İşte Cevaplar
Cevap : “Milly Buck şafak sökerken barakadan çıktı. Sundurmada durarak biran gökyüzüne baktı. Şişman, çarpık bacaklı, uçları aşağı doğru kıvrık bıyıklı, avuçları nasır bağlamış dört köşe elleri olan bir adamdı. Su rengindeki gözlerinde düşünceli bir ifade vardı. Şapkasının altından fırlayan saçları dik dik ve dağınıktı. Bir yandan sundurmada duruyor, bir yandan da gömleğinin eteğini pantolonunun içine sokmaya çalışıyordu. Kemerini çözdü. Tekrar bağladı. Aradan geçen yıllar zarfında Billy’nin göbeğinin ne derece fark ettiğini kemerindeki yıpranmış deliklerden anlamak mümkündü. Havayı iyice kontrol ettikten sonra birini işaret parmağıyla kapatıp kuvvetle sümkürerek burun deliklerini sırayla temizledi. Sonra ellerini ovuşturarak ahıra doğru ilerledi.”
John Steinbeck , “Kırmızı Midilli”den
Kaynak: Betimleme
Diğer Cevaplara Gözat
John Steinbeck , “Kırmızı Midilli”den
Kaynak: Betimleme
Diğer Cevaplara Gözat
Cevap : Deniz çarşaf gibi dümdüzdü. Güneş, denizin üzerinde pırıl pırıl parlıyordu. Denize bakan penceremin önündeki küçük portakal ağacımın yaprakları hiç kıpırdamıyordu. Pencereyi açtım, elimle portakal çiçeğinin yapraklarına dokundum. Elimde portakal kokusu, yüreğimde doğa sevgisi...