Nedir.Org*
Soru Sor

Okyanuslar Ve Denizler Sunumları

  • 3
    4 yıl önce
    İlgili Yazı: Okyanuslar Ve Denizler

    Dosya Adı: Okyanuslar ve Denizler Slaytı - Sunum / Powerpoint Ders Anlatımı (PPTX)

    (Göster / Gizle) Sunum İçeriği: Düz metin (text) olarak..
    1. Sayfa
    17. DENİZLER ve OKYANUSLARAntarktikDünyada beş büyük okyanus vardır: Atlantik, Pasifik, Hint, Arktik ve okyanusları. Denizler, okyanuslarla irtibatlı ve daha küçük boyutlardadırlar.OKYANUS/DENİZ KIYILARI: DALGALAR VE GELGİTLERKaralarla denizlerin karşılaştığı yerler olan kıyılarda dalgalar ve gelgitlerşekillendirirler. Bu, akıntılarla kıyıdaki kayaları aşındırma ve bu aşınankaraları parçalarıtaşıyarak plajlara veya kıyıya yakın sığ sularda çökeltme şeklinde olur.Dalga hareketleriSakin havalarda hafif dalgalar, sert rüzgarlı havalarda daha kuvvetli ve yüksek dalgalara dönüşür. Böylece, 5 ila 25 km/saat esen bir rüzgar, cm’den az dalga yüksekliği yaratırken, 30 km/saat esen bir rüzgarla ise kuvvetli ve yüksek dalgalar oluşur.Dalga yüksekliği: a) rüzgar hızının artışı, b) rüzgarın esme müddetinin artışı ve c) esen rüzgarın, oluşturduğu dalga ile geldiği yer arasındaki mesafenin artışı ile artar.Dalga "sörf" zonuKıyılara yaklaşan dalgalar, yükselir ve sırtları keskinleşir . Bu keskin sırtlı dalga bir süre sonra kendini tutamaz hale gelince kırılır, ve köpüklü ve kabarcıklı bir kesim oluşturur. Bu kesime sörf zonu (Surf zone) denir. Kıyıya ulaşan dalga tekrar kırılır, varsa plaj üzerinde, kum ve çakılları karaya doğru taşıyarak yayılır (yayılma, swash), ve tekrar denize doğru döner (geriye yayılma, backwash). Böylece kum taneleri tekrar denize doğru taşınırlar. Bu olaylar, yani plaja gelen suyun yayılması ve tekrar denize dönmesi ile, zig-zag şekillerde kıyı boyunca kum çökelmesin1e yolaçarlar (Longshore drift).

    2. Sayfa
    Monroe & Wicander 20052Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıDalgalar ve dalga terminolojisi. Derin su dalgaları kabartılarda olduğu gibi kıyıya doğru hareketlendikçe, dalga tabanından daha sığ suya girdiğinde suyun yörüngesel hareketi kesintiye uğrar. Dalga yüksekliği arttığında dalga boyu azalır ve dalgaların dike yakın duruma gelmesine ve kırıcılar şeklinde ileri dalmasına yol açar.

    3. Sayfa
    Dalganın geriye dönmesi3Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    4. Sayfa
    Dalga kırılması (Wave refraction)Sahile doğru belirli bir açı ile yaklaşan dalgalar, sığ kesimde sahile paralel bir şekilde doğrultu değişikliğine uğrarlar. Buna dalga kırılması denir. Bu olay ile, sahile paralel akıntı (Longshore current) ve aşınma-taşınma olayları gelişir4Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıMonroe & Wicander 2005

    5. Sayfa
    5Yırtılma akıntıları, kıyıya paralel hareket eden akıntılarla her yandan beslenirFarklı renkte suyla gösterilen asılı çökeller, bu yırtılma akıntısıyla denize taşınır.Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıMonroe & Wicander 2005

    6. Sayfa
    KIYILARDA ÇÖKELMEKıyıların depolanma özellikleri kumsalları (plaj),dilleri, tomboloları ve set adalarını içerir. Kumsallar, kıyı malzemesinin depolandığı, dalga etkisi altında olan ve dalga ve kıyı boyu akıntılarıyla sürekli değişime uğrayan bir bölümdür.6Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    7. Sayfa
    7Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıResmi Gazete 3830 sayı ve 11.07.1992 tarih, 3621 sayı ve 17.04.1990 tarihli “Kıyı Kanunu”’nun TANIMLAR ile ilgili 4. Maddesi:Madde 4 – Bu kanunda geçen deyimlerden;Kıyı Çizgisi: Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda, taşkın durumları dışında, suyun karaya değdiği noktaların birleşmesinden oluşan çizgidir.Kıyı Kenar Çizgisi: (Değişik fıkra: 30/03/1994 – 21890 R.G.) Deniz, tabii ve suni göl ve akarsuların alçak – basık kıyı özelliği gösteren kesimlerinde kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturduğu, kumsal ve kıyı kumullarından oluşan kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık ve benzeri alanların doğal sınırı; dar – yüksek kıyı özelliği gösteren kesimlerde ise, şev ya da falezin üst kısmıdır.Bu sınır doldurma suretiyle arazi elde edilmesi halinde de değiştirilemez.Kıyı kenar çizgisi tespitine konu olmayan akarsuların, deniz, tabii ve suni göllerle birleştiği yerlerde, kıyı kenar çizgisi; deniz, tabii ve suni göl kıyı kenar çizgisi olarak tespit edilir.Kıyı: (Değişik fıkra: 30/03/1994 – 21890 R.G.) Kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasındaki alandır.Dar-Yüksek Kıyı: Plaj ya da abrazyon platformu olmayan veya çok dar olan, şev veya falezle son bulan kıyılardır.Alçak-Basık Kıyı: Kıyı çizgisinden sonra da devam eden, kıyı hareketlerinin oluşturduğu plaj, hareketli ve sabit kumulları da içeren kıyı kordonu, lagün gölü, lagün alanları, sazlık, bataklık ile kumluk, çakıllık, taşlık ve kayalık alanlar içeren kıyılardır.Sahil Şeridi: (Değişik fıkra: 13/10/1992 – 21374 R.G.) Deniz, tabii ve suni göllerin kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde yatay olarak en az 100 metre genişliğindeki alandır.

    8. Sayfa
    Plajın bileşenleri8Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıMonroe & Wicander 2005

    9. Sayfa
    (a) Plaj profillerinde mevsimsel değişimler. (b) ve (c) Kaliforniya, San Gregorio Eyalet Plajı. Aynı yerde çekilen bu fotoğraflardan (c), (b) den 2 yıl sonra alınmıştır.9Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıMonroe & Wicander 2005

    10. Sayfa
    Kıyılarda çökelme sonucu oluşan dil, geriye doğru bükülmüş dil ve ağız seti10Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıMonroe & Wicander 2005

    11. Sayfa
    11Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    12. Sayfa
    Adanın etrafında dalgaların kırılması ile tombolonun oluşması12Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    13. Sayfa
    13Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıMonroe & Wicander 2005

    14. Sayfa
    14Set adalarının iki oluşum modeli. (a) Kıyı boyunca kıyı akıntıları ile bir dil uzanır. (b) Fırtınada dil, bir gelgit koyu ve set adası oluşturarak yarılır. (c) Karada bir plaj sırtıoluşur. (d) Kısmen plaj sırtını su altında bırakarak deniz düzeyi yükselir.Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıMonroe & Wicander 2005

    15. Sayfa
    15a) Alanya doğusundaki plajlarda yanal devamlı ve kalın mostralar veren yalıtaşlarının görünümü; b) Alanya yalıtaşı tabakaları üzerinde gelişmiş aşınma izleri; c) Kahyalar’da gözlenen yalıtaşları denizin anakayaya çarparak geri dönerken oluştukları için beklenenin tersine 3-5 derece kadar karaya doğru eğimli görülmektedirler;d) Aydıncık koyunda gözlenen yalıtaşları; e) Toplam kalınlığı yer yer 2 m’yi geçen Aydıncık yalıtaşı tabakaları; f) Aydıncık güncel kumsalında gözlenen tane boyu ve litolojinin aynısı yalıtaşlarında da gözlenmektedir. Çakıllardaki biniklenme ana akıntı yönünün fotoğrafın solundan sağa (denizden karaya) doğru olduğunu göstermektedir; g) Gözcüler halk plajında yalıtaşlarının görünümü; h) Arsuz yalıtaşlarının yol kenarından görünümü.Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    16. Sayfa
    Korozyon, kayacın özellikle suyun çözücü etkisi gibi kimyasal süreçlerle ayrıştığı bir aşınma sürecidir. Yine çok etkili bir aşınma süreci de suyun kendi gücü olan hidrolikhareketidir. Abrazyon ise dalgalarla taşınmış olan kayaçların ve kumun öğütücüetkisini içeren bir aşınma sürecidir16Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıKIYILAR NASIL AŞINIR?Dalga etkisi altında kalan alanlarda deniz yarları (falezler) gelişir. Deniz yarları başta fırtınalar olmak üzere dalgalarla dövülürler. Yarın (falezin) yüzü korozyonun, hidrolik etkinin ve abrazyonun sonucunda karaya doğru geri çekilir.

    17. Sayfa
    (a) Deniz yarının (falez) dalgayla aşınması, dalga aşındırma platformu (düzlüğü) olarak bilinen hafif eğimli bir yüzeyi geride bırakarak karaya doğru göçer. Dalga platformu ise dalga aşındırma platformunun denize bakan kenarındaki çökelmeyle oluşur. (b) Deniz yarları (falezler) ve bir dalga aşındırma platformu.17Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıMonroe & Wicander 2005

    18. Sayfa
    (a) Bir burunun aşınarak deniz mağaralarının, deniz kemerlerinin ve deniz yığınlarının meydana gelmesi. (b) Avustralya’daki bu deniz yığınının içinde gelişen bir kemer. (c) Kaliforniya’nın orta kıyılarında deniz yığınları.18Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıMonroe & Wicander 2005

    19. Sayfa
    Kaliforniya’nın Büyük Okyanus kıyısında yer alan bu hafif eğimli yüzey bir deniz taraçasıdır. Taraçanın üzerinde duran deniz yığınlarının ve diğerlerinin, deniz yarının(falez) aşınma ürünleri olarak oluştuğuna dikkat ediniz.Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları19Monroe & Wicander 2005

    20. Sayfa
    20Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    21. Sayfa
    21Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    22. Sayfa
    (a) Dalga kırınımı, dalga enerjisini burunlarda toplayarak kıyıları düzleştirme eğilimindedir. (b) Aynı kıyının burunların geniş ölçüde aşınması ve koylarda çökelme sonrasında görünümü.22Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıMonroe & Wicander 2005

    23. Sayfa
    23Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    24. Sayfa
    Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları24a) Samandağ kuzeyinde çakıltaşlarında gelişmiş güncel dalga aşındırma düzlüğü; b) Samandağ yakınlarında 3 değişik deniz seviyesine ait dalga oyukları: c) Samandağ sahil kesiminde deniz seviyesinin geçmiş konumlarını gösteren dalga oyuklu kireçtaşı mantar kaya

    25. Sayfa
    25ise yığışım gerçekleşir.GirdilerPlaj içindeki kıyı taşıması V+ Akarsu getirileriYar aşınması C+ Kıyıda taşınma O+ÇıktılarPlaj dışındaki kıyı taşıması V- Offshore taşıması O-Dunlara rüzgar taşıması W-Kıyıların çökel bilançosu. (a) Uzun vadeli çökel bilançosu, girdilerle çıktılar ele alınarak değerlendirilir. Girdiler ve çıktılar birbirine eşit olduğunda, plaj dengeli bir durumda ya da dengededir. Bununla birlikte, çıktılar girdileri aştığında plaj negatif bilançolu hale gelir ve aşınma olur. Girdilerin çıktıları aştığı pozitif bütçeli bir plajdaProf.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    26. Sayfa
    26DENİZ DUZEYİ YUKSELDİĞİNDE KIYI ALANLARI NASIL ETKİLENİR?Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıKaraya doğru göçmeden önce set adası.Deniz düzeyi yükselir ve fırtına dalgaları adaların denize bakan kesimlerinden kumu süpürüp lagünde çökelttiğinde ada, kıyıya doğru göçer. (c) Zamanla, tüm ada kompleksi karaya doğru göçer.Monroe & Wicander 2005

    27. Sayfa
    27Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    28. Sayfa
    Florida, Miami Beach’te plaj besleme projesi (a) öncesi (solda) ve(b) sonrası (sağda)28Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    29. Sayfa
    29Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıKIYI TİPLERİEnine Kıyılar: Dağların kıyıya dik uzandığı yerlerde görülür. Ör: Ege Bölgesi Kıyıları (Edremit-Kuşadası arası). Bu kıyılarda; girinti-çıkıntı fazladır. Kıta sahanlığı geniştir. İç kesimlere ulaşım kolaydır.Boyuna Kıyılar: Dağların kıyıya paralel uzandığı yerlerde görülür. Ör:Karadeniz ve Akdeniz Kıyıları. Bu kıyılarda; girinti-çıkıntı azdır. Doğal limanlar azdır. İç kesimlere ulaşım zordur. Dalga aşındırması ile falez oluşumu fazladır.Ria tipi Kıyılar: Akarsu vadilerinin deniz suları altında kalmasıyla oluşan kıyı tipidir. Ör: İstanbul-Çanakkale Boğazları, Haliç ve G.Batı Anadolu Kıyılarıdır.Dalmaçya Kıyı Tipi : Kıyıya paralel uzanmış dağların çukur kısımlarının deniz suları altında kalmasıyla oluşan kıyı tipidir. Dağların yüksek kısımları kıyıda adaları oluşturur. Ör:Adriyatik denizinde Dalmaçya kıyıları (eski Yugoslavya kıyıları). Yurdumuzda Antalya- Kaş kıyıları buna örnektir.Limanlı Kıyılar: Geniş tabanlı vadilerin veya koy-körfezlerin deniz suları altında kalmasıyla oluşan kıyı tipidir. Ör:Karadeniz’in kuzeyindeki kıyılar (odessa, Dinyeper, ) buna örnektir. Yurdumuzda ise B. ve K. Çekmece kıyıları böyle kıyılardandır.Haliç (Estuar) tipiKıyılar: Gel-git olayının etkisiyle akarsu ağızlarında oluşan kıyılardır. Kuzeybatı Avrupa kıyılarındaki önemli limanlar buna örnektir.Fiyort tipi Kıyılar: Buzul vadilerinin sular altında kalmasıyla oluşan kıyılardır. Bu kıyılara en iyi örnek İskandinav Yarımadasındaki kıyılar gösterilebilir. Ör:Norveç kıyılarıResif Kıyıları: Mercan iskeletlerinin üst üste birikmesiyle oluşan kıyı tipidir. Ör: Mercan adaları kıyıları (Avustralya Kıtasının doğusunda).

    30. Sayfa
    Gel-gitler (med-cezir) (high tide-low tide)Okyanusların yüzeyi, Ay ve Güneş’in çekim etkisine karşılık günde iki kez yükselip alçalır. Okyanus yüzeyindeki bu tür düzenli dalgalanmalara gelgit denir. Tam bir gelgit döngüsünde kabarma (med) ve çekilme (cezir) gelişir.30Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    31. Sayfa
    (a) Gelgitler, Ay’ın ve daha az derecede Güneş’in çekim etkisiyle olur. Burada, (b) bahar ve (c) düşük gelgit dönemlerindeki Dünya – Ay-Güneş dizilimleri gösteriliyo31r.Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    32. Sayfa
    32Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    33. Sayfa
    33Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    34. Sayfa
    KAPIDAĞ YARIMADASI34Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    35. Sayfa
    35Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    36. Sayfa
    36Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıİZTUZUDALYAN

    37. Sayfa
    ÖLÜ DENİZ37Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    38. Sayfa
    38Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    39. Sayfa
    a) Samandağ kuzeyinde çakıltaşlarında gelişmiş güncel dalga aşındırma düzlüğü; b) Samandağ yakınlarında 3 değişik deniz seviyesine ait dalga oyukları: c) Samandağ sahil kesiminde deniz seviyesinin geçmiş konumlarını gösteren dalga oyuklu kireçtaşı mantar kaya39Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    40. Sayfa
    40a) Alanya doğusundaki plajlarda yanal devamlı ve kalın mostralar veren yalıtaşlarının görünümü; b) Alanya yalıtaşı tabakaları üzerinde gelişmiş aşınma izleri; c) Kahyalar’da gözlenen yalıtaşları denizin anakayaya çarparak geri dönerken oluştukları için beklenenin tersine 3-5 derece kadar karaya doğru eğimli görülmektedirler;d) Aydıncık koyunda gözlenen yalıtaşları; e) Toplam kalınlığı yer yer 2 m’yi geçen Aydıncık yalıtaşı tabakaları; f) Aydıncık güncel kumsalında gözlenen tane boyu ve litolojinin aynısı yalıtaşlarında da gözlenmektedir. Çakıllardaki biniklenme ana akıntı yönünün fotoğrafın solundan sağa (denizden karaya) doğru olduğunu göstermektedir; g) Gözcüler halk plajında yalıtaşlarının görünümü; h) Arsuz yalıtaşlarının yol kenarından görünümü.Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    41. Sayfa
    OKYANUS TABANLARI VE KITA KENARLARIBinlerce metre deniz suyu ile örtülü olan okyanus (veya deniz) tabanları, jeofizik yöntemlerle dolaylı olarak, veya insanlı denizaltılarla (örneğin kaptan Kusto ve ekibi) doğrudan incelenmektedir. Uzun çalışmaları sonucunda okyanus tabanlarının fizyografik haritaları hazırlanmıştır.41Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    42. Sayfa
    42Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    43. Sayfa
    43Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    44. Sayfa
    44Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    45. Sayfa
    45Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    46. Sayfa
    Denizaltı dağları (S) (Seamount) ve guyoların (G) (Guyot) oluşumu. Volkanın üzerinde durduğu levhanın yayılma merkezinden uzaklaşıp daha derinlere indiği zaman, volkanik ada aşınarak düz tepeli bir guyo haline gelir.Kaynak: Garrison, T.,Oceanography, 4 ed., Figure 3.31. Wadsworth Publishing.Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları46

    47. Sayfa
    Kıta kenarlarının genel özelliklerini gösteren bir deniz tabanı kesiti. Düşey ve yatay ölçekler farklı olduğu için bu kesitteki özelliklerin düşey boyutları oldukça abartılmıştır.47Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    48. Sayfa
    okyanusunun eni artar (yılda yaklaşık 1.5 cm hızla).48Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notlarıkıta sahanlığı (Continental shelf): kıyıdan itibaren denize doğru, yaklaşık 200 m. derinliğe kadar uzanır. Düz ve kıtaya ait olan sahanlıkta, kum ve çamur örtüsü bulunur.Çok az eğimli kıta sahanlığının sınırında 4° eğimli kıta yamacı (Continental slope) bulunur. Düzensiz bir şekli olan yamacı denizaltı kanyonları karakterize ederler.Yamacın alt kesimlerinde ve 2000 ila 3000 m. derinlikler arasında, yamaç daha az eğimli “kıta yükselimi”ne (kıta eteği) (Continental rise) geçer. Yüzlerce kilometre eninde olabilir, ve okyanus derinliklerine taşınançamurlu ve kumlu çökellerin geçtiği bir alandır.Kıta yükseliminden sonra, ortalama derinlikleri 4000 ila 6000 m. arasında olan ve geniş alanlar kaplayan derin deniz ovaları/abisal düzlük (Abyssal plain) yeralırlar. Bu düzlüklerde bazen, çoğu sönmüş volkanlardan oluşan denizaltı dağlarına (Seamount) rastlanır. Azor adalarında olduğu gibi, az sayıda denizaltı dağı deniz yüzeyine kadar çıkabilir.Derin ovalardan okyanusun ortasına doğru giderken, eğimli bir kesimle karşılaşılır. Bu kesimin örtüsünü oluşturan ince malzemeli çökellerin yerini, okyanus ortasında bazaltlar alır. Bu okyanus içi dağlık alanın derinliği 3000 m. kadardır. Dağın sırtında, veya okyanus ortası sırtında (Mid-oceanic ridge), 1km kadar eninde, aktif volkanizmanın ve tektonizmanın yeraldığı bir alan, batıdaki Kuzey Amerika plakasını doğudaki Avrasya plakasından ayırır. Bu sırt boyunca okyanusun iki tabanı biribirlerinden ayrılarak bu iki kıtayı uzaklaştırırlar, ve Atlantik

    49. Sayfa
    (a) Okyanus havzalarında çeşitli çökeller bulunduğu halde derin deniz tabanındaçoğunlukla pelajik killer ile kalker ve silisli balçıklar bulunur.Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları49

    50. Sayfa
    50Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıOKYANUSLARDA ÇÖKELMEOkyanusta çökelen malzemenin başlıca kökeni karalardan taşınan kum ve çamurlar, veya suda yaşıyan canlıların kavkılarının birikmesidir. Ayrıca, dalma-batma zonlarının yakınlarındaki volkanik adalardan (örneğin Tonga adaları) püsküren kaya ve küllerinde okyanusa katılması, ve buharlaşmanın yoğun olduğu sıcak tropikal kesimlerde de çökelen buharlaşma sonu malzemelerin (evaporite) oluşması da çökelmeye katkı yapan olgulardır.Kıta kenarlarında çökelmePlajları da oluşturan dalga ve gelgitler, kıta sahanlığında etkin bir taşıma rolü üstlenirler ve kum ve çamur kıta yamacına doğru taşınır. Bu çökellere kıtasal (terrigeneous) malzemeden oluşmuş denir.Kıta sahanlığında biyokimyasal çökelme, canlıların kalsiyum karbonatlı kavkılarının birikmesi ile olur. Bu canlılar çamurlu sularda yaşayamadıkları için, bu tür çökelme ancak kıtasal malzeme taşınmasının az olduğu veya hiç olmadığı kesimlerde gelişebilir.Derin denizlerde çökelmeKıta kenarlarından uzak kesimlerde, ince kıtasal ve biyokimyasal malzemeler yavaş bir şekilde yüzeyden derine doğru çökelirler. Bu gri-kahve rengi açık deniz çökellerine pelajik çökel denir. Çökelme hızları 1000 senede birkaç milimetredir. Çok az bir bölümünü - yaklaşık %10’u - kıtalardan, çöllerden veya volkanlardan denize doğru rüzgarlarla taşınan malzeme oluşturabilir.

    51. Sayfa
    Kalker balçığının yaygın bileşenleri (b) deliklilerin (Foraminifera, tek hücreli yüzen hay-vanlar) ve (c) kokkolitlerin (Coccolithophores, tek hücreli yüzen bitkiler) iskeletlerinden oluşur, oysa silis balçığı (d) ışınlılar (Radiolaria, tek hücreli yüzen hayvanlar) ve diyatomelerin (diatoma, tekhücreli yüzen bitkiler) iskeletlerinden meydana gelir.Pelajik çökeller içinde en sık bulunan biyo- kimyasal malzemeyi deniz yüzeyinde yüzen, tek hücreli, kalsiyum karbonat kavkılı foraminiferler oluştururlar. Bu kavkı içindeki canlının hayatının son bulması ile kavkı çökelir. Bu kavkıların birikmesi ile, kumlu, siltli ve kavkılı, “foraminiferli ooz” (foraminiferal oozes) çökelleri oluşurlar. Başka canlıların karbonat kavkılarından oluşan oozlara ise “kokolit” (coccolith) ismi verilir.51Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    52. Sayfa
    Bu derinliklerde etkin olan okyanus su akıntıları, daha sığ kesimlerdeki akıntılardan şu özelliklerle ayrılırlar:derin su akıntıları daha soğuktur: soğuk ve yoğun olan kutup bölgesi suları ekvatora doğru hareket ederlerken okyanusal derinlikleri kullanırlar;bu derin sular daha fazla karbon dioksit içerirler: uzun mesafeler katederlerken bu akıntılara katılan organik maddelerin okside olması nedeni ile, sıcak sulara nazaran daha fazla CO2 içeriklidirler;üstlerindeki kalın su sütunu dolayısı ile daha yüksek basınçlar altındadırlar.Bu üç unsur, kalsiyum karbonatın derin sularda sığ sulara göre daha fazla erimesine yol açar. CCD derinliğinin altına düşen kalsiyum karbonatlı bir kavkı, karbonatça doymamış bu zonda eriyecektir.52Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    53. Sayfa
    Bu derinliklerde çökelebilen bir malzemeye (silikatlı ooz) katkı sağlayan maddeler, tek hücreli ve silikat kavkılı canlılar olan diyatom ve radiolaryadır. Silikatlı oozlar çört adı verilen silikatlı taşları oluştururlar Foraminiferli ve diğer karbonatlı oozlara, denizlerde 4 000 m. kadar rastlanır, ve daha derin kesimlerde bu çökeller oluşmazlar. Bunun nedeni olarak “karbonat çökelme derinliği” (carbonate compensation depth, CCD) olgusu gösterilmiştir. Bu derinliğin altında kavkılar suda erimekte ve çökelmemektedirler.Deniz suyu ile pelajik çökellerin kimyasal tepkimeleri sonucunda oluşan bir diğer formasyonda siyah, milimetre ile santimetre boyutlarında olabilen manganez yumrularıdır. Bunlar okyanus tabanında geniş yer kaplayan (Pasifik tabanının % 20 ila 50‘sini), nikel ve diğer metallerce zengin, ve uygun madencilik yöntemini bekleyen bir denizaltı zenginliğini meydana getirirler.Deniz tabanındaki manganez yumruları(solda).(b) Konsantrik katmanlardan oluşan bir iç yapıya sahip manganez yumrusu kesitinin görünümü. Bu yumrunun uzunluğu 6 cm dir. (üstte)53Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    54. Sayfa
    RESİFLER (REEF) : Organizmaların Oluşturduğu Kayaçlar Resifler: mercanlar, yumuşakçalar, süngerler ve kabuk bağlayan alglerin iskeletlerinden oluşmuş dalgalara dayanıklı yapılardır. Resiflerin çoğu saçaklı (fringing), set (barrier) veya atol (atoll) şeklinde tanımlanır. Bunların tümü başta çamur olmak üzere kırıntılı çökellerin çok az geldiği ya da hiç gelmediği sığ, sıcak deniz suyunda etkin biçimde gelişirler. Resif kayacı sonradan taşlaşmış çökellerden çok doğrudan katı biçimde oluşan bir kireçtaşı türüdür. Kimi alanlarda eski resifler önemli hidrokarbon rezervleri sunarlar.resif yukarı doğru büyüyerek atolü oluşturur.Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları54Resif gelişiminin üç aşaması. Saçaklı resif volkanik bir adanın çevresinde oluşur ama ada hareketli levhayla birlikte daha derin sulara taşındığında, resif adadan bir lagünle ayrılır ve set resifi haline gelir. Levha hareketinin sürmesi adayı daha da derin sulara götürür. Bu sayede ada deniz düzeyinin altında kaybolur. Buna karşın

    55. Sayfa
    Bir resif karmaşığında çeşitli ortamları gösteren blok diyagram.55Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıAvustralya’da eskibir resif.Görüntünün sol kesiminde tabakalanma göstermeyenresif çekirdeğindenkoparakgelişmiş olan molozunu görebilirsiniz. Resif çekirdeği- nin sağında yatay tabaka- lanma gösteren resif gerisi çökelleri vardır.

    56. Sayfa
    Denizaltı yelpazeleri, denizaltı kanyonlarından bulantı akıntıları ile taşınan çökellerin birikmesiyle oluşur. Kıta eteğinin çoğu, aşmalı denizaltı yelpazelerinden oluşmuştur.56Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıMonroe & Wicander 2005

    57. Sayfa
    Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları57Monroe & Wicander 2005

    58. Sayfa
    58Monroe & Wicander 20051929 yılında Newfoundland’ın güneyinde bir bulantı akıntısının neden olduğu denizaltı kablo kopmaları. Kesitin düşey boyutu oldukça abartılmıştır. “Düşey abartmasız” kesit deniz tabanının gerçekte neye benzediğini gösteriyor. (b) Jamaika’da bir yamaçtan aşağı dökülen bu bulantı akıntısına bir denizaltının kanat kısmı neden olmuştur.Kaynak: (a) Bruce E. Heezen and Charles D. Hollister, The Face of the Deep (New York: Oxford University Press, 1971): Figure 8.15, page 297.Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    59. Sayfa
    59Okyanusal kabuğun bileşimi,Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    60. Sayfa
    60Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

    61. Sayfa
    61Güney Amerika’nın batı ve doğu sahillerinde yer alan aktif ve pasif kıta kenarları. Pasif kıta kenarlarının aktif kenarlara göre daha geniş olduğuna dikkat ediniz. Deniz tabanı çökelleri gösterilmemiştir.Prof.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıKıta Kenarı TürleriMonroe & Wicander 2005

    62. Sayfa
    62Aktif (Pasifik tipi) kıta kenarıProf.Dr.Kadir Dirik Ders NotlarıKıta Kenarı TürleriPasif (Atlantik tipi) kıta kenarıMonroe & Wicander 2005

    İndir / Download : 5_okyanuslar_ve_denizler.pptx


    Yorumlar

    Sil