Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Adem kasidesi incelemesi

Adem kasidesi incelemesi

Bu soruya 1 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    gokturk

    • 2020-05-23 20:11:18

    Cevap :

    ADEM KASİDESİ TAHLİLİ – AKİF PAŞA


    Âkif Paşa, Tanzimat devrine yetişmiş olmakla beraber, zihniyet bakımından eskidir. Eski zihniyetin en mühim taraflarından biri, onun içinde yaşadığımız dünyaya karşı umumî bir nefret hissi taşımasıdır. Eski zihniyet için gerçek ve ideal âlem, âhirettir. Bunun neticesi olarak o, tabiata ve sosyal meselelere karşı samimî ve hakikî bir alâka duymaz. Yeni zihniyet ise tam tersine, varlığa, cemiyete, tabiata ve insanın hayatî meselelerine umumî bir dönüş ve alâka şeklinde kendisini gösterir. Şüphesiz, eskiler arasında da bu dünyayı ciddîye alanlar, keza yenilerden varlığı kötü görenler ve başka bir âlem arzusu taşıyanlar vardır. Fakat toptan bakılacak olursa, eski kâinat görüşünde “öbür dünya”nın, yenisinde ise “bu dünya”nın esaslı bir yer tuttuğu görülür. Tanzimat’tan sonra, bu iki görüşü uzlaştırmak, Türk aydınları için mühim bir mesele teşkil edecektir. Âkif Paşa, Adem Kasidesi’nde, varlıktan nefret ve ondan kurtulma özlemini eskilerde eşine rastlanılmaz bir kuvvet ve kesafette ifade etmiştir. Onun yokluğu arayışında, eski zihniyetin derin tesiri olduğu gibi, devrinin ve şahsiyetinin de tesiri vardır. Âkif Paşa’nın yaşadığı devir, Osmanlı İmparatorluğu’nun büyük bir ümitsizliğe düştüğü bir devirdir. Çok muhteris bir adam olan şâirin başına gelen felâketler de bu bedbinliği arttırmıştır. Adem Kasîdesi’nde bir medeniyetin, bir devrin ve bir şahsın bedbinliğinin müşterek tesiri, eski şiirin mücerret ve süslü ifadesi içinde ortaya konulmuştur. Yeni bir medeniyet devrine girişimizin başlangıcında yüksek mevkilerde bulunmuş bir eski Osmanlı aydınının kâinat görüşünün incelenmesi daha sonraki hareketleri anlamak ve değerlendirmek için faydalı olacaktır. Bundan dolayı önce onu tahlil etmeyi düşündük.
    Adem Kasidesi’nin psikolojik, metafizik, estetik olmak üzere başlıca üç cephesi vardır. Bunlar birbiriyle yakından ilgilidir. Bu üç cepheyi ayrı ayrı gözden geçirelim:

    Adem Kasidesi,

    Her şeyden önce, hayattan bıkmış çok muztarip, ümitsiz, bedbin bir insanın ruh hâlini ifade eder, 34-52. beyitlerde bu ruh hâlinin ortaya konulduğunu görüyoruz.

    “… Ben o bîzâr-ı vücûdum ki”, “Öyle bîmâr-ı gamın kim…” “Dil-harâbım ben o hey’ette ki…”, “Vahşetim öyle ki…”, “Ye’sim ol mertebe kim…”, v.b. ile başlayan ve arka arkaya sıralanan beyitlerde şâir, ne kadar muztarip olduğunu anlatıyor. Tekrarlar ve benzetmeler bu ıztırabın şiddetini belirtiyor.

    Âkif Paşa’yı muztarip eden şey nedir? Biyografisinden öğrendiğimize göre Âkif Paşa son derece muhteris, kindar, mevki düşkünü bir insandır. Bu kasîdeyi gözden düştüğü devirde yazıyor. Üstelik bu sırada ağır hastadır da. Iztırabının sebebini bazı beyitlerinde açığa vuruyor:

    Ber-murâd olmıyacak ben yere geçsin âlem
    Necm ü mihr ü mehi olsun eser-i pâ-yı adem

    İhtiraslarla dolu olan Paşa, emellerine ulaşmak istemiş, fakat hayat buna müsaade etmemiştir. Mademki bu âlem onun mesut olmasına mâni olmuştur, devam etmesine ne lüzum var? Yok olsa daha iyi olur! Başka bir beyitte (41), “yokluk gecesi bin bir şey doğurduğu hâlde, kendi istek yıldızının feleğin ufuklarından bir türlü doğmadığım” söylüyor. Bazı beyitler Paşa’nın hastalığına da işaret ediyor. Meselâ 38. beyitte ıztırabın kendisini çok harap ettiğini, öyle ki, “adem ankasının büyük kanadı yatağı olsa yine dinlenemeyeceğini” belirtiyor. Varlık mânâsına da gelen “vücûd” kelimesini kullanması, uzvî bir rahatsızlık çektiğini düşündürüyor. Maddî ve manevî ıztırap bir aradadır!

    Muztarip insanlar kendilerini bu ıztıraptan kurtaracak şeyler tasavvur ederler. Gerçek bir vâkıa olan ıztırap kendisini giderecek bir hayal doğurur. Her insan, ıztırabına ve mizacına göre bir telâfi çaresi bulur. Hayatlarından çok şikâyetçi olan Servet-i Fünuncular, mesut olmak için Yeni Zelanda’ya kaçmak istiyorlardı. Bu hülyâları tahakkuk edemeyince, hayalî ülkeler tasavvur ettiler. Bu dünyadan memnun olmayan başka bir Türk şâiri Ahmed Hâşim de mesut olacağı, kaçacağı bir O Belde tahayyül etti. Varlığı ıztırap verici bir yalan sayan Fuzûlî, insanları bu dünyadan çıkmağa ve saadet verici başka âlemleri dolaşmağa çağırır:

    Gelin ey ehl-i hakîkat, çıkalım dünyâdan
    Gayr yerler gezelim, özge safâlar görelim!

    Bu âlemin mükemmel olmadığı, başka bir yerde mükemmel ve mesut bir âlem bulunduğu fikri, insanlık kadar eskidir. Dinlerin cennet fikri bu arzunun mahsulüdür.

    Âkif Paşa da varlığı beğenmiyor, ondan kurtulmak istiyor. Fakat onun göçmek istediği ülke ne bu dünyada bir yer, ne de ahirettedir. O, bu ümitlerini de kaybetmiş bir insandır. O, adem’i (yokluk) özlüyor. Adem, hiç bir şey değildir.

    Onun tek müspet mânâsı, varlığın ve ıztırapların yokluğudur. Yalnız yokluk, insanı ıztıraplardan kurtarabilir. Yokluk, mutlak bir sükûndur. Bundan dolayı şâir, kasidesinin başında yokluğu övüyor ve onu mutlak bir huzur ülkesi olarak gösteriyor:

    Ne gam u gussa ne rene ü elem ü bîm ü ümîd
    Olsa şâyeste cihan cân ile cûyâ-yı adem

    Âkif Paşa’nın bu yokluk tasavvuru, Hintlilerin Nirvana’sına benzer. Fakat onun tam aynı değildir. Hint felsefesine göre insanın ıztırap çekmesi isteklerinin bir neticesidir. İnsan, kendisinde istekleri yok edince, ıztıraptan kurtulur ve mesut olur. İşte bu hal Nirvana’dır. Yoksa Nirvana ayrıca mevcut olan bir ülke değildir. Âkif Paşa’da, ıztırapların isteklerden geldiği ve istekleri yok etmek suretiyle saadete ulaşılabileceği fikri yoktur. Bilâkis o, arzularını gaye bilir ve varlığı onları tatmin edememek yüzünden kötü görür. İleride görüleceği üzere, Âkif Paşa’nın adem fikri mutasavvıflarınkine daha çok yaklaşır, fakat onlardan da ayrılır. Bizi burada ilgilendiren nokta, Âkif Paşa’da adem fikrinin ıztırap vâkıası ile yakından ilgili bulunması keyfiyetidir. Burada metafiziğin psikolojiye bağlı olduğunu görüyoruz.



    Diğer Cevaplara Gözat
    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.