Nedir.Org*
Soru Sor

Nüfusu Etkileyen Beşeri Faktörler Sunumları

  • 5
    5 yıl önce
    İlgili Yazı: Nüfusu Etkileyen Beşeri Faktörler

    Dosya Adı: Nüfus ve Beşeri Faktörler Slayt Sunum PPTX Ödev

    (Göster / Gizle) Sunum İçeriği: Düz metin (text) olarak..
    1. Sayfa


    2. Sayfa


    3. Sayfa
    Türkiye'nin Beşeri CoğrafyasıNÜFUS Nüfus, belirli bir yerde yaşayan insan sayısını ifade eder. NÜFUS ARTIŞI Doğum oranı ile ölüm oranı arasındaki fark nüfus artışını gösterir. Genellikle az gelişmiş ülkelerde nüfus artış hızı fazla, gelişmiş ülkelerde ise nüfus artış hızı azdır. Nüfus artış hızı kalkınma hızından yüksek ise, ülkenin gelişimi yavaşlar veya geriler. Nüfus artış hızı kalkınma hızından düşük ise, ülkenin gelişimi artar.

    4. Sayfa
    TÜRKİYE'DE NÜFUS SAYIMLARI VE SONUÇLARI Türkiye'de ilk nüfus sayımı 1927 yılında yapılmıştır. 1927 - 2016 yılları arasında nüfus yoğunluğu ve miktarı sürekli artmıştır. 1927 yılında 13,6 milyon olan nüfus, 1997 yılında 62,8 milyona yükselmiş, 2016 yılında ise 80 milyon civarında olmuştur.

    5. Sayfa


    6. Sayfa


    7. Sayfa
    TÜRKİYE'DE NÜFUSUN DAĞILIŞI Türkiye'deki coğrafi bölgeler, bölümler ve yöreler arasında nüfus miktarı ve yoğunluğu yönünden önemli farklar bulunmaktadır. Türkiye'de nüfusun farklı dağılışında etkili olan faktörler şunlardır:

    8. Sayfa


    9. Sayfa


    10. Sayfa


    11. Sayfa


    12. Sayfa


    13. Sayfa


    14. Sayfa


    15. Sayfa


    16. Sayfa
    ÖRNEK SORU

    17. Sayfa


    18. Sayfa


    19. Sayfa
    ÖRNEK

    20. Sayfa
    BAŞKA ÖRNEK

    21. Sayfa
    NÜFUS YOĞUNLUĞU 1. Aritmetik Nüfus Yoğunluğu Bir ülke veya bölgedeki toplam nüfusun, o ülke veya bölgenin yüzölçümüne bölünmesiyle elde edilen sayıya, aritmetik nüfus yoğunluğu denir. Türkiye'nin aritmetik nüfus yoğunluğu, 2016 yılında gerçek alana göre 96,6 dır. Ancak, bu yoğunluk çok kaba olarak nüfusun dağılışını gösterir

    22. Sayfa


    23. Sayfa


    24. Sayfa
    NÜFUS YOĞUNLUĞU 2.Tarımsal Nüfus Yoğunluğu Bir ülkede veya herhangi bir sahada, tarım ve hayvancılıkla geçinen nüfusun, tarımsal alana bölünmesiyle elde edilen nüfus yoğunluğuna tarımsal nüfus yoğunluğu denir. Genel olarak, tarımsal nüfus yoğunluğu, dağlık alanlarımızda fazla, geniş tarımsal ovalarımızda ise düşüktür.

    25. Sayfa
    NÜFUS YOĞUNLUĞU 3. Fizyolojik Nüfus Yoğunluğu Toplam nüfusun, ekili - dikili alanlara bölünmesiyle ortaya çıkan yoğunluğa fizyolojik nüfus yoğunluğu denilmektedir.

    26. Sayfa
    ÖRNEK SORU

    27. Sayfa
    TÜRKİYE NÜFUSUNUN ÖZELLİKLERİ (NÜFUS YAPISI)

    28. Sayfa


    29. Sayfa


    30. Sayfa


    31. Sayfa
    Nüfusun cinsiyet durumu 1945 yılındaki sayıma kadar, ülkemizde kadın nüfusunun erkek nüfustan daha fazla olduğunu görüyoruz. Bu durumda, Kurtuluş Savaşı ve Birinci Dünya Savaşı tehlikesi etkili olmuştur. Fakat, 1945'ten sonra erkek nüfusu kadın nüfusunu geçmiştir.

    32. Sayfa


    33. Sayfa


    34. Sayfa


    35. Sayfa
    2.AKTİF NÜFUS Aktif nüfus, çalışan nüfus veya faal nüfus olarak da adlandırılır.15 - 64 yaş arasındaki nüfusa çalışma çağındaki nüfus denilmektedir. Çalışabilecek yaştaki nüfus içinde, çalışan nüfus oranı ne kadar çoksa, işsizlik oranı o kadar azdır.

    36. Sayfa
    3. Çalışan nüfusun ekonomik faaliyet kollarına göre dağılımı Ekonomik faaliyetler üç büyük gruba ayrılır. Bunlar Tarım (Tarım, hayvancılık, ormancılık, vs.) Sanayi (Endüstri, madencilik, vs.) Hizmet (İnşaat, ticaret, turizm, vs.) sektörleridir.

    37. Sayfa


    38. Sayfa


    39. Sayfa


    40. Sayfa
    4. Nüfusun Eğitim Durumu 6 yaşını bitiren nüfusa, tüm Dünya'da eğitim verilmeye çalışılır. Eğitim okur - yazarlık, ilköğretim, lise ve üniversite olmak üzere sınıflandırılabilir. 1990 yılına göre, Türkiye'deki faal nüfusun % 55'e yakınını ilkokul mezunları, % 7,4'e yakınını okur - yazar, % 5'e yakınını ortaokul ve lise mezunları, % 4'ünü de üniversite mezunları oluşturmaktadır.

    41. Sayfa
    2010 verilerine göre TÜRKİYE

    42. Sayfa


    43. Sayfa


    44. Sayfa
    6. Nüfusun Kırsal - Kentsel Durumu Türkiye'de nüfusu 10.000'den az olan yerleşmelere kır nüfusu, fazla olan yerleşmelere de kent nüfusu denilmektedir.

    45. Sayfa


    46. Sayfa


    47. Sayfa


    48. Sayfa


    49. Sayfa
    NÜFUS HAREKETLERİ (GÖÇLER) İnsanların, doğdukları yerden başka yerlere geçici ya da sürekli olmak üzere taşınmasına göç denir.

    50. Sayfa
    Ülke içerisinde, nüfusun yer değiştirmesine iç göç denir. İç göçlerle bir ülkenin toplam nüfusunda değişme olmaz. İç göçler, sürekli ve mevsimlik göçler olmak üzere ikiye ayrılır.

    51. Sayfa
    1. Sürekli İç Göçler Ülke içerisinde yer değiştiren insanların, göç ettikleri yerlere yerleşmesiyle gerçekleşir. Türkiye'de, Cumhuriyetin başlangıcından günümüze kadar, özellikle kırsal alanlardan kentlere doğru hızlı bir göç olayı görülmektedir.

    52. Sayfa
    İç göçün nedenleri Kırsal alanlardaki hızlı nüfus artışı Miras yoluyla tarım alanlarının daralması-geçim sıkıntısıTarım alanlarının yetersiz gelmesi -erozyon –toprak verimsizliğiTarımda makineleşme sonucu tarımsal işgücünün azalması Kırsal kesimde iş imkanlarının sınırlı olması Ekonomik istikrarsızlık ve sosyal problemler Eğitim ve sağlık hizmetlerinin yetersizliği İklim ve yer şekillerinin olumsuz etkileri Kentlerde sanayinin gelişmiş olması-iş olanakları Kentlerde eğitim ve sağlık hizmetlerinin yaygınlığı

    53. Sayfa
    2. Mevsimlik İç Göçler Kırsal kesimdeki bazı ailelerin büyük şehirlere, tarımın yoğun olarak yapıldığı yerlere, yaz turizminin geliştiği yerlere bir müddet çalışmak üzere göç etmeleri ile gerçekleşir. Yaylaya çıkma olayı da mevsimlik göçler içerisinde yer alır. Mevsimlik göçlerle Adana, Mersin, Hatay, Aydın, Muğla, Antalya gibi merkezlerde, yaz ile kış mevsimleri arasındaki nüfus miktarlarında önemli değişmeler olmaktadır.

    54. Sayfa


    55. Sayfa


    56. Sayfa
    1961 - 1986 yılları arasında Türkiye'den yurtdışına yapılan resmi işçi göçü Türkiye'den yurt dışına göç sonucunda; ● Ülkemize giren işçi dövizi artmıştır. ● Ülke turizminin gelişmesi sağlanmıştır. ● Türk ticaretinin yaklaşık % 20 sine kaynak sağlanmıştır. ● Artan nüfusun işsizlik sorununa kısmen çözüm bulunmuştur.

    57. Sayfa


    58. Sayfa
    İnsanların, çok farklı türdeki konutlarda, yaşamlarını toplu ya da dağınık şekilde sürdürmelerine yerleşme denir.

    59. Sayfa
    A. KIRSAL YERLEŞME Türkiye'de, nüfusu 10.000'in altında olan yerleşmelere denmektedir. Kır yerleşmeleri, tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin birlikte yapıldığı ya da ön plana çıktığı yerleşmelerdir. Kırsal yerleşmelerin bazılarında yerleşik hayat tarzı (köy gibi), bazılarında konar - göçerlik veya yaylacılık gibi yarı yerleşik tarz görülür.

    60. Sayfa
    Kırsal kesimde yerleşmeler toplu ve dağınık olmak üzere ikiye ayrılır. Toplu Yerleşme: Evlerin birbirine yakın olduğu yerleşme biçimidir. Suyun az olduğu yerlerde ve arazinin düz olduğu ovalık alanlarda insanlar toplu olarak yerleşmişlerdir. Türkiye'de İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde su kaynakları az olduğu için toplu yerleşmeler fazladır.

    61. Sayfa
    Kırsal kesimde yerleşmeler toplu ve dağınık olmak üzere ikiye ayrılır. Dağınık Yerleşme: Suyun (yağışların) bol olduğu yerlerde, arızalı ve eğimli bölgelerde, evlerin birbirinden uzak olduğu bahçeler içerisinde insanlar dağınık olarak yerleşmişlerdir. Türkiye'de Karadeniz Bölgesi, dağınık yerleşmenin en yaygın olarak görüldüğü yerdir. Dağınık yerleşmede su fazlalığı ve yerşekillerinin engebeliliği etkilidir.

    62. Sayfa
    Kırsal yerleşme çeşitleri a. Köy altı yerleşmeleri: Çiftlik, mezra, kom, divan, oba, yayla gibi yerleşmelere denir. Bunlar köylerden küçüktür. Daha çok, hayvancılık amaçlı veya yazları serinlemek amacıyla kurulmuştur. Doğu Anadolu, G. Doğu Anadolu, Karadeniz ve Akdeniz bölgelerinde yaygındır. b. Köyler c. Bucak ve nahiyeler

    63. Sayfa
    Kırsal meskenlerin yapımında kullanılan malzemeler doğal çevre ile yakından ilişkilidir. Çevrede taş malzemeler yaygınsa konutlarda taş kullanılır. Ormanlık yörelerde meskenlerde daha çok ahşap kullanılır. Taş ve ahşap malzemenin bulunmadığı yarı kurak bölgelerde, meskenlerde kerpiç malzeme kullanılır. MEKAN TİPLERİ

    64. Sayfa
    MEKAN TİPLERİ● Taş meskenler: Köylerimizde çok rastlanan mesken tiplerinden biri olup, daha çok Akdeniz, Ege ve Doğu Anadolu bölgelerinde rastlanır. ● Ahşap meskenler: Ahşap köy meskenlerinin en yoğun olduğu yerler ormanlık yörelerimizdir. Daha çok, Karadeniz, Akdeniz, Ege ve Güney Marmara'da yaygındır. ● Kerpiç meskenler: Ülkemizde İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaygın olarak görülür.

    65. Sayfa
    Türkiye'de, nüfusu 10.000 den fazla olan yerleşmelere kentsel yerleşme denmektedir. 1935'e kadar nüfusun % 80'i köylerde otururken, kent nüfusu % 20'sini oluşturuyordu. 2000 yılında yapılan sayım sonuçlarına göre, ise nüfusun % 65,01'i kentlerde % 34,99'u kırsal kesimde toplanmıştır. 2008 de kırsal %32 ye düşmüştürGünümüzde ise (2016) kırsal % 26 olmuştur

    66. Sayfa
    Türkiye'de kentleşme hızı sanayileşme hızından daha yüksektir.Bu durum gecekondulaşma gibi bir çok problemi beraberinde getirmiştir. Kentleşme oranının en yüksek olduğu bölge Marmara'dır. Bu durum, bölgenin çok göç aldığını ve sanayileşmede ileri gittiğini gösterir. Marmara'yı, Ege, İç Anadolu, Akdeniz, Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgeleri takip eder. Kentleşme oranı en az Karadeniz Bölgesi'nde görülür

    67. Sayfa
    {5C22544A-7EE6-4342-B048-85BDC9FD1C3A}DOĞRUYANLIŞ

    68. Sayfa


    Yorumlar

    Sil