Çeşitlilik, farklılıkları hoşgörme ve anlamaktan çok daha fazlasıdır. Bu, tamamen sizinle aynı olmayan insanlara saygı duymak ve farklılıkları birer zenginlik olarak kabul etmektir.

Lakin, bizler kendimizden farklı olan insanlara ayrımcılık yapıyoruz.

 Son dönemlerde, bu ayrımcılığı ve ırkçılığı geçmişten çok daha fazla hissediyoruz. Rengi, dini, cinsiyeti,memleketi, ülkesi ve siyasi düşünceleri bakımından insanları yok sayıyor ve onlardan nefret ediyoruz. Bu açıdan bakıldığında, diğer kültürlere olan hoşgörüsüzlük, toplumlarda kaoslara neden olur. Bu yüzden,  yönetim mekanizması olarak da bilinen hükümet, tüm vatandaşlarına eşit mesafede yaklaşmalıdır. Çünkü hiçbir kültür diğerinden üstün değildir.

 Unutulmamalıdır ki, dinlediğimiz müzik, yediğimiz yemek, giydiğimiz kıyafetler ve farklı dans türleri diğer kültürden gelmektedir. En basit biçimde, Hint, Meksikalı, İtalyan, İspanyol, Türk ya da diğer herhangi bir mutfak olmadan bir düşünün. Bu sizin ideal yemeğiniz mi?

 Eğer birlikte huzur içinde yaşamak istiyorsak, kültürel ve etnik toplumlar arasındaki farklılıkları hoşgörmeli ve kabul etmeliyiz. Irkçı önyargıları ve sterotipleri bir kenara bırakın. Sadece çeşitliliği 7 farklı renkten oluşan bir gökkuşağı olarak düşünmeyi deneyin. Gökkuşağının bir rengi olarak her kültür, kimlik ve dinin hem yalnız hem de diğer renklerle bir bütün halinde bir anlamı olduğunu unutmayın.