Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Çok gezen mi bilir çok okuyan mı (Münazara)

Çok gezen mi bilir çok okuyan mı (Münazara)

Bu soruya 4 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 3 yorum yazıldı.
    1 yıl önce A Çok okuyan bilir savunma soruları
    1 yıl önce T Görme engelliler okuyarak anlıyorlar gezerek nasıl anlasınlar
    2 yıl önce Çok gezen iyi bilir ile ilgili zor sorular

    İşte Cevaplar


    Admin

    • 2015-10-29 06:26:07

    Cevap : Çok Gezen Daha Çok Bilir tezi savunması için bilgiler:
    Çok Gezen insanlar bizzat hayatla iç içe olur.
    İnsan okuduklarını unutur, ama yaşadığını unutmaz.
    Çok Gezen bilgiyi bizzat yerinde görür ve öğrenir. Görmek başkadır. Gezerek öğrenmek birçok duyuya hitap ettiği için daha kalıcıdır.
    Kitaptan okumak teorik bilgidir, gezmek ise bizzat pratik bir bilgidir ve en kalıcı öğrenme bizzat yaparak yaşayarak öğrenmedir. Keşfetmek, keşfedileni okumaktan daha yararlıdır, daha akılda kalıcıdır.
    Münazara yarışması sırasında biraz rakibe zorluk çıkaracak ve rakibin tezini çürütecek bir yaklaşımda bulunacak olursak okuyan insan sadece okuduğuyla kalır ve  okuduğu şeyle ilgili bir fikir edinebilir ama gezen bir insan uygulamalı olarak öğrenir  yani bizzat yaşar diyebiliriz ve böylece rakibe bir zorluk çıkarabiliriz.
    Çok gezen kişiler farklı insan ve kültürlerle tanışıp bilgi haznelerini büyültürler.

    Çok Okuyan Daha Çok Bilir tezi savunması için bilgiler:
     Münazarada önemli bir konu savunma yapmaktır. Ne kadar iyi savunma yaparsanız , karşı tarafa ne kadar az fırsat verirseniz ve ne kadar kuvvetli argüman geliştirirseniz o kadar iyi olacaktır.
    Çok okuyan daha çok bilir başlığını savunan takım örnek olarak şu tezleri sunabilir ;
    Ansiklopediyi açıp bir anda dünyanın öbür ucundaki bilgilere bile ulaşılabilir , işte bu yüzden insan ne kadar gezerse gezsin okumakla edindiği bilgileri edinemez, buna ömrü yetmez ki.
    Kitaplardaki birçok bilgiye ulaşmak daha kolay olduğu halde gezmek uzun bir zaman alan ve her zaman mümkün olmayan bir durumdur. Bu nedenle gezmeden de iyi bilmek ve iyi öğrenmek mümkündür.
    Gezmek yerine okursak kısa zamanda çok bilgiye sahip olabiliriz ve bunlar  kitaptan silinmez, unutursak bile yine açıp okuyabiliriz. Ama gezilen yerler unutulabilir.
    Teorik bilgileri sadece ve sadece okumakla elde edebiliriz, okumadan gezmenin de bir faydası olmayacaktır.
    Okumanın getirdiği hayal gücünü gezilen yerleri gören gözler ve klavuzlarlar bile oluşturamaz. İnsan sonuçta ne kadar çok yeri gezse de hep bi yerler eksik kalacaktır. Fakat insan okumayla gitmeyi hayal bile etmenin zor olduğu bir yer hakkından çok önemli bilgilere sahip olabilir.

    Diğer Cevaplara Gözat
    1 yıl önce N Münazara çok gezen daha iyi bilir karşıdakine zor sorular ve karşıdaki kişinin tezini çıkartacak sorular
    Cevap Yaz Arama Yap

    Şüpheci

    • 2015-10-29 06:27:41

    Cevap : Çok Gezen Bilir Tezi Savunması örneği Rakip arkadaşlarımızdan biri “Allah’ın ilk sözü  oku’dur, Allah bizden okumamızı istiyor.” dedi ve salondan büyük alkış aldı.  Sıra bana geldiğinde; “Allah’ın ilk sözü okudur. Doğru. Allah  Kur’an-ı Kerim’i okuyun diye emretmiş.  Şimdi soruyorum size: İçinizden hanginiz Kur’an-ı Kerim’i okumasını biliyor? ”  deyiverdim çocuk aklımla. Konuklardan büyük alkış aldım. Bu alkış bana cesaret verdi.  Yine rakiplerimizin  “Cahillerden her kötülük  gelebileceği” sözlerine de; ( O günlerde gazetede okuduğum, hocalarının arabasını yakan, üniversite kapılarında olay çıkaran  öğrencileri hatırlatıp)  “Bunları yapan okumuşlar mı, yoksa cahiller mi?”  deyiverdim. Sanki içimden bir ses beni yönlendiriyordu. Ve arkasından   Macellan’ın,   dünyanın yuvarlak olduğunu okuyarak değil gezerek ispatladığını söyledim.  Birçok icadın okuyarak değil;  gezip görerek, araştırma, inceleme yaparak, gözlem yaparak gerçekleştirildiğini söyledim. Arşimet’in suyun kaldırma kuvvetini, Edison’un elektrik ampulünü, Cristof Colomp’un Amerika Kıtasını okuyarak bulmadığını söyledim.   Konuşmama biraz ara verdiğimde veya cümleler arasında  alkışlar geliyordu.  Bu alkışlar büyüyor büyüyor, sanki bir hamamda yankılanıyordu. Alkışlardan, konuşmamın gayet iyi gittiğini anladım. Uzay, Güneş, Yıldızlar ve Ay hakkında bilgilerin okuyarak değil, gezerek  elde edildiğini, yeryüzü haritalarının gezerek ve görerek çizildiğini söyledim.  Şu anda hatırlayamadığım başka şeyler de söyledim. Bu arada heyecanı falan unutmuştum. Konuşmama devam edecekken,  konuşma süremim  bitmesi nedeniyle, jüri başkanının süremin bittiğini bana  işaret edeceğini anlar anlamaz da, “Daha söyleyeceklerim bitmedi ama sürem bitti”  dedim.  Zamanı iyi kullanabilmek de puan getiriyordu çünkü. Bana ayrılan sürede konuşmamı bitiremez, konuşmam yarıda kalırsa, puan kaybedecektim. Konuklara saygılar sunup grubuma döndüm. Alkışlar bir müddet daha devam etti. Galiba konuşmam beğenilmişti. Jüri üyelerinin değerlendirme aşaması bana yıl kadar uzun geldi. Son konuşmamı yaptıktan sonra, biraz umutlanmıştım. Belki de münazarayı biz kazanacaktık.  Şükrü Bey sonucu jüriden aldı ve mikrofona geldi. Münazaranın galibini açıkladı. Aman Allah’ım!  Münazarayı bizim grup kazanmıştı. Dünyalar bizim olmuştu.  Ayrıca   konuşmacılardan birinci ve ikinci  sözcü seçilmişti. Tezini en iyi savunan konuşmacı ben seçilmiştim.  Birinci sözcü  olduğum için bana bir de ödül verdiler.( Atatürk’ün  Nutkunu.)
    Cevap Yaz Arama Yap

    Şüpheci

    • 2015-10-29 06:27:52

    Cevap : Çok okuyan bilir tezi savunması Toplumdaki yaygın kanının aksine ben çok okuyan bilir şeklinde görüş beyan etmek istiyorum Ansiklopediyi açıp bir anda dünyanın öbür ucundaki bilgilere bile ulaşabilirim,işte bu yüzden diyorum ki insan ne kadar gezerse gezsin okumakla edindiği bilgileri edinemez,buna ömrü yetmez ki..Bence bu konu sadece edindiğimiz bilgilerin akılda kalıp kalmamasıyla ilgili..gezen kişi bidaha gördüğünü unutmaz ama okuyan çabuk unutabilir,tabi bu da kişinin hafızasına bağlı bir mesele..

    çok okuyan bilir çünkü insan hayatının ancak 50 yılını gezerek gecirebilir ve bu işin maliyeti yüksek olduğu için bunu ne kadar yapabilir bilemem ayrıca gezdiğimiz yeri kayıt altına alma zorunlulumuz var yoksa akıl kağıt degilidr gezi yerinide birgün unutabliriz ama biz okursak kısa zamanda cook bilgiye sahip olabiliriz ve bunlar silinecek degilidir yani kitaptan silinmez, untursak bile yine açıp okuyabiliriz diye düşünüyorum saygılarımla

    Sorunun asıl cevabı "Bilmek'ten" ne anladığımıza bağlı. Teorik bilgileri sadece ve sadece okumakla elde edebiliriz; pratik bilgileri ise yaşıyarak ve görerek. Birisinde mantık ve düşünce neticesinde beynimize işlediğimiz, beynimize yer eden bilgiler, diğerinde duyularımızla elde ettiğimiz, duyularımız vasıtasıyla beynimize işlenen bilgiler, tecrübeler. 

    Güneşin yaktığını ve bu yakma neticesinde duyulan acıları ve bu acıların niteliğini ancak canı güneşte yanan bilir. Güneşin neden yaktığını, güneşten yanan yerimizin neden acıdığını ise okuyan ve bu türden olaylarla teorik olarak uğraşan bilir. Birisi dışarıda gezerek,güneş altında kalarak, diğeri masa başında oturup okuyarak veya deneme yaparak. Bisikletin iki teker üzerinde düşmeden nasıl hareket ettiğini fizikçi bilir; bisiklete nasıl binileceğini, bisiklete binen çocuk. 

    Baştaki soruya dönersek: çok gezen ve çok gören çok bilir; çok okuyan ve okudukları üzerinde kafa yoran da çok bilir. Ama bu türden bilme tek yanlıdır, eksik bir yanı vardır. 

    Bence önemli olan "En çok bilme" değil "iyi bilmedir", iyi bilmeyi de teoriyi ve pratiği birleştirerek elde edebiliriz. Peki sırf teori ile veya sırf pratik ile başarıya ulaşlımaz mı? 'Ulaşılır' en üst kariyer basamağına bile çıkılır, ama buna rağmen bir eksik vardır, benim düşünceme göre. 

    Not: Düşünce bilme değildir.

    okuduğunu yaşayan . yaşadığını hisseden bilir. yaşamak ve hissetmek. algılamadığımız unsurlar ister görsel ister düşünsel olsun bu algıladıklarımız nispeten bizde eğer bir heyecan bir şevk bir fikir oluşturuyorsa öğreniyoruz demektir. herkes aynı şeyi algılamaz ve hissetmez. bu yüzden gezen mi yoksa okuyan mı sorusu sık sorulan bir sorudur. saygılar.

    ÖNCE OKUMAK SONRA GEZMEK
    Bence çok okuyan bilir.
    Okumadan gezen, gezeceği yeri nereden bilir?,
    Yalnız neyi hangi kaynaktan okuduğunuz çok önemlidir. 
    Gezen insan nereleri gezer? 
    Seyahat esnasında ne kadar zamana ihtiyacı vardır? Gezdiği yerler hakkında enformasyon açısından okumadan ne kadar derinleşebilir? 
    Okuyan bir insan neleri okur? 
    Okuduklarının hayata olan etkisi ne kadar güçlüdür? 
    Okuma esnasında ne kadar zamana ihtiyacı vardır?

    1-Okuyan insan, gezen insana göre bilgi sahibi olma konusunda zamanı daha ekonomik kullanabilme imkanına sahiptir. Örneğin bir kitaplıkta pek çok konuda kaynağa aynı anda zaman kaybetmeden sadece elinizi uzatarak ulaşabilirsiniz.
    2-Doğru kaynakları okuyorsa, bilgi sahibi olmada gezen insana kıyasla daha fazla derinleşir.
    3-Gezmek, gezdiğin yer hakkında okuma yapmadan gerçek amacına ulaşamaz.Gezmek, okuma eylemini tamamlayıcı nitelikte olduğu zaman ciddi bir anlam kazanır.
    4-Hayattaki her konuyu gezerek nasıl öğrenebilirsiniz? Örneğin; Hukuk, psikoloji ,matematik , din ,edebiyat , tıp ve benzeri bilim dallarını her yönü ile ve detaylı bir şekilde gezerek nasıl öğrenebilirsiniz?
    Cevap Yaz Arama Yap

    Noyan

    • 2015-11-02 08:17:04

    Cevap : Gezecek yer ile ilgili önceden araştırma yapan sonrasında gezen daha çok bilir yani okuyup gezen .
    1 yıl önce K çok güzel olmuş
    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.