Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

9.sınıf biyoloji organikleri ve inorganikleri açıklayın ☺☺☺☺☺☺

Bu sorunun cevabı için bana yardımcı olur musunuz.

Bu soruya 3 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    Beste

    • 2015-11-16 14:24:19

    Cevap : 9. sınıf biyoloji organik ve inorganik besinler sunusu ekte kolay gelsin :)


    Diğer Cevaplara Gözat

    Sunum İçeriği

    1. Sayfa
    KARBONHİDRATLARC-H-O atomlarından meydana gelirler.a)Monosakkaritler:Hidrolize uğramazlar yani sindirilmezler.Hücre zarından kolaylıkla geçerler.-Glikoz=Kan Şekeri,Üzüm Şekeri-Fruktoz=Meyve Şekeri-Galaktoz=Süt ŞekeriRiboz ve deoksiriboz da bu gruba girer yönetici moleküllerin yapısına katılırlar. UYARI..! RİBOZ RNA’nın YAPISINA DEOKSİRİBOZ DNA’nın YAPISINAKATILIR!

    2. Sayfa
    b)Disakkaritler:İki monosakkaritin birleşmesiyle oluşur.DehidrasyonHidroliz MonosakkaritMonosakkaritGlikozit bağıDİSAKKARİTH2OMonosakkaritler birleşirken su açığa çıkar su açığa çıkan bu reaksiyonlara dehidrasyon reaksiyonları denir.Sakkaroz=Çay ŞekeriMaltoz=Arpa ŞekeriLaktoz=Süt Şekeri*Hücre zarından geçebilmeleri için sindirime(hidroliz) uğramaları gerekir.Bitkisel KaynaklıHayvansal Kaynaklı

    3. Sayfa
    c)Polisakkaritler(Çok şekerliler):Çok sayıda glikozun birleşmesiyle oluşurlar.*Hücre zarından geçebilmeleri için sindirime( hidroliz) uğramaları gerekir.*Canlılarda en önemli polisakkaritler nişasta,selüloz ve glikojendir.Glikoz Glikoz ……..(n)Dehidrasyon Polisakkarit (Selüloz)(Glikojen)(Nişasta)n-1H2O*Nişasta:Bitkisel depo polisakkarittir.İyot ile mavi siyah renge boyanır.*Selüloz:Bitkisel yapı polisakkarittir.Hücre duvarının yapısında bulunur.*Glikojen:Hayvansal depo polisakkarittir.Karaciğer ve kas hücrelerinde depolanır.Yedek enerji kaynağı olarak kullanılır.

    4. Sayfa
    YAĞLARÖZELLİKLERİ:*Yapılarında C-O-H bulundururlar.*Suda çözünmezler.-Alkol,eter gibi organik çözücülerde çözünebilirler.*Kapsadıkları H atomu sayısı fazla olduğundan enerji verim güçleri en çoktur.*Vücutta depolandıkları için vücudu mekanik etkilerden ve soğuktan korurlar.*Hücre zarının yapısına katılırlar.(Fosfolipit)*Karbonhidrat ve proteinlere göre daha geç sindirilirler.*Yanmaları için daha fazla oksijene ihtiyaç duyulur.*Beyaz kağıt üzerine sürüldüklerinde saydam bir leke bırakırlar.Bitkiler karbon-hidrojen ve oksijeni fotosentez ile birleştirek yağ asidi ve gliserolu oluşturduktan sonra bunları birleştirerek yağları oluştururlar.3MOL YAĞ ASİDİ+1MOL GLİSEROL 1MOL YAĞ+3MOL H20

    5. Sayfa
    PROTEİNLER--------------------ÖZELLİKLERİ:*Yapılarında C-H-O-N bulundururlar.*Proteinlerin yapıtaşları aminoasitleridir.Doğada proteinlerin yapısına katılan 20 çeşit aminoasit bulunur.a.a=Aminoasita.a+a.a+…(n) Protein+(n-1)H20*Proteinler yüksek sıcaklıkta bozulurlar.*Proteinler DNA daki şifreye göre sentezlenir.*Solunumda yıkılırsa azotlu boşaltım artıkları açığa çıkar(NH3,Üre,Ürik Asit)DehidrasyonHidroliz

    6. Sayfa
    VİTAMİNLERHücrelerin notmal metabolizması için gerekli organik bileşiklerdir.ÖZELLİKLERİ:*Vücudun direncini artırırlar.Vitaminlerin eksikliğinde çeşitli hastalıklar oluşur.Sindirime uğramazlar.Hücre zarından geçerler.Enzimlerin yapısına katılarak düzenleyici olarak iş görürler. UYARI ..!Vitaminler kesinlikle enerji verici olarak kullanılmazlar.Sadece düzenleyici görevleri vardır.

    7. Sayfa
    VİTAMİNLERYAĞDA ERİYEN VİTAMİNLER(A-D-E-K)SUDA ERİYEN VİTAMİNLER(B-C)*A ve D vitaminleri vücut tarafından sentezlenebilirler.*B ve K vitaminleri kalınbağırsakta bakteriler tarafından sentezlenir.

    8. Sayfa
    A VİTAMİNİ-Büyüme ve gelişmeyi kontrol eder.-Vücudu enfeksiyonlara karşı korur.-Balık yağı,yeşil salata,meyveler,et,süt,yumurta ve tereyağında bulunur.Eksikliğinde GECE KÖRLÜĞÜ görülür.D VİTAMİNİ-Kemiklerin sertleşmesini sağlar.-Deri altında güneşin etkisiyle oluşur.-Balık yağı,tereyağı yumurta ve sütte bulunur.Eksikliğinde RAŞİTİZM görülür.E VİTAMİNİ-Üreme organlarının gelişimini kontrol eder.Yeşil bitki,et,süt ve tahıllarda bulunur.Eksikliğinde KISIRLIK görülür.

    9. Sayfa
    K VİTAMİNİ-Besinlerin çoğunda bulunur.Yeşil yapraklı sebzelerde miktarı çoktur.Eksikliğinde KANIN PIHTILAŞMASI gecikir.B VİTAMİNİ-Et,süt,yumurta,yeşil sebze ve meyvelerde bulunur.Eksikliğinde BERİBERİ(Sinir sistemi bozukluğu),PELLEGRA(Deri döküntüsü),ANEMİ(Kansızlık) görülür.C VİTAMİNİ-Vücudun direncini artırır.Özellikle yeşil sebze ve meyvelerde (limon,maydonoz vs.) bulunur.Eksikliğinde SKORBİT(Diş eti kanaması) görülür.

    10. Sayfa
    İNORGANİK BESİNLER*Sindirime uğramazlar.*Doğada hazır halde bulunur.*Tüm canlılar dış ortamdan hazır halde alabilir.*Enerji verici olarak kullanılmazlar.SUVücudumuzun büyük kısmını 2/3’ünü su oluşturur.ÖZELLİKLERİ*Enzimlerin çalışmasında etkilidir.*İyi bir çözücüdür.*Düzenleyicidir.*Vücut yapısına katılır.(Hücrenin %60’ı sudur).

    11. Sayfa
    SUYUN TEMİZLENMESİ-Dinlendirme.-Havalandırma-Çöktürme-Süzme-Mikroplardan arındırma(klorlama)İÇİLECEK SUYUN ÖZELLİKLERİ-Renksiz ve kokusuz olmalı-Normal sertlikte olmalı.-6 derece ile 12 derece sıcaklıkta olmalı-Mikrop ve kalıntılardan arındırılmış olmalı.

    12. Sayfa
    MİNERALLER-Canlının yapısına katılırlar.-Enzimlerin yapısına katılırlar.Kalsiyum ve Fosfor:Kemikleri ve dişleri sertleştirir.Demir:Alyuvarların yapısındaki hemoglobine katılır.Magnezyum:Klorofilin yapısına katılır.İyot:Hormonların(Troxin) yapısına katılır.

    13. Sayfa
    ASİT,BAZ,TUZ-Suda çözündüğünde H+ iyonları veren bileşiklere asidik,-Suda çözündüğünde OH- iyonlarını veren bileşiklere bazik denir.-Asidik ve bazik bileşiklerin birleşmesiyle tuz oluşur.HCl + NaOH NACl + H2O

    14. Sayfa
    ENZİMLER-Temel yapıları roteindir.-Reaksiyon etkilenmezler.Bu nedenle tekrar tekrar kullanılırlar.-Yüksek sıcaklıkta bozulurlar ancak,düşük sıcaklıkta bozulmazlar.-Hücre içinde ve hücre dışında görev yaparlar.-Hücre içinde sentezlenirler.-Her enzim ancak belirli bir reaksiyonu etkiler.-Genlerin kontrolünde sentezlenirler.-Enzimlerin etkilediği maddelere substrat denir.-Enzimler etkilerini substratların dış yüzeylerinden başlatırlar.Substratın yüzeyi ne kadar büyük olursa enzimin etkinliği de o kadar fazla olur.-Enzimler aktivasyon enerjisini düşürürler.AKTİVASYON ENERJİSİ:Reaksiyonların başlaması için gerekli olan minimum düzeydeki enerji miktarı.(Sıcaklık,ATP)

    15. Sayfa
    ENZİMLERİN ÇALIŞMASINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER1.SıcaklıkEnzimler genellikle 0 ile 55 derece arasındaki sıcaklıklarda etkinlik gösterirler.Yüksek sıcaklık enzimlerin yapısını bozar.Düşük sıcaklık ise enzimlerin yapısını bozmaz ancak çalışmalarını engeller.Reaksiyon hızıSıcaklık0Optimum sıcaklık55

    16. Sayfa
    2.Ortamın asit yada baz olması(pH)Enzimler genellikle nötr ortamlarda çalışırlar.Ancak bu kurala bütün enzimler uygunluk sağlamaz.Bazı enzimler asit,bazı enzimler bazik ortamlarda çalışırlar.Reaksiyon hızıpH0714Optimum pH

    17. Sayfa
    4.Reaksiyona Giren Madde Miktarı(Substrat)Ortamda belirli miktarda subsrat bulunması reaksiyon hızını belirli bir noktaya kadar arttırır.Daha sonra reaksiyon sabit kalır.Reaksiyon HızıSubstrataba-Sabit substrat ortamındab-Sınırsız substrat ve enzim ortamında

    18. Sayfa
    4.KİMYASAL MADDELERBazı kimyasal maddeler enzimlerin çalışmasını yavaşlatır yada durdurur.Bu maddelereinhibitör maddeler denir.Bazı kimyasal maddeler ise enzimlerin çalışmasını hızlandırır.Bu maddelere de aktivatör maddeler denir.Enzim+Aktivatör MaddeYalnız enzimEnzim+İnhibitör MaddeReaksiyon HızıZaman

    19. Sayfa
    5.Su MiktarıEnzimler susuz ve kuru ortamlarda çalışmazlar.Enzimlerin çalışması için ortamda en az %15 civarında su bulunması gerekir.ATP MOLEKÜLÜCanlı hücrelerde kullanılan enerji kaynağıdır.Yapısal olarak azotlu organik bir baz olan adenin,beş karbonlu şeker olan riboz ve üç molekül fosforik asitten oluşur.ADENİNRİBOZPPPYüksek enerjili fosfat bağları ATP

    20. Sayfa
    ATP+H2O EnzimADP+P+EnerjiATPKas kasılması,Aktif taşıma,Hareket,Sinirsel iletim,Hücre bölünmesi,Sentezgibi olaylarda kullanılır.ATP ÜRETİMİNİ SAĞLAYAN OLAYLAR ŞUNLARDIR:1.Oksijensiz Solunum2.Oksijenli Solunum3.Fotosentez4.KemosentezUYARI..!!!ATP molekülü hücre içinde üretilir ve hücre içinde tüketilir.Bir hücreden diğerine aktarılamaz

    21. Sayfa
    YARARLANDIĞIM KAYNAK: FDD OKS Fen Bilgisi Konu Anlatımlı Kitap_______________________________________ Uğur Bekarlar Dalyan Naciye Tınaztepe İlköğretim Okulustyle.visibilityppt_xppt_y

    Cevap Yaz Arama Yap

    Admin

    • 2015-11-16 14:21:17

    Cevap : Besinler ve Ayıraçlar   Bütün canlılar, canlılık faaliyetlerini sürdürebilmek için besin maddelerini kullanmak zorundadır. Dışarıdan alınan besin maddeleri, canlılık faaliyetleri için gerekli enerji üretiminde (ATP) kullanılır veya yapı taşlarına parçalanarak tekrar canlının yapısına uygun şekilde sentezlenirler. Sentezlenen bu yeni maddeler hücrenin yıpranan kısımlarının tamirinde veya yeni hücrelerin yapımında kullanılır. Yapılarına Göre Besinler Besin maddeleri kimyasal yapılarına göre başlıca ikiye ayrılır; 1.Organik besin maddeleri; proteinler, yağlar, karbonhidratlar ve vitaminlerdir. 2.inorganik besin maddeleri; su ve minerallerdir. Görevlerine Göre Besinler Besin maddeleri organizmalarda yaptıkları görevlere göre üç gruba ayrılır; 1. Enerji Verici Besinler Enerji verici besinler hücresel solunuma katılarak enerji (ATP) eldesinde kullanılırlar. Bunlar; Karbonhidratlar, yağlar ve proteinlerdir. Enerji verici besin maddeleri kendi aralarında değişik şekillerde sıralanabilir; 1 gr Yağ: 9,45 K. kalori 1 gr Protein: 4,30 K. kalori 1 gr Karbonhidrat: 4,20 K. kalori enerji verir. Sağladıkları enerji miktarına göre;       Yağlar, Proteinler, Karbonhidratlar Sindirim kolaylığı sırasına göre;       Karbonhidratlar, Proteinler, Yağlar Solunumda kullanım sırasına göre;       Karbonhidratlar, Yağlar, Proteinler 2. Yapıcı – Onarıcı Besinler Canlının yıpranan kısımlarının tamirinde ve yeni hücre yapımında kullanılırlar. Bunlar;proteinler, yağlar, karbonhidratlar, mineraller ve sudur. Örneğin; Kalsiyum kemiğin yapısına katılır. Selüloz hücre çeperinin yapısına katılır. Bütün canlıların ana yapı maddesi proteinlerdir. 3. Düzenleyici Besinler Hücredeki metabolik olayların düzenlenmesinde rol oynar. Bunlar; proteinler, vitaminler, mineraller ve su’dur. Örneğin; protein ve vitaminler enzimlerin yapısına katılarak hücredeki olayların düzenlenmesinde görev yaparlar. A. KARBONHİDRATLAR Yapısında C, H, O elementleri bulunur. Solunumları sonucu CO2 ve H2O oluşur. Genel formülleri CnH2nOn dır.  C Örnek: Glikoz:6H12O6  Şeker sayılarına göre; monosakkaritler, disakkaritker ve polisakkaritler olmak üzere karbonhidratlar üçe ayrılır. a Monosakkaritler (Tek şekerliler): Karbonhidratların yapıtaşıdır. Sindirim enzimleri ile daha küçük yapıtaşına parçalanmazlar. Karbon sayılarına göre 2’ye ayrılır; Pentozlar (5C): Riboz ve Deoksiriboz şekerleridir. Yapıya katılır. Heksozlar (6C): Kapalı formülleri C6H12O6 dır. Solunumda kullanılırlar. Disakkarit ve polisakkaritlerin yapısına katılırlar. b Disakkaritler (Çift şekerliler):       Kapalı formülleri C12H22O11 dir. İki monosakkaritin glikozit bağı ile birleşmesiyle oluşurlar. Bir molekül su açığa çıkar. Sindirilmeden hücre zarındaki porlardan geçemezler.                       Maltoz: İki glikoz, Sükroz: glikoz ve früktoz, Laktoz: glikoz ve galaktoz molekülünden oluşmuştur. c Polisakkaritler (Çok şekerliler): Glikoz1 + Glikoz2 + ... + Glikozn    Polisakkarit + (n–1) H2O Sindirilmeden porlardan geçemezler. n tane glikoz birleşir. (n–1) tane glikozit bağı kurulur ve (n–1) tane su açığa çıkar.      Nişasta: Bitkilerdeki glikozun depo şeklidir. Sadece bitki hücrelerinde bulunur. Suda az çözünür. Glikojen: Hayvansal hücrelerde, mantar ve bakterilerde bulunur. Suda çözünür. insanda karaciğer ve kaslarda depolanır. Selüloz: Sadece bitki hücre çeperinin yapısını oluşturur. Suda çözünmez. Otçul hayvanlar, termitler ve tohumla beslenen kuşlarla mutualist yaşayan bir hücreli canlılar selülozu sindirebilir. Bu sayede bu canlılar selülozdan yararlanabilir. Kitin: Eklembacaklıların çoğunluğunda, dış iskeletin yapısını oluşturur. Azotlu glikozlardan oluşmuştur. B. YAĞLAR C, H, O atomlarından oluşurlar. N ve P atomlarını da bulundurabilirler. Yağlar suda çözünmez veya çok az çözünür.  Yağları  alkol, eter, aseton, kloroform gibi çözücülerde çözünürler. Karbonhidratların ve proteinlerin fazlası vücutta yağ olarak depolanır. Yağların yapısındaki oksijen oranı şekerlerden azdır. C ve H sayısı fazla olduğu için solunumları sonucu fazla miktarda su ve enerji açığa çıkar. Bu özelliği adaptasyon olarak kullanan canlılar vardır. Göçmen kuşlar, kış uykusuna yatan canlılar ve çöl hayvanları vücut için gerekli su ve enerjiyi bu yolla sağlar. – Hücre zarının yapısına katılırlar. – Enerji kaynağı olarak kullanılırlar. Yıkımı ve kullanımı uzun sürdüğünden hücrelerde, enerji kaynağı olarak karbonhidratlardan sonra tercih edilirler. – Deri altında depolanarak ısı kaybını engellerler. – İç organları mekanik etkilere karşı korur. – Bazı hormonların yapısına katılır. (Steroidler) Yağlar; yağ asitleri, nötral yağlar, fosfolipitler ve steroidler gibi çeşitleri vardır. Yağ asiteri: yağların yapıtaşıdır, sindirilemezler. Bazı çeşitleri hücre zarından geçemez. Bitkisel yağlar doymamış yağ asidi taşır.  Bu tip yağ asitlerinin karbonlarından bazıları arasında ikili hidrojen bağı bulunur. Normal oda sıcaklığında sıvıdırlar. Bitkisel yağların yüksek sıcaklık ve basınçta hidrojenle doyurulmasıyla margarinlerelde edilir. Hayvansal yağlar ise doymuş yağ asidi taşır. Bunlarda karbonlar arasında çift bağ olmadığı için tüm karbon atomları hidrojene doymuştur. Normal oda sıcaklığında katıdırlar. Nötral Yağ: Üç yağ asidinin bir gliserol ile birleşmesi sonucu nötral yağlar oluşur. Birleşen üç yağ asidi aynı veya farklı olabilir. Aralarındaki bağa ester bağı denir. Nötral yağlar: 1 gliserol + 3 yağ asidinin birleşmesi ile oluşur. Fosfolipid: Gliserolle birleşen üç yağ asidinden birinin yerine fosforik asit bağlanırsa fosfolipid oluşur. Fosfolipidler hücre zarının yapısında bulunur. Steroidler: bazı hormon ve vitaminlerin yapısına katılabilir. Ayrıca metabolizma olaylarında görev alabilir.                C. PROTEİNLER Yapılarında C, H, O, N atomu bulunur. Bazıları S atomunuda taşıyabilirler. Yapı taşları amino asittir. Ribozomda DNA'nın kontrolünde sentezlenirler. Gerektiğinde enerji verici olarak da kullanılırlar Solunumda kullanıldıklarında CO2, H2O ve NH3 gibi artıklar oluşur. Organellerin ve hücre zarının yapısına katılırlar. Bazıları, enzim veya hormon olarak fonksiyonel görev alır. Canlılar tarafından protein sentezinde 20 çeşit amino asit kullanılabilmektedir. Bir amino asitin yapısında üç grup vardır. Bunlar; a. Karboksil grubu (COOH): Asidik özellik verir. b. Amino grubu (NH2): Bazik özellik verir. c. Radikal (değişken) grup: Amino asit çeşidine göre farklılık gösteren tek gruptur. Amino asitin kapalı formülü; Proteinlerin sentezinde bütün canlılarda  20 çeşit amino asit kullanılmasına rağmen canlıların sentezledikleri proteinler birbirinden farklıdır. Bu farklılıkta etkili olan faktörler şunlardır; – Amino asit sayısı – Amino asit dizilişi – Amino asit çeşidi Amino asitler peptit bağları ile birbirlerine bağlanır ve her bağ oluşurken  bir molekül su açığa çıkar. Bu bir dehidrasyon olayıdır. Peptit bağı amino asitlerden birinin karboksil gurubu ile diğerinin amino gurubu  arasında kurulur. Peptit bağı oluşumu: Protein sentezinde kullanılmak üzere vücudumuzda 20 çeşit amino asit vardır. 12 çeşidi vücudumuzda sentezlenir. Vücudumuzda sentezi olmayan dışarıdan aldığımız 8 çeşit amino asite temel (esansiyel) amino asit  denir. Tüm insanların protein şifreleri farklıdır (Tek yumurta ikizleri hariç). Bu yüzden organ naklinde problem meydana gelmektedir. D. ViTAMiNLER Yapısında C, H, O, N, S ve P atomlarını bulundurabilir. Sindirilmeden hücrelere alınabilen organik besin maddeleridir. Çoğunluğu bitkiler tarafından sentezlenir. Hayvanlar ise hazır olarak alır. Enzimlerin yapısına katıldıkları için (koenzim), eksikliklerinde vücutta bazı anormallikler ortaya çıkar. Vitaminler solunuma katılmazlar bu yüzden enerji verici olarak kullanılamazlar. Vitaminler 2’ye ayrılır. Bunlar; yağda çözünen vitaminler ve suda çözünen vitaminler. A, D, E, K vitaminleri yağda çözünür ve fazlası depolanır. B ve C vitaminleri ise suda çözünür ve fazlası depolanmayıp dışarı atılır. Bu yüzden B ve C vitaminleri taze olarak alınmalıdır. Vitaminler günümüzde laboratuvarlarda sentetik olarak üretilebilmektedir. A ve D vitaminlerin öncül maddeleri dışarıdan alınarak vücudumuzda sentezlenir. A vitamini karaciğerde, D vitamini deri altında güneş ışığı etkisiyle sentezlenir. Bağırsağımızda yaşayan E. coli bakterileri B ve K vitaminlerini sentezler. Sentezlenen bu vitaminleri insanlar kullanabilir. E. MiNERALLER Suda erimiş olarak alınan inorganik besin maddeleridir. Mineraller, yapıya ve onarıma katılır. Ayrıca düzenleyici görevleri vardır. Diğer bazı önemli görevleri; – Bazı enzimlerin yapısına katılır. (Kofaktör) – Kemik ve diş yapısına katılır. (Ca, P) – Dokularda, hücrelerin osmotik basıncını ayarlar. (Na+, CI–) – Hemoglobin (Fe) ve Klorofil (Mg)’in yapısına katılırlar. – Sinir hücrelerinde impuls oluşumu ve iletimini (Na+, K+) sağlar. F. SU Suyu doğal olarak aldığımız gibi, besinlerden de alırız. Canlı hücrelerinde % 70–80 oranında su bulunur. Eğer % 15’in altında su bulunursa enzimler çalışamaz. Bal ve reçel bu yüzden bozulmaz. Vücudumuzda suyun bazı fonksiyonları şunlardır; – İyi bir çözücüdür. Bu yüzden sindirimde rol alır. – Besinlerin emilimi ve taşınmasında rol alır. – Terlemeyle vücut ısısını ayarlar. – Boşaltım artığını (NH3, üre, ürik asit) seyreltir. – Enzimlerin çalışması için gereklidir. (En az %15 olmalı) AYIRAÇLAR Maddeleri, asit ve bazları ayırabilmek için özel yöntem ve teknikler kullanılır. Biyolojide kullanılan ayıraçlar; 1 İyot: Nişastanın ayıracıdır, mavi  siyah (mor) renk verir. 2 Benedikt ve fehling çözeltisi: Glikozun ayıracıdır, ayıraçla birlikte ısıtılınca tuğla kırmızısı renk oluşur. 3 Nitrik asit: Proteinlerin ayıracıdır. Protein taşıyan çözelti bu ayıraçla birlikte ısıtılınca sarı renk oluşur. 4 Biüret çözeltisi: Proteinlerin ayıracıdır. Menekşe renk verir. 5 Eter: Yağları tespit etmede kullanılır. Yağ + Eter  Kâğıt üzerine damlatılıyor  Kâğıtta saydam görünüm 6 Sudan lll: Yağların ayıracıdır. Pembe renk oluşur. 7 Fenol kırmızısı: Ortamın asidik olup olmadığını belirleyebilmek için kullanılır. Asitlerle sarı renk verir. Fenol kırmızısı + CO2  Sarı renk 8 Turnusol kâğıdı: Asit ve bazları ayırmada kullanılır. Asitlerle kırmızı, bazlarla mavi renge dönüşür. 9 Kongo kırmızısı: Asit ve bazları ayırmada kullanılır. Asitlerle mavi, bazlarla kırmızı renge dönüşür. 10 Kireç Suyu: Karbondioksit ayıracıdır. Kireç suyu + Nefes üfleme  Bulanma ve CaCO3 oluşumu 11 Bazlar: Ba(OH)2, Ca(OH)2, NaOH, KOH gibi bazlar O2’li solunum, fermantasyon deneylerinde CO2 tutucu olarak kullanılır.

    Sunum İçeriği

    Cevap Yaz Arama Yap

    BaşakAtaş

    • 2015-11-16 16:01:54

    Cevap : 1- inorganik bileşikler su,mineraller,asit,baz,tuz : organık ise; karbonhıdratlar,yaglar,proteınler,enzımler,vitaminler,nükleik asitler
    2- inorganik bileşikler: Canlıların sentezleyemediği ancak dışardan almak zorunda olduğu maddeler denir. canlılardaki inorganik maddeler; su,baz,asit,tuz minerallerdir
    3- organik bileşikler: Canlılar tarafından sentezlenen bileşiklere organik bileşikler denir.canlılardaki organik bileşikler;
    karbonhidrat,yağ,protein,vitamin,nükleik asitler ve enzimlerdir
    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.