Mineral ve maden hakkında bilgi
Bu sorunun cevabı için bana yardımcı olur musunuz.
Bu soruya 3 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
İşte Cevaplar
Cevap : Mineral
Yerkabuğundaki katı, çoğunlukla kristal yapılı kimyasal karışımlara (bileşiklere) mineral denir. Mineral ile kayaç birbirine karıştırılmamalıdır. Belirli bir minerali kayaçtan ayıran temel özellik, o mineralin her zaman aynı kimyasal bileşime sahip olmasıdır. Aynı tür mineralden alınan örneklerde her zaman aynı elementler, aynı miktarlarda bulunur; ama aynı tür kayaçtan alınan örnekler birbirinden çok farklı bileşimlerde olabilir. Kayaçlar genellikle çeşitli mineral karışımlarından oluşur.
Minerallerin önemlice bir bölümü korkayaçlarda oluşmuştur; bazen volkanik kayaç da denen korkayaçlar, magmanın, yani erimiş haldeki mineral maddeleri karışımının soğuyup katılaşması sonucunda ortaya çıkan kayaç türüdür. Erimiş kütle soğurken mineral kristalleri oluşur. Granit kayaçlarında bulunan mika, feldispat, hornblend ve kuvars mineralleri bu biçimde oluşmuştur. Bazı başka mineraller ise, başkalaşım kayaçlarındaki (yüksek ısı ve basınç etkisi altında değişime uğramış kayaçlar) ısının ve basıncın etkisiyle oluşmuştur. Şeyllerde görülen grena bu tür bir başkalaşım mineralidir.
Korkayaçların aşınması sonucunda, bu kayaçlardaki mineraller kayaç bloğundan ayrılarak akarsularca başka yerlere taşınır ve buralarda dibe çökerek, kumtaşı, kiltaşı ve konglomera (karışım) çökellerini oluştururlar. Örneğin kumtaşı, kuvars taneciklerinin bu yolla birikip birbirine yapışmasıyla ortaya çıkar.
Bazı mineraller ise çözeltiden çökelme yoluyla damarlar halinde oluşur. Korkayaçlar soğurken sular, kayaçlardaki çeşitli mineralleri eriterek (çözündürerek) uzaklara taşır; daha sonra bu kızgın sular yerkabuğundaki çatlaklar arasından süzülürken, içindeki mineraller çatlaklara çökelir ve böylece mineral damarları ortaya çıkar. Mineral damarlarının büyük bölümü, önemli miktarlarda değerli metaller içerir.
Maden
Maden, yer kabuğunun iç ve dış doğal etkenlerle oluşan, ekonomik yönden değer taşıyan minerallere verilen addır.
Ülkemizdeki başlıca madenler nelerdir?
a. Demir b. Bakır c. Bor ç. Krom d. Boksit e. Cıva f. Kükürt g. Fosfat
h. Zımpara Taşı i. Manganez j. Mermer k. Volfram l. Asbest
A. Demir
Yerkabuğunda en çok bulunan metaldir. Tüm metaller içerisinde en çok kullanılandır ve tüm dünyada üretilen metallerin %95’ini oluşturur.
Ülkemiz bu maden bakımından oldukça zengindir. Düşük fiyata ve yüksek dayanıklılık özelliklerine sahip olduğundan birçok alanda bu madenden faydalanılır.
Demir volkanik faaliyetlerin sık olduğu arazilerde oluşan madenlerden biridir.
Çıkarıldığı yerler:
Karabük,
Divriği (Sivas),
Simav(Kütahya),
Hekimhan(Malatya),
Eymir(Balıkesir).
B. Bakır
Altına benzemesiyle bakır, bugünde önemini yitirmemiştir.
Kırmızımsı bir metal olan bakır, doğal ortamda, kayalarda, toprakta, suda ve havada bulunur. Bilinen tüm canlılar için olmazsa olmaz bir elementtir. Kolay işlenebilmesi ve renginin Demirden sonra ülkemizdeki en önemli madendir. Bakır volkanik faaliyetlerin fazla olduğu arazilerde yaygın olan madenlerimizdendir.
Çıkarıldığı yerler:
Murgul(Artvin)
Küre(Kastamonu)
Maden(Elazığ)
C. Bor
Bor madeni ilk bakışta beyaz bir kayayı andırıyor. Çok sert ve ısıya dayanıklı olan bu maden, doğada tuz şeklinde bulunmaktadır. Roket yakıtından diş macunu yapımına kadar her alanda kullanılan bir madendir. Dünya bor rezerv dağılımına bakıldığına ülkemiz %72’lik payla Dünya’da ilk sırada yer alır.
.
Çıkarıldığı yerler;
Bigadiç, Sındırgı, Susurluk (Balıkesir),
M. Kemalpaşa(Bursa),
Seyitgazi(Eskişehir),
Emet(Kütahya).
D. Krom
Çelik grisi renginde, parlak, çok sert, iyi cilalanabilen ve paslanmayan metalik bir elementtir.
Ülkemiz, krom madeni bakımından dünyanın en zengin ülkelerinden biridir. Ülkemizin dışarıya en çok sattığı madendir. Ayrıca krom çıkarma bakımından da ülkeler arasında başta gelenlerdendir.
Çıkarıldığı yerler:
Guleman(Elazığ),
Fethiye, Köyceğiz, Milas (Muğla),
Orhaneli(Bursa),
Acıpayam(Denizli)
E. Boksit
İnce taneler ve katı killer halinde görülür. Alüminyumun ham maddesidir Ülkemizin en zengin rezerve sahip olduğu madenlerden biridir.
Çıkarıldığı yerler:
Seydişehir(Konya),
Akseki(Antalya),
Milas(Muğla),
Saimbeyli(Adana)
F. Cıva
Doğada sıvı halde bulunan tek madendir. Tıpta, eczacılıkta, termometrelerde ve fotoğrafçılıkta kullanılır.
Çıkarıldığı yerler:
Ödemiş(İzmir),
Sarayönü(Konya),
Banaz(Uşak),
Gönen(Balıkesir)
G. Kükürt
Limon sarısında, katı bir cisimdir. Doğada yaygın olarak bulunan bir elementtir. Eski volkanların yakınında doğal halde bulunur.
Bağcılıkta önemli yeri vardır. Asmaların ve sebzelerin yapraklarında üreyen bakteriler kükürtlü bileşiklerle yok edilir.
Çıkarıldığı yerler:
Keçiborlu(Isparta),
Sarayköy(Denizli),
Simav(Kütahya)
Diyadin(Ağrı)
H. Fosfat
Çıkarıldığı yerler:
Mazıdağı(Mardin),
Kilis
I. Zımpara Taşı
Çeşitli kesici, törpüleyici ve silici aletlerin yapımında kullanılan zımpara taşı yönünden ülkemiz çok zengindir.
Çıkarıldığı yerler:
Tire(İzmir),
Manisa
Söke(Aydın),
Milas(Muğla),
Tavas(Denizli).
J. Manganez
Çıkarıldığı yerler:
Uşak, Afyon, Muğla, Adana, Erzincan, Artvin, Trabzon. K. Mermer
Ülkemiz mermer bakımından zengindir.
Çıkarıldığı yerler:
Afyon, Kütahya, Marmara Adası, Kırşehir, Tokat, İzmir,
L.Volfram(Tungsten)
Çok sert olması nedeniyle özel sanayi çeliği olarak kullanılır.
Çıkarıldığı yerler:
Uludağ(Bursa)
M. Asbest
Diğer bir adı Amyant olan bu maden 14 bin °C sıcaklığa dayanıklıdır.
Çıkarıldığı yerler:
Eskişehir
Bursa
Erzincan
Diğer Cevaplara Gözat
Yerkabuğundaki katı, çoğunlukla kristal yapılı kimyasal karışımlara (bileşiklere) mineral denir. Mineral ile kayaç birbirine karıştırılmamalıdır. Belirli bir minerali kayaçtan ayıran temel özellik, o mineralin her zaman aynı kimyasal bileşime sahip olmasıdır. Aynı tür mineralden alınan örneklerde her zaman aynı elementler, aynı miktarlarda bulunur; ama aynı tür kayaçtan alınan örnekler birbirinden çok farklı bileşimlerde olabilir. Kayaçlar genellikle çeşitli mineral karışımlarından oluşur.
Minerallerin önemlice bir bölümü korkayaçlarda oluşmuştur; bazen volkanik kayaç da denen korkayaçlar, magmanın, yani erimiş haldeki mineral maddeleri karışımının soğuyup katılaşması sonucunda ortaya çıkan kayaç türüdür. Erimiş kütle soğurken mineral kristalleri oluşur. Granit kayaçlarında bulunan mika, feldispat, hornblend ve kuvars mineralleri bu biçimde oluşmuştur. Bazı başka mineraller ise, başkalaşım kayaçlarındaki (yüksek ısı ve basınç etkisi altında değişime uğramış kayaçlar) ısının ve basıncın etkisiyle oluşmuştur. Şeyllerde görülen grena bu tür bir başkalaşım mineralidir.
Korkayaçların aşınması sonucunda, bu kayaçlardaki mineraller kayaç bloğundan ayrılarak akarsularca başka yerlere taşınır ve buralarda dibe çökerek, kumtaşı, kiltaşı ve konglomera (karışım) çökellerini oluştururlar. Örneğin kumtaşı, kuvars taneciklerinin bu yolla birikip birbirine yapışmasıyla ortaya çıkar.
Bazı mineraller ise çözeltiden çökelme yoluyla damarlar halinde oluşur. Korkayaçlar soğurken sular, kayaçlardaki çeşitli mineralleri eriterek (çözündürerek) uzaklara taşır; daha sonra bu kızgın sular yerkabuğundaki çatlaklar arasından süzülürken, içindeki mineraller çatlaklara çökelir ve böylece mineral damarları ortaya çıkar. Mineral damarlarının büyük bölümü, önemli miktarlarda değerli metaller içerir.
Maden
Maden, yer kabuğunun iç ve dış doğal etkenlerle oluşan, ekonomik yönden değer taşıyan minerallere verilen addır.
Ülkemizdeki başlıca madenler nelerdir?
a. Demir b. Bakır c. Bor ç. Krom d. Boksit e. Cıva f. Kükürt g. Fosfat
h. Zımpara Taşı i. Manganez j. Mermer k. Volfram l. Asbest
A. Demir
Yerkabuğunda en çok bulunan metaldir. Tüm metaller içerisinde en çok kullanılandır ve tüm dünyada üretilen metallerin %95’ini oluşturur.
Ülkemiz bu maden bakımından oldukça zengindir. Düşük fiyata ve yüksek dayanıklılık özelliklerine sahip olduğundan birçok alanda bu madenden faydalanılır.
Demir volkanik faaliyetlerin sık olduğu arazilerde oluşan madenlerden biridir.
Çıkarıldığı yerler:
Karabük,
Divriği (Sivas),
Simav(Kütahya),
Hekimhan(Malatya),
Eymir(Balıkesir).
B. Bakır
Altına benzemesiyle bakır, bugünde önemini yitirmemiştir.
Kırmızımsı bir metal olan bakır, doğal ortamda, kayalarda, toprakta, suda ve havada bulunur. Bilinen tüm canlılar için olmazsa olmaz bir elementtir. Kolay işlenebilmesi ve renginin Demirden sonra ülkemizdeki en önemli madendir. Bakır volkanik faaliyetlerin fazla olduğu arazilerde yaygın olan madenlerimizdendir.
Çıkarıldığı yerler:
Murgul(Artvin)
Küre(Kastamonu)
Maden(Elazığ)
C. Bor
Bor madeni ilk bakışta beyaz bir kayayı andırıyor. Çok sert ve ısıya dayanıklı olan bu maden, doğada tuz şeklinde bulunmaktadır. Roket yakıtından diş macunu yapımına kadar her alanda kullanılan bir madendir. Dünya bor rezerv dağılımına bakıldığına ülkemiz %72’lik payla Dünya’da ilk sırada yer alır.
.
Çıkarıldığı yerler;
Bigadiç, Sındırgı, Susurluk (Balıkesir),
M. Kemalpaşa(Bursa),
Seyitgazi(Eskişehir),
Emet(Kütahya).
D. Krom
Çelik grisi renginde, parlak, çok sert, iyi cilalanabilen ve paslanmayan metalik bir elementtir.
Ülkemiz, krom madeni bakımından dünyanın en zengin ülkelerinden biridir. Ülkemizin dışarıya en çok sattığı madendir. Ayrıca krom çıkarma bakımından da ülkeler arasında başta gelenlerdendir.
Çıkarıldığı yerler:
Guleman(Elazığ),
Fethiye, Köyceğiz, Milas (Muğla),
Orhaneli(Bursa),
Acıpayam(Denizli)
E. Boksit
İnce taneler ve katı killer halinde görülür. Alüminyumun ham maddesidir Ülkemizin en zengin rezerve sahip olduğu madenlerden biridir.
Çıkarıldığı yerler:
Seydişehir(Konya),
Akseki(Antalya),
Milas(Muğla),
Saimbeyli(Adana)
F. Cıva
Doğada sıvı halde bulunan tek madendir. Tıpta, eczacılıkta, termometrelerde ve fotoğrafçılıkta kullanılır.
Çıkarıldığı yerler:
Ödemiş(İzmir),
Sarayönü(Konya),
Banaz(Uşak),
Gönen(Balıkesir)
G. Kükürt
Limon sarısında, katı bir cisimdir. Doğada yaygın olarak bulunan bir elementtir. Eski volkanların yakınında doğal halde bulunur.
Bağcılıkta önemli yeri vardır. Asmaların ve sebzelerin yapraklarında üreyen bakteriler kükürtlü bileşiklerle yok edilir.
Çıkarıldığı yerler:
Keçiborlu(Isparta),
Sarayköy(Denizli),
Simav(Kütahya)
Diyadin(Ağrı)
H. Fosfat
Çıkarıldığı yerler:
Mazıdağı(Mardin),
Kilis
I. Zımpara Taşı
Çeşitli kesici, törpüleyici ve silici aletlerin yapımında kullanılan zımpara taşı yönünden ülkemiz çok zengindir.
Çıkarıldığı yerler:
Tire(İzmir),
Manisa
Söke(Aydın),
Milas(Muğla),
Tavas(Denizli).
J. Manganez
Çıkarıldığı yerler:
Uşak, Afyon, Muğla, Adana, Erzincan, Artvin, Trabzon. K. Mermer
Ülkemiz mermer bakımından zengindir.
Çıkarıldığı yerler:
Afyon, Kütahya, Marmara Adası, Kırşehir, Tokat, İzmir,
L.Volfram(Tungsten)
Çok sert olması nedeniyle özel sanayi çeliği olarak kullanılır.
Çıkarıldığı yerler:
Uludağ(Bursa)
M. Asbest
Diğer bir adı Amyant olan bu maden 14 bin °C sıcaklığa dayanıklıdır.
Çıkarıldığı yerler:
Eskişehir
Bursa
Erzincan
Diğer Cevaplara Gözat
Cevap : Mineraller hakkında bilgi
Mineral, kayaçların yapısını oluşturan, belirli bir kimyasal birleşime sahip organik veya inorganik özellikteki büyük ve karmaşık bir element grubu. Mineral, vücudun kendi kendine oluşturamadığı inorganik maddeler olan mineraller, vitaminler ile birlikte çalışarak vücutça en fazla ihtiyaç duyulan bölgelere etkin bir şekilde ulaşmalarını sağlarlar. Dolayısıyla insan vücudunun en az vitaminler kadar minerallere de ihtiyacı vardır. Kan basıncında, kalp ritminde, kas fonksiyonlarında, vücuttaki sıvı dengesinin devamlılığında, üremede oldukça önemli rol oynayan mineraller ayrıca kan oluşumunu ve sağlıklı sinir fonksiyonları gelişimini de kontrol ederler. Özellikle büyüme ve gelişme çağındaki çocuklarda mineral eksiklikleri oldukça büyük sorunlara neden olabilmektedir.
Mineraller
Doğada atomlar bir araya gelerek mineralleri oluştururlar. Mineraller şu üç temel özelliğe sahiptirler:
1. Kristal yapılı doğal oluşuklardır.
2. inorganik bileşiklerdir.
3. Çok az değişen belli bir kimyasal bileşim ve fiziksel özelliğe sahiptirler.
Bir bileşiğin mineral olabilmesi için bu üç özelliği bir arada göstermesi lazımdır. Bu özelliklere göre mineral şöyle tanımlanabilir. Mineral doğal olarak oluşmuş ve çok az değişebilen belli bir kimyasal bileşim ve fiziksel özelliklere sahip kristal inorganik bileşiklere denir. Mineraller kristalin bileşiklerdir. Yani cam gibi çok hızlı soğumuş olan amorf bileşiklerin aksine düzenli bir iç yapıya sahiptirler. Kristal düzenli iç yapılarını dışa vuran dolayısıyle düzgün yüzeylerle kuşatılmış katı parçacıklardır. Kristal ve kristalin sözcükleri anlam bakımından farklıdır. Bu farkı şu ifadede görmek mümkündür. Tüm mineraller kristalindir ama geometrik kristal şeklinde olmaları zorunluluğu yoktur.
Mineral gruplar doğal olarak kayaları oluşturur. Kayalar yerkabuğunun temel katı kısımlarıdır. Kayaların tümütamamen minerallerden oluşmayabilir. Yani kayaların bazıları kristalin olmayan materyali de içerebilirler. Özellikle çok çabuk soğumuş olan volkanik kayalar kristalin olmayan amorf materyalden ibarettir. Soğuma biraz daha yavaş ise o taktirde kaya kristalin ve amorf materyali bir arada içerir. Soğumanın çok yavaş olduğu hallerde ise kaya tamamen kristalin materyalden oluşur.
Yerkabuğunun ağırlıkça % 99'unu sekiz elementin oluşturur. Bu temel 8 element çeşitli kombinasyonlar halinde bir araya gelerek mineralleri mineraller de kayaları oluşturmaktadır. Dolayısıyla kaya ve mineralleri tanıyıp anlayabilmek için daha fazla elementi tanıma zorunluluğu yoktur. Kayaların hacimce % 90'nını oksijen oluşturur. Çünkü oksijen atomları (iyonları) diğerlerine kıyasla büyüktür. Bu temel yapı taşı ile birlikte az miktarda fakat çok sayıdaki diğer elementlerin çeşitli kombinasyonları sonucu bugün keşfedilmiş 2000'i aşkın mineral çeşidi ortaya çıkmaktadır. Ancak bunlardan 20'si yaygın olan minerallerdir. Hatta bunlardan da sadece 10'u tüm minerallerin % 90'ını oluşturur.
Minerallerin strüktürlerinin anlaşılmasında temel husus minerali oluşturan atomların (daha doğrusu iyonların) bir araya gelme veya diğer iyonların oksijen iyonlarına uyma şeklinin kavranmasıdır. Yani diğer iyonları oksijen atomu ile uyumlu bir biçimde ve bir model içerisinde düzenlenmesi kristal şekillerini ortaya çıkarır.
Mineral, kayaçların yapısını oluşturan, belirli bir kimyasal birleşime sahip organik veya inorganik özellikteki büyük ve karmaşık bir element grubu. Mineral, vücudun kendi kendine oluşturamadığı inorganik maddeler olan mineraller, vitaminler ile birlikte çalışarak vücutça en fazla ihtiyaç duyulan bölgelere etkin bir şekilde ulaşmalarını sağlarlar. Dolayısıyla insan vücudunun en az vitaminler kadar minerallere de ihtiyacı vardır. Kan basıncında, kalp ritminde, kas fonksiyonlarında, vücuttaki sıvı dengesinin devamlılığında, üremede oldukça önemli rol oynayan mineraller ayrıca kan oluşumunu ve sağlıklı sinir fonksiyonları gelişimini de kontrol ederler. Özellikle büyüme ve gelişme çağındaki çocuklarda mineral eksiklikleri oldukça büyük sorunlara neden olabilmektedir.
Mineraller
Doğada atomlar bir araya gelerek mineralleri oluştururlar. Mineraller şu üç temel özelliğe sahiptirler:
1. Kristal yapılı doğal oluşuklardır.
2. inorganik bileşiklerdir.
3. Çok az değişen belli bir kimyasal bileşim ve fiziksel özelliğe sahiptirler.
Bir bileşiğin mineral olabilmesi için bu üç özelliği bir arada göstermesi lazımdır. Bu özelliklere göre mineral şöyle tanımlanabilir. Mineral doğal olarak oluşmuş ve çok az değişebilen belli bir kimyasal bileşim ve fiziksel özelliklere sahip kristal inorganik bileşiklere denir. Mineraller kristalin bileşiklerdir. Yani cam gibi çok hızlı soğumuş olan amorf bileşiklerin aksine düzenli bir iç yapıya sahiptirler. Kristal düzenli iç yapılarını dışa vuran dolayısıyle düzgün yüzeylerle kuşatılmış katı parçacıklardır. Kristal ve kristalin sözcükleri anlam bakımından farklıdır. Bu farkı şu ifadede görmek mümkündür. Tüm mineraller kristalindir ama geometrik kristal şeklinde olmaları zorunluluğu yoktur.
Mineral gruplar doğal olarak kayaları oluşturur. Kayalar yerkabuğunun temel katı kısımlarıdır. Kayaların tümütamamen minerallerden oluşmayabilir. Yani kayaların bazıları kristalin olmayan materyali de içerebilirler. Özellikle çok çabuk soğumuş olan volkanik kayalar kristalin olmayan amorf materyalden ibarettir. Soğuma biraz daha yavaş ise o taktirde kaya kristalin ve amorf materyali bir arada içerir. Soğumanın çok yavaş olduğu hallerde ise kaya tamamen kristalin materyalden oluşur.
Yerkabuğunun ağırlıkça % 99'unu sekiz elementin oluşturur. Bu temel 8 element çeşitli kombinasyonlar halinde bir araya gelerek mineralleri mineraller de kayaları oluşturmaktadır. Dolayısıyla kaya ve mineralleri tanıyıp anlayabilmek için daha fazla elementi tanıma zorunluluğu yoktur. Kayaların hacimce % 90'nını oksijen oluşturur. Çünkü oksijen atomları (iyonları) diğerlerine kıyasla büyüktür. Bu temel yapı taşı ile birlikte az miktarda fakat çok sayıdaki diğer elementlerin çeşitli kombinasyonları sonucu bugün keşfedilmiş 2000'i aşkın mineral çeşidi ortaya çıkmaktadır. Ancak bunlardan 20'si yaygın olan minerallerdir. Hatta bunlardan da sadece 10'u tüm minerallerin % 90'ını oluşturur.
Minerallerin strüktürlerinin anlaşılmasında temel husus minerali oluşturan atomların (daha doğrusu iyonların) bir araya gelme veya diğer iyonların oksijen iyonlarına uyma şeklinin kavranmasıdır. Yani diğer iyonları oksijen atomu ile uyumlu bir biçimde ve bir model içerisinde düzenlenmesi kristal şekillerini ortaya çıkarır.
Cevap : Maden hakkında bilgi
Maden, yer kabuğunun iç ve dış doğal etkenlerle oluşan, ekonomik yönden değer taşıyan minerallere verilen addır.
Ve ekonomiye kazandırılması süreci, jeoloji mühendislerinden, maden mühendisleri ve metalurji ve malzeme mühendislerine kadar çeşitli mühendislik dallarında çalışan mühendisleri içine alan uzun bir süreçtir. Birçok maden çeşidi vardır. Yer altından çıkartılır.
Elmas madeni bu gruba örnek olarak verilebilir.
Maden, yer kabuğunun iç ve dış doğal etkenlerle oluşan, ekonomik yönden değer taşıyan minerallere verilen addır.
Ve ekonomiye kazandırılması süreci, jeoloji mühendislerinden, maden mühendisleri ve metalurji ve malzeme mühendislerine kadar çeşitli mühendislik dallarında çalışan mühendisleri içine alan uzun bir süreçtir. Birçok maden çeşidi vardır. Yer altından çıkartılır.
Elmas madeni bu gruba örnek olarak verilebilir.