Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Dini tasavvufi halk şiiri nazım türleri nelerdir

Dini tasavvufi halk şiiri nazım türleri nelerdir sorusunun cevabı için bana yardımcı olur musunuz?

Bu soruya 7 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    Zeus

    • 2021-02-27 04:35:03

    Cevap :

    Dini-tasavvufi halk şiiri nazım türleri şunlardır:



    Diğer Cevaplara Gözat
    Cevap Yaz Arama Yap

    Tugcedogus

    • 2021-02-27 04:35:03

    Cevap :
    Bulmacada 'Dini tasavvufi halk şiiri nazım türleri nelerdir' sorusunun cevabı olan 'İLAHİ - NEFES - ŞATHİYE - DEVRİYE - NUTUK' kelimesinin sözlükte eş anlamı nedir:
    İLAHİ kelimesinin Eş Anlamlıları:
    1. Tanrısal (8 harfli)
    NEFES kelimesinin Eş Anlamlıları:
    1. Soluk (5 harfli)
    ŞATHİYE kelimesinin Eş Anlamlıları:
    1. Yergiye (7 harfli)
    DEVRİYE kelimesinin Eş Anlamlıları:
    1. Karakol (7 harfli)
    NUTUK kelimesinin Eş Anlamlıları:
    1. Söylev (6 harfli)
    Cevap Yaz Arama Yap

    Tugcedogus

    • 2021-02-27 04:35:03

    Cevap :
    Sözlükte İLAHİ Nedir:
    İlahi Nedir ? (Özet) : Tanrı'yı övmek, ona dua etmek için yazılıp makamla okunan nazım türü.

    İlahi Nedir ? (Detay):
    Allah’ı övmek, O’na dua etmek ve en büyük aşkın Allah aşkı olduğunu belirtmek amacıyla yazılmıs makamla okunan dini tasavvufi halk edebiyatı nazım şeklidir. Arapça kökenli bir kelimedir. Bir başka kullanımı da şaşma ve sitem bildiren ünlemdir.

    İlahiler çok eski zamanlardan bu yana dinlerin ve inançların önemli bir parçasını oluşturmuştur. Her dinin ilahilere farklı bir bakışı vardır. Her dinin farklı ilahileri vardır. İlahiler bir dinin kutsal metinlerinin bir parçasını oluşturup, kutsi bir mahiyete sahip olabilir veya sadece o dinin inandığı Tanrı veya tanrısal mefhumları övmek için inananlar tarafından yazılmış, kutsiyeti bulunmayan metinler de olabilirler. İlahiler çoğu dinde din eğitiminin önemli bir parçasıdır. Bazı dinlerde ve inanışlarda ilahi söylemek bir tür ibadettir. Fakat, ilahi söylemek çoğu inanışta belirli ibadetlerin sadece bir parçasını oluşturur.

    İlahiler tarikatlere göre değişik isimler alır. Mevlevilerde ayin, Bektaşilerde nefes, Alevilerde deme(deyiş), diğer tarikatlerde de cumhur ve ilahi adını alır.

    İlahi nazım şeklinin öncüsü YUNUS EMRE’dir. Yunus Emre, şiirlerini halkın anlayabileceği sade bir dille yazmıştır. Hece ölçüsü kullanmıştır. 11′li hece ölçüsünü kullanmıştır. Halkın içinden biri olduğu için halk tarafından çok sevilmiştir ve dili halkın dilidir.

    1. Allah’ı övmek ve O’na yalvarmak için yazılan, Allah sevgisiyle, insan sevgisini bütünleştiren içten şiirlerdir.
    2. Özel bir beste ile söylenir.
    3. Hece ve vezninin 7’li, 8’li ve 11’li kalıbıyla söylenirler.
    4. Dörtlüklerden oluşur. Dörtlük sayısı 3 ila 7 arasında değişir.
    5. Genelde şiirin içinde şairin mahlası geçer.
    6. İlahi denince akla Yunus Emre gelir.

    Not: İlahiler tarikatlara göre farklı isimler alır. Mevleviler’de âyin, Bektaşilerde nefes, Aleviler’de deme, Gülşeniler’de tapuğ, Halvetiler’de durak, öteki tarikatlar da hur ya da ilahi gibi.

    Aşkın aldı benden beni
    Bana seni gerek seni
    Ben yanarım dün ü günü
    Bana seni gerek seni
    Yunus Emre
    Cevap Yaz Arama Yap

    Tugcedogus

    • 2021-02-27 04:35:03

    Cevap :
    Sözlükte NEFES Nedir:
    Soluk:
    Cevap Yaz Arama Yap

    Tugcedogus

    • 2021-02-27 04:35:03

    Cevap :
    Sözlükte ŞATHİYE Nedir:

    Şathiye, Dini ve tasavvufi halk şiirinde mizahi manzumelerdir.
     
    Şathiyeler, mutasavvuf şairlerce söylenmiş ya da yazılmış, tasavvufi inançları dile getiren, anlaşılması yorumlanmasına bağlı şiirlerdir. Tasavvufi konuları işleyenleri şathiyat-ı sûfiyâne adını alırlar. Şathiyelerde Allah’ın celâl sıfatının değil, cemâl sıfatının ön plana çıkarıldığı görülür. Bu tür şiirlere genellikle Alevi-Bektaşi şairlerinde rastlanır. Allah ile alay eder gibi yazılmış şathiyeler küfür sayılmıştır. Ama şathiyeler asla küfür değildir. Şathiyeler biçimce komik ve alaylı olabilir ama şathiyede aranan şiirin arkasındaki düşüncedir. Anlanıp yorumlandığında çok derin anlamlara sahip oldugu görülür. Şathiye çok derin tasavvufi konular işleyen felsefi şiirlerdir. Kaygusuz Abdal ve Yunus Emre şathiye yazmıştır.

    Şathiyelerin Özellikleri

    1. İnançlardan teklifsizce, alaycı bir dille söz eder gibi yazılırlar.
    2. Görünüşte saçma ve dini esaslara aykırı sanılan bu şiirlerin içinde ince ve derin anlamlar, yorumlandığında tasavvufla ilgili değişik konuların olduğu görülür.
    3. Nefesin bir türüdür.
    4. Tanrıyla konuşur gibi şakalaşırcasına yazılan şiirlerdir.

    Şathiye Örnekleri

    Örnek 1

    Yücelerden yüce gördüm
    Erbapsın sen koca Tanrı
    Âlem okur kelam ile
    Sen okursun hece Tanrı
    (Kaygusuz Abdal)

    Örnek 2

    Çıktım erik dalına
     Anda yedim üzümü
     Bostan ıssı kakıyıp
     Der ne yersin kozumu
     
    Kerpiç koydum kazana
     Poyraz ile kaynattım
     Nedir diye sorana
     Bandım verdim özünü
    Yunus Emre


    Cevap Yaz Arama Yap

    Tugcedogus

    • 2021-02-27 04:35:03

    Cevap :
    Sözlükte DEVRİYE Nedir:

    İnsanın varoluşunu anlatan tasavvufi şiirlerdir. Devir kuramını anlatır. Devir kuramı; Hz. Muhammed’in “Ben Nebi iken Âdem su ile çamur arasındaydı.” hadisi ile ilgilidir. Mutasavvıflara göre vücut halindeki Hz. Muhammed, yeryüzüne sonradan gelmiştir. Halbuki ruh hâlinde olan Hz.Muhammed ezelden beri vardır.
     
    Vakti gelen ruh maddî âleme iner. Önce cansız varlıklara, sonra bitkilere, hayvana, insana en sonra da insan-ı kâmile geçer. Oradan da Allah’a döner ve onunla birleşir. Bu inişe nüzûl; Allah’a dönüşe de hurûç denir. İşte bu inişi ve çıkışı anlatan şiirlere devriye denir. Felsefi bir konuyu işlediğinden anlaşılması zordur. 11′li hece ölçüsüyle söylenir. Bu bakımdan ilahi ile benzerlik gösterir.
     

    Devriye Örnekleri

    Örnek1

    Katre idim ummanlara karıştım
    Kaç bulandım kaç duruldum kim bilir?
    Devre edip âlemleri dolaştım
    Bir sanata kaç sarıldım kim bilir.

    Örnek 2

    Dokuz ay on gün batn-ı mâderde
    Kudretten gözüme çekildi perde
    Vaktim tamam olup ahir yerde
    Çıkıp ten donundan cihana geldim
    Hüsnî


    Cevap Yaz Arama Yap

    Tugcedogus

    • 2021-02-27 04:35:03

    Cevap :
    Sözlükte NUTUK Nedir:

    Söylev (Nutuk) Anlamı Tanımı

    1. Söylev (Nutuk, Hitabet)
    2. Mustafa Kemal Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı'nı anlattığı tarihi konuşması.
    3. Bir konuşmacı tarafından bir yerde toplanmış topluluğa, bir düşünceyi coşkulu bir diile anlatmaya denir. Bunlara, "yaşatıcı yazılar" da diyebiliriz. Öyküleme anlatım biçiminin ağırlıklı kullanıldığı, okuyucunun bilgisini artırmaktan çok hayal dünyasını zenginleştirmeyi amaçlayan yazı türleridir.
     

    Nutuk Nedir

    Kalabalık bir dinleyici topluluğunu çeşitli fikir, duygu ve heyecanları aşılamak amacıyla yapılan konuşmalara söylev (nutuk) denir. Söylev, dinleyici kitlesini belli bir amaç veya duygu etrafında toplamayı amaçlar. Söylev bir yazı türü değildir. Kalabalık halk topluluklarına sunulan önemli söylevler sonradan yazıya geçirilmiştir. Edebiyatımızın en önemli söylevleri atatürk’e aittir. Atatürk’e ait söylevler “nutuk” adlı eserinde toplanmıştır.
     
    Bir gerçeğe inanan bir insanın toplumu bu gerçeğe inandırmak için özünün bütünü ile yaptığı telkin sürecine hitabet; bir fikri, bir davayı karşısındaki insanlara dil ustalığı ile açıklamaya hitabet sanatı; toplum önünde bu konuşmayı yapana hatip; bir insan topluluğuna bir fikri vermek bir ülküyü aşılamak amacıyla söylenen sözlere ise nutuk veya söylev denir. Hatiplik sanatı, insanlık geçmişinin en eski ve en köklü sanatlarındandır. Bu sanatla peygamberler ve din adamları insanları doğru yola davet etmişler; padişahlar, krallar ve kumandanlar ordularına bu sanatla hükmetmiş ve savaşlar kazanmıştır. Hatip olmak isteyen kişi iyi düşünen, çok okuyan, çok tecrübeli, gözlemi kuvvetli, içerisinde bulunduğu toplumu çok iyi bilen, bilgili, ileri görüşlü, söz kurallarına gerektiği kadar önem veren kişi olmalıdır. Hatip, gür sesli, özgür yaratılışlı, sevimli ve cana yakın olmalıdır. Derin hissilik, canlı hayat, sağlam yapılı bulunmak, inanç ve fikirlerde içtenlik, gür bir anlatım şekli hatibin belirgin özellikleridir.
     

    Hatibin Amacı Nedir

    1. Bir fikri veya bir meseleyi açık bir şekilde anlatmak
    2. Dinleyiciler üzerinde bir iz bırakarak onları ikna etmek
    3. Dinleyicileri harekete geçirmek
    4. Dinleyicileri eğlendirmek
     
    Hitabet aslında bir hazırlık konuşmasıdır. Zaten yukarıda tanımladığımız üzere hatip önceden hazırlanan nutku okuyan kişidir. O yüzden öncelikle bir nutuk hazırlanırken dikkat edilecek hususları ele almalıyız.
     

    Nutuk hazırlanırken dikkat edilecek hususlar

    1- Nutku hazırlayan konuyu planlı bir şekilde hazırlamalıdır. Yazıya geçirmeli ve hatip yazmış olduğu bu nutka önceden hazırlanmadır. Yazıya geçirmeli ve hatip yazmış olduğu bu nutka önceden hazırlanmadır. Konuşma sırasında ise yazılı metni yanında bulundurmalı; fakat konuşma sırasında kâğıda fazla bakmamalıdır. Konusuna iyi hazırlanan hatip kağıda göz ucuyla baktığı zaman konuşmasını hatasız yapacaktır.
    2- İçten konuşma yapmak kolay değildir. Büyük hatiplerin bile daha önceden konusunu hazırladıkları ve yanlarındaki küçük notlarından faydalandıkları ve o andaki konunun ahengine göre konuşmalarını değiştirdikleri görülmüştür. Bu yüzden hatip, konuşma sırasında her zaman metne bağlı kalmayabilir.
    3- Nutkun giriş cümlesi toplumun dikkatini çekecek türden olmalıdır. Hatta ilk cümleler şiirsel bir üslupta olabilir.
    4- Düşüncelerin planı iyi yapılmalı ve kullanılacak üslup iyi seçilmelidir.
    5- Gelişme bölümünde ise konu her türlü belgelerle konu açılır, örneklendirilir ve ispatlanmaya çalışılır. Dinleyicinin tansiyonunu yükseltecek fikirlerle sorulu cevaplı cümlelerle sonuç bölümüne geçiş sağlanır.
    6- Sonuç bölümünde ise işlenen konunun önemi ve toplumdaki tesirleri kesin ve etkili bir dil ile anlatılır.
    7- Hatip ele alacağı konuyu çok iyi bir şekilde savunabilmelidir. Bunun için de hitap etme sanatının inceliklerini, toplum psikolojisini ve düşünce yapısını çok iyi idrak etmelidir. Seçtiği sözcükleri ve oluşturduğu cümleleri en etkili biçimde kullanmalıdır. Sesinin tonu, mimikleri konuşmasının doğal akışıyla uygunluk göstermelidir.
     
    Mustafa Kemal Atatürk'ün Onuncu Yıl Nutku söylev türüne en güzel örnektir.
     

    Onuncu Yıl Nutku

    Nutuk, yazıldığı dönemde Cumhuriyet Halk Fırkası Genel başkanı olan Mustafa Kemal Paşa'nın 15 - 20 Ekim 1927 tarihlerinde, yerli ve yabancı basın mensuplarının da katıldığı partisinin 2. 1927 yılları arasında Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının faaliyetlerini özetleyen konuşma,[1] Kültür Bakanlığı Yayınevi tarafından (belgeler bölümü dışında) yaklaşık 900 sayfalık bir kitap olarak yayımlanmıştır ve Türkiye Cumhuriyeti'nin bu dönemle ilgili en temel resmi tarih kaynağı olmak niteliğindedir.
     
    Nutuk'un güncel Türkçeye çevrilmiş sürümleri pek çok yayınevi tarafından basılmış bazıları Söylev adını tercih etmişlerdir.
    Nutuk, belgeleri sayesinde, Atatürk'ün tarihçi kimliğini de ortaya koymaktadır. Atatürk; yaşanılan olaylarla ilgili kayıtlı belgeleri toplamış ve Nutuk'u yazarken bu belgelere dayanarak icraatlarını özetlemiştir.
     

    Nutukta adı geçen kişiler

    Kâzım Karabekir Paşa, Rauf Bey (Orbay), Refet Paşa (Bele), Cemâl Paşa (Mersinli), Nurettin Paşa (Sakallı), Kara Vasıf Bey (Karakol), Zeki Bey (Kadirbeyoğlu), Celâleddin Arif Bey, Cafer Tayyar Paşa (Eğilmez), Ali İhsan Paşa (Sabis), Bekir Sami Bey (Kunduh), Rıza Nur Bey, Çerkez Ethem Bey ve kardeşleri, Selahattin Bey (Köseoğlu), Hüseyin Avni Bey (Ulaş), Ali Rıza Paşa, Şerif Paşa, Ahmet İzzet Paşa (Furgaç), Çürüksulu Mahmut Paşa.
     

    Nutuk hakkında

    Atatürk, gençliğe hitabında, Nutuk'un felsefesi hakkında ipuçları vermektedir.
    Atatürk, Nutuk ile geçmişi anlatıp aynı zamanda gelecekte düşebileceğimiz tehlikeleri önceden sezmemiz için alınacak derslerden bahsetmektedir.
    Mustafa Kemal Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı dönemi'ni birinci ağızdan aktardığı, Cumhuriyet tarihi açısından önemli bir eserdir.
    Bazı sayfalarda açıkça belirttiği "sonraki yıllarda durumun kolay ve açıkça değerlendirilmesi için bu kadar ayrıntıya yer verilmiştir" sözü ile Atatürk ileri görüşlülüğünü bir kere daha ortaya koymuştur.[2] [3]
    Aynı zamanda bu kitap, şu an Türkiye Cumhuriyeti'n de ders olarak okutulan T.C İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük dersinin ders ve çalışma kitaplarının hazırlamasında en buyuk rolü oynamıştır. Bu kitap Atatürk'ün Samsun'a çıktığı tarih olan 19 Mayıs 1919'dan, Cumhuriyet sonrası inkılap dönemine kadarki (1927) zaman diliminde olan olayları anlatmaktadır.
    Nutuk, Atatürk'ün 1927 yılında CHP kurultayında yaptığı konuşmanın metnidir.
     

    Onuncu Yıl Nutkunun Dili

    Atatürk'ün yetiştiği dönemde kullanılan söz dağarcığı ve cümle yapısı bakımından ulusal edebiyat devrinin temsil ettiği dildir. Klâsik Osmanlıca'ya göre oldukça sadeleştirilmiştir. O devirde kullanılan Arapça ve Farsça sözcükler ve bu dillerden alınan kurallarla oluşturulan tamlamalar, devlet dilinde kullanımından dolayı Nutuk'a girmiş sözcükler nedeniyle dili günümüze göre oldukça ağırdır. Dil kullanılırken anlatılan duruma göre bazen kısa ve keskin tümceler bazen de uzun ve hareketli söyleyişlere yer verilmiştir.
     

    Değişik baskıları

     Mustafa Kemal Atatürk'ün Nutuk'unun 1927 Osmanlıca baskısının kapaktan sonra gelen ilk iki sayfası.
     1927'de Osmanlıca harflerle basılan Nutuk'un, sonraki yıllarda birçok kurum ve kitabevi tarafından sayısız baskıları yapılmıştır. 1960'lı yıllardan başlayarak bazı baskılarda, o tarihlerde TDK'nun yaygınlaştırmaya çalıştığı Öztürkçe kullanma akımına uyularak "Nutuk" yerine "Söylev" adı da kullanılmıştır. Bazı baskılarda hem Söylev hem de Nutuk adının birlikte kullanılması tercih edilmiştir. Belli başlı "Nutuk" baskıları şunlardır:
     "Nutuk", Osmanlıca, 1927. 543 sayfa, bez ciltli, 19x27 cm ebatlarında, başta Mustafa Kemal portresi ve sonda 7 tabaka halinde 10 ayrı harita eki mevcut.
     "Nutuk", Yeni harflerle, Devlet Basımevi, İstanbul, 1938. 658 sayfa. Renkli, katlanmış harita eki var.
     "Nutuk, Kemal Atatürk", Türk Devrim Tarihi Enstitüsü, Milli Eğitim Basımevi, 1950. 3 Cilt (Son cilt "Vesikalar")
     "Söylev (Nutuk)", Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara Üniversitesi Basımevi,1963. 2 Cilt. Günümüz Türkçesine sadeleştirilmiş sürüm.
     "Nutuk", Tercüman 1000 Temel Eser, 1973. Cumhuriyetin 50. yılı için özel baskı, tam metin. 2 cilt?
     "Nutuk Söylev", Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, 1984 . 2 Cilt.
     "Söylev", Çağdaş Yayınları, İstanbul, 1984. 2 Cilt(Cilt I-II ve Cilt III). Hıfzı Veldet Velidedeoğlu yayına hazırlamış. İlk cildi 17 baskı yaptı.
     "Söylev "Nutuk"", Dil Derneği, İstanbul, 1997.
     "Nutuk (Söylev)", Kaya Yayınları, 2000.
     "Söylev (Nutuk) Seçmeler", Betik Yayıncılık, 2002.

    Kaynakça

     Nutuk
     ^ Kongresinde gerçekleştirdiği otuz altı buçuk saat süren tarihî konuşması ve onun metnidir. 1919 - [[Nutuk'un Deşifresi, Sinan Meydan, Truva Yayınları, önsöz
     ^ Nutuk, Mustafa Kemal Atatürk
     ^ https://www.ataturk.com/nutuk/buynutuk/index.htm
     Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk
     Sinan Meydan, Nutuk'un Deşifresi
     Mete Tunçay, Türkiye Cumhuriyeti'nde Tek-Parti Yönetiminin Kurulması, Yurt Yayınları, İstanbul, 1981.
     Taha Parla, Türkiye'de Siyasal Kültürün Resmi Kaynakları - Cilt 1: Atatürk'ün Nutuk'u, İletişim Yayınları, İstanbul,


    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.