Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Anarşizmin 19. Yüzyıldaki Başlıca Kuramcılarından Biri Olan Rus Siyaset Adamı

Bulmacada Anarşizmin 19. Yüzyıldaki Başlıca Kuramcılarından Biri Olan Rus Siyaset Adamı sorusunun 7 harfli cevabı nedir?

Bu soruya 1 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    Zeus

    • 2021-03-18 06:20:04

    Cevap :
    Bulmacada 'Anarşizmin 19. Yüzyıldaki Başlıca Kuramcılarından Biri Olan Rus Siyaset Adamı' nedir sorusunun cevabı:
    Kare ve çengel bulmacada sorulan 'Anarşizmin 19. Yüzyıldaki Başlıca Kuramcılarından Biri Olan Rus Siyaset Adamı' sorusunun yanıtı 7 harflidir ve cevaba ise BAKUNİN yazabilirsiniz.


    Sözlükte BAKUNİN Nedir:
    mihail bakunin (1814-1876) bir soylunun oğlu olan ve iyi bir öğrenim gören bakunin, bir süre subaylık yaptıktan sonra mesleğini bırakarak almanya ya gitti. orada hegelci solla tanıştı, diyalektik düşünceyi benimsedi. ancak onun açısından çatışkının aşılması ne hegel gibi kutsal devlet, ne de marx gibi proleterya diktatörlüğü olmadı. çatışkı aşılmaz olarak kaldı. belkide diyalektik düşünce açısından en tutarlısı da buydu. 1842'de yayınladığı bir bildiride şu ünlü aforizma yer almaktaydı: "yıkıcı tutku aynı zamanda yaratıcı bir dürtüdür." bu bildiri nedeniyle pasaportu elinden alınacak ve paris e gidecektir. (90) paris'de marx ve proudhon'la tanışdi. 1848 devrimine katıldı ve ayaklanmaların tüm avrupa'ya yayılmasında önayak oldu. dresden'de, ünlü alman müzisyeni richard wagner'le beraber bir ayaklanma düzenledi. yakalandı ve rusya'ya, oradan da sibirya'ya gönderildi. bakunin, kendisini bir sistemler mucidi değil, bir eylem devrimcisi sayıyordu, "önceden saptanmış tarih yasalarım tanımayı reddediyordu. toplumsal değişikliğin, nesnel tarihsel koşulların yavaş yavaş belir -mesine bağlı olduğu görüştüm kabul etmiyor; tam tersine, bireylerin kendi yazgılarım biçimlendirdiklerine, yaşamlarının soyut sosyolojik formüllerden oluşan bir kuramlar sistemine sığdırılamıyacağını söylüyordu. (91) kropotkin'e göre de onun etkisi entellektüelliğinden ziyade ahlakçı kişiliğine bağlıydı. yine de frantz fanon; sömürgeci zorbaları yok etmek üzere ayağa kalkan aşağılanmış, mustazaf kitlelerden bahsederken, sanki bakunin'in kitaplarından alıntılar yapmaktadır. marx, devrimin öncü gücünü proleteryanın oluşturacağım söylerken bakunin buna karşı çıkar. ona göre hakikaten zincirlerinden başka yitirecek şeyleri olmayanlar "lümpen proleterya, köylüler, işsizler, yasadışılar" gibi, burjuva uygarlığının yozlaştırıcı etkilerinden en uzak, coşkun başkaldırı içgüdüleri işe en güçlü kesimlerdir. bakunin'e göre gerçek devrimci güçler dipteki derinliklerde, uygarlaşmanın dışındaki halk yığınla-nndadır. beri yandan marx, devrimin, proleteryanın en yoğun olduğu batılı ülkelerde çıkacağı kehanetinde bulunurken bakunin, ileri ülkelerdeki çürümeyi ve uygarlaşmanın yozlaştırıcı etkilerim gördü. "devrimci dürtünün, en güçlü biçimde insanların mülke, düzenli işe, tek bir dikili ağaca sahip olmadıkları yerlerde bulun duğunda ısrar etti." (92) nitekim fanon da umudunu yurtlarmdan koparılmış, yoksullaşmış, belli bir mekana ve işe bağlı olmayan lümpen proleteryaya, ilkel toplumsal gruplara bağlamıştır. o nedenle de çürümüş ve baskıcı batı uygarlığım bütünüyle yadsımaktadır. amerikalı anarşist grup "kara panterler" de fanon'un ve dolayısıyla bakunin'in fîkirlerinden oldukça etkilenmişlerdir. herbert marcuse da, tek boyutlu insan'ında "lanetlenmiş ve dışlanmış, sömürülen ve baskı altında tutulan, işsiz ve yurtsuz" insanlara duyduğu umudu vurgulamıştır, iran'da gerçekleşen çağın en büyük devrimi de tabanım daha çok mustazaf olarak nitelenen devrimci yığınlardan oluşturmuş değil mi? 68 kuşağı olarak nitelenen ve etkilerim hala sürdüren devrimci dalga da yine, proleterya içerisinden değil, üniversitelerden yayılmıştır. yurdumuzda da devrimci eylem ve isyanların tabanı yine üniversiteler ya da doğulu köylüler veya köylü kökenli lümpen proleterya ve aydınlardır. oysa ülkemiz proleteryası, önemli ölçüde sömürüldükleri halde devrimci eylemler karşısında ilgisiz kalmışlardır. güney amerikalı devrimci regis debray da modern başkaldırının el kitabı olan devrimde devrim mi? adlı kitabında aydınlarla mülksüz kitlelerin gerilla savaşlanndaki işbirliğinden söz ederken, işleri ve evleri bulunan proleteryanın dahi bir anlamda burjuva oldukları ve kaybedecek şeyleri olduğu için yeterli bir devrimci potansiyel sayılamıyacaklanm söylemektedir. bakunin, tedricilik ve reformizmi yadsıdığı gibi liberalizmi ve parlementer demokrasiyi de bir aldatmaca olarak görür. isviçre ve abd gibi en özgür devletlerde dahi bir avuç kişinin uygarlığı, çoğunluğun alçaltılması üzerine temellenmektedir der. aynı ölçüde bakunin marksizm! de eleştirir: "bay marx ve arkadaşları, kitleleri, yeni bir ayrıcalıklı bilimsel ve politik sınıfı oluşturacak devlet mühendislerinin doğrudan komutasındaki iki orduya (sınai ve tarımsal) bölecekler." (93) bütün kudreti devlette toplayacağından sosyalizmin, bütün hükmedenlerin en despotu, en kibirlisi, en aristokratı olan bilim adamlarının hakimiyetine yol açacağım söyler. en samimi bir demokratın dahi eline yetkiler geçtikten sonra müstebit olacağına inanmaktaydı. (94) 8 yıl cezaevinde, 4 yılda sibirya'da sürgünde kalan bakunin, 1861 yılında maceralı bir yolculuktan sonra abd'ye, oradan da londra ya kaçtı. burada, yine bir rus dervrimcisi olan ılımlı solcu alexandr herzen'le çatışmaya girdi. 1863 yılında polonya'da başlayan ayaklanmayı desteklemek için bir gemi polonyalıyla birlikte îsveç'e, ordan da îtalya'ya geçti, italya'da anarşist fikirlerim tahakkuk ettireceği ilk gizli örgütleri şekillendirdi. 1868'de cenevre'ye giderek orada ı. enternasyonal içerisinde etkinlik oluşturmak için sosyal demokratik îttifak'ı kurdu. ı. enternasyonal içindeki mücadelesi 1872 yılında marx'ın anarşistleri dışlayan galibiyeti ile sona erdi. bakunin, ı. enternasyonal'dan dışlandıktan sonra özellikle rus, polonyalı, romen genç anarşistlerle ilişki kurarak devrimci örgütler kurmak için çalıştı. bu esnada tanıştığı ünlü rus anarşisti neçayev'le birlikte, anarşistlerin el kitabı alacak "bir devrimcinin anahtar kitabı"nı hazırladı. anahtar kitab'a göre: "devrimci mahkum olmuş bir insandır. kişisel çıkarları, işleri, duyguları, bağlılıkları, mülkü, hatta kendi ismi bile yoktur. ondaki herşey yalnızca ve yalnızca tek bir düşünceye ve tutkuya adanmıştır... devrimin zaferine yarayan herşey ahlakidir, engelleyen şeylerse ahlak dışı... her türlü şefkat belirtisi, akrabalık, dostluk, sevgi, minnettarlık, hatta onur duyguları devrimci davaya duyulan soğuk tutkuyla tamamen söndürülmelidir. devrimci için yalnızca tek bir doyum, avunma ve sevinç nedeni vardır: devrimin başarısı. gece gündüz tek bir düşünceyi, amacı taşımalıdır: aman dinlemeyen yoketmek eylemi. son derece soğukkanlı ve hiçbir tereddüt göstermeyen bu amaç uğruna çalışırken,kendini mahvetmeye, amacın gerçekleşmesini engelleyen herşeyi kendi elleriyle ortadan kaldırmaya hazır olmalıdır. (95) anarşist eylem pratiklerim de içeren anahtar kitabı yanma alan neçayev, varolmayan bir devrimci örgütün rusya temsilcisi ölarak 1869'da rusya ya geçecek ve orada "devrimci beşler" tarzında örgütlenmeler .oluşturacaktı. dostoyevski'nin cinler adlı romanına konu olan işte bu örgütler ve neçayev in kendisini sorgulamaya kalkan örgüt mensubu îvanov'u kendi elleriyle öldürmesiydi. cinayet ortaya çıkınca neçayev tekrar kaçarak cenevre'ye, bakunin'in yanma dönecekti. ancak neçayev'in jakobenizmi, makyavelist tavırları ve devrimi gerçekleştirmek için her türlü ahlak dişiliğim benimsemesi, katı merkezci örgütlenme yan-sılı olması bakunin'le ilişkilerim bozacaktı. (ki bu ilişkiler bakunin'in enternasyonel'den kovulmasında önemli etkenlerden biri olmuştu). gerçi bakunin de devrimi gerçek leştirmek için bir diktatörlük kurmaktan söz eder, ama bu kollektif bir diktatörlüktür ve devrimin akabinde hemen dağıtılmalıdır. neçayev bir ihbar sonucu tutuklanacak ve daha önce, kendi liderliğine bir temel oluşturmak için kaçtığım uydurduğu peter paul kalesine kapatılacaktır. burada bir hücrede yaşamasına rağmen dışardaki devrimcilere şifreli mesajlar gönderecek ve onları örgütlemeyi sürdürecek, 1882 'de otuzbeş yaşında işkence ve verem sonucu cezaevinde ölecektir. bakunin kendisini dahi kullanmaya kalkan bu "panter yavrusundan” herşeye rağmen sevgi ve saygıyle söz edecektir. anahtar kitap, terörcü anarşistlerin el kitabı olacaktır. kara panterler, kızıl tugaylar, symbiones kurtuluş ordusu, japon kızıl ordusu bu kitabın etkisiyle kurulan örgütlerdir. ancak bakunin sonuçta bir özgürlükçü iken, neçayev bir otoriter ve jakoben'dir. anahtar kitap ise işte bu karşıt görüşlerin garip bir bileşimidir. bakunin, hayatinin son yıllarım düşkün, sefil ve yalnız olarak geçirecek ve 1876 yılında ölecektir. o, ününü kuramcılığından ziyade eylemci kişiliğine borçludur. ayrıca bakunin diğer anarşistlerden daha fazla sosyalizme yakındır. o, tüketim araçlarımn özel mülkiyette kalmasına karşı çıkmamakta, ancak üretim araçlarımn, toprağın, çalışma araçlarımn ve sermayenin ortak mülkiyette kalmasım istemektedir. onun sosyalizminin farklı yanı ise otoriteden yoksunluğu, bireysel özgürlüğü önplana çıkarmasıdır. ona göre taban tavanı belirleyecektir. şöyle söyler: "ben toplumun ya da ortaklaşa veya toplumsal mülkiyetin herhangi bir otoritenin aracılığıyla yukardan aşağıya doğru değil, özgür ortaklık yoluyla aşağıdan yukarıya doğru dü-zenlenmesini istiyorum. (96) bakunin de diğer anarşistler gibi devlete ve otoriteye saldırır. yine devletle özdeş gördüğü dine de karşı çıkar. dini eleştirmesinde alman materyalisti feuer-bach'ın hristiyanlığın özü adlı eserinin etkisi önemlidir. hegelci diyalektiği olumlama ve yadsıma anlamında benimseyerek çatışkıyı çözümsüzleştiren bakunin, toplumsal anlammda da çatışmanın aşılması anlamına gelen devleti reddeder. yine hegelci yabancılaşma kuramım da yabancılaşmanın kaynağının devlet oluşunu ileri sürerek yorumlar. ona göre yukarıdan gelen her emir insanları yozlaştıracak ve özgürlüğü engelleyecektir. devlet statik bir kurum olduğundan toplumun ilerleme ve gelişmesinin de önünde duracaktır, öte yandan verilen yetkiler de yönetici sınıfın ahlakım bozacak ve onları daha da müstebit hale getirecektir. (90) ana britanica, sh. 220. (91) anarşist portreler, paul avrich, sh. 16. (92) a.g.e., sh. 17. (93) a.g.e., sh. 24. (94) schapiro a.g.e., sh. 102. (95) anarşist portreler, sh. 63. (96) arvon, sh. 67.


    Diğer Cevaplara Gözat
    Cevap Yaz Arama Yap

    Kolay Bulmaca Cevabı Bulma Robotu

    Cevap Yaz

    Bilgilendirme: Bulmaca sözlüğümüzde Haberturk, Hürriyet, Sözcü ve Posta gazetesinin günlük kare ve çengel bulmacalarının cevapları ve Bulmacahane, CodyCross, Words Of Wonders Guru, WOW Guru gibi bulmaca oyunlarının cevapları yayınlanmaktadır. Ayrıca diğer gazete bulmaca cevapları, bulmaca kitabı, çapraz, karışık bulmaca cevaplarınıda sözlüğümüzde bulabilirsiniz. Bulmaca sözlüğümüzden arama yaparak bulmaca sorunuzdaki cevabı kolayca bulabilirsiniz. Eğer cevap henüz sitemize eklenmemiş ise soru sor butonuna tıklayarak hemen cevap verilmesini sağlayabilirsiniz.

    Yakın zamanda para ödüllü online bulmaca çözebileceğiniz bulmaca servisimiz yayına alınacaktır. Günlük, haftalık, aylık ve yıllık olarak en iyi bulmaca çözenler listelerimiz olacak.

    Sözlüğümüzde cevabını bulabileceğiniz bulmaca çeşitleri: CodyCross bulmaca soruları, çengel bulmaca, kare bulmaca, sudoku bulmaca, rakam bulmaca, kelime şifre bulmaca, altıgen çengel bulmaca, halka bulmaca, sözcük avı, yapboz bulmaca, labirent bulmaca, mozaik bulmaca, resimli kelime bulmaca, 7 farkı bulun, lekare bulmaca ve kim milyoner olmak ister soruları ve cevapları.

    Ayrıca bulmaca cevapları sözlüğümüzde aradığınız kelimenin eş anlamı, mecazen ve mecaz anlamları, eski dildeki karşılıkları, osmanlıca karşılıklarıi, zıt anlamlarını bulabilirsiniz.

    Unutmayın bulmaca çözmek zekanızı geliştirdiği gibi çağımızın en kötü hastalıklarından biri olan alzheimer içinde doktorlar tarafından en önerilen çözümlerden biridir. Şimdiden güzel, sağlıklı günler dileriz..



    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.