Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Endokrin sistemin genel anatomik yapısı, hormonların görevleri ve sinir sistemi ile birlikte hemeostatik dengenin oluşmasında rolleri nelerdir ?

Bu soruya açıklama yazılmamış..

Bu soruya 1 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    mountaingoat

    • 2021-01-13 09:00:40

    Cevap : Endokrin sistemimiz, hormonları üreten salgı bezleri ve bu salgı bezlerinin ürettiği hormonlardan oluşur.

    Solunum, kalp ve dolaşım, sindirim, boşaltım ve iskelet sistemleri kendi içlerinde çalışıp birbirlerini zaman zaman etkilerken endokrin sistem tüm bu sistemlerin hücreleri arası iletişim ve etkileşimini; hızını, düzenini, metabolizmayı, büyüme ve gelişmeyi, cinsel gelişimi ve daha nice işlevi üstlenir. Bu işlevler çoğu kez yavaş bazen de çok hızlı işleyen mekanizmalarla birbirine bağlıdır.

    Hormonlar salgı bezleri tarafından üretilip kan dolaşımına verilir. Etkileyeceği organ ve hücrelere kan yolu ile taşınır. Hedef hücrelerdeki alıngaçlar tarafından tutulan hormon, hücrede gerekli yanıtı oluşturmakla görevlidir. Yanıt olarak ortaya çıkan yeni bir salgı, yeni bir hormon, kendini salgılatan hormonun salgısının azalmasını sağlar. Bu bir denge içinde devam eder.

    Hormon üreten salgı bezleri şunlardır: Hipotalamus, hipofiz, tiroid, paratioid, böbrek üstü bezleri ve üreme bezleri.

    Bunlar dışında bazı organların içinde farklılaşmış hücre grupları da hormon üretebilir: Örneğin akciğerler, böbrekler, deri, kalp ve karaciğerde de bazı hormonlar üretilmektedir. Ayrıca pankreasta da sindirim enzimleri dışında insülin üreten bölgeler vardır.



    1) HİPOFİZ BEZİ

    -Ara beyinde bulunan hipofiz bezi vücudumuzdaki diğer iç salgı bezlerinin salgılarını kontrol ettiği için temel bez olarak kabul edilir. Hipofiz bezi ön ve arka olmak üzere iki loptan oluşur. Her iki kısım sinir sistemi ile etkileşim içinde olup farklı hormonlar salgılar.

    -Hipofizin ön lobu, epitel dokudan oluşur.

    -Hipofizin hormon salgılamasını hipotalamus yönetir.

    -Hipotalamus tarafından salgılanan salgılattırıcı (releasing = RF) ve durdurucu (inhibiting) hormonlar, hipofiz bezinin ön lobundan salgılanan hormonları kontrol etmektedir.

    Hipofiz Bezi Nedir? Nerede Bulunur? Görevleri Nelerdir?

    Hipofizin Ön Lop Hormonları
    Büyüme hormonu (Somatotropin=STH):

    -Hedef organı tüm vücut hücreleridir.

    -Bu hormon özellikle iskelet kaslarının, kemik ve kıkırdağın büyümesini kontrol eder.

    -Mitoz bölünmeyi hızlandırır.

    -Hücrelerde protein sentezini hızlandırır, karbonhidrat-yağ metabolizmasını düzenler.

    -Fazla salgılanması yağ kullanımını arttırdığı için kanda şeker oranı artar. (Hiperglisemi)

    -Gelişme çağındaki çocuklarda az salgılanırsa cücelik (nanizm), fazla salgılanırsa devlik (gigantizim) ortaya çıkar.

    -Bazı durumlarda ise büyüme hormonu yeterli salgılanmasına rağmen vücut hücrelerinde bu hormonu tanıyan reseptörlerin eksik olması nedeniyle cücelik ortaya çıkabilir.

    (Afrika’daki pigme ırkının cüceliklerinin sebebi budur.).

    -Gelişme çağından sonra fazla miktarda salgılanması durumunda ise el, ayak, alın, burun ve alt çene kemiklerinin fazla büyümesi olarak gözlenen akromegali hastalığı ortaya çıkar.

    Tiroit uyarıcı hormon (TSH):

    -Tiroit bezinden hormon salgılanmasını sağlar.

    Adrenokortikotropik hormon (ACTH): Böbrek üstü bezinin kabuk (korteks) kısmını uyararak burada steroid yapıdaki hormonların yapımını uyarır.

    Luteotropik hormon (LTH)=Prolaktin:

    -Bu hormon hamilelik sırasında süt bezlerinin gelişmesini ve süt yapımını sağlar.

    -Ayrıca annelik iç güdüsünün ortaya çıkmasında etkilidir.

    Folikül uyarıcı hormon (FSH):

    FSH, dişilerde yumurtalıktaki folikülleri etkileyerek her ay bir folikülün gelişmesini ve yumurta hücresinin oluşumunu sağlar. Folikül hücrelerine östrojen hormonu salgılatarak dişiye özgü özelliklerin ortaya çıkmasında rol oynar. Erkeklerde ise sperm oluşumunu başlatır.

    Lüteinleştirici hormon (LH):

    -Kadınlarda yumurtalıklarda olgunlaşmış olan yumurtanın yumurta kanalına atılmasını (ovulasyonu) ve içinde yumurtanın gelişmiş olduğu folikül kesesinin korpus luteuma (sarı cisim) dönüşmesini sağlar.

    -Ovulasyonun ardından korpus luteumdan östrojen ve progesteron hormonlarının salgılanmasını uyarır.

    -Erkeklerde ise testislerde bulunan leydig hücrelerini uyararak testosteron hormon salgılanmasını sağlar.

    Melanosit uyarıcı hormon (MSH):

    -Derideki melanosit hücrelerini uyararak deriye renk veren melanin pigmentinin üretilmesini sağlar. Melanin pigmenti, derinin renginin koyulaşmasını sağlar ve güneşte koruyuculuk yapar.

    Hipofizin Arka Lop Hormonları

    -Hipofizin arka lobu, ön loptan farklı olarak beynin bir uzantısıdır, burada hormon üretimi olmaz.

    -Hipotalamusta sentezlenen antidiüretik hormon (ADH) = (Vazopressin) ve oksitosin aksonlar aracılığı ile hipofizin arka lobuna taşınır ve burada depolanır. Gerektiğinde buradan kana verilir.

    Antidiüretik hormon (ADH) = (Vazopressin):

    -Kanın ozmotik basıncının ayarlanmasında görevlidir.

    -Kanın ozmotik basıncı artarsa ADH salgısı artar. Böbrek kanalcıklarından suyun geri emilmesini sağlar. Böylece idrar çıkışını ve idrardaki su miktarını azaltarak kanın ozmotik basıncının yükselmesine engel olur.

    -Fazla miktarda tuzlu besinlerle beslenen bir insanda su içme isteği artar. ADH salgısı artar.

    -Bol miktarda normal su içen bir insanda ADH salgısı azalır.

    -Alkol alan bir insanda, alkolü seyrelterek atılmasını kolaylaştırmak için ADH salgısı azalır.

    Bundan dolayı alkol alan kişide çok idrar oluştururulur.

     Oksitosin:

    -Hamileliğin sonlarına doğru salgısı artar.

    -Doğum sırasında doğum sancısını başlatır, yani rahim kaslarının kasılmasını sağlar. Anneyi doğuma hazırlar.

    -Doğum sonrasında ise anne memesindeki basıncı arttırarak sütün süt bezlerinden boşaltılmasını sağlar.

    2) TİROİT BEZİ

    -Bütün omurgalılarda bulunan iki loplu bir bezdir.

    -Gırtlağın hemen altında, soluk borusunun sağında ve solunda yer alan iki parçalı bir bezdir.

    -Kan damarlarının en yoğun olduğu bezdir.
    - Tiroksin ve kalsitonin hormonları olmak üzere iki farklı hormon salgısı yapar.
    Tiroid Bezi Hastalıkları Tedavisi - Özel Meltem Hastanesi

    Tiroksin hormonu:

    -Tiroksin, yapısında iyot bulunduran, amino asit türevli bir hormondur.

    -Tiroksin hormonunun metabolik hızın ayarlanmasında doğrudan görevi vardır. Vücudun tüm hücrelerine etki ederek O2 kullanımını artırır, böylelikle besinlerin daha hızlı parçalanmasını ve daha hızlı enerji üretilmesini sağlar.

    -Kilo kaybına neden olur.

    -Büyüme ve gelişme sırasında protein sentezini hızlandırır.

    -Nabız ve tansiyonun artmasına neden olur.

    - Küçük yaşlardaki eksikliği kretenizme (zekâ ve büyüme geriliği), yetişkinlerdeki eksikliği ise miksodema (uyuşukluk, vücut ısısının düşmesi) neden olur.

    -İyot eksikliğinde yeterli tiroksin oluşumu gözlenmez. Bu yüzden ön hipofizde TSH yapımı baskılanamaz. Bu durumda hipotalamus hipofizi, hipofiz ise tiroit bezini uyarmaya devam eder ve tiroit bezi normalin 10 ila 20 katı kadar büyümesi sonucunda  basit guatr hastalığı ortaya çıkar.

    -Eğer tiroit bezi, tümör veya farklı hastalıklardan kaynaklanan durumlardan dolayı çok çalışır ve fazla miktarda tiroksin hormonu salgılarsa bu durumda iç guatr, zehirli guatr veya graves adı verilen hastalık ortaya çıkar.

    Bu kişilerde aşırı yorgunluk, uykusuzluk, kilo kaybı, sinirlilik hâli, ellerde titreme, gözlerin öne fırlaması, aşırı terleme gibi belirtiler görülür.

    -Zehirli guatr hastalarında halk arasında atom tedavisi olarak bilinen tedavi sürecinde radyoaktif iyotla tiroit bezi küçültülür.

    Kalsitonin hormonu:

    -Kandaki kalsiyum seviyesini ayarlayan bir hormondur.

    -Kandaki fazla kalsiyumun (D vitamini yardımı ile) kemiğe geçmesini sağlar.

    -Ayrıca böbreklere etki ederek kalsiyumun geri emilmesini azaltır ve idrarla daha fazla atılmasını sağlar. Bağırsaklardan da kalsiyumun geri emilimini azaltır.

    3) PARATİROİT BEZİ

    -Tiroit bezinin arka yüzeyinde bulunan mercimek büyüklüğündeki dört küçük bezdir.

    -Parathormon adı verilen hormonu salgılar.

    -Parathormon, kalsiyumun kemiklerden kana geçişini, böbreklerden fosforun atılmasını sağlar.

    -Parathormon besinlerle alınan ve deride sentezlenen D vitamininin aktifleşmesini sağlar.

    -Kanda kalsiyum seviyesi azaldığında salgısı artan parathormon sayesinde kemik dokudan kana kalsiyum geçişini hızlandırır.

    -Kalsiyumun börek ve bağırsaklardan geri emilimini arttırır.

    -Ayrıca böbreklerden fosforun atılmasını hızlandırır ve kandaki fosfor miktarını azaltır.

    -Parathormon miktarının kandaki seviyesi azalırsa kanda kalsiyum oranı da azalır. Bu durum, kaslarda ağrılı kasılmalar ve titremeler şeklinde kendini gösteren tetani hastalığına neden olur.

    -Parathormon miktarının artması ise böbrek taşı oluşumuna neden olabilir.
    Paratiroid Bezi Nedir? Hormonları ve Görevleri Nelerdir? Ne İşe Yarar?  Nerede Bulunur?

    4) BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER)

    - Her bir böbreğin üst kısmında bulunan böbrek üstü bezleri adrenal bezler olarak da adlandırılır.

    -Bezlerin böbreklerle doğrudan ilişkisi yoktur, böbreklerden bağımsız olarak çalışır.

    -Hipofiz bezi ve sinir sisteminin kontrolünde çalışır.

    -Bu bezler iki kısımdan meydana gelmiştir.

    -Dışta kabuk (korteks) bölgesi, içte öz (medulla) bölgesi bulunur.
    Böbrek Üstü Bezi Hastalıkları – Op.Dr. Mehmet Okuducu

    Kabuk Bölgesinden Salgılanan Hormonlar (Adrenal korteks hormonları)

    -Hipofiz bezinin adrenokortikotropik hormon (ACTH) salgısı ile uyarılır.

    -Adrenal korteks bölgesinde kortizol, aldosteron ve adrenal eşey hormonları gibi hormonlar üretilir.

     Kortizol (glikokortikoyitler):

    -Hedef bölgesi karaciğerdir.

    -Glikozun protein ve yağlar gibi karbonhidrat olmayan moleküllerden sentezlenmesini sağlayarak kan şekerini arttırır.

    -Karaciğerdeki glikojen deposunu arttırır.

    -Glikozun oksidasyonunu (yıkımını) önler.

    -Özellikle açlık durumunda gerekli olan enerjinin glikoz yerine amino asit ve yağ asitlerinden elde edilmesini sağlar.

    -Protein ve amino asitler üzerindeki yıkıcı etkisinden dolayı idrardaki azot miktarı artar.

    -Stresli durumlarda salgısı artar.

    -Kortizol salgısı artan bir insanda; Kan şekeri artar. Karaciğerde üre sentezi artar. Böbreklerde süzülme artar. İdrardaki üre artar.

    -Kortizol eksikliğinde;

    -Kan şekeri düşer. Bunun nedeni amino asitlerden glikoz yapılamamasıdır. Glikoz üretimi azalınca karaciğerdeki glikojen harcanmakta ve depo glikojen bitince de kan şekeri düşmektedir.

    Aldosteron (Mineralokortikoyitler):

    -Böbreklerden sodyum (Na+) ve klor (Cl-) iyonlarının geri emilimini arttırır. Potasyumun (K+) ise geri emilimini azaltır. Böylece kan basıncı ve hacmi artar.

    -Aldosteron az salgılanırsa;

    1. Kan basıncı düşer, doku sıvısı azalır.
    2. Kanda sodyum ve klor miktarı azalır, potasyum artar.
    3. Kaslarda yorgunluk görülür.
    4. Deride pigment birikimi sonucunda tunç renk oluşur. Bunaaddison hastalığı denir.
    5. Aldosteron hormonunun salgılanmaması durumunda yaşam biter.

    -Aldosteron salgısı artarsa;

    1. Kandaki sodyum ve klor miktarı artar, potasyum miktarı azalır.
    2. Kan hacmi ve basıncı yükselir.
    3. Doku sıvısı miktarı artar. (Ödem oluşur.)
    4. Su içme isteği artar.
    5. ADH salgısı artar.
    6. Potasyum eksikliği nedeniyle sinir hücrelerindeki iletim aksar, kas zayıflaması oluşur.

    Adrenal eşey hormonları:

    -Normalde erkeklerde testislerde salgılanan testosteron (androjen) benzeri hormon ve az miktarda östrojen ve progesteron hormonları salgılanır.

    -Bu hormonlar hem erkek hem de dişi bireylerde salgılanır.

    -Erkek çocuklarda adrenal korteks çok çalışırsa, yetişkin erkek bireylerdeki ses kalınlaşması, kas gelişimi, vücut kıllanması, sakal ve bıyık çıkması gibi özellikler ortaya çıkar.

    -Dişilerde adrenal korteks çok çalışırsa ses kalınlaşır, sakal çıkar ve eşeysel organlar körelir.

     Öz Bölgesinden Salgılanan Hormonlar (Adrenal medulla hormonları)

    -Böbrek üstü bezlerinin öz bölgesi, sempatik sinir sistemi kontrolünde çalışır.

    -Buradan adrenalin (epinefrin) ve nöradrenalin (nörepinefrin) (dövüş-veya-kaç) adı verilen iki hormon salgılanır.

    -Adrenalin ve noradrenalin hormonları, aşırı sevinç, heyecan, stres, korku, üzüntü durumları yaşandığında salgılanır. Vücudu karşılaştığı zor durumlara karşı hazırlar.

    Adreanalin (epinefrin):

    -İskelet kasları ve karaciğerdeki glikojenin glikoza dönüşümünü hızlandırır.

    -Karaciğerden kana glikoz geçmesini hızlandırarak, kan şekerini arttırır. (Adrenalin kan şekerini düşük olması durumunda da, yüksek olması durumunda da arttırır.)

    -Yağ hücrelerinden yağ asitlerinin serbest bırakılarak enerji verici olarak kullanılmasını sağlar.

    -Heyecan, korku, stres durumunda salgısı artar.

    -Kalp atış hızını ve kan basıncını arttırır.

    -Kalp, beyin ve iskelet kaslarına giden damarların genişlemesini sağlar.

    -Derideki kılcal damarları daraltır. Bu nedenle korkunca yüzün rengi sararır.

    -Göz bebekleri büyür. Tüyler diken diken olur.

    -Soluk alıp vermeyi hızlandırır.

    -Sindirim sistemi faaliyetlerini yavaşlatır.

    -Kanın pıhtılaşma süresini kısaltır.

     Noradrenalin (norepinefrin):

    -Adrenaline benzer etkileri vardır.

    -Kılcal damarları daraltır. Kan basıncını arttırır.

    -Nöronların akson uçlarından da salgılanarak nörotransmitter olarak görev yapar.

    5) PANKREAS

    -Hem hormon salgılayan hem de sindirim enzimi salgılayan pankreas, karma bez olarak görev alır.

    -Ekzokrin bez olarak sindirim enzimlerini, endokrin bez olarak insülin ve glukagon hormonlarını salgılar.
    Pankreas nasıl bir organdır? Nerede bulunur? | Pankreas Cerrahisi

     İnsülin

    -Pankreasın langerhans adacığındaki beta hücreleri tarafından salgılanır.

    -Kandaki glikozun vücut hücrelerine geçmesini sağlayarak kan şekerini düşürür.

    -Beyin hücreleri hariç tüm vücut hücrelerinin glikoza geçirgenliğini arttırır.

    -Glikozun fazlasının kas ve karaciğerde glikojen olarak depo edilmesini sağlar.

    -Kas hücrelerinin ve yağ doku hücrelerinin kandan daha fazla glikoz almalarını uyarır.

    -Protein sentezini arttırır.

    Glukagon:

    -Langerhans adacıklarının alfa hücrelerinden salgılanır.

    -Kanın glikoz seviyesini artırıcı yönde etki yapar.

    -Açlık durumunda kan şekeri düştüğünde salgılanan glukagon, karaciğerde glikojen yıkımını sağlar ve kana glikoz salınımını uyarır, yağ dokularında yağ yıkımını sağlar.

    Kandaki glikoz miktarının Ayarlanması

    -Kandaki glikoz miktarını adrenalin, insülin ve Glukagon hormonları düzenler.

    -Kandaki şeker miktarını kontrol eden yapılar, pankreas, karaciğer ve böbrek üstü bezleridir.

    -Stres veya vücut zor durumda kaldığında sempatik sinirlerin etkisi ile böbrek üstü bezinin öz (medulla) bölgesinden adrenalin salgılanır. Adrenalin, kas ve karaciğerdeki glikojen yıkımını uyarır. Glikozların karaciğerden kana geçmesini hızlandırır.

    6) EŞEYSEL BEZLER

    Üreme sistemi hormonları erkeklerde testis, kadınlarda ovaryumlardan üretilir. Hem üreme hücreleri hem de hormon üretmeleri nedeniyle karma bezlerdir.

    -Üç çeşit üreme hormonu vardır. Bunlar; östrojen, progesteron ve testosterondur.

    -Hipofiz bezinden salgılanan hormonlarla çalışması düzenlenir.

    OVARYUMLAR (YUMURTALIKLAR)

    -Dişi bireylerde bulunan bir çift bezdir. Ergenlik ile birlikte östrojen ve progesteron hormonlarını salgılar.

    -Dişilerde birincil eşey karakteridir.

    BİYOSİT

    Östrojen:

    -Hipofiz besinin FSH hormonu etkisi ile yumutalıklardaki folikül yapılarından salınır.

    -Mitoz bölünmeyi hızlandırarak döl yatağı duvarının kalınlaşmasını sağlar.

    -Uterus hücrelerine bol kan damarı gelmesini sağlar.

    -Uterustaki doku sıvısı miktarını arttırır.

    -Böylece uterus iç çeperinin gelişmesini sağlar.

    - Dişiye özgü ince ses gelişimi, üreme organlarının gelişimi, dişiye özgü vucut yapısını kazanması gibi ikincil eşeysel özelliklerin ortaya çıkmasına neden olur.

    Progesteeron:

    - Hipofizden salgılanan LH’nin yumurtalığı etkilemesi ile salınır.

    -Yumurtalıklarda korpus luteumdan (sarı cisimden), gebelik süresince plasentadan salınır.

    - Embriyonun tutunması için döl yatağının hazırlanmasını sağlar.

    -Endometriyumun gelişmesini sağlar.

    -Fallopi tüpü hücrelerinde besin depo edilmesini sağlar.

    - Gebelik durumunda döl yatağında kas kasılmasını önleyerek gebeliğin sürmesini sağlar. Azalırsa düşük gerçekleşebilir.

    TESTİSLER

    -Erkeklerde bulunan bir çift bezdir.

    - Hipofizin FSH ve LH hormonlarının etkisiyle testosteron salgılar.

    İnmemiş Testis - Doç. Dr. Haluk Söylemez - Üroloji

    Testosteron:

    -Testislerin seminifer tüpçüklerindeki leydig hücreleri tarafından salınır.

    -Eşeysel olgunlaşmayı sağlar.

    -Erkeklere özgü kıllanma, ses kalınlaşması, kas gelişmesi gibi ikincil eşey özelliklerin de ortaya çıkmasını sağlar.

    -Ergenlikten itibaren spermlerin olgunlaşmasını sağlar.

    7) TİMÜS BEZİ

    Göğüs boşluğunda bulunan timüs bezi, lenf sistemine de dâhil olan bir organdır. Yeni doğan bebeklerde büyük olan bu bez, yaş ilerledikçe küçülür. Çocukluk döneminde maksimum aktivite ile çalışır.

    -Timus bezi, bağışıklık sistemi hücrelerine ait olan T-lenfosit hücrelerinin işlevsel özellik kazandığı yerdir.

    -Timus bezi, T-lenfositlerin timusta veya diğer lenf sistemi organlarında gelişmesinde ve korunmasında önemli rolü olan timik hormon üretir.

    -Timus hormonları, ayrıca hipofizden salgılanan LH, FSH hormonlarının salınmasını baskılar.

    Timüs bezi nedir? Timüs ne işe yarar? - Sağlık Haberleri

    7) EPİFİZ BEZİ

    Ara beyinde bulunan çok ufak bir bezdir.

    -Melatonin (karanlığın hormonu) adı verilen hormonu salgılar. Bu hormonun salgısı, göze giren ışığın retina üzerine düşmesi ile kontrol edilir. Karanlık ortamda melatonin salgısı artar.

    -Ayrıca mevsimsel geçişlerde gün uzunluğuna bağlı olarak ortaya çıkan değişikliklerle ilgili vücuttaki işlevleri düzenler (biyoritim).

    Epifiz Bezi için Faydalı Gıdalar – Selçuk Uzun




    Diğer Cevaplara Gözat
    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.