Bir toplumun meydana getirdiği edebiyat ürünlerine bakılarak o toplumun coğrafi konumu,

dini inançları, ekonomisi, adalet ve hukuk düzeni, gelenekleri ve siyasi yaşamı, uygarlık düzeyi hakkında pek çok bilgiye ulaşılır. Bu da edebiyatın tarihle ve medeniyet tarihiyle yakın bir ilişki içinde olduğunu ortaya koyar.
Bir edebiyat eserini tam olarak anlamak ve yorumlayabilmek için o eserin oluşturulduğu dönemin toplumsal yaşamını, duyuş ve düşünüş tarzını, o dönemin önemli olaylarını bilmek gerekir. Bu da gösterir ki tarih biliminden yararlanmadan edebiyatın tarihsel değişimi ve gelişimi tam olarak değerlendirilemez.
Edebiyat, tarih biliminden yararlanırken tarihi de birebir kullanmaz. Edebî eserin tarih öğretmek gibi amacı da olamaz.
Bu parçada edebiyat ve tarihle ilgili asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Edebî eserler o toplumun geçmişi hakkında bilgi barındırabilme özelliğiyle birçok bilim dalına kaynaklık etmektedir.
B) Edebiyat, toplumların özelliklerini yansıtma özelliğiyle medeniyet tarihi ile daha yakın ilişki içerisindedir.
C) Edebiyat eserlerini o dönemin koşulları içerisinde sadece bilim insanları yorumlayabilir.
D) Toplumların, edebî eserlerine bakarak tarihine ulaşılabilir, tarih bilimi de bizlere edebiyatın hangi süreçlerden geçtiğini gösterir.
E) Edebiyat, yeri geldiğinde tarih biliminden faydalanma yoluna gidebilir, bunu yaparken olduğu gibi kopyalama yöntemini kullanmaz.