İşte Cevaplar
Sunum İçeriği
Cevap : “Makber’in bir bibliyografisi olan mukaddimesi de bir şiirdir, fakat kafiyesiz. Bizzat Makber’in yüksek ve derin bir şiir olduğu gibi” (Akyüz 2006, 231) mukaddimesi de bir şiiri andırır niteliktedir. Burada Hamit’in şiirine ve şairliğine dair bazı ipuçlarına rastlamak mümkündür.
Abdülhak Hamit Tarhan devre özgü yenilikçi, toplumsal mantıktan hareket eden Tarhan’ın şiir görüşlerini bazı manzumelerinde, mektuplarında, terceme-i hal yazılarında, özellikle Makber için yazdığı mukaddimede bulmak mümkündür. Örneğin şair, “Terceme-i Hal”inde 1876’da Fransa’ya gidince kimleri okudu- ğunu, hangi sanatçılardan etkilendiğini ve nasıl bir şiir kurmaya çalıştığını anlatır. (Bezirci 1983, 35) Hamit, hakkında en çok yazı kaleme alınmış ve değerlen- dirmeler yapılmış şahsiyetlerden biridir. Bunlar karşısında hiç susmayan şair, eleştirilere cevap verirken poetikasını da ortaya koyan eserler neşretmiştir. Özellikle “Bir Şairin Hezeyanı” ve “Nâkâfi” şiirlerinde romantik edebiyat anlayışını benimsediğini gösterir. Ona göre şiir, her şeydir. “Şu bayırlar, harabeler, dereler” hep şiirdir. İlhama bağlı olan Hamit, bunu şu mısralarla pekiştirir: “Fikrimi âsmân eder terfi‘ Şi‘irimi ahterân eder tarsi; Her kim eylerse eylesin teşni‘ Bana lâzım değil beyan u bedi!” (Enginün 1986, 41-42) Şiirimize tabiatın kapılarını açan, ölüm, yokluk, yurt sev- gisi, eğitim, kadın erkek eşitliği gibi temleri ele alan Tarhan’ın şiir anlayışına dair birtakım bilgileri Makber mukaddimesinde de bu- luruz. Makber, şairin çok sevgili eşi Fatma Hanım ölünce, onun ar dından yazdığı bir manzumedir. “Makber’in bir bibliyografisi olan mukaddimesi de bir şiirdir, fakat kafiyesiz. Bizzat Makber’in yük- sek ve derin bir şiir olduğu gibi” (Akyüz 2006, 231) mukaddimesi de bir şiiri andırır niteliktedir. Burada Hamit’in şiirine ve şairliğine dair bazı ipuçlarına rastlamak mümkündür.
Abdülhak Hamit Tarhan devre özgü yenilikçi, toplumsal mantıktan hareket eden Tarhan’ın şiir görüşlerini bazı manzumelerinde, mektuplarında, terceme-i hal yazılarında, özellikle Makber için yazdığı mukaddimede bulmak mümkündür. Örneğin şair, “Terceme-i Hal”inde 1876’da Fransa’ya gidince kimleri okudu- ğunu, hangi sanatçılardan etkilendiğini ve nasıl bir şiir kurmaya çalıştığını anlatır. (Bezirci 1983, 35) Hamit, hakkında en çok yazı kaleme alınmış ve değerlen- dirmeler yapılmış şahsiyetlerden biridir. Bunlar karşısında hiç susmayan şair, eleştirilere cevap verirken poetikasını da ortaya koyan eserler neşretmiştir. Özellikle “Bir Şairin Hezeyanı” ve “Nâkâfi” şiirlerinde romantik edebiyat anlayışını benimsediğini gösterir. Ona göre şiir, her şeydir. “Şu bayırlar, harabeler, dereler” hep şiirdir. İlhama bağlı olan Hamit, bunu şu mısralarla pekiştirir: “Fikrimi âsmân eder terfi‘ Şi‘irimi ahterân eder tarsi; Her kim eylerse eylesin teşni‘ Bana lâzım değil beyan u bedi!” (Enginün 1986, 41-42) Şiirimize tabiatın kapılarını açan, ölüm, yokluk, yurt sev- gisi, eğitim, kadın erkek eşitliği gibi temleri ele alan Tarhan’ın şiir anlayışına dair birtakım bilgileri Makber mukaddimesinde de bu- luruz. Makber, şairin çok sevgili eşi Fatma Hanım ölünce, onun ar dından yazdığı bir manzumedir. “Makber’in bir bibliyografisi olan mukaddimesi de bir şiirdir, fakat kafiyesiz. Bizzat Makber’in yük- sek ve derin bir şiir olduğu gibi” (Akyüz 2006, 231) mukaddimesi de bir şiiri andırır niteliktedir. Burada Hamit’in şiirine ve şairliğine dair bazı ipuçlarına rastlamak mümkündür.