GÜZEL ORMAN

Rengârenk bir orman varmış. Bu ormanda kuşlar hiç susmazmış. Çiçekler hiç kurumazmış. Ortasında suyu tertemiz, kenarı çiçeklerle süslü deresi varmış.

Bu güzel ormanda yaşayan tüm hayvanlar çok mutlularmış. Ama ormanda yaşayan Tilki Tiko'dan herkes şikâyetçiymiş. Herkese karışır, işlerini bozarmış. Ormandaki tüm hayvanlar Tiko'nun en çok yalan söylemesine kızarlarmış. Kurnaz ya hani, bir yolunu bulur, arkadaşlarını mutlaka kandırırmış.

Bir gün yaşlı Kaplumbağa Kabu, telaşla torununu ararken yolda gördüğü Tavşan Tavo, Sincap Sino ve Ceylan Ceyiye torununu görüp görmediklerini tek tek sormuş. Hepsi de görmediğini söylemiş. Kabu en son Tikoyu görmüş. Ona da sormuş. Tiko da torununun dere kenarında çiçek topladığını söylemiş. Kabu büyük bir umutla dereye doğru gitmiş. Ama orada da bulamamış. Tekrar geldiği yöne doğru üzgün ve yaşlı gözlerle yürürken zıp zıp zıplayan, güleryüzlü Tavoyu görmüş. Tavo "Bulduk. bulduk Kabu! Torunun arka taraftaki çamlıkta uyuyakalmış." demiş. Kabu, Tiko'nun kendisini nasıl kandırdığını anlatırken ormandaki diğer arkadaşları da gelmiş. Hepsi birlik olup Tikoya ders vermeye karar vermişler.

Sabah Tiko çok mutlu uyanmış. Ormanda gezintiye çıkmak için evden ayrılmış. Ormandaki herkes Tikoya hediyeler vermiş. Tiko hediyeleri aldıkça daha da mutlu olmuş. Her hediyenin yanında küçük küçük notlar: "Seni seviyoruz";, ";Lütfen bizi üzme", "Empati yaparsan daha mutlu olursun";... Tiko notlardan etkilenip arkadaşlarını ve onlara yaptıklarını düşünerek çok utanmış.

Tiko arkadaşlarından tek tek özür dilemiş. Pişman olduğunu anlayan arkadaşları Tikoyu affetmişler. Tiko da o günden sonra hiç yalan söylememiş ve kimseyi üzmemiş. Güzel orman daha da güzelleşmiş ve arkadaşlar ormanın tadını çıkararak mutlu yaşamaya devam etmişler.
Özgür Utku SEÇGİN