Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

çok partili rejim döneminde gerçekleşen siyasi hadiseler

çok partili rejim döneminde gerçekleşen siyasi hadiseler sorusunun cevabı nedir?

Bu soruya 1 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    BİLGİNİN IŞIĞI

    • 2021-06-21 18:48:11

    Cevap : Çok partili rejim döneminde gerçekleşen siyasi hadiseler sorusunun cevabı:

    1960 Darbesi

    Adnan Menderes iktidarının uygulamalarına üniversiteler, öğrenciler ve toplumun çeşitli kesimlerinden gelen tepkiler üzerine albay ve daha alt rütbeli subaylar tarafından 1960 yılında ordu hiyerarşisine aykırı bir şekilde askerî darbe gerçekleştirilmiştir.

    27 Mayıs Darbesi sonrasında cumhurbaşkanı Celâl Bayar, başbakan Adnan Menderes ve bazı bakanlar yakalanarak Yassıada'da yargı önüne çıkarıldılar. Sivil ve askerlerden oluşan bir mahkemede yargılanan siyasiler, vatana ihanet, kamu fonlarının kötüye kullanımı ve anayasaya karşı gelmek ile suçlanıyorlardı. Dava, başbakan Adnan Menderes, dışişleri bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve maliye bakanı Hasan Polatkan'ın İmralı adasında 16 Eylül 1961 günü idam edilmesi ile sonuçlandı.

    1971 Muhtırası

    Ana madde: 12 Mart 1971 Muhtırası

    Kurmay Albay Alparslan Türkeş radyodan darbe bildirisini okurken (27 Mayıs 1960 Cuma sabah saat 5.25)

    12 Mart Muhtırası, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde meydana gelen ikinci askeri darbe eylemidir. 1971 yılında 12 Mart günü saat 13.00'da TRT radyolarından okunan aşağıdaki bildiri ile ilan edilmiştir:

    10 Mart'ta tüm albayların da katılımıyla çok geniş bir toplantı yapıldı ve Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç ordunun emir ve komuta zinciri içinde hareket etmesini isteyerek kendisinin dört Kuvvet Komutanı'yla birlikte imzalayacağı bir muhtıra vererek ordunun yapılmasını istediklerini açıkça TBMM'den talep etmek ve mevcut hükûmetin istifa etmesini sağlamak formülünü ortaya attı. Bu formül büyük bir kabul gördü. Bu formülle emir komuta zinciri dışında 27 Mayıs benzeri sol bir askerî darbenin önü kesilmiş oluyordu.

    12 Mart'ın her iki müdahaleden farkı parlamentonun kapatılmamış olmasıdır. 12 Mart Genelkurmay Başkanı ve dört Kuvvet Komutanı'nın imzaladıkları bir muhtıra ile ortaya çıktı. Buna bir ültimatom demek daha doğru olacaktır. Muhtıradaki şartlar yerine getirilmediği takdirde TBMM'nin kapatılacağı söyleniyordu. İlk istek de mevcut hükûmetin istifa etmesiydi. Hükûmet de hemen istifa etti. Artık 12 Mart dönemi başlıyordu. Bu dönemin adı ara rejim olarak konuldu.

    Sağ-sol çatışması

    Ana madde: Türkiye'de sağ-sol çatışması

    1970'li yılların başından itibaren bir sol-sağ çatışması ve bu çatışmanın yarattığı terör başta üniversiteler olmak üzere tüm Türkiye'yi pençesine almıştı. 12 Eylül öncesinde günlük ortalama kurban sayısı 30'a kadar çıkmıştı. Ülke en değerli evlatlarını siyasal teröre kurban veriyordu.

    1973'ten sonra giderek anarşi tırmandı. Sağ-sol çatışması büyüdü. Şehirlerde kurtarılmış bölgeler ortaya çıktı. Her kademede eğitim gittikçe zorlaşıp imkânsız hale geliyordu. Yüksek bir enflasyon büyük bir ekonomik krizin haberciliğini yapıyordu.

    Ne birinci ne de ikinci MC hükûmetleri ne de Ecevit'in bağımsızlarla kurduğu hükûmet bu gidişi durduramadılar. Ecevit'in başarısızlıkla sonuçlanan hükûmet denemesinden sonra azınlık hükûmeti olarak Demirel iktidara gelmiştir.

    1980'de Genelkurmay Başkanı ve dört Kuvvet Komutanı Cumhurbaşkanı'na tırmanan anarşiden endişe ettiklerini ve buna mutlaka bir çare bulunmasının gerektiğini ifade eden bir mektup verdiler. Mektubu yılbaşından önce alan Cumhurbaşkanı 2 Ocak günü Başbakan Demirel'e vermiştir.

    Bu süreç yaşanırken Demirel ekonomik bir "restorasyon" programını, Özal'ın hazırladığı ünlü 24 Ocak 1980 kararlarını yürürlüğe koydu.

    Kıbrıs Harekâtı

    Ana madde: Kıbrıs Harekâtı

    TSK'ye ait M-47 Tank, Başkent Lefkoşa'da bulunan Sarayönü Meydanı'na giriyor.

    1960'ta Kıbrıs'ta yaşayan Rum ve Türk cemaatleri arasında kurulan ortaklık Kıbrıs Cumhuriyeti yaşanan iç çatışmalar sonucu sürdürülemez olmuş ve 15 Temmuz 1974 tarihinde Yunan cuntasının Kıbrıs'ta darbe yaptırması sonucu 20 Temmuz 1974 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Garanti Anlaşması'nın III. maddesine istinaden Kıbrıs Harekâtı gerçekleştirmiştir.

    1878’de Rusya karşısında zor durumda kalan Osmanlı, Kıbrıs’ın yönetimini geçici olarak Birleşik Krallık'a verdi. I. Dünya Savaşı’nda da Birleşik Krallık, Kıbrıs’a el koydu. 1950’lerin sonlarında bağımsızlık hareketi başladı ve uluslararası anlaşmalara dayanan bir Türk-Rum Ortak Devleti kuruldu. Fakat Rumlar böyle bir Ortak Devlet’e razı olmadılar. Kıbrıs’ın tüm yönetimine kendileri el koyma yoluna gittiler; anlaşmaları, uluslararası anlaşmaları çiğneyerek ve Anayasayı çiğneyerek ve soykırımla Türklere saldırılarda bulunarak, Rumlar, 1963 yılında Ortak Devlet’i yıktılar.

    20 Temmuz 1974 sabahı Türk Ordusunun Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Kıbrıs'a havadan indirme ve denizden çıkarma yapmaya başladı.

    Türk kuvvetleri 22 Temmuz'da Girne'yi ele geçirdi. Türk paraşütçüleri Kıbrıs'ın başkenti Lefkoşa'nın Türk kesimine indi. Yunan birliklerinin Ada’da garantör olarak bulunan Türk birliğine saldırması ise, çarpışmaların Ada geneline yayılmasına neden oldu. 22 Temmuz akşamı Türkiye, BM Güvenlik Konseyi'nin ateşkes kararını kabul etti. Türk müdâhalesi sonucu Yunanistan'daki cunta idaresi ve Kıbrıs Nikos Sampson Hükûmeti de yıkılmıştır.

    Türkiye, Rum-Yunan hükûmetleriyle anlaşmanın mümkün olmadığı kararına vararak 14 Ağustos'ta başlayıp 16 Ağustos'ta sona eren üç günlük II. Harekâtını gerçekleştirdi.

    İkinci Harekâtı'nın hemen ardından 25-26 Ağustos 1974 tarihinde BM Genel Sekreteri Kıbrıs'a gelmiş ve toplumlar arasında ikili görüşmelerin başlatılmasını istemişti. İkili görüşmelerde varılan mutabakat gereği nüfus mübadelesi yapılmış ve Rumlar güneye Türkler ise kuzeye geçmiştir. Böylece iki bölgeli ve iki toplumlu bir federal yapı için uygun ortam sağlanmış oldu. 13 Şubat 1975 günü Kıbrıs Türk Federe Devleti'nin ilanı Doktor Fazıl Küçük tarafından açıklanarak gerçekleşti. Amaç federal bir Kıbrıs Devleti yaratmaktı ancak bu gerçekleşmediğinden 8 yıl sonra Türkler yol ayrımına giderek kendi cumhuriyetlerini kurmak yoluna girdiler.

    15 Kasım 1983 tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin ilanı gerçekleşti.

    1980 Darbesi

    Ana madde: 12 Eylül Darbesi

    Türk Silahlı Kuvvetleri'in 12 Eylül 1980 günü emir komuta zinciri içinde gerçekleştirdiği askerî müdahale, 27 Mayıs 1960 darbesi ve 12 Mart 1971 muhtırasının ardından Türkiye Cumhuriyeti tarihinde silahlı kuvvetlerin yönetime üçüncü açık müdahalesidir.

    Bu müdahale ile Süleyman Demirel'in Başbakan'ı olduğu hükûmet görevden alındı, Türkiye Büyük Millet Meclisi lağvedildi, 1970 sonrasında değiştirilen 1960 Anayasası tamamen rafa kaldırıldı ve Türkiye siyasetinin yeniden tasarlandığı bir baskı dönemi başladı.

    12 Eylül 1980 darbesi, Türkiye'de halkın önemli bölümü tarafından, siyasi ve ekonomik sorunların hiçbirine çözüm bulamayan iflas etmiş parlamenter rejimin 'haklı' alternatifi olarak görüldü. Bu nedenle, darbeye bir direniş olmadığı gibi, büyük çoğunluk, darbe liderlerini, ülkenin yeni liderleri olarak kısa sürede benimsedi.

    12 Eylül 1980'e gelindiğinde 19 ilde sıkıyönetim uygulanıyordu.

    12 Eylül 1980 ardından partiler lağvedildi, parti liderleri önce askeri üslerde gözetim altında tutuldu, ardından yargılandı. Bu durum, siyasi partilerin sürekliliği konusunda tarihsel sorunlar yaşayan Türkiye'de siyasi temsilin demokratikleşmesi önünde yeni bir engel oluşturdu, siyasi gelenekler geçici de olsa alt-üst edildi.

    1995 genel seçimleri

    Ana madde: 1995 Türkiye genel seçimleri

    1995 genel seçimlerinde Refah Partisi %21 oy oranı ile 1. parti olmuş ve Tansu Çiller genel başkanlığındaki DYP ile koalisyon hükûmeti kurmuştur.

    28 Şubat süreci

    Ana madde: 28 Şubat süreci

    12 Eylül Darbesi sonucu ortaya çıkan siyasetin etkisiyle 1980 ve 1990'larda radikal sağcı grupların güçlenmiş ve bunun sonucu olarak Refah Partisi 1995'teki genel seçimlerinde siyasette güçlü duruma gelmiştir. 1996 yılında, seçimlerinin ardından kurulan DYP-ANAP hükûmetinin kısa sürede dağılmıştır. Bunun üzerine TBMM'de birinci parti durumunda olan RP ile DYP arasında kurulan 54. hükûmet, 8 Temmuz 1996'da TBMM'de yapılan oylamada güvenoyu almayı başarmıştır.

    Başbakan Necmettin Erbakan'ın 'havada yakıt ikmali' olarak tanımladığı başbakanlık görevini hükûmet ortağı DYP genel başkanı Tansu Çiller'e vermek amacıyla 18 Haziran 1997'de istifasını Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e sundu. Ancak Demirel, hükûmet ortaklarının arasındaki protokolü dikkate almayarak hükûmeti kurma görevini ANAP genel başkanı Mesut Yılmaz'a verdi. 12 Temmuz'da Mesut Yılmaz başkanlığında ANAP-DSP-DTP arasında kurulan 55. hükûmet TBMM'den güvenoyu aldı.

    MGK'nun 28 Şubat kararlarının ardından özellikle 18 Nisan 1999 seçimlerine kadar süren zaman diliminde 14 Ağustos 1997'de 8 yıllık kesintisiz eğitim kanunu TBMM’de kabul edildi. Bu kanunla İmam Hatip Liseleri dahil Meslek Liselerinin ortaokul bölümleri kapatıldı, yalnızca lise olmaları sağlandı.

    24 Aralık 1995 tarihindeki seçimlerde oy oranını artırarak solun en büyük partisi hâline gelen DSP, ANAP ve DTP'yle birlikte kurulan Anasol-D hükûmetinde yer almış ve Bülent Ecevit Başbakan yardımcısı olmuştur. Daha sonra da DYP ve ANAP'ın desteğiyle DSP bir azınlık hükûmeti kurmuştur.

    Susurluk skandalı

    Ana madde: Susurluk kazası

    Susurluk skandalı veya Susurluk kazası, 3 Kasım 1996'da saat 19.25 sularında Balıkesir-Bursa karayolunda Susurluk ilçesi Çatalceviz mevkiinde meydana gelen trafik kazası sonucu, yasadışı polis-mafya-aşiret ilişkilerinin ortaya çıkması ile patlak veren skandal. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli skandallarındandır.

    Kazanın ardından kamuoyu, "devlet, siyaset, mafya" üçgeninde yasadışı ilişkilerin ortaya çıkartılmasını talep etti. "Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık" ismi verilen sivil toplum eylemleriyle ve medyanın desteği ile üstü örtülen ilişkilerin ve faaliyetlerin açıklanmasını talep etti.

    Diğer Cevaplara Gözat
    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.