar (moliere)Müfettiş (Gogol)Şair Evlenmesi (Şinasi)B) Enrika Komedyası : Olayları merak uyandıracak ve insanı şaşırtacak biçimde anlatan tiyatro türüdür.Entrika komedyasına şu örnekler verilebilir :Scapin’in dolapları (Moliere)Yanlışlıklar komedyası (Shakespeare) style.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
46. Sayfa
ÖNEMLİ KOMEDYA SANATÇILARIAristophanes(M.Ö.445-385) Yunan EdebiyatıMenanadros(M.Ö 254-184)Plautus(M.Ö 254-184) Latin EdebiyatıTerentius(M.Ö 195-159)Moliere(1622-1676)---------}Fransız EdebiyatıBen Johnson(1573-1637)---------}İngiliz EdebiyatıGogol(1809-1852)-----------}Rus Edebiyatıstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hppt_xppt_y
47. Sayfa
DRAMA)BURJUVA DRAMI:Fransız filozofu Diderot (1713-1784)’un Tragedyaya karşı çıkmasıyla ortaya çıkmıştır.Burjuva dramında günlük olayları işlemek, orta sınıfa seslenmek ,güzel ile faydalıyı göstermek ,ahlakçı görüşü vurgulamak ve günlük yaşayışın doğal dili olan nesir ile yazmak başlıca amaçları olmuştur.B)ROMANTİK DRAM:19. yüzyılın ilk yarısında Romantizm akımıyla birlikte ortaya çıkan romantik dram,tragedyanın belli kurallarını yıkmak amacı gütmüştür.İlk örneklerini Sheakspeare vermiştir.Alman Edebiyatında Goethe,Schiller gibi sanatçıların ilgisini kazanmıştır.Romantik dramın ilkelerini ilk kez Fransız sanatçı Victor Hugo-Cromwell önsözüOlaylar tarihten ya da günlük hayattan alınabilir.Oyunda acıklı ve gülünç olaylar bir arada verilebilir.Nazım ya da nesir biçiminde yazılabilir.Klasik tiyatronun “zamanda ve mekanda birlik” kuralına uyma zorunluluğu yoktur.Kahramanlar her tabakadan seçilebilir.Acı veren olaylar sahnede gösterilebilir.Perde sayısı yazarın isteğine bağlıdır.Yerli hayata ve ulusal konulara önem verilir.style.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
48. Sayfa
C)ÇAĞDAŞ(MODERN) DRAM:Dram türü Romantik akımın etkili olduğu dönemlerden sonra da biçim ve içerik değişiklikleriyle yeni boyutlar kazanmış ve günümüze dek gelmiştir. Günümüzde değişik akım ve görüşlerin doğrultusunda dramlar yazılmakta ve bunlar çağdaş dram kapsamında değerlendirilmektedir. ÖNEMLİ DRAM SANATÇILARISheakespeare (1564-1616)--------}İngiliz EdebiyatıLessing(1729-1781)Goethe(1729-1832)---------}Alman EdebiyatıSchiller(1759-1805)Diderot(1713-1784)Victor Hugo(1802-1885)---------}Fransız Edebişyatıstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilitystyle.rotationppt_hppt_w
49. Sayfa
V.FABLstyle.visibility
50. Sayfa
Genellikle kahramanları bitkiler ve hayvanlardan seçilen başında ya da sonunda bir öğüt veren ,manzum ya da düzyazı biçiminde oluşturulan hikayelere ”fabl” denir.Kahramanlar bitkiler,hayvanlar olmasına rağmen aslında anlatılan insanlardır.Fabllar da bir tür masal sayılır.Fabllarda kişileştirme ve intak sanatından yararlanılır.Fabllar ,masallardan sonunda bir ahlak dersi vermesi yönüyle ayrılır.Bir ahlak dersi verdiği için çocuk eğitiminde sıkça kullanılır.Bu türde de serim ,düğüm, çözüm bölümleri bulunur.Fabllarda didaktik şiir örnekleridir.FABLAisopos’un Fablları(Yunan Edebiyatı)Pança Tantra (Hintli filozof Beydeba’nın bu eseri dilimize Kelile ve Dimne adıyla çevrilmiştir.Bu eser Batı dillerinde de çevrilmiştir.)La Fontaine’in Fablları (Fransız Edebiyatı)style.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilitystyle.rotationppt_hppt_w
51. Sayfa
TÜRK EDEBİYATINDA FABLİlk örnek Şeyhi-HARNAME(18.YY)Batılı anlamdaki ilk fabl Şinasi–“EŞEK ile TİLKİ”,“ARI ile SİVRİSİNEK”Recaizade M.Ekrem-La Fontaine ‘den çeviriCumhuriyet döneminde Orhan Veli Kanık,Sabahattin Eyüboğlu(La Fontaine’den çeviri)style.visibilityppt_hppt_wppt_xppt_y
52. Sayfa
VI.MASALstyle.visibilityppt_wppt_h
53. Sayfa
Genellikle halkın yarattığı ağızdan ağıza kuşaktan kuşağa sürüp gelen ,çoğunlukla olağanüstü durum ve olayları yine olağanüstü kahramanlara bağlayarak anlatan halk hikayelerine masal denir.Masal anonim bir türdür.Masallarda iyilik-kötülük, doğruluk-haksızlık, adalet-zulüm…gibi zıt durumların temsilcisi olan kişilerin mücadelelerinden veya insanların ulaşılması güç hayallerden söz edilir.Masallarda yer ve zaman kavramları belirsizdir.Anlatımda genelde geniş zaman ve öğrenilen geçmiş zaman kipi kullanılır.Anlatım kısa ve yoğundur.Masal kişileri her tabakadan seçilebilir.Masallarda milli ve dini motiflere hiç yer verilmez.Masallarda genellikle bir eğitim amacı saklıdır.Bu yönüyle didaktik bir özellik taşır. MASAL TÜRÜNÜN ÖNEMLİ ESERLERİMASALBin Bir Gece Masalları (Doğu ülkelerinin masalları)Grimm Kardeşlerin Masalları(Alman Edebiyatı)Andersen Masalları(Danimarka Edebiyatı)Perrault Masalları (Fransız Edebiyatı)style.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_yppt_hppt_wstyle.visibilityppt_xppt_yppt_hppt_wstyle.visibilityppt_xppt_yppt_hppt_wstyle.visibilityppt_xppt_yppt_hppt_wstyle.visibilityppt_xppt_yppt_hppt_wstyle.visibilityppt_xppt_yppt_hppt_wstyle.visibilityppt_xppt_yppt_hppt_wstyle.visibilityppt_xppt_yppt_hppt_wstyle.visibilityppt_xppt_yppt_hppt_wstyle.visibilityppt_xppt_yppt_hppt_wstyle.visibilityppt_xppt_yppt_hppt_wstyle.visibilityppt_wppt_h
54. Sayfa
VII.DENEMEstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.rotation
55. Sayfa
DENEME Bir yazarın herhangi bir konu üzerinde kesin yargılara varmadan kişisel görüş ve düşüncelerini anlattığı yazı türüne “deneme” denir.İnsanı ilgilendiren her şey denemenin konusu olabilir.Konu sınırlaması yoktur.Denemeci bilgiçce bir tutum takınmaz,okuyucu ile sıcak bir iletişime geçer.Deneme yazarı ,yazısını konuşma havası içinde yazar.Deneme makalede olduğu gibi öne sürülen bir görüşü ,bir düşünceyi kesin ve değişmez bir sonuca bağlamaz.Deneme yazarı konusunu işlerken bir düşünceden diğerine geçer. Bu türün kurucusu Montaigne(Fransız Edebiyatında)Bu türün öncüsü Bacon(İngiliz Edebiyatında)Türk Edebiyatında Deneme:Ahmet HAŞİM ,Yakup Kadri KARAOSMANOĞLU, Nurullah ATAÇ,Sabahattin EYÜPOĞLU,Suut Kemal YETKİN,Ahmet Hamdi TANPINAR, Mehmet KAPLAN , Salah BİRSEL , Melih Cevdet ANDAYstyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_xppt_y
56. Sayfa
VIII. MAKALEstyle.visibilityppt_xppt_y
57. Sayfa
MAKALE Okuyucuyu bilgilendirme amacı taşıyan ,her türlü olay ya da olguyu konu edinen,bilimsel bir nitelikli gazete ya da dergi yazılarına “makale”denir.Her tür konuyu işleyebilir;bu tür için bir konu sınırlaması yoktur. Edebiyat,sanat,tiyatro,resim ,tıp …gibi konularda makaleler yazılabilir.Makale yazmak ,uzmanlık ister.Makalede ağırbaşlı ve ciddi bir anlatım vardır.Söz oyunları, dolaylamalar ,mecazlar bu türe uygun değildir.Konu nesnel bir anlayışla işlenir.Makale yazarı örnekleme,karşılaştırma,tanık gösterme,sayısal verilerden yararlanma,tanımlama…gibi düşünceyi geliştirme yollarının birinden ya da birkaçından yararlanabilir.Yazar,makalenin girişinde öne sürdüğü sav ya da düşünceyi kanıtlamak zorundadır.Makalede açıklayıcı ve tartışmacı anlatım biçimlerinden en geniş biçimde yararlanılır. İlk makale Şinasi - Tercüman-ı Ahval Gazetesi ”Mukaddime”(Önsöz) (1860)style.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.rotation
58. Sayfa
IX. FIKRAstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.rotation
59. Sayfa
FIKRA Gazete ya da dergilerin belirli yerlerinde yayımlanan ;güncel,siyasal ,toplumsal sorunları kişisel görüşle ele alıp işleyen yazılara fıkra(köşe yazısı) denir.Fıkralar güncel bir olayı konu edinirler.Gazetelerin belli bir köşesinde yayımlanan bu yazıların yarına kalırlığı yoktur.Fıkra yazarı işlediği konuyu görüşleri açısından değerlendirir.Bunu yaparken bir görüşü ayrıntıyla ele alma ,kanıtlama yoluna gitmez.Fıkrada anlatım yalın ve yoğundur.Yazar çok çeşitli konulardan söz açabilir.Düşünsel bir planla yazılır ve değişik anlatım biçimlerinden yararlanılır.Bu tür edebiyatımıza Tanzimat’la birlikte girmiştir.GÜNÜMÜZÜN ÖNEMLİ FIKRA YAZARLARI : Hasan CEMAL, Çetin ALTAN ,Oktay AKBAL ,Güngör MENGİ,Engin ARDIÇ, İlhan SELÇUK ,Mehmet BARLAS, Fehmi KORU style.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.rotationstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.rotationstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.rotationstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.rotationstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.rotationstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.rotationstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.rotationstyle.visibilitystyle.rotationppt_xppt_yppt_xppt_y
60. Sayfa
X.ELEŞTİRİstyle.visibilityppt_xppt_y
61. Sayfa
ELEŞTİRİ Bir sanat eserini ,sanatçıyı ayrıntılı biçimde tanıttıktan sonra onun olumlu ya da olumsuz yanlarını somut verilere dayanarak yargılayıp değerlendiren yazı türüne “eleştiri” denir.Her eser ya da sanatçı eleştiri konusu olabilir.Eleştiride bir eser olumlu ve olumsuz yönleriyle ele alınır.Eleştiri doğrudan esere yönelik olmalıdır.İyi bir eleştiri öznellikten uzaktır.Eleştiride daha çok açıklama ,tartışma,örnekleme,tanık gösterme …gibi yöntem ve tekniklerden yararlanılır.İlk eleştiri-Latifi tezkiresi(16.yy)İlk eleştiri örneği-Namık Kemal –”Lisan-ı Osmani’nin Edebiyatı Hakkında Bazı Mulahazatı Şamildir”(1866)Ziya Paşa-”Şiir ve İnşa”(1868)Diğerleri :Nurullah Ataç, Sabahattin Eyüpoğlu ,Ahmet Hamdi Tanpınar, Oktay Akbal,Asım Bezirci, Mehmet Kaplan, Rauf Mutluay, Fethi Naci.style.visibilityppt_xxshearppt_xstyle.visibilitystyle.rotationppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.rotationppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.rotationppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.rotationppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.rotationppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.rotationppt_xppt_ystyle.visibilityppt_wppt_hppt_xppt_y
62. Sayfa
XI.RÖPORTAJstyle.visibilitystyle.rotationstyle.rotationppt_yppt_yppt_y
63. Sayfa
Bir gerçeğin araştırma,inceleme ,gezip görme ve soruşturma yoluyla yansıtıldığıyazılara “röportaj” denir. Röportaj ,gazete ve dergilerde yayımlanan öğretici niteliği fazla olan bir yazı türüdür.Röportaj bilgiyi,haberi, gerçeği çarpıcı ve yalın bir dille anlatır.Bütün anlatım biçimlerinden yararlanır.Çoğu kez öyküsel bir anlatım yöntemini benimser.Röportaj ,bir yaşam gerçeğinden yola çıkar.Yazar,olayları nesnel bir tutumla aktarır.RÖPORTAJUYARI: Röportaj ile gezi yazısı karıştırılmamalıdır.Bu türler arasında yöntem yakınlığı vardır. Röportajda bir olayı ,bir sorunu aydınlatmak,gerçeklere ışık tutmak esastır. Gezi yazısında ise ,yalnızca gezilen yerlerle ilgili izlenimler dile getirilir.style.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_ystyle.visibilityppt_xppt_xppt_yppt_y
64. Sayfa
XII.GEZİ YAZISIstyle.visibilityppt_xxshearppt_x
65. Sayfa
Gezilip görülen yerlerin ilgi çekici özelliklerini anlatan yazılara “gezi yazısı” denir.Eskiden seyahatname terimiyle karşılanan gezi yazısı sıradan gözlemleri değil insanlar için ilginç sayılabilecek ayrıntıları ele alır.Yazar kendi duygu ve düşüncelerini ön plana çıkarmaz.Gördüklerini “fotoğrafçı gerçekçilik “anlayışıyla verir.Gezi yazıları toplumların yaşayış,gelenek ve görenekleri hakkında fikir verir.Bu nedenle de tarih,toplumbilim,coğrafya ve folklor …gibi bilimlere kaynaklık eder.Yalın ve anlaşılır bir dil gezi yazılarının temel özellikleridir.Gezi yazıları mektup,günlük biçiminde de oluşturulabilir.GEZİ YAZISIUYARI: Edebiyatımızın ilk gezi eseri , Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’dir.style.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hppt_xppt_ystyle.visibilityppt_wppt_hppt_xppt_ystyle.visibilityppt_wppt_hppt_xppt_ystyle.visibilityppt_wppt_hppt_xppt_ystyle.visibilityppt_wppt_hppt_xppt_ystyle.visibilityppt_wppt_hppt_xppt_ystyle.visibilityppt_xxshearppt_x
66. Sayfa
SEYAHATNAME – Evliya ÇELEBİ PARİS SEFARETNAMESİ – Yirmi Sekiz Çelebi MEHMET AVRUPA’DA BİR CEVELAN – Ahmet MİTHAT HAC YOLUNDA-Cenap ŞEHABETTİN FRANKFURT SEYAHATNAMESİ-Ahmet HAŞİM TUNA KIYILARI , HİND , BİZİM AKDENİZ – Falih Rıfkı ATAY ANADOLU NOTLARI –R.Nuri GÜNTEKİN MAVİ ANADOLU-Azra ERHAT HİROŞİMALAR OLMASIN-Oktay AKBAL ÜSKÜP’TEN KOSOVA’YA –(Y.Bülent BAKİLER) GEZİ TÜRÜNÜN ÖNEMLİ ESERLERİstyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.rotationppt_wppt_wppt_hppt_xppt_yppt_y
67. Sayfa
XIII. SÖYLEŞİstyle.visibility
68. Sayfa
SÖYLEŞİ Herhangi bir konuda okuyucuyu sıkmadan , konuşma havasında yazılan yazılara “söyleşi” denir. Batıdan “söyleşi” adlı bir tür alınmış değildir. Cumhuriyet döneminde söyleşiye daha çok ilgi gösterilmiştir.RAMAZAN SOHBETLERİ (Ahmet RASİM)EDEBİYAT SÖYLEŞİLERİ (Suut Kemal YETKİN)EŞREF SAAT (Şevket RADO)DİLİMİZ ÜSTÜNE SÖYLEŞİLER (M. Cevdet ANDAY)Her konuda yazılabilir.Konuşma havası taşır.Anlatımda içtenlik,yalınlık, duruluk esastır.Konuya öznel bir bakışla yaklaşılır.Her türlü anlatım biçiminde ve tekniğinden yararlanılır.style.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
69. Sayfa
XIV . ANIstyle.visibilityppt_xppt_yppt_xppt_y
70. Sayfa
ANIBir kişinin başından geçen ya da yaşadığı dönemde ortaya çıkan olay ve olguları kişisel bilgi ve izlenimlerine dayanarak anlattığı yazılara anı(hatıra) denir.Anı türü geçmiş zamanı anlatır.Anı yazısında nesnellik esastır.Anı yazarı gerçekleri değiştirmeden anlatır.Anılar doğrudan anlatım yöntemine dayanır.Anı yazısı bir döneme ayna tutmak, onu aydınlatmak amacı taşır.Anı yazarını anlattıklarını yüzde yüz kanıtlamak zorunda değildir.UYARI: Anı ile biyografi birbirine karıştırılmamalıdır.Anı da bir yönüyle otobiyografiye benzer,birinci kişi ağzından anlatılır.Ancak anı yazarı salt kendi yaşamını yazmaz;yaşadığı dönemi ve çevresindeki kişileri de anlatır.style.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
71. Sayfa
Türk Edebiyatında anı türünün en eski örneği ; BABÜRŞAH’ ın –BABÜRNAME adlı eseridir. EŞKAL-İ ZAMAN , FALAKA - Ahmet RASİM KIRK YIL , SARAY ve ÖTESİ – H.Ziya UŞAKLIGİL ÇANKAYA , ZEYTİNDAĞI - F.Rıfkı ATAY ZORAKİ DİPLOMAT – Y.Kadri KARAOSMANOĞLU PORTRELER , BİZİM YOKUŞ – Y. Ziya ORTAÇ BOĞAZİÇİ YALILARI – A.Şinasi HİSAR GEÇMİŞ ZAMAN KÖŞKLERİ – A.Şinasi HİSAR SİYASİ ve EDEBİ PORTRELER – Y.Kemal BEYTALIstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibility
72. Sayfa
XV.GÜNLÜK(GÜNCE)style.visibility
73. Sayfa
GÜNCE Bir kimsenin günlük yaşamdan edindiği izlenimleri ,bu izlenimlerin yarattığı duygu ve düşünceleri ,tarih belirterek ,günü gününe anlattığı yazılara “ “günlük(günce)”denir.Günü gününe tutulan anı niteliği taşır.Anlatılanlar öznel bir yaklaşımla verilir.Anlatımda “iç konuşma” tekniğinden yararlanılır.Doğrudan anlatım yöntemi benimsenir.Her olay,olgu konusu olabilir.UYARI: “Günlük” terimi Tanzimat’tan sonra “ruzname” ile karşılanmıştır. Divan edebiyatındaki “vakayinameler” de bir türlü günlük sayılır.Edebiyatımızda “günlük” terimini ilk kez Falih Rıfkı Atay’dır.Günlük ile anı birbirine karıştırılmamalıdır.Günlükleri anılardan ayıran;günlüklerin günü gününe yazılmasıdır.Günlük bir edebiyat türü olarak asıl kimliğini 1940’tan sora kazanmaya başlamıştır.style.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibilityppt_wppt_hstyle.visibility
74. Sayfa
Türk Edebiyatında Günlük:Edebiyatımızda “günlük” ,fazla yaygın olmayan bir türdür.Önemli Eserler:Günce (Nurullah ATAÇ)Geçmişin Kuşları (Oktay AKBAL)Günlük (Salah BİRSEL)style.visibility
75. Sayfa
XVI.BİYOGRAFİOTOBİYOGRAFİstyle.visibility
76. Sayfa
BİYOGRAFİ Herhangi bir alandaki çalışmalarıyla ün kazanmış , sanata ve kültüre hizmet etmiş kişilerin yaşamını bütün yönleriyle inceleyerek okura bilgi vermeyi amaçlayan yazılara ”biyografi(yaşamöyküsü)” denir.Tanınmış kişiler konu edilir.Anlatılanlarınbelgelere,kanıtlara dayanması gerekir.Yazarın “aktaran” konumunda olduğu üçüncü kişili anlatımla yazılır.Okuyucuya bilgi verme ,izlenim kazandırma amacı taşır.Anlatımda öyküleme ve açıklamalardan yararlanılır.Anlatılanlar kronolojik bir sıra içinde verilir.Uyarı: Divan Edebiyatındaki karşılığı “tezkire”dir. Edebiyatımızın ilk tezkiresi sayılan “Mecalis’ün Nefais “i ünlü Çağatay şairi Ali Şir Nevai yazmıştır.AhmetHaşim veŞiiri(A.Şinasi Hisar)TekAdam(Şevket Süreyya Aydemir)Yahya Kemal(A.Hamdi Tanpınar)Tevfik Fikret(Mehmet Kaplan)style.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilityppt_xppt_y
77. Sayfa
OTOBİYOGRAFİ Bilim ,sanat,edebiyat,siyaset…alanlarından birinde ün kazanmış kişilerin kendi yaşamlarını kendilerinin yazmasıyla ortaya çıkan eserlere “otobiyografi” (özyaşamöyküsü) denir.Biyografi ve Otobiyografi Arasındaki Farklar:Biyografide dolaylı , otobiyografide doğrudan anlatım vardır.Biyografide nesnellik ,otobiyografide yer yer öznellik ağır basar.Biyografi,tanıtılan kişiyi çevresiyle birlikte ele alır; otobiyografide ise kişi anlatılanları kendisiyle sınırlar.Biyografi kişinin dış dünyasına ,otobiyografi iç dünyasına yöneliktir.Biyografide belgeler,otobiyografide bellek önem kazanır.Halit Ziya UŞAKLIGİL – “KIRK YIL”Aziz NESİN - “BÖYLE GELMİŞ BÖYLE GİTMEZ”style.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilityppt_xppt_y
78. Sayfa
XVII. MEKTUPstyle.visibility
79. Sayfa
MEKTUP Kişinin uzun süreli ayrılıklarda gördüklerini , duygu ve düşüncelerini uzaktaki kişilerle paylaşmak amacıyla yazdığı yazılara “mektup” denir.Konular ve yazılış amaçları bakımından mektuplar:Özel mektup: Birbirlerini çok yakından tanıyan kişilerin içten senli benli yazdığı mektuplardır.Resmi mektup : Resmi kuruluşların birbiri arasındaki yazışmaları ya da kuruluşlara sunulan dilekçeler ,özel kurum ve kuruluşlar arasındaki yazışmalardır.Yazınsal(edebi)mektup : Özel mektupların yazarı bir şair ,romancı ve öykücüdür.Açık mektup : Bir kişiden başka bir kişiye yazılan ama herkesin okuması için gazete ve dergilerde yayımlanan düşünsel ve yazınsal boyutlu mektuplardır.Genç Werther’in Acıları – GOETHEHandan – HALİDE EDİP ADIVARBir Kadın Düşmanı – REŞAT NURİ GÜNTEKİNstyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
80. Sayfa
XVIII. SÖYLEVstyle.visibility
81. Sayfa
SÖYLEV Bir topluluğa belli düşünceleri aşılamak o topluluğu duygulandırıp coşkulandırmak amacı taşıyan güzel ve etkili konuşmaya “söylev” (nutuk) denir. Eskiden bir topluluk karşısında söz söylemenin kurallarını söz söylemenin kurallarını belirten sanata hitabet deniliyordu. Söylevler konularına göre değişik isimler alır; Siyasi, askeri, dini, hukuki,söylev…Yunan edebiyatında – DEMOSTHENESLatin Edebiyatında – ÇİÇERO Türk Edebiyatında; Türünün ilk örneği olarak “Orhun Yazıtları”(8.yy.) Kurtuluş Savaşı yıllarında: Mehmet Akif Ersoy – Halide Edip Adıvar – Hamdullah Suphi Tanrıöver Atatürk’ün Cumhuriyet’in kuruluşunun 10. yılında yaptığı konuşmastyle.visibilityppt_xppt_ystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibilitystyle.visibility
82. Sayfa
HAZIRLAYANTÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ÖĞRETMENİSERDAR GÜLİNSAN YENİLİNCE DEĞİL, PES EDİNCE TÜKENİR