Acaba onlar herhangi bir yaratıcı olmadan mı yaratıldılar yoksa kendileri mi yaratıcıdırlar
acaba onlar herhangi bir yaratıcı olmadan mı yaratıldılar yoksa kendileri mi yaratıcıdırlar sorusunun cevabı nedir?
Bu soruya 1 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
İşte Cevaplar
Cevap : TUR Suresi 35. ayet;
اَمْ خُلِقُوا مِنْ غَيْرِ شَيْءٍ اَمْ هُمُ الْخَالِقُونَۜ
Em ḣulikû min ġayri şey-in em humu-lḣâlikûn(e)
em:yoksa, veya
hulikû:yaratıldılar
min gayri şey'in:bir şey olmaksızın
em:yoksa, veya
hum(u):onlar
el hâlikûne : yaratıcı
35. âyette muhataplar her şeyden önce kendi yaratılışları üzerinde düşünmeye ve muhâkeme zincirini buna göre oluşturmaya çağırılmaktadır. Âyetin “Acaba onlar bir şey bulunmadan mı yaratıldılar?” diye çevrilen kısmı, daha çok “Acaba onlar yaratıcısız mı yaratıldılar?” mânasıyla açıklanmıştır (âyetin varlık felsefesi açısından yapılmış bir yorumu için bk. Elmalılı, VII, 4561-4562). Bu kısma “Acaba onlar sebepsiz mi yaratıldılar?” şeklinde mâna vermek de mümkündür; bu takdirde, onlara gayesiz, boş yere mi yaratıldıkları sorulmuş olmaktadır. Bir yoruma göre ise bu cümlede “Kendilerini cansız, akıl nimetinden mahrum, gösterilen kanıtları anlayamaz varlıklar gibi mi görüyorlar?” mânası bulunmaktadır (Taberî, XXVII, 33; İbn Atıyye, V, 192). Buhârî, bu ve müteakip iki âyetin, Bedir Savaşı’nı takiben esir düşen müşriklerle ilgili görüşme yapmak üzere Medine’ye gelen Cübeyr b. Mut‘im’in gönlünde iman ateşini yakan bir etki oluşturduğuna dair bir rivayet aktarmıştır. Bu rivayette Cübeyr’in şöyle dediği belirtilir: “Hz. Peygamber akşam namazında Tûr sûresini okumuş, ben de dinlemiştim; ‘em hulikû (...) em hümü’l-müsaytırûn’ âyetlerine (35-37. âyetlere) gelince kalbim yerinden fırlayacak gibi oldu” (Buhârî, “Tefsîr”, 52).
Diğer Cevaplara Gözat
اَمْ خُلِقُوا مِنْ غَيْرِ شَيْءٍ اَمْ هُمُ الْخَالِقُونَۜ
Em ḣulikû min ġayri şey-in em humu-lḣâlikûn(e)
em:yoksa, veya
hulikû:yaratıldılar
min gayri şey'in:bir şey olmaksızın
em:yoksa, veya
hum(u):onlar
el hâlikûne : yaratıcı
35. âyette muhataplar her şeyden önce kendi yaratılışları üzerinde düşünmeye ve muhâkeme zincirini buna göre oluşturmaya çağırılmaktadır. Âyetin “Acaba onlar bir şey bulunmadan mı yaratıldılar?” diye çevrilen kısmı, daha çok “Acaba onlar yaratıcısız mı yaratıldılar?” mânasıyla açıklanmıştır (âyetin varlık felsefesi açısından yapılmış bir yorumu için bk. Elmalılı, VII, 4561-4562). Bu kısma “Acaba onlar sebepsiz mi yaratıldılar?” şeklinde mâna vermek de mümkündür; bu takdirde, onlara gayesiz, boş yere mi yaratıldıkları sorulmuş olmaktadır. Bir yoruma göre ise bu cümlede “Kendilerini cansız, akıl nimetinden mahrum, gösterilen kanıtları anlayamaz varlıklar gibi mi görüyorlar?” mânası bulunmaktadır (Taberî, XXVII, 33; İbn Atıyye, V, 192). Buhârî, bu ve müteakip iki âyetin, Bedir Savaşı’nı takiben esir düşen müşriklerle ilgili görüşme yapmak üzere Medine’ye gelen Cübeyr b. Mut‘im’in gönlünde iman ateşini yakan bir etki oluşturduğuna dair bir rivayet aktarmıştır. Bu rivayette Cübeyr’in şöyle dediği belirtilir: “Hz. Peygamber akşam namazında Tûr sûresini okumuş, ben de dinlemiştim; ‘em hulikû (...) em hümü’l-müsaytırûn’ âyetlerine (35-37. âyetlere) gelince kalbim yerinden fırlayacak gibi oldu” (Buhârî, “Tefsîr”, 52).
Diğer Cevaplara Gözat