Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Evrimin açıklamasında embriyolojinin, genetiğin ve biyokimyanın katkıları nelerdir?

Evrimin açıklamasında embriyolojinin, genetiğin ve biyokimyanın katkıları nelerdir?

Bu soruya 1 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    Admin

    • 2015-11-21 06:56:32

    Cevap : Canlıların Embriyolojik, Biyokimyasal, Anatomik, Genetik Yapılarındaki Benzerlik ve Farklılıkların Evrimsel İlişkisi
    Embriyoloji, biyokimya, anatomi ve genetik bilimi üzerine yapılan bu bilimsel araştırmalardan elde edilen bilgiler evrimin açıklanmasına ışık tutmaktadır. Farklı türlere ait embriyoların gelişim basamaklarının karşılaştırılması evrimsel akrabalıkların ve farklılıkların açıklanmasında önemli bilgiler vermektedir. Bu konudaki çalışmalardan birisi Ernest Haeckel (Ernest Hekıl) tarafından yapılmıştır. Haeckel çeşitli embriyo örnekleri ve bunların gelişim süreçlerini incelemiştir. Bu embriyoların başlangıç- taki şekillerinin birbirine çok benzediğini tesbit etmiştir. Haeckel tarafından ortaya atılan kurama göre, her canlı embriyolojik gelişimi sırasında, evrimsel olarak geçirdiği farklılaşma basamaklarını kısaltılmış şekilde tekrar eder. Buna embriyonik gelişimde evrimin tekrarı da denir. Daha sonraki çalışmalar Haeckel'in bu görüşünün nadiren ger- çekleştiğini ortaya koymuştur. Embriyonun gelişim aşamaları türlerin evrimsel kökenini bütünüyle açıklayamaz. Ancak embriyonik gelişimdeki benzerlikler evrimin anlaşılmasına bazı önemli katkılar sağlamaktadır. Türler genellikle embriyolojik gelişimin ilk evrelerinde birbirine daha Resim 2.1.6. Günümüzde yaşayan balinaların ilk ataları olarak kabul edilen canlılara ait fosil çizimleri Diacodexis pakistanensis Pakicetus inachus gingerich Ambulocetus natans Dorudon atrox Balaenoptera musculus (Gök balina) Günümüzde, çeşitli nedenlerden dolayı soyu tükenme tehlikesi olan canlılar var mı? Bu canlıların soylarının tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olma nedenleri nelerdir? Araştırınız. Araştıralım Öğrenelim 209 çok benzemektedir. Örneğin omurgalıların çoğunda embriyoların ilk evrelerinde solungaç yarıkları, notokort gibi yapılar ortaktır. Gelişimin sonraki aşamalarında benzerlikler azalır ve türe özgü özellikler ortaya çıkar (Resim 2.1.6). Canlıların biyokimyasal yapıları incelendiğinde de aralarında benzerlikler olduğu gözlenir. Çok sayıda canlı üzerinde araştırma yapan bilim insanları biyokimyasal yapının birbirine yakın akraba olan türler arasında daha fazla benzerlik gösterdiğini saptamışlardır. Bütün canlılar birçok enzim, hormon ve kimyasal yapı bakımından temelde büyük benzerliklere sahiptir. Örneğin insan plasentasından salgılanan bir hormon atların plasentasında da bulunur. İnsan ve tavşanın kanında bulunan globulin proteininin moleküler ağırlıkları aynıdır. Hemoglobin yapısı ise insan, fare ve atta yakın benzerlik gösterir. Karşılaştırmalı anatomi farklı canlı türlerinde bulunan organların yapısal ayrıntılarını karşılaştıran ve inceleyen bir bilim dalıdır. dokuzuncu sınıfta sınıflandırma ünitesinden hatırlayacağınız gibi, canlılarda bulunan homolog organlar aynı embriyolojik kökenden gelir. Ortak ataya sahip olan türler homolog organlara sahip olmalıdır. Homolog organlara örnek olarak yarasanın kanadı, balinanın ön yüzgeci ve insanın kolunu verebiliriz. Bu organların görevleri farklı olmasına rağmen benzer iskelet yapısına sahiptir. Homolog organlar günümüzde bilimsel araş- tırmalarda canlıların akrabalık derecesinin belirlenmesinde kullanılır. Karşılaştırmalı anatominin incelediği bir diğer yapı ise analog organlardır. Birbirine akraba olmayan, farklı kökenden gelen türler aynı çevre şartlarında yaşıyorlarsa, doğal seleksiyon zamanla benzer yapıların ortaya çıkmasına sebep olabilir. Bu yapılar analog yapılardır. Örneğin bezelye bitkisinin sarılıcı kolları yapraklardan, asma bitkisinin sarılıcı kolları ise değişime uğramış gövdeden gelişmiştir. Sonuçta ikisi de aynı görevi yerine getiren analog yapılardır. Analog organlar birbiri ile ilişkili olmayan canlılarda farklı yapıların benzer görevleri yapmak üzere nasıl evrimleştiğini gösterir. Bu duruma bir diğer örnek de Asya çöllerinde yaşayan sütleğengiller ve Amerika çöllerinde yaşayan kaktüs familyasına ait bitkiler arasında görülür. Bu bitkilerde su depolayan kalın ve etli gövdeler, dikensi yapraklar bulunur. Bu bitkiler akraba türler olmamalarına rağmen aynı görevleri üstlenecek şekilde evrimleşmiş benzer, gövde ve yapraklara sahiptir. Bu olay çevre şartlarının etkisi ile ortaya çıkan bir durumdur ve evrim araştırmalarında aynı noktada birleşen (konvergent) evrim olarak adlandırılır. Evrimin anlaşılmasına katkıda bulunan bilim dallarından biri de genetiktir. Genetik bilimi 18. yüzyıldan sonra gelişmeye başlamıştır. Darwin'in yaşadığı dönemde genetik bilimine ait çalışmalar çok yetersizdi. Bu sebepten Darwin, sahip olduğu bilgilerle, türler arasındaki çeşitliliğin kaynağını ve karakterlerin kuşaktan kuşağa nasıl aktarıldığını açıklayamamıştır. Çünkü bunun açıklanabilmesi için kromozomların, genlerin ve DNA'nın bilinmesi gerekliydi. Bu konu ile ilgili çalışmalar ancak 20. yüzyılda tamamlanabildi. Bugün bilinmektedir ki bir popülasyon içinde bireyler arasındaki çeşitliliğin ana kaynağı genetik mutasyonlardır. Mutasyon canlının DNA'sında meydana gelen değişimdir. Mutasyonla bir canlının gen yapısı, kromozom yapısı yada kromozom sayısı değişebilir. Mutasyonların büyük çoğunluğu öldürücüdür. Faydalı ve nötr mutasyonlar ise bireyler arasında genetik çeşitlilik oluşturur.

    Diğer Cevaplara Gözat
    Evrimin açıklamasında embriyolojinin, genetiğin ve biyokimyanın k...

    Sunum İçeriği

    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.