İşte Cevaplar
Cevap : Dış kuvvetler iç kuvvetler sonuşu oluşan yerşekillerinin son düzeltmelerinin yapıldığı kaynağını güneşten alan kuvvetlere denir. Dış kuvvetlerin etkisiyle yüksek yerler aşındırılmaktadır. Böylece yeryüzü giderek düzleşmekte, iç kuvvetler tarafından oluşturulan yeryüzü şekilleri ortadan kalkmaktadır. Başka bir ifade ile iç kuvvetlerin etkisiyle oluşan yer şekilleri dış kuvvetlerin etkisiyle biçimlenmektedir.
Dış kuvvetler iki şekilde aşındırma yaparlar:
1- Fiziksel (Mekanik) Parçalanma : Günlük ve yıllık sıcaklık farkının fazla olduğu bölgelerde kayaların ufalanmasıdır. Çöllerde, yüksek dağlarda ve karasal iklim bölgelerinde etkilidir. Ülkemizde Doğu Anadolu, Iç Anadolu ile Güneydoğu Anadolu bölgelerinde etkilidir.
2- Kimyasal Çözülme : Yağış ve nemin fazla olduğu bölgelerde görülür. Ekvatoral bölge, Muson ve okyanus iklimleri ile deniz kıyılarında etkilidir. Ülkemizde Karadeniz Bölgesinde etkilidir.
Yeryüzündeki aşındırmayı yapan dış kuvvetleri 6 ana başlıkta inceleyebiliriz.
1. Rüzgarlar 2. Akarsular 3. Yeraltı Suları 4. Buzullar 5. Göller 6. Dalga ve Akıntılar
Kurak ve yarı kurak bölgelerde yer şekillerini biçimlendiren en etkili kuvvet rüzgârlardır. Rüzgârın biçimlendirici etkisi kurak ve bitki örtüsünden yoksun bölgelerde daha fazladır. Çünkü buralarda toprak tanelidir. Rüzgâr tarafından kolayca yerinden sökülür, havalandırılarak taşınır, Bu nedenle rüzgârlar en büyük etkilerini çöllerde gösterirler. Çünkü bu bölgelerde bitki örtüsü zayıf, arazi kuru, rüzgâr hızlıdır.
Bir yerde rüzgârın etkili olup yer şekillerini oluşturabilmesi için:
1-) Bitki örtüsünün olmaması,
2-) Toprağın kuru olması gerekir.
3-) Zemin yapısının gevşek olması gerekir.
Günlük sıcaklık farklarının fazla olduğu çöllerde Fiziksel (mekanik) çözülmeler şiddetlidir. Rüzgârlar buralarda oluşan kırıntıları; tozları ve ince kumları havaya kaldırır. Rüzgârların havalandırdığı bu parçalar çarptıkları yerleri aşındırır. Rüzgâr aşındırmasına korrazyon denir.
Rüzgârlar, güçleri ölçüsünde yeryüzünden kopardıkları parçacıkları veya mevcut materyalleri sürükleyerek, havalandırarak taşırlar ve önüne çıkan engellere çarptırırlar. Bunun sonucunda, kayaların yüzeyinde çizikler ve oyuklar oluşur. Aşınmaya karşı farklı dirençteki tabakalar üst üste oluşmuş ise bu oyuklar büyür ve bazı şekiller meydana gelir. Bu şekillerin en sık görülenleri şeytan masaları (mantar kayalar) tafoni ve yardang dır.
Rüzgâr tarafından kayaların daha çok alt kısımlarının oyulması ile oluşmuş şekillerdir. Altı oyulan kayanın üstü şapka şeklini alır.
Taşların sular tarafından yumuşak kısımlarının eritilmesi ve aşındırılması sonucu kayaçlar üzerinde küçük oyuklar oluşur bu oyukara tafoni denir.
Rüzgârlar tarafından yamaçlarda bulunan gevşek materyallerin aşındırılması ve taşınması ile dirençli kayaların oluşturduğu pürüzlü, girintili çıkıntılı, oluklu yüzeylere denir.( sert tabakanın zemin üstünde meydana getirdiği sivri köşeli çıkıntılardır.)
Bir yamaçta kayalar arasındaki çözülmüş maddelerin uzaklaştırılması ile oluşmuş şekillerdir. Yani farklı dirence ve aşınma özelliklerine sahip kaya veya tortulların bulunduğu yerlerde rüzgârın kolay aşınan kaya ya da tortulları aşındırması ve aşındırılan maddelerin başka yerlere uzaklaştırılması ile oluşan şekillerdir.
Kurak ve çıplak bölgelerde rüzgâr süpürüp taşıdığı maddeleri hızı kesilince ya da önüne bir engel çıkınca biriktirmeye başlar. Bu biriktirme şekilleri içinde en önemlileri barkan, kumullar ve löslerdir.
Çöllerdeki Hilal biçimli kum tepeleridir. Hilalin açık ucu rüzgârın estiği yönü gösterir.
Rüzgârların biriktirdiği maddelerden oluşan tepeciklerdir. Çöllerde, kıyılarda ve yarı kurak bölgelerin gevşek yapılı arazilerinde görülür. Kumullar hareket eder ve zamanla yer değiştirir. Belli bir şekil almamış kum örtüleridir. Rüzgâr yönünde uzanan kumul tepelerine boyuna kumul, rüzgâra dik yönde olanlara da enine kumul denir.
İnce tozların, çöllerden daha nemli alanlara taşınması ve orada yığılması sonucu oluşan kalın toprak örtüsüne lös denir. Lösler genellikle tabakalaşmamış, gözenekli ve çok verimli topraklardır.
Ülkemizde böyle çok kurak bölgeler yoktur.Rüzgar etkilerini en iyi görebileceğimiz bölge İç Anadolu Bölgesidir.
Bir akarsuyun kollarıyla birlikte sularını topladığı alana o akarsuyun havzası denir. Havzanın büyüklüğü yerşekillerine ve akarsuyun uzunluğuna bağlıdır. Sularını denize ulaştıran havzalara açık havza, ulaştıramayan havzalara ise kapalı havza (Tuz Gölü çevresi, Van Gölü çevresi, Göller Yöresi, Aras Havzası) denir.
Akarsuyun enine kesitinden 1 saniyede geçen su miktarıdır, m3/sn olarak ifade edilir. Akarsuyun akımı, iklim özelliklerine (yağış miktarı ve şekli, sıcaklık vs.) havzanın büyüklüğüne, arazinin geçirimlilik yapısına, akarsuyun beslendiği kaynaklara ve insanların etkisine bağlıdır.
Akarsu akımının yıl içerisinde gösterdiği seviye değişikliklerine denir. Bir yıl içerisinde su seviyeleri (debileri) arasında fark azsa rejimi düzenli, (Ekvatoral iklim, Karadeniz) çoksa rejimi düzensizdir. (Akdeniz, Muson) Akarsuyun rejimi üzerinde iklim özellikleri (yağış rejimi, yağış şekli, sıcaklık vs.) ve beslendiği kaynaklar etkilidir.
1- Havzaları dardır. (Üç yandan denizlerle çevrili olması, engebeli yerşekilleri, dağların kıyıya parelel uzanması)
2- Rejimleri düzensizdir. (Her mevsim yağış olmadığından)
Diğer Cevaplara Gözat
Dış kuvvetler iki şekilde aşındırma yaparlar:
1- Fiziksel (Mekanik) Parçalanma : Günlük ve yıllık sıcaklık farkının fazla olduğu bölgelerde kayaların ufalanmasıdır. Çöllerde, yüksek dağlarda ve karasal iklim bölgelerinde etkilidir. Ülkemizde Doğu Anadolu, Iç Anadolu ile Güneydoğu Anadolu bölgelerinde etkilidir.
2- Kimyasal Çözülme : Yağış ve nemin fazla olduğu bölgelerde görülür. Ekvatoral bölge, Muson ve okyanus iklimleri ile deniz kıyılarında etkilidir. Ülkemizde Karadeniz Bölgesinde etkilidir.
Yeryüzündeki aşındırmayı yapan dış kuvvetleri 6 ana başlıkta inceleyebiliriz.
1. Rüzgarlar 2. Akarsular 3. Yeraltı Suları 4. Buzullar 5. Göller 6. Dalga ve Akıntılar
1. Rüzgarlar
Kurak ve yarı kurak bölgelerde yer şekillerini biçimlendiren en etkili kuvvet rüzgârlardır. Rüzgârın biçimlendirici etkisi kurak ve bitki örtüsünden yoksun bölgelerde daha fazladır. Çünkü buralarda toprak tanelidir. Rüzgâr tarafından kolayca yerinden sökülür, havalandırılarak taşınır, Bu nedenle rüzgârlar en büyük etkilerini çöllerde gösterirler. Çünkü bu bölgelerde bitki örtüsü zayıf, arazi kuru, rüzgâr hızlıdır.
Bir yerde rüzgârın etkili olup yer şekillerini oluşturabilmesi için:
1-) Bitki örtüsünün olmaması,
2-) Toprağın kuru olması gerekir.
3-) Zemin yapısının gevşek olması gerekir.
A. Rüzgar Aşındırma Şekilleri:
Günlük sıcaklık farklarının fazla olduğu çöllerde Fiziksel (mekanik) çözülmeler şiddetlidir. Rüzgârlar buralarda oluşan kırıntıları; tozları ve ince kumları havaya kaldırır. Rüzgârların havalandırdığı bu parçalar çarptıkları yerleri aşındırır. Rüzgâr aşındırmasına korrazyon denir.
Rüzgârlar, güçleri ölçüsünde yeryüzünden kopardıkları parçacıkları veya mevcut materyalleri sürükleyerek, havalandırarak taşırlar ve önüne çıkan engellere çarptırırlar. Bunun sonucunda, kayaların yüzeyinde çizikler ve oyuklar oluşur. Aşınmaya karşı farklı dirençteki tabakalar üst üste oluşmuş ise bu oyuklar büyür ve bazı şekiller meydana gelir. Bu şekillerin en sık görülenleri şeytan masaları (mantar kayalar) tafoni ve yardang dır.
1 - Mantar Kaya (Şeytan Masası):
Rüzgâr tarafından kayaların daha çok alt kısımlarının oyulması ile oluşmuş şekillerdir. Altı oyulan kayanın üstü şapka şeklini alır.
2 - Tafoni :
Taşların sular tarafından yumuşak kısımlarının eritilmesi ve aşındırılması sonucu kayaçlar üzerinde küçük oyuklar oluşur bu oyukara tafoni denir.
3 - Yardang :
Rüzgârlar tarafından yamaçlarda bulunan gevşek materyallerin aşındırılması ve taşınması ile dirençli kayaların oluşturduğu pürüzlü, girintili çıkıntılı, oluklu yüzeylere denir.( sert tabakanın zemin üstünde meydana getirdiği sivri köşeli çıkıntılardır.)
4 - Şahit Kayalar :
Bir yamaçta kayalar arasındaki çözülmüş maddelerin uzaklaştırılması ile oluşmuş şekillerdir. Yani farklı dirence ve aşınma özelliklerine sahip kaya veya tortulların bulunduğu yerlerde rüzgârın kolay aşınan kaya ya da tortulları aşındırması ve aşındırılan maddelerin başka yerlere uzaklaştırılması ile oluşan şekillerdir.
B. Rüzgar Biriktirme Şekilleri:
Kurak ve çıplak bölgelerde rüzgâr süpürüp taşıdığı maddeleri hızı kesilince ya da önüne bir engel çıkınca biriktirmeye başlar. Bu biriktirme şekilleri içinde en önemlileri barkan, kumullar ve löslerdir.
1 - Barkan :
Çöllerdeki Hilal biçimli kum tepeleridir. Hilalin açık ucu rüzgârın estiği yönü gösterir.
2 - Kumullar :
Rüzgârların biriktirdiği maddelerden oluşan tepeciklerdir. Çöllerde, kıyılarda ve yarı kurak bölgelerin gevşek yapılı arazilerinde görülür. Kumullar hareket eder ve zamanla yer değiştirir. Belli bir şekil almamış kum örtüleridir. Rüzgâr yönünde uzanan kumul tepelerine boyuna kumul, rüzgâra dik yönde olanlara da enine kumul denir.
3 - Lös :
İnce tozların, çöllerden daha nemli alanlara taşınması ve orada yığılması sonucu oluşan kalın toprak örtüsüne lös denir. Lösler genellikle tabakalaşmamış, gözenekli ve çok verimli topraklardır.
Ülkemizde böyle çok kurak bölgeler yoktur.Rüzgar etkilerini en iyi görebileceğimiz bölge İç Anadolu Bölgesidir.
2. Akarsular
Akarsuyun Havzası :
Bir akarsuyun kollarıyla birlikte sularını topladığı alana o akarsuyun havzası denir. Havzanın büyüklüğü yerşekillerine ve akarsuyun uzunluğuna bağlıdır. Sularını denize ulaştıran havzalara açık havza, ulaştıramayan havzalara ise kapalı havza (Tuz Gölü çevresi, Van Gölü çevresi, Göller Yöresi, Aras Havzası) denir.
Akarsuyun Akımı (Debisi) :
Akarsuyun enine kesitinden 1 saniyede geçen su miktarıdır, m3/sn olarak ifade edilir. Akarsuyun akımı, iklim özelliklerine (yağış miktarı ve şekli, sıcaklık vs.) havzanın büyüklüğüne, arazinin geçirimlilik yapısına, akarsuyun beslendiği kaynaklara ve insanların etkisine bağlıdır.
Akarsuyun Rejimi :
Akarsu akımının yıl içerisinde gösterdiği seviye değişikliklerine denir. Bir yıl içerisinde su seviyeleri (debileri) arasında fark azsa rejimi düzenli, (Ekvatoral iklim, Karadeniz) çoksa rejimi düzensizdir. (Akdeniz, Muson) Akarsuyun rejimi üzerinde iklim özellikleri (yağış rejimi, yağış şekli, sıcaklık vs.) ve beslendiği kaynaklar etkilidir.
Türkiye’deki Akarsuların Özellikleri
1- Havzaları dardır. (Üç yandan denizlerle çevrili olması, engebeli yerşekilleri, dağların kıyıya parelel uzanması)
2- Rejimleri düzensizdir. (Her mevsim yağış olmadığından)
Diğer Cevaplara Gözat