İşte Cevaplar
Cevap :
Karşıtların Birliği Yasası:
Diyalektik, bir düşünme, araştırma, değerlendirme yoludur ve yöntem olarak karşıt kavramların, zıtların birliği esasına dayanır. Bu zıtlar ; büyük-küçük, dişi-erkek, aydınlık-karanlık, az-çok, alt-üst, hızlı-yavaş gibi pek çok şey olabilir. Doğa zıtlıklar ile doludur. Her şeyin bir zıttı vardır. Öyleyse diyalektik ile her şeyi açıklamak mümkün.
Diğer Cevaplara Gözat
Karşıtların Birliği Yasası:
Diyalektik, bir düşünme, araştırma, değerlendirme yoludur ve yöntem olarak karşıt kavramların, zıtların birliği esasına dayanır. Bu zıtlar ; büyük-küçük, dişi-erkek, aydınlık-karanlık, az-çok, alt-üst, hızlı-yavaş gibi pek çok şey olabilir. Doğa zıtlıklar ile doludur. Her şeyin bir zıttı vardır. Öyleyse diyalektik ile her şeyi açıklamak mümkün.
Karşıtların birliğini ifade eden bu yasa, oluşu, dolayısıyla da aynı zamanda varlığı anlamanın yasasıydı. Diyalektik materyalizm, doğadaki gelişim ve değişim sürecinin diyalektik temelde biçimlenmesi anlamında, en basitten en karmaşık yapıya, inorganik düzeyden organik düzeye doğru evrimleştiğinin, farklılaşma ve çoğalmayla birlikte nicel olandan nitel olana doğru bir dönüşümle birlikte karmaşık yapıların ve canlı varlıkların oluştuğunu vurgulamaktadır.
Heraklitos diyalektiğin babası sayılır. Karşıtların savaşı, oluşun zorunlu ve tek şartıdır. Herakleitos "Karşıt olan şeyler bir araya gelir ve uzlaşmaz olanlardan en güzel uyum doğar. Her şey çatışma sonucunda meydana gelir.” sözü ile karşıtlıklar arasındaki savaş olmasaydı hiçbir şeyin olmayacağını ve evrenin karşıtlıkların savaşının meydana getirdiği bir uyum olduğunu belirtir.
Heraklitos diyalektiğin babası sayılır. Karşıtların savaşı, oluşun zorunlu ve tek şartıdır. Herakleitos "Karşıt olan şeyler bir araya gelir ve uzlaşmaz olanlardan en güzel uyum doğar. Her şey çatışma sonucunda meydana gelir.” sözü ile karşıtlıklar arasındaki savaş olmasaydı hiçbir şeyin olmayacağını ve evrenin karşıtlıkların savaşının meydana getirdiği bir uyum olduğunu belirtir.
Karşıtların Birliği yasasına göre doğada, toplumda ve bilinçte tüm nesneler, olaylar ve süreçler içlerinde bir karşıtlık taşırlar, bu karşıtlık tüm devim ve gelişmenin kaynağıdır. Bu karşıtlıklar hem bir ‘birlik’ (biri olmadan öbürü de olmaz) hem de bir "savaşım" (biri öbürünü sürekli olarak dıştalar) içindedirler, birbirlerine geçişirler (biri öbürünü sürekli olarak alt etme, onun yerine geçme eğilimindedir). Doğa, toplum ve bilinç bu evrensel yasayla işler ve gelişir. Gelişme, bu savaşım sonucu, birliğin ortadan kalkıp yerine yeni bir birliğin doğması demektir. Bundan ötürüdür ki karşıtların birliği "geçici" (göreli, ilineksel, ikincil), karşıtların savaşımıysa "sürekli" ( saltık, temel, birincil)dir.Bu yasadan ötürüdür ki "eski" daima yerini "yeni"ye bırakır. Doğada örneğin yumurta bu yasayla civciv olur, toplumda örneğin feodalite bu yasayla anamalcılık (kapitalizm N.) olur, bilinçte örneğin bilgi bu yasayla ilerler.
Diğer Cevaplara Gözat