Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Komedi tiyatrosu nedir ve komedi tiyatrosunun türlerine birer örnek vererek açıklayınız

Tam içerikli olması şart

Bu soruya 2 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    gokturk

    • 2020-05-18 16:36:20

    Cevap : İnsanları güldürerek, eğlendirerek düşündürmeyi ve eğitmeyi amaçlayan tiyatro türüne “komedi (komedya)” denir. Komedya bireysel ve toplumsal aksaklıkları sergilerken güldürmeyi ve düşündürmeyi amaçlar.

    Komedi aynı trajedide olduğu gibi Eski Yunan’da Bağ Bozumu Tanrısı Dionysos adına yapılan törenlerinden doğmuştur. Sicilya’da yapılan bu törenlerde “komos” adı verilen eğlence alayları kurulurdu. Değişik kılıklara giren halk “flüt” çalan birinin arkasında türlü taşkınlıklar yaparak sokaklarda, kırlarda dolaşırdı. İnsanlar aşırı alkolün de etkisiyle birbirlerine sataşır, şakalar yaparlardı.

    Zaman içinde bu kaba saba sözler, şakalar bir düzene kondu ve bunlara “fars” adı verildi.
    Daha sonra ise farsların etkisiyle sanat değeri ta-siyan komediler yazıldı. Komedi terimi “cümbüş, alay” anlamına gelen “komos” sözcüğü ile “ezgi” anlamına gelen “ode” sözcüğünün birleşmesinden doğmuştur.

    Bu tiyatro türünde, her gülünç şeyin altında ders alınacak acı bir gerçeğin olduğuna inanılır. Komedi türü tiyatrolar ise 17. yüzyıldan sonra yazılmaya başlanmıştır. İnsanların gülünç tarafları mizahi bir şekilde sahnede canlandırılır.

    Aristoteles, komediyi “ Poetika” adlı eserinde: “Komedi” ortalamadan daha aşağı, kötü olan karakterin taklididir. Bununla birlikte komedi, her kötü olanı taklit etmez; tersine gülünç olanı taklit eder. Bu ise soylu olmayanın bir bölümüdür. Çünkü gülünç olanın özü soylu olmayışa ve kusura dayanır.” Sözleriyle açıklamıştır.

    Kusuru ve gülünçlüğü toplumsal tabakanın en altın-da yer alan insanlara layık gören bir anlayışın ürünü olan komedide bu insanların zayıf yönleri olan korkaklık, riyakârlık, cimrilik, dalkavukluk, sinsilik gibi acayiplikleri seyirciyi güldürecek şekilde sahnede canlandırılır.

    Komedya seyirciyi ahlak dışı eğilimler, kötü huylar, hatalı davranışlar, bozulmuş kurumlar üzerinde düşündürmeyi amaçlar. Böylece seyircinin bu gibi durumlara düşmemesi öğütlenir.

    Trajedi genelde yüksek tabakanın eğlencesi olur-ken, halk kendi eğlencelerinden çıkan komedyayı daha çok sevmiştir.

    Yunan tiyatrosunda komedyalar manzum olarak yani şiir şeklinde yazılmıştır. 17. yüzyıldan sonra ise mensur yani düzyazı şeklinde yazılan komediler ortaya çıkmıştır.

    Komedi Türleri:

    Komedi tiyatro türü, konularına göre kendi içinde üçe ayrılır.

    a. Karakter Komedisi:

    İnsan karakterinin gülünç ve eksik yönlerini, toplumun değer yargılarıyla çatışan aksak ve zayıf yanlarını anlatan komedilere “karakter komedyası” denir. Moliere’in “Cimri”, Shakespeare’in “Venedik Taciri” adlı eserleri karakter komedisine örnek olarak gösterilebilir.

    b. Töre Komedisi:

    Toplumun gelenek ve göreneklerinden kaynaklanan gülünçlükleri anlatan komedilere “töre komedyası” denir. Moliere’in “Gülünç Kibarlar”, “Bilgiç Kadınlar” Beamarchais’in “Sevil Berberi”, “Figaro’nun Düğünü”; Gogol’un “Müfettiş”; Şinasi’nin “Şair Evlenmesi” adlı eserleri töre komedisine örnek olarak gösterilebilir.

    c. Entrika Komedisi:

    Olayların, seyircilerin merakını kamçılayacak, onları şaşırtıp güldürecek biçimde anlatıldığı komedilere “entrika komedyası” denir. Entrika komedilerine “vodvil” de denmektedir. Bu türde temel amaç güldürmektir. Eleştirel bir yaklaşım ya da düşündürme söz konusu değildir. Moliere’in “Scapin’in Dolapları”, “Zoraki Hekim”; Shakespeare’in “Yanlışlıklar Komedisi” adlı eserleri entrika komedisine örnek gösterilebilir.

    Karakter Komedisi örneği ; 

    Venedik Taciri Shakespeare, İngiliz oyun yazarı ve düşünür William Shakespeare tarafından yazılmış tiyatro oyunu. Shakespeare'in en çok bilinen oyunlarından birisidir.

    Oyun, bir komedi olmakla birlikte ciddi trajedik bölümlerde içerir. Bazı edebiyat tarihçilerine göre Venedik Taciri Shakespeare'in tragedyaya en çok yaklaşan oyunudur.

    Karakterler

    Venedik Dükü – Antonio'yu yargılayan hakim.
    Fas prensi, Aragon Prensi – Portia'nın talipleri.
    Antonio – Venedikli bir tacir.
    Bassanio – Arkadaşı, Portia'ya aşık.
    Portia – Zengin bir mirasçı kadındır.
    Nerissa – Yakın hizmetkarı.
    Gratiano, Solanio, Salerio – Antonio ve Bassanio'nun arkadaşları.
    Lorenzo – Jessika'ya aşık bir Venedikli.
    Shylock – Zengin bir Yahudi tüccar.
    Tubal – Bir Yahudi, arkadaşı.
    Jessika – Shylock'un kızı, Lorenzo'ya aşık.
    Lancelot Gobbo – Shylock'un soytarı uşağı.
    Yaşlı Gobbo – Lancelot'un babası.
    Leonardo – Bassanio'nun uşağı.
    Balthazar, Stephano – Portia'nin uşakları.
    Venedikli Magnifikolar, Adalet Mahkemesi görevlileri, Gardiyan, Portia'nin uşakları ve diğer hizmetkarlar.

    Konu özeti

    Oyundaki kötü adam, Yahudi tefeci Shylock'tur. Bütün gemileri açık denizlerde dolaşan ve nakit sıkıntısında olan Antonio, Venedik'teki itibarını kullanarak, arkadaşı Bassanio'yu sevgilisi Portia'ya gönderebilmek için bir vakitler hakaretler yağdırdığı Yahudi tefeci Shylock'tan üç bin düka borç alır. Shylock ise Antonio'nun borcu ödeyememesi halinde, vücudunun neresinden isterse oradan, bir pound (yaklaşık 450 gr) eti keseceğini senedin sonuna şart olarak ekletir.

    Zamanla, Antonio'nun gemilerinin teker teker battıkları haberleri ulaşmaya başlar. Soylu tüccar borcunu ödeyemez ve Shylock kızının kaçmasının da gerginliğiyle Hristiyanlara olan nefretini Antonio'ya kusar. Venedik'te "Hakkımı isterim, senette ne yazıyorsa onu isterim!" diye bağırmaya, yeminler savurmaya başlar.

    Duruşma sırasında Shylock, dramatik yapının "sevilmeyen adam" rolünü zedeleyici sözler sarf eder fakat haklı olduğunu elbette ispatlayamaz. Shylock'un açgözlülükle bıçağını bilediği gerilimli bir duruşmadan sonra Antonio kendisini savunan genç bir avukatın zekâsı sayesinde kurtulur. Avukat ise, kılık değiştirerek mahkemeye katılan Bassanio'nun sevgilisi ve miras sahibi bir genç kız olan Portia'dır. Senette sadece et yazıldığını, kan yazılmadığını savunur. O halde Shylock, tek damla kan akıtmadan senede göre hakkı sayılan eti almalıdır. Eğer kan akarsa, bir Hristiyan'ın kanını akıttığı için Shylock'un tüm mal ve mülkü müsadere edilecektir, kanun böyledir.

    Sonuç olarak Shylock, senede dayanan hakkından vazgeçer. Fakat bu sefer de bir Hristiyan'ın canına dolaylı yoldan kastetmekten mallarına el konur, hayatı ise Antonio'nun merhametine bırakılır. Antonio ise Shylock'u Hristiyan olması şartıyla bağışlar.


    b. Töre Komedisi örneği ; 

    Şair Evlenmesi  Şinasi 

    İbrahim Şinâsî'nin 1860 yılında Tercüman-ı Ahvâl'de tefrika edilen ardından kitap olarak basılan töre komedisi tarzında tek perdelik piyestir.

    Daha önce yazılmış bazı tiyatro eserlerinin varlığından söz edilse de Şair Evlenmesi,Türk edebiyatında yayımlanan batılı tarzda ilk tiyatro eseri olarak kabul edilir. Belirli bir metne dayanmayan, oyuncuların doğaçlama yaptıkları tuluat tiyatrosundan, bir konunun metne dayalı olarak giriş, gelişme, sonuç biçiminde aktarıldığı yeni bir tiyatroya geçiş bu eserle olmuştur.

    Görücü usulü evliliğinin sakıncalarını konu alan eser, geleneksel Türk tiyatrosunun izlerini taşır. Sade ve tabii bir konuşma diliyle yazılmıştır. Oyun kişileri dönemin toplumsal yapısını yansıtan gerçekçi karakterlerdir. Konuşma örgüsü kelime oyunları, söz komikleri ve konuşma yanlışları içerir. Eser, klasik Fransız tiyatrosunun ve özellikle Molière’in etki ve izlerini de taşımaktadır

    Konu
    Batılı tutum ve davranışı, kılık ve kıyafetiyle mahallede pek sevilmeyen, eğitimli olmasına rağmen saf bir yapıya sahip Şair Müştak Bey, sevdiği Kumru Hanım'la, kılavuz ve yenge hanımlar aracılığıyla evlenmiştir. Nikâh sonrasında kendisiyle evlendirilen kişinin, Kumru Hanım'ın çirkin ve yaşlı ablası Sakine Hanım olduğunu görünce önce bayılır sonra itiraz eder. Mahallelinin de işe karışmasıyla başına gelenleri kabul etme mecburiyetinde kalan Müştak Bey'in imdadına arkadaşı Hikmet Bey yetişir. Hikmet Bey'in mahalle imamı Ebulaklaka'ya verdiği rüşvetle olay çözülür, yapılan hile sonuçsuz kalır. Sonunda muradına eren Müştak bey Kumru Hanım'a kavuşur. Ancak Hikmet Efendi birbirleriyle görüşmeden evlenmeye kalkmanın sonucunun kötü olacağını söyler. Müştak Bey'in aklı başına gelir.

    Kahramanlar

    1. Şair Müştak bey
    2. Kumru
    3. Ziba Dudu
    4. Habbe Kadın
    5. Sakine Hanım
    6. Ebüllaklaka İmam Efendi
    7. Batak Ese
    8. Atak Köse
    9. Hikmet Efen

    Entrika Komedisi örneği ;

    Yanlışlıklar Komedisi William Shakespeare 

    Yanlışlıklar Komedisi (İngilizce özgün adı: The Comedy of Errors) ünlü İngiliz yazarı William Shakespeare tarafından yazılmış bir komedi oyunudur. Bu oyun Shakespeare'in oyun yazarlığı kariyerinin başlangıçında hazırlandığı oyunlardan birisi olup 1589 ile 1594 arasında yazıldığı sanılmaktadır. Bu Shakespeare'in oyunları arasında en kısa sürenidir. Bu oyun Shakespeare'in komedileri içinde en çok bir fars karakterli olanıdır ve içinde soytarılık ve hüviyet karışıklıkları, cinaslar ve söz oyunları çok yer almaktadır. Yanlışlıklar Komedisi'nde Shakespeare'in klasik tiyatronun üç birlik prensibine (zaman, mekân ve aksiyon birlikleri) uyduğu nadir iki oyundan birisidir (Bu prensiplere uyan diğer oyunu Fırtına'dır.)

    Yanlışlıklar Komedisi iki değişik özdeş ikiz kardeşin karşılaşma hikâyesini anlatmaktadır. Sicilya'nin Sirakuza sehrinden Antifolus uşağı Dromio ile birlikte Efes'e gelirler. Efes hem Sirakuzalı Antifolus'in ikiz kardeşinin Efesli Antifolus'un hem de uşağı Sirakuzalı Dromio'nun ikiz kardeşi olan ve Efesli Antifalus'un uşağı olan Efesli Dromio'nun yaşadıkları şehirdir. Sirakuzalı ikizler Efesli ikizlerin arkadaşları ve akrabaları ile karşılaştıkları zamanlar ortaya çıkan hüviyet karışıklığı nedeni ile bir sıra çılgınca terslikler meydana gelmekte; yanlış yere dayak yemeler, enseste yakın baştan çıkartmalar, Efesli Antifolos'un hapse atılması ve (aldatma, hırsızlık, cinnet getirme ve şeytanların hakimiyetine girme şeklinde) suçlamalar ortaya çıkmaktadır.

    Yanlışlıklar Komedisi; opera, müzikal oyun, tiyatro ve beyaz perde için adapte edilmiştir.

    Karakterler

    1. Solinus- Efes Dükü
    2. Egeyon - Sirakuza'lı bir tüccar
    3. Emiliya - Tüccarın kayıp olmuş karısı, şimdi Efes Manastırı'nın başrahibesi.
    4. Efesli Antifolus ve Sirakuzalı Antifolus - özdeş ikiz erkek kardeş, Egeyon ve Emiliya'nin oğulları
    5. Efesli Dromiyo ve Sirakuzalı Dromiyo - özdeş ikiz erkek kardeş, köleler, her biri kendi şehrinden olan Antifalos'a hizmetkar.
    6. Adriyana - Efesli Antifolus'un karısı
    7. Luciana - Adriyana'nın kız kardeşi
    8. Luce - Adriyana'nin mutfak hizmetçisi, Nell diye de isimlendirilmekte (Sirakuzalı Dromiyo'nun tarifi ile “benimle evli olduğunu iddia eden dağ gibi deli bir et yığını")
    9. Balthazar - Bir tüccar
    10. Angelo - Bir kuyumcu
    11. Fahişe Kadın - Efesli Antifolus'un metresi
    12. Birinci tüccar - Efesli. Sirakuzalı Antifolus'un arkadaşı
    13. İkinci tüccar - Efesli. Angelo'nun alacaklısı
    14. Doktor Pinç - Sihirle uğraşan bir öğretmen
    15. Gardiyan, Muhtar, Subaylar, ve diğer Görevliler
    Konu

    Sirakuzalı olmasına rağmen Efes Dükü'nün topraklarına girmiş olması dolayısıyla yargılanan Egeon kendisine verilen bin mark cezayı ödeme imkânı olmadığı için idam edilmesi gerekmektedir ve bunun için Efes'te hapishanededir. Başından geçenleri ve üzüntülü geçen hayatını anlatmaktadır. Genç yaşta evlenmiştir ve bir özdeş ikiz çocukları olmuştur. Ayni bir fakir kadın da diğer özdeş ikiz doğurmuş ve Egeon onun ikizlerini kendi ikizlerine hizmetkar-köle olarak satın almıştır. Hemen sonra aile bir deniz yolculuğuna çıkmış ve bu yolculukta büyük bir fırtınaya kapılmışlardır. Egeon kendini, bir oğlunu ve oğlunun kölesini geminin ana direğine; karısını ve ikizlerin diğerlerini ise geminin diğer direğine bağlatmıştır. Egeon bir gemi tarafından karısı ise diğer bir gemi tarafından kurtarılmış ve birbirlerini bir daha görmemişlerdir. Kendiyle birlikte kurtarılmış olan oğlu Sirakuzalı Antifolus, kölesi olan Sirakuzalı Dromio ile birlikte Sirakuza'dan ayrılmış; kaybolan ikiz kardeşlerini aramaya çıkmışlardır. Fakat oğlu Sirakuzalı Antifolus geri gelmeyince Egeon'da onu aramak için Efes'e gelmiştir.

    Efes Dükü, Solinus, üzüntülü durumdan etkilenir ve Egeon'a gereken para cezayı ödeyebilmesi için bir gün daha verir.

    Ayni gün Sirukuzalı Antifolus kardeşini aramak için Efes'e gelir. Sirukuzalı Dromio'ya para verir ve onu Centaur (mitik yarı at yarı insan) adlı bir hana, orada kalmak için depozito yatırmak üzere yollar. Çok az bir zaman sonra ikiz kardeşine aynen benzeyen Efesli Dromio gelir; Sirakuzalı bu erken dönüşüne şaşırır; ama Efesli Dromio'nun ondan hiç para almadığını iddia etmesi onu daha da sersemleştirir. Efesli Dromio yemek için evine dönmesini ve karısının onu beklediğini haber vermesi de saşkınlığını artırır. Sirakuzalı Antifolus kölesinin kendiyle alay ettiğini sanarak onu dövmeye koyulur.

    Efesli Dromio sahibinin karısı Adriana'nın bulunduğu eve yalnız döner. Ona "kocasının" eve geri donmeyi redediğini ve hatta bir karısı bile olduğunu kabul etmediğini bildirir. Zaten kocasının kendini aldattığından şüpheleri olan Adriana bu haberi şüphelerinin gerçek olduğuna dair kanıt sağladığını kabul eder. Sirakuzalı Antifolus Sirakuzalı Dromio'yla buluşur. Ama bu (Sirakuzalı) Dromio onun bir karısının bulmadığını söyler. Dromio'nun önce bir şey sonra başka şey söylediğine kızan Antifolus Dromio'yu dövmeye başlar.

    Tam bu sırada Adriana koşarak gelir ve kocasının kendisini bırakmaması için Antifolus'a yalvarmaya başlar ve Adriana'nın kızkardeşi Luciana'da kardeşine destek sağlar. Sirakuzaların akılları iyice karışmıştır ve bütün olanları büyücülüğe yorarlar. Buna rağmen kendilerine tüm yabancı olan bu iki kadınla birlikte ayrılırlar.

    Efesli Antifolus kendi evine döner; kapısını çalar. Fakat içeride kapıda nöbet bekleyen Sirakuzalı Dromio kimsenin içeri girmesini kabul etmez. Efesli Antifolus çok kızıp kendi evinin kapısını kırmaya yeltenir ama arkadaşları onu bu işten vazgeçirirler. Bunun yerine bir metresi olan bir hayat kadınıyla birlikte yemek yemeğe gitmeye karar verir.

    Ev içinde Sirakuzalı Antifolus Luciana'yı çok çekici bulmuştur ve ona kur yapmaya başlar. Luciana ise kızkardeşinin kocasının kendine kur yapmasından şoke olmuştur ve hemen kardeşine durumu anlatmak için ayrılır. Sirakuzalı Dromio ise epeyce kilolu bir mutfak hizmetçisi olan Nell'in "kendine" ait olduğunu öğrenir. Sirakuzalı Dromio Nell'i "küre gibi yuvarlak olduğunu ve ayni bir coğrafya küresi gibi üstünde birçok ülkeler bulunduğu" için alaya alır. Buna ek olarak çeşitli ülkelerin özelliklerine göre, İngilizce çift anlama gelen, bir sıra açık saçık alaylar yapmaya başlar. Sirakuzalılar Efes'ten ayrılmaya karar verirler.

    Sirakuzali Antifolus bir kuyumcu olan Angelo'yu ziyaret eder. Ondan bir altın zincir satın alıp hemen parayı ona getireceğini bildirir. Efesli Antifolus ise kendini evine almayan karısını bağlayıp dövmek için bir ip almak üzere Efesli Dromiyo'yu çarşıya gönderir. Sonra Efesli Antifolus Angelo ile karşılaşır ve kuyumcu ondan altın zencir için parayı hemen ödemesini ister. Efesli Antifolus böyle bir zincir satın aldığını reddeder. Kuyumcu bu nedenle Antifolus'u şikayet edip hapse atılmasını sağlar.

    Tam bu sırada Sirakuzalı Dromiyo girer ve patronu ile kendisi için limandan ayrılacak bir gemide yer bulduğunu açıklar. Aklı tam olarak karışan Efesli Antifolus, Sirakuzalı Dromiyo'yu Adriyana'in evine gitmesini ve karısına para gönderip kendini hapisten kurtarmasını ister. Bu isteği harfi harfine yerine getiren Sirakuzalı Dromiyo para ile geri döner. Fakat parayi orada bulunan Sirakuzalı Antifolus'a verir.

    Efeslinin metresi hayat kadını Sirakuzalı Antifolus'un takmış olduğu altın zinciri görür ve ona bunu hediye edeceğini söylediğini bildirir. Sirakuzalı bunu reddeder ve kaçmaya koyulur. Hayat kadını bu sefer Antifolus'un delirip cinnet geçirdiğini sanıp bunu karısına bildirmeye karar verir. Efesli Dromiyo hapiste olan Efesli Antifolus'a gelir ve daha önce istemiş olduğu ipi verir ama bu Efesli Antifolus'u sanki delirtir. Adriyana, Luciana ve hayat kadını Doktor Pinç isimli bir sihirbazla ile birlikte, Efesli Antifolus'un büyü nedeniyle deli olmasını önleyip büyünün etkilerini ortadan kaldırmak için gelirler. Efesli Antifolus'u elindeki iple bağlayıp onu Adriyana'nin evine götürürler. Sirakuzalılar eve geri gelirler ve ellerinde yalın kılıçları vardır. Herkes onların ipleri çözüp kaçtıklarını; buna çok kızdıkları için öç almak isteyeceklerinden korkup kaçarlar. Adriyana uşakları ile gelir ve bu sefer de Sirakuzalı Antifolus'u yakalayıp "tekrar" bağlamaya hedeflidir. Ama Sirakuzalılar kaçarlar ve yakında bulunan bir manastıra sığınırlar. Bu manastırın başrahibesi onları ne olursa olsun korumaya kararlıdır.

    Egeon'u idam edilmeye götürülmekte iken, Egeon ve Efes Dükü girerler. Adriana, Dük'e manastır başrahibesine emir vererek zorla kocasını geri vermesini sağlaması için yalvarmaya koyulur. Bu sırada Adriana'nin evinden bir başka uşak gelip Efeslilerin iplerini çözdüklerini ve Doktor Pinch'e işkence etmeye başladıklarını haber verir. Efesliler girerler ve Adriana'dan şikayetci ve ondan davacı olduklarını Dük'e bildirler. Egeon kendi oğlu Antifolus'u bulduğundan sevinçlidir ve onun cezayı ödeyip kendini idamdan kurtaracağını sanmaktadır. Fakat Efesliler kendini hiç tanımadıklarını söylerler.

    Tam bu sırada Başrahibe iki Sirakuzalı ile birlikte gelir. Herkes şaşıp kalır; durumu sonunda anlarlar ve günün karmaşık olayları da herkese bir anlam vermeye başlar. İki ikiz böylece birbirleri ile tekrar birlikte olmuşlardır. Fakat oyun burada bitmez. Başrahibe kendisinin Egeon'un karısı, Emilia, olduğunu da itiraf eder. Dük Egeonu affeder. Herkes ailenin tekrar birleşmesini kutlamak için manastıra gitmek üzere sahneden ayrılır.

    Komedinin temel özellikleri

    Komedi türü, trajedi türünün tamamen zıddı özelliklere sahiptir. Batı toplumlarında, soylular dışındaki sıradan halk tabakasına hitap eder. Şimdi komedinin temel özelliklerini sıralayalım.

    1. Amacı seyirciyi güldürme yoluyla düşündürme ve doğru yola yöneltmedir.
    2. Konusunu günlük hayattan, sosyal olaylardan, sıradan insanların birbirleriyle olan ilişkilerinden alır.
    3. Kahramanları konuya bağlı olarak sıradan insanlar toplumun alt tabakasında bulunan eğitimsiz veya sonradan görme olarak nitelenebilecek kişilerdir. Komedide soylu kişilere, mitolojik kahramanlara yer verilmez.
    4. Üslubu özenli değildir, üslupta kusursuzluk aranmaz. Halk arasında kullanılan, herkesin anlayabileceği bir dil kullanılır. Bu nedenle komedilerde kaba sayılan sözlere, şakalara, argolara hatta küfürlü ifadelere rastlanabilir.
    5. Manzum olarak (şiir şeklinde) yazılır. Ancak 17. yüzyıldan itibaren bazı komediler nesirle (düzyazı şeklinde) yazılmaya başlanmıştır.
    6. Vurma, yaralama, kan akıtma, öldürme, intihar gibi çirkin olaylar sahnede seyircinin gözü önünde canlandırılır.
    7. Beş perdelik oyunlardır. Ancak birbiri arkasından sürüp giden “diyalog” ve “koro” bölümlerinden oluşur. Eser ara vermeden oynanır, perde arası yoktur.
    8. Üç birlik kuralına uyulur. Üç birlik kuralının yer, zaman ve olay birliği olduğunu trajediyi anlatırken söylemiştik. Ancak komedilerde daha sonları üç birlik kuralından vazgeçilmiştir. Klasik komedinin bu katı kuralı günümüzde modern tiyatrolarda uygulanmamaktadır. Komedideki bu değişim, Rönesans’tan beri devam etmektedir.

    Diğer Cevaplara Gözat
    Cevap Yaz Arama Yap

    Poseidon

    • 2020-05-18 15:23:22

    Cevap :

    KOMEDİ(KOMEDYA)

    *İnsanların ve toplum yaşamının gülünç ve aksak yönlerini işleyen tiyatrodur.*Şarap tanrısı Dianysos adına yazılmıştır.

    *Amaç seyirciyi güldürürken düşündürmek ve doğru yolu göstermektir.Yunan,Latin ve Batı ede. görülür.

    *Klasik trajediye tepki olarak Eski Yunan'da doğdu.Eski Yunan'da Aristophanes;XVII. yy da çağdaş komedinin en büyük temsilcisi Moliere'dir.

    FARS:Kaba şakaların,küfürlerin yer aldığı komedilere denir.

    Komedi kendi arasınsa üç bölümde incelenir:

    1.KARAKTER KOMEDİSİ:Günlük yaşamda her an gördüğümüz kişilerin gülünç ve aksak yönlerini gösteren komedidir.(İnsanların çok bayağı ve kaba durumlarını işleyene grotesk adı verilir.) En ünlüleri:

    Moliere            -Cimri     Shakespeare    -Venedik Taciri

    2.TÖRE KOMEDİSİ:Toplumun ve törelerin aksayan ve gülünç yönlerini işler.

    Aristophanes  -Eşek Arıları           Moliere    -Gülünç Kibarlar,Dudu Kuşlar

    Şinasi             -Şair Evlenmesi      Gogol       -Müfettiş

    3.ENTRİKA KOMEDİSİ(VODVİL):Komik olayların ilginç ve şaşırtıcı rastlantılar içerisinde geliştiği komedidir.Amaç sadece güldürmektir.

    Moliere           -Scarpin'in Dolapları,Zoraki Tabip

    Shakerpeare   -Yanlışlıklar Komedyası

    Komedilerin siyasal ve toplumsal taşlama niteliğinde olanlarına satir denir.

    Komedya’nın Özellikleri

    *Üçbirlik kuralına uyulur.

    *Üslupta soyluluk aranmaz; her türlü kaba sözlere ve şakalara anlatımda yer verilir.

    *Komedyada amaç, kişisel ve toplumsal bozuklukların gülünç yanlarını göstererek seyirciyi doğru düşündürmektir.

    *Vurma, yaralama., gibi olaylara Sahnede yer verilebilir.

    *Diyalog ve koro bölümlerinden oluşur.

    *Konular çağdaş toplumdan ve günlük hayattan alınır.

    *Nazımla (şiir biçiminde) yazılır. 17. yüzyıl Fransız komedyasında düzyazı biçiminde yazılmış oyunlar da vardır.

    *Eser, kesintisiz oynanır ve beş bölümden oluşur.



    Tiyatro türleri ile ilgili geniş bilgi için lütfen aşağıdaki link'e tıklayın;
    https://tiyatro-turleri.nedir.org/
    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.