İşte Cevaplar
Cevap :
modeller, doğum ve ölüm hızlarındaki değişiklikleri açıklamak üzere formüle edilmiştir.
Diğer Cevaplara Gözat
- Hızlı bir artışla nüfus dünyanın taşıma kapasitesini aşacak; kapasite aşımına bağlı olarak doğacak gıda yetersizliği nedeniyle ölüm oranlarının da artacaktır ve artan ölümler sayesinde nüfus miktarı taşıma kapasitesinin altına inecektir.
- Taşıma kapasitesinde çeşitli bozulmalara yol açan, dolayısıyla nüfus büyüklüğünde önemli bir azalmaya neden olan hızlı nüfus artışı, katastrofik biçimde sonuçlanacaktır.
- Taşıma kapasitesinin altında ve üstünde, nüfus dalgalanmaları devam edecek; uzun bir dönemin ardından taşıma kapasitesi aşılacaktır.
- Yeryüzünün taşıma kapasitesine ulaşılmadan önce, nüfustaki hızlı artışın bir düzene sokulması gerekecektir.
- Yeryüzünün taşıma kapasitesindeki sürekli artış, çoğu zaman nüfusun artışından daha önde gitmektedir.
modeller, doğum ve ölüm hızlarındaki değişiklikleri açıklamak üzere formüle edilmiştir.
Nüfus teorileri, birincil ve ikincil teoriler olarak sınıflandırılabilir.
- Birincil (ana) teoriler, demografik davranışı açıklamak amacıyla geliştirilmiştir.
- Amaç, doğurganlık, ölümlülük veya göçle ilgili özel faktörleri belirlemekse; üretilen teori birincil teoridir.
- İkincil (tali) teoriler, demografik sonuçları da olan daha kapsamlı bir olgunun analiz edilmesini hedeflemektedir.
- Bir teorinin temel ilgi alanı, sosyal sınıf, ekonomik davranış veya demografik olmayan başka bir olay olduğu halde; bulguları
demografik öneme sahipse, böyle bir teori ikincil bir teoridir.
- Ana ve tali teoriler, natüralist veya çevresel kategorilerden birinde yer alır:
- Natüralistik açıklamalar, biyolojik süreçlerin rolüne vurgu yapar ve genellikle insanın uyum kapasitesini göz ardı eder.
- Çevresel teoriler ise; zamanda ve mekânda değişebilen çeşitli süreçler yardımıyla demografik davranışı açıklamaya çalışır (Thomlinson, 1976).
- Çevresel kavramı, hem fiziksel hem de kültürel çevreye gönderme yaptığı için çevresel teori, günümüzde daha fazla ilgi çekmektedir.
- Her ne kadar kalıtım önemli bir işlevi yerine getirse de beşeri olayların kültür tarafından denetlendiğine ilişkin bakış açısı egemenlik kazanmaya başlamıştır (Peters ve Larkin, 2005).
- Nüfus süreçlerinin nedenlerini ve sonuçlarını iyi anlamak ve demografik olayların gelecekteki gidişini tahmin etme yeteneğine sahip olmak isteniyorsa; betimlemelerden daha ileri giderek hareketi esas almak, demografik ve demografik olmayan değişkenlerin iç yüzünü, mekâna ve zamana göre değişebilen etkileşimlerini kavramak gerekir.
- Demografik sistemler, kültürel ortamlarda işlediğinden dünya çapında geçerlilikteki açıklamalar için araştırma yapmak oldukça güç ve karmaşıktır.
- Model ve teoriler, demografik değişimi, diğer nüfus dinamiklerini etkileyen sosyo-ekonomik değişkenlerle ilişkilendirme yeteneğimizi arttırır.
Diğer Cevaplara Gözat