İşte Cevaplar
Anlamı güçlendirmek, pekiştirmek, çoğaltmak, abartmak gibi amaçlarla sözcüğün yinelenmesi ya da eş anlamlı, yakın anlamlı, karşıt anlamlı veya benzer sesli iki sözcüğün yan yana kullanılmasıyla oluşturulan söz öbeğine ikileme denir.
İkileme yoğunlaştırılmış bir ses ve anlam gücüdür, anlamı pekiştirmektir.
Anlam Bakımından İkilemeler
İkilemeler cümle içerisinde değişik anlamlarda kullanılabilir.
- Gece gündüz demeden çalışıyor. (aralıksız)
- Çamurlara bata çıka yürüyorduk. (zorlukla)
- Yaptığı yanlışı er geç anlayacak. (mutlaka)
- Bu işte onun da az çok payı var. (biraz)
- Gelir gelmez telefona sarıldı. (hemen)
Anlamsal Yönden İkilemelerin Kuruluşu
Aynı sözcüğün tekrarı ile kurulanlar
Tıkır tıkır, ağır ağır, sürü sürü, buğulu buğulu, yavaş yavaş, güle güle…
- Üzerinde uçuk mavi, tiril tiril bir elbise vardı.
- Çocuk nedense hüngür hüngür ağlıyordu.
Eş anlamlı sözcüklerle kurulanlar
Sorgu sual, hısım akraba, akıllı uslu, güçlü kuvvetli…
- Okul kuralları dahilinde kılık kıyafetimize dikkat ederiz.
- Dedem torunları için deli divane olurdu.
Yakın anlamlı sözcüklerle kurulanlar
Delik deşik, eş dost, mal mülk, ağır aksak, yalan yanlış…
- Kaplıca sayesinde annemin ağrısı sızısı kalmadı.
- Konuşmacının sözleri doğru dürüst duyulmuyordu.
Karşıt anlamlı sözcüklerle kurulanlar
Aşağı yukarı, dost düşman, önü ardı, düşe kalka…
- Sokak boyunca irili ufaklı evler diziliydi.
- Sınav için gece gündüz demeden çalışıyorum.
Bir sözcüğü anlamlı öteki anlamsız olanlar
Estek köstek, eğri büğrü, cümbür cemaat, yarım yamalak…
- Kaba saba davranışlarıyla hepimizin canını sıktı.
- Konu komşu herkes pikniğe gitmişti.
Sözcüklerin ikisi de anlamsız olanlar
Eciş bücüş, ıvır zıvır, abuk sabuk, mırın kırın, süklüm püklüm…
- Odasını yalap şalap temizleyip televizyonun karşısına geçti bizimki.
- Sen bu işin ıcığını cıcığını çıkardın ama!
Yapı ve Özellik Bakımından İkilemeler
⇒ Yansımadan ikileme kurulabilir. Bu durumda ikileme ya yansımanın yinelenmesiyle ya da birinin diğerine yakıştırılması yoluyla kurulur.
- Su fokur fokur kaynamaya başladı.
- Sevinçten herkesi şapur şupur öpüyordu.
⇒ Yalın durumdaki sözcükler ikileme oluşturabilir.
- Bu türküler buram buram memleket kokuyor.
- Senin için demet demet gül alacağım.
⇒ İkilemeler yapım veya çekim eki alabilir.
- Çocuğunu yere göğe sığdıramıyordu. (ad durum eki)
- Uzun süre havadan sudan konuştuk. (ad durum eki)
- Kimi kimsesi olmayanlara yardım ederdi. (iyelik eki)
- Düşünde kendini uçsuz bucaksız bir çölde görmüş. (yapım eki)
⇒ İkilemelerin arasına başka sözcükler (“mi” soru edatı, bağlaçlar) girebilir. Bu tür ikilemelerde aynı sözcüklerin tekrarı söz konusudur.
- Aksi mi aksi bir komşumuz var.
- Yağmur gün boyu yağdı da yağdı.
- İçtiğimiz soğuk ama ne soğuk bir suydu.
⇒ Kimi ikilemeler eylemlerle birlikte kullanılıp deyim içinde yer alabilir.
- Kadıncağızın üstü başı dökülüyordu.
- Elim kolum bağlı, çaresizlik içindeyim.
- Yeğenlerine kol kanat germişti.
⇒ Atasözlerinde de anlatımı daha etkili kılmak için sık sık ikilemeye başvurulduğu görülebilmektedir.
- Üzüm üzüme baka baka kararır.
- Ödünç güle güle gelir, ağlaya ağlaya gider.
⇒ İkilemeler belirtili ya da belirtisiz ad tamlaması biçiminde de kurulabilir.
- Beterin beteri vardır, derlerdi de inanmazdım. (belirtili ad tamlaması)
- Güzeller güzeli biricik kızım gelmiş. (belirtisiz ad tamlaması)
⇒ İkilemeyi oluşturan sözcükler arasına herhangi bir noktalama işareti getirilemez.
- Fareler çuvalları delik deşik etmiş.
- Bu ilaçları sabah akşam içeceksiniz.
Sözcük Türü Bakımından İkilemeler
İkilemeler cümle içinde isim, sıfat, zamir, zarf, edat, fiilimsi ve fiil türünde bulunabilir.
- Ahmet Mehmet dinlemem, hemen buraya gelecek. (ad)
- Mavi mavi gözleriyle dünyaya gülücükler dağıttı. (sıfat) (ad)
- Bizi sizi yok, bu iş akşama kadar bitmeli. (zamir)
- Ben yürürüm yane yane / Aşk boyadı beni kane (zarf)
- Bakışları bir şey der gibi gibi. (edat)
- Vah vah, üzüldüm böyle bir sonuç almana. (ünlem)
- Buyur buyur içeri gir Kazım Efendi! (eylem)
- Artık yalvarmak yakarmak devri geçti. (isim-fiil)
- Kıran kırana bir kavga çıktı mahallede. (sıfat-fiil)
- Çocuk dediğin düşe kalka büyümez mi? (zarf-fiil)
Görev Bakımından İkilemeler
İkilemeler söz dizimi açısından özne, tümleç, nesne, yüklem olabilir.
- Çoluk çocuk nereye gitti şimdi? (özne)
- Önünde sonunda bu sınavı kazanacağım. (zarf tümleci)
- Bizimki evi barkı her şeyi satmış. (nesne)
- Ben o rüzgârla şimdi baş başayım. (yüklem)
Diğer Cevaplara Gözat