İşte Cevaplar
Cevap : Cinaslı Kafiye:
Yazılış ve söylenişleri aynı, anlamları farklı olan sözün veya sözcüğün birarada kullanılmasından oluşan kafiye türüdür. Bu kafiye türü zengin uyak benzeri bir uyak çeşitidir. Dize sonlarında anlamları farklı, sesleri aynı ( sesteş sözcükler ya da eşsesli sözcükler ) sözcükler, cinaslı uyak (cinaslı kafiye) oluşturur. Aynı zamanda söz sanatlarında cinas sanatı diye bir edebi sanat vardır.Halk şiirimizde çok eski zamanlardan beri bu sanata başvurulur. Cinaslı uyakta yazılışça fark olabilir. Bir dizede yer alan iki kelime, diğer dizede bir araya gelerek tek kelime olabilir. Cinaslı kafiye daha çok mani türünde (cinaslı manide) karşımıza çıkar.
♦ Cinas, ses bakımından birbirine benzeyen, fakat anlam bakımından benzemeyen sözcük ya da sözcük kümeleriyle yapıldığı için, bunlar kafiye olarak da kullanılmıştır. İşte bu şekildeki kafiyelere “cinaslı kafiye” adı verilmektedir.
♦ Cinaslar tek basit kelimeler ile yapılabildiği gibi, yazılış birliğinden dolayı tunç kafiye şeklinde veya birleşik kelimelerle de kurulabilir. Hatta kelime gruplarıyla da –özellikle manilerde – cinaslar yapıldığı olur.
♦ Cinaslı kafiye, Halk edebiyatında çok kullanılmıştır. O kadar ki, sanatçısı bilinmeyen (anonim) ortak halk edebiyatında cinaslı mani (kesik mani) diye bir tür dahi oluşmuştur.
Örnekler:
Niçin kondun a bülbül
Kapımdaki asmaya
Ben yarimden ayrılmam
Götürseler asmaya (Mani)
Güle naz
Bülbül eyler güle naz
Girdim bir dost bağına
Ağlayan çok gülen az. (Mani)
Kısmetindir gezdiren yer yer seni
Arşa çıksan âkibet yer yer seni. (Kemalpaşa –zade, 16.yy.)
Ben sana bülbül, bana sen gülşen ol
Ko beni ağlayayın, sen gül, şen ol. (Mesihi, 15.yy.)
Nazlı yâre selâm saldım almamış
Almazsa gam değil almayıversin
Sevdiği Kemter’den vazgeçti ise
Bergüzâr verdiğim almayı versin.
Son dizedeki alma, meyve olan elmadır. “almayıversin” diyerek cinas sanatı oluşturmuştur. Aynı zamanda da cinaslı uyak vardır.
Diğer Cevaplara Gözat
Yazılış ve söylenişleri aynı, anlamları farklı olan sözün veya sözcüğün birarada kullanılmasından oluşan kafiye türüdür. Bu kafiye türü zengin uyak benzeri bir uyak çeşitidir. Dize sonlarında anlamları farklı, sesleri aynı ( sesteş sözcükler ya da eşsesli sözcükler ) sözcükler, cinaslı uyak (cinaslı kafiye) oluşturur. Aynı zamanda söz sanatlarında cinas sanatı diye bir edebi sanat vardır.Halk şiirimizde çok eski zamanlardan beri bu sanata başvurulur. Cinaslı uyakta yazılışça fark olabilir. Bir dizede yer alan iki kelime, diğer dizede bir araya gelerek tek kelime olabilir. Cinaslı kafiye daha çok mani türünde (cinaslı manide) karşımıza çıkar.
♦ Cinas, ses bakımından birbirine benzeyen, fakat anlam bakımından benzemeyen sözcük ya da sözcük kümeleriyle yapıldığı için, bunlar kafiye olarak da kullanılmıştır. İşte bu şekildeki kafiyelere “cinaslı kafiye” adı verilmektedir.
♦ Cinaslar tek basit kelimeler ile yapılabildiği gibi, yazılış birliğinden dolayı tunç kafiye şeklinde veya birleşik kelimelerle de kurulabilir. Hatta kelime gruplarıyla da –özellikle manilerde – cinaslar yapıldığı olur.
♦ Cinaslı kafiye, Halk edebiyatında çok kullanılmıştır. O kadar ki, sanatçısı bilinmeyen (anonim) ortak halk edebiyatında cinaslı mani (kesik mani) diye bir tür dahi oluşmuştur.
Örnekler:
Niçin kondun a bülbül
Kapımdaki asmaya
Ben yarimden ayrılmam
Götürseler asmaya (Mani)
Güle naz
Bülbül eyler güle naz
Girdim bir dost bağına
Ağlayan çok gülen az. (Mani)
Kısmetindir gezdiren yer yer seni
Arşa çıksan âkibet yer yer seni. (Kemalpaşa –zade, 16.yy.)
Ben sana bülbül, bana sen gülşen ol
Ko beni ağlayayın, sen gül, şen ol. (Mesihi, 15.yy.)
Nazlı yâre selâm saldım almamış
Almazsa gam değil almayıversin
Sevdiği Kemter’den vazgeçti ise
Bergüzâr verdiğim almayı versin.
Son dizedeki alma, meyve olan elmadır. “almayıversin” diyerek cinas sanatı oluşturmuştur. Aynı zamanda da cinaslı uyak vardır.
Diğer Cevaplara Gözat