Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Basatın tepe gözü öldürmesi olay ortaya konurken yer nasıl ele alınmaktadır ? ACİLLLL

BASATIN TEPE GÖZÜ ÖLDÜRMESİ OLAY ORTAYA KONURKEN YER NASIL ELE ALINMAKTADIR ACİL CEVAPPP???

Bu soruya 2 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.
    Vodavon 1 Takipçi

    İşte Cevaplar


    Hera

    • 2021-04-19 18:05:51

    Cevap :

    BASAT'IN TEPEGÖZ'Ü ÖLDÜRDÜĞÜ DESTANI

    Meğer Hanım bir gün Oğuz otururken üstüne düşman geldi. Gece içinde ürktü göçtü. Kaçıp giderken Aruz Koca'nın oğlancığı düşmüş. Bir aslan bulup götürmüş, beslemiş.

    Oğuz yine zamanla gelip yurduna kondu. Oğuz Han’ın at çobanı gelip haber getirdi, der: Hanım sazdan bir aslan çıkıyor, at vuruyor, sallana sallana yürüyüşü adam gibi, at basarak kan sömürüyor. Aruz der: Hanım, ürktüğümüz zaman düşen benim oğlancığımdır belki dedi.

    Beyler bindiler, aslan yatağı üzerine geldiler. Aslanı kaldırıp oğlanı tuttular. Aruz oğlanı alıp evine getirdi. Şenlik yaptılar, yeme içme oldu.

    Amma oğlanı ne kadar getirdilerse durmadı, geri aslan yatağına vardı. Tekrar tutup getirdiler. Dedem Korkut geldi, der: Oğlanım sen insansın, hayvanla arkadaş olma, gel güzel ata bin, güzel yiğitlerle at sür, at koştur dedi. Büyük kardeşinin adı Kıyan Selçuk'tur, senin adın Basat olsun, adını ben verdim, yaşını Allah versin dedi.

    Oğuz bir gün yaylaya göçtü. Aruz'un bir çobanı var idi. Adına Konur Koca Sarı Çoban derlerdi. Oğuz'un önünce bundan evvel kimse göçmezdi. Uzun Pınar denmekle meşhur bir pınar var idi. O pınara periler konmuştu. Ansızın koyun ürktü. Çoban kızdı, ileri vardı. Gördü ki peri kızları kanat kanada bağlamışlar, uçuyorlar. Çoban, keçesini üzerine attı, peri kızının birini tuttu. Koyun ürkmeğe başladı. Çoban koyunun önüne koştu. Peri kızı kanat vurup uçtu, der: Çoban yıl tamam olunca, bende emanetin var, gel al dedi. Amma Oğuz'un başına felaket getirdin dedi. Çobanın içine korku düştü. Amma, kızın derdinden, benzi sarardı.

    Zamanla Oğuz yine yaylaya göçtü. Çoban gene bu pınara geldi. Gene koyun ürktü. Çoban ileri vardı. Gördü ki bir kütle yatıyor, parıl parıl parlıyor. Peri kızı geldi, der: Çoban emanetini gel al, amma Oğuz'un başına felaket getirdin dedi. Çoban bu kütleyi görünce dehşete düştü. Geri döndü, sapan taşına tuttu. Vurdukça büyüdü. Çoban kütleyi bıraktı kaçtı. Koyun ardına düştü.

    Meğer o sırada Bayındır Han beylerle gezinti için ata binmişlerdi. Bu pınarın üzerine geldiler. Gördüler ki bir alamet şey yatıyor. Etrafına toplandılar. İndi bir yiğit bunu tepti. Teptikçe büyüdü. Bir kaç yiğit daha indiler teptiler. Teptiklerince büyüdü. Aruz Koca da inip tekmeledi. Mahmuzu dokundu, bu kütle yarıldı. İçinden bir oğlan çıktı, gövdesi adam, tepesinde bir gözü var. Aruz aldı bu oğlanı eteğine sardı. Der: Hanım bunu bana verin, oğlum Basat ile besleyeyim dedi. Bayındır Han senin olsun dedi.

    Aruz Tepegözü aldı evine getirdi. Buyurdu, bir dadı geldi. Memesini ağzına verdi. Bir emdi, olanca sütünü aldı. İki emdi kanını aldı, üç emdi canını aldı. Bir kaç dadı getirdiler, helak etti. Gördüler olmuyor, sütle besleyelim dediler. Günde bir kazan süt yetmiyordu. Beslediler büyüdü, gezer oldu, oğlancıklar ile oynar oldu. Oğlancıkların kiminin burnunu, kiminin kulağını yemeğe başladı. Hâsılı, halkın bunun yüzünden çok canı yandı, aciz kaldılar. Aruza şikâyet edip ağlaştılar. Aruz Tepegözü dövdü, sövdü, men etti, o dinlemedi. Nihayet evinden kovdu.

    Tepegözün peri anası gelip oğlunun parmağına bir yüzük geçirdi, oğul sana ok batmasın, tenini kılıç kesmesin dedi. Tepegöz Oğuz’dan çıktı, bir yüce dağ vardı. Yol kesti, adam aldı, büyük harami oldu. Üzerine bir kaç adam gönderdiler, ok attılar batmadı, kılıç vurdular kesmedi, mızrak sapladılar işlemedi. Çoban çoluk kalmadı hep yedi. Oğuz'dan dahi adam yemeğe başladı.

    Oğuz toplanıp üzerine vardı. Tepegöz görüp kızdı, bir ağacı yerinden kopardı, atıp elli altmış adam helak eyledi. Alplar başı Kazan'a darbe vurdu. Dünya başına dar oldu. Kazan'ın kardeşi Kara Göne Tepegöz'ün elinde perişan oldu. Düzen oğlu Alp Rüstem şehit oldu. Uşun Koca oğlu gibi pehlivan elinde şehit oldu. Zayıf canından iki kardeşi Tepegöz'ün elinde helak oldu. Demir giyimli Mamak elinde helak oldu. Bıyığı kanlı Bügdüz Emen, elinde perişan oldu. Aksakallı Aruz Koca'ya kan kusturdu. Oğlu Kıyan Selçuk'un ödü patladı. Oğuz Tepegöz'e kar etmedi, ürktü kaçtı. Tepegöz çevirip önünü kesti. Oğuz'u bırakmadı, geri yerine kondurdu. Velhasıl Oğuz yedi kerre ürktü, Tepegöz önünü kesip yedi kerre yerine getirdi. Oğuz Tepegöz'ün elinde tam perişan oldu. Vardılar Dede Korkut'u çağırdılar, onunla konuştular, gelin kesim keselim dediler.

    Dedem Korkut'u Tepegöz'e gönderdiler. Geldi selam verdi, der: Oğul Tepegöz, Oğuz elinde perişan oldu, bunaldı, ayağının toprağına beni attılar, sana haraç verelim, derler dedi. Tepegöz der: Günde altmış adam verin yemeğe dedi. Dede Korkut der: Bu şekilde sen adam bırakmaz tüketirsin dedi, amma günde iki adam ile beş yüz koyun verelim dedi. Dede Korkut böyle söyleyince Tepegöz der: Pekâlâ öyle olsun, evet hem bana iki adam verin yemeğimi benim pişirsin, ben yiyeyim dedi.

    Dede Korkut döndü, Oğuz'a geldi. Der: Yünlü Koca ile Yapağılı Koca'yı Tepegöz'e verin yemeğini pişirsin dedi ve hem günde iki adam ile beş yüz koyun istedi dedi. Bunlar da razı oldu.

    Dört oğlu olan birini verdi, üçü kaldı Üç olan birini verip ikisi kaldı. Kapak Kan derler bir adam var idi. İki oğlu var idi. Bir oğlunu verip biri kalmıştı. Tekrar sıra dönüp dolaşıp ona gelmişti.

    Anası feryat edip ağladı, figan etti. Meğer hanım, Aruz oğlu Basat gazaya gitmişti, o sırada geldi. Yaşlı kadıncağız der: Basat şimdi akından geldi, varayım, belki bana bir esir verir, oğlancığımı kurtarırım dedi.

    Basat altınlı gölgeliğini dikip otururken gördüler ki bir hatun kişi geliyor. Geldi içeri Basat'a girdi selam verdi, ağladı, der:

    Avucuna sığmayan karaçalı oğlu

    İri teke boynuzundan katı yaylı

    İç Oğuzda Dış Oğuzda adı belli

    Aruz oğlu hanım Basat bana medet

    dedi. Basat der: Ne istiyorsun? Yaşlı kadıncağız der: Yalancı dünya yüzünde bir er ortaya çıktı, otlağında Oğuz elini kondurmadı, kara çelik öz kılıçlar kesilecek kılını kesmedi, kargı mızrak oynatanlar saplayamadı, kayın oku atanlar kar etmedi, alplar başı Kazan'a bir darbe vurdu, kardeşi Kara Cöne elinde perişan oldu, bıyığı kanlı Bügdüz Emen elinde perişan oldu, aksakallı baban Aruz'a kan kusturdu, meydan üzerinde kardeşin Kıyan Selçuk ödü patladı can verdi, kudretli Oğuz beylerinin de kimisini perişan edip kimisini şehit eyledi, yedi defa Oğuz'u yerinden sürdü, haraç dedi kesti, günde iki adam beş yüz koyun istedi. Yünlü Koca ile Yapağılı Koca'yı ona hizmetkâr verdiler, dört oğlu olan birini verdi, üçü olan birini verdi, ikisi olan birini verdi, iki oğlancığım var idi, birini verdim biri kaldı, döndü sıra tekrar bana geldi, onu da istiyorlar, hanım bana medet dedi. Basat'ın karanlıklı gözleri yaşla doldu. Kardeşi için söylemiş, görelim hanım ne söylemiş: Der:

    Kenar yerde dikilmiş otağlarını

    O zalim yıktırdı demek kardeş

    Aksakallı babamı oğul diye ağlattın demek kardeş

    Akçe yüzlü anamı sızlattın demek kardeş

    Karşı yatan kara dağımın yükseği kardeş

    Akıntılı güzel suyumun taşkını kardeş

    Güçlü belimin kuvveti kardeş

    Karanlıklı gözlerimin aydını kardeş

    Kardeşimden ayrıldım

    diye çok ağladı, feryat figan kıldı. O hatun kişiye bir esir verdi, var oğlunu kurtar dedi. Hatun aldı, oğlunun yerine verdi. Hem oğlun geldi diye Aruz'a müjdeledi. Aruz sevindi, kudretli Oğuz beyleri ile Basat'a karşı geldi. Basat babasının elini öptü, ağlaştılar bağrıştılar. Anasının evine geldi. Anası karşı geldi, oğlancığını bağrına bastı. Basat anasının elini öptü, görüştüler ağlaştılar. Oğuz beyleri toplandı. Yemeler içmeler oldu.

    Basat der: Beyler kardeş uğruna Tepegöz ile buluşacağım, ne buyurursunuz dedi. Kazan Bey burada söylemiş, görelim hanım nasıl söylemiş:

    Kara ejderha oldu Tepegöz

    Gökyüzünde çevirdim yenemedim Basat

    Kara kaplan oldu Tepegöz

    Kara kara dağlarda çevirdim yenemedim Basat

    Kükremiş aslan oldu Tepegöz

    Kalın sazlarda çevirdim yenemedim Basat

    Er olsan bey olsan da bre

    Ben Kazan gibi olmayasın Basat, dedi.

    Basat der: Elbette varırım. Kazan der: Sen bilirsin. Babası ağladı, der: Oğul ocağımı sahipsiz koyma, kerem eyle, varma dedi. Basat der: Yok aksakallı aziz baba varırım dedi, dinlemedi. Okluğundan bir tutam ok çıkardı beline soktu, kılıcını omzundan çaprazlama kuşandı, yayını koluna taktı, eteklerini kıvırdı, babasının anasının elini öptü, helalleşti, hoşça kalın dedi.

    Tepegözün bulunduğu Salahana Kayasına geldi. Gördü Tepegöz güneşe karşı yatıyor. Çekti belinden bir ok çıkardı. Tepegöz'ün sırtına bir ok vurdu. Ok geçmedi, parçalandı. Bir daha attı. O da parça parça oldu. Tepegöz ihtiyarlara dedi: Bu yerin sineği bizi usandırdı dedi. Basat bir daha attı. O da parçalandı. Bir parçası Tepegöz'ün önüne düştü. Tepegöz sıçradı baktı. Basat'ı gördü, elini yarıldı, yedi yerden kapı açıldı. Birinden dışarı çıktı. Tepegöz künbede elini soktu, öyle kaçtı ki künbet altüst oldu. Tepegöz der: Oğlan kurtuldun mu? Basat der: Tanrım kurtardı dedi. Tepegöz der: Sana ölüm yokmuş, şu mağarayı gördün mü? Basat der: Gördüm. Der: Orda iki kılıç var, biri kınlı biri kınsız, o kınsız keser benim basımı, var getir, benim basımı kes dedi.

    Basat mağara kapısına vardı. Gördü bir kınsız kılıç durmaz inerçıkar. Basat der: Ben buna hemen tedbirsizce yapışmayayım deyip kendi kılıcını çıkardı tuttu, iki parçaya böldü. Vardı bir ağaç getirdi kılıca tuttu, onu da iki parça eyledi. Sonra yayını eline aldı, ok ile o kılıcın asıldığı zinciri vurdu. Kılıç yere düştü gömüldü. Kendi kılıcını kınına soktu. Sapından o kılıcı sımsıkı tuttu. Geldi, der: Bre Tepegöz nicesin dedi. Tepegöz der: Bre oğlan daha ölmedin mi? Basat der: Tanrım kurtardı. Tepegöz der: Sana ölüm yokmuş dedi. Çağırıp Tepegöz söylemiş, görelim hanım ne söylemiş:

    Ben Oğuzu kırıp geçirmiştim

    Ela gözden ayırdın yiğit beni

    Tatlı candan ayırsın Kadir seni, dedi.

    Tepegöz gene der:

    Memleketten doğum yerinden yiğit yerin neresidir

    Savaş günü önden at tepen alpınız kim

    Aksakallı babanın adı nedir

    Adın nedir yiğit söyle ban dedi.

    Basat Tepegöze söylemiş, görelim hanım ne söylemiş:

    Memleketten doğum yerinden yerim güney

    Karanlık gece içinde yolu kaybetsem ümidim Allah Tek.

    Büyük sancak tutan hanımız Bayındır Han

    Savaş günü önden at tepen alpımız Ulaş oğlu Salur Kazan

    Babamın adını sorar olsan koca ağaç

    Anamın adını dersen kükremiş aslan

    Benim adımı sorarsan Aruz oğlu Basat'tır dedi.

    Tepegöz der: Şimdi kardeşiz, kıyma bana dedi.

    Basat der:

    Aksakallı babamı ağlatmışsın

    İhtiyarcık ak bürçekli anamı sızlatmışsın

    Kardeşim Kıyanı öldürmüşsün

    Akça yüzlü yengemi dul eylemişsin

    Ela gözlü bebeklerini öksüz koymuşsun

    Bırakır mıyım seni dedi.

    Tepegöz de burada söylemiş, der:

    Kalkıp yerimden doğrulayım derdim

    Kudretli Oğuz beyleriyle ahdimi bozayım derdim

    Bir defa adam etine doyayım derdim Ela gözden ayırdın yiğit beni

    Tatlı candan ayırsın Kadir seni dedi.

    Tepegöz bir daha söylemiş der:

    Aksakallı yaşlıları çok ağlatmışım

    Aksakalının bedduası tutmuş olacak gözüm seni

    Ak bürçekli ihtiyarcıkları çok ağlatmışım

    Gözünün yaşı tutmuş olacak gözüm seni

    Bıyıcığı kararmış yiğitçikleri çok yemişim

    Yiğitlikleri tutmuş olacak gözüm seni

    Elceğizi kınalı kızcağızları çok yemişim

    Bedduaları tutmuş olacak gözüm seni

    Öyle ki çekerim ben göz acısını

    Hiç bir yiğide vermesin kadir Tanrı göz acısını

    Gözüm gözüm ey gözüm yalnız gözüm, dedi.

    Basat kızıp yerinden kalkıverdi. Erkek deve gibi Tepegöz'ü dizi üzerine çökertti. Tepegöz'ün kendi kılıcı ile boynunu vurdu. Deldi, yay kirişini taktı. Sürüye sürüye mağara kapısına geldi. Yünlü Koca ile Yapağılı Koca'yı Oğuz'a müjdeci gönderdi.

    Ak boz atlara binerek koşturdular. Kudretli Oğuz ellerine haber geldi. At ağızlı Aruz Koca evine dörtnala geldi, anasına Basat'ın sevinç haberini verdi. Müjde, oğlun Tepegöz'ü tepeledi, dedi.

    Kudretli Oğuz beyleri yetiştiler. Salahana Kayasına geldiler. Tepegöz'ün başını ortaya getirdiler. Dedem Korkut gelip neşeli havalar çaldı, gazi erenlerin başına ne geldiğini söyleyi verdi Hem Basat'a dua verdi:

    Kara dağa seslendiğinde cevap versin

    Kanlı kanlı sulardan geçit versin, dedi.

    Erlikle kardeşinin kanını aldın, kudretli Oğuz beylerini yükten kurtardın, kadir Allah yüzünü ak etsin Basat dedi.

    Ölüm vakti geldiğinde arı imandan ayırmasın. Günahınızı adı güzel Muhammed Mustafa’ya bağışlasın, Hanım Hey!

    Metin İncelemesi:

    Biçim Yönünden:

    Biçimi: Nazımla karışık düzyazı.

    Türü: Halk hikâyesi.

    Konusu: Oğuz yiğitlerinden Basat'ın, olağanüs­tü bir yaratık olan Tepegöz'le boğuşması ve sonunda onu öldürmesi olayı anlatılıyor.

    Ana düşüncesi: Hayatta başarı, zekâ ve kendine güven duygusu içinde yiğitlikle kazanılır.

    Yardımcı Bilgiler:

    Eserin adı, "Kitab-ı Dede Korkut alâ Lisan-ı Tâife-i Oğuzân" (Oğuz boylarının dili ile söylenmiş Dede Korkut Kitabı"dır. İçinde bir önsöz ile 12 hi­kâye vardır. Hikâyelerin tamamı Orhan Şaik Gökyay tarafından eski söyleyiş özelliği korunarak günümüz Türkçesiyle yayınlanmıştır. Bu eser üzerinde başka önemli çalışmalar da vardır.

    Eser, XIV. yüzyıl sonlarında, halk ağzından der­lenerek yazıya geçirilmiştir. Derleyicisi belli değildir Dünyadaki üç yazma nüshası Dresden, Kahire, Vati­kan kütüphanelerindedir.

    Eserde, Kuzeydoğu Anadolu'da yerleşmiş olan Akkoyunların dedeleri Türkmenlerin, yani Müslüman Oğuzların serüvenleri anlatılmaktadır.

    Her hikâyenin sonunda yaşlı ve kutsal ozan De­de Korkut, ortaya çıkar. Olayı, Müslüman geleneği­ne uygun biçimde bağlar.


    Diğer Cevaplara Gözat
    Cevap Yaz Arama Yap

    Vodavon

    • 2021-04-11 16:36:36

    Cevap :

    Öncelikle olay örgüsü ve özet arasındaki farktan bahsedeyim. Olay örgüsü, hikayeyi oluşturan olayların birbiri ile bağlantısına odaklanırken; özet, hikayenin daha kısaca tekrar anlatılmasıdır.

     

    Basat'ın Tepegöz'ü Öldürmesi - Olay Örgüsü.  

     

    1. Oğuz'un üstüne düşman gelmesi

    2.Kaçarken Aruz Koca'nın oğlunun düşmesi

    3. Aslanın oğlanı bulup beslemesi

    4. Oğuzların tekrar yurtlarına yerleşmeleri

    5. At çobanının haber getirmesi

    6. Beylerin çocuğu geri getirmesi ve şenlik yapmaları

    7. Oğlanın kaçması ve beylerin onu geri getirmesi

    8. Dede Korkut'un öğüt vermesi

    9. Oğuzların göç etmesi

    10. Çobanın buradaki pınara yerleşen perileri kovmak istemesi

    11. Peri kızının çobandan kurtulup kaçması

    12. 1 yıl sonra çobanın yaylaya geri dönmesi

    13. Perinin çobana bıraktığı emanetin Tepegöz çıkması

    14. Aruz'un Tepegöz'ü büyütmesi ve evden kovması

    15. Peri annesinin Tepegöz'e yüzük vermesi.  

    16. Tepegöz'ün eşkıyalık yapması

    17. Halkın Tepegöz'ün isteklerini yerine getirmesi

    18. Oğlunu vermek istemeyen ananın Basat'a yalvarması

    19. Basat'ın evine dönmesi

    20. Basat'ın Tepegöz ile görüşmeye gitmesi

    21. Tepegöz'ün Basat'a oyunlar etmesi ve Basat'ın hepsinder kurtulması

    22. Basat ile Tepegöz'ün konuşması

    23. Basat'ın kızıp Tepegöz'ün başını kesmesi.  

    24. Dede Korkut'un gelip dua etmesi

    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.