Cevap :

Modern Türk Şiiri Geleneğinin Özellikleri:

1. Bu şiir geleneğinde şiirde ölçünün, nazım biriminin ve kafiyenin şart olmadığı savunulmuş ve ölçüsüz ve kafiyesiz şiirlerin örnekleri verilmiştir.
2. Yeni nazım biçimleri, Türk edebiyatında ilk kez, Tanzimat dönemin sonra kullanılmaya başlar.
3. Bu nazım biçimleri edebiyatımıza Batı edebiyatından girmiştir.
4. Bu gelenekte oluşan nazım biçimlerinde, bentlerdeki dize sayısı eşit olmayabilir.
5. Bentler, şiir içinde başlı başına bir anlam bütünlüğü göstermezler. An yönünden bentler arasında sıkı bir bağ vardır ve bentlerin yerleri de değişmez.
6. Şiire günlük hayat konu olmaya başlamıştır.
7. Her şiirin, konusuyla ilgili bir adı vardır.
8. Şiirde konu birliği vardır.
9. Şiirde şairin mahlası (takma adı) bulunmaz.
10. Yeni Türk şiirinde nazım birimi beyit ya da dörtlük değil, dizedir.
11. Dizede her zaman anlam bütünlüğü olmayabilir. Bir dizede tamamış düşünce, öteki dizeye geçebilir.
12. Divan şiirindeki gibi soyut değil, somut konular işlenmeye başlanmıştır.
13. Dizelerin uyaklanışı, şairin isteğine göre değişmiştir.
14. Tekdüze ölçülerden çok karma ölçülere yer verilmiştir (Bir şiirde aru değişik kalıplarının kullanılması gibi).
15. Çoğunlukla serbest ölçü kullanılmıştır.
16. Bu şiir geleneğinde kullanılan bazı nazım şekilleri şunlardır: Sone, balad, terzarima, serbest müstezat ...

Örnekler:

görünmez bir mezarlıktır zaman
şairler dolaşır saf saf
tenhalarında şiir söyleyerek
kim duysa / korkudan ölür
-tahrip gücü yüksek-
saatli bir bombadır patlar
an gelir
attilâ ilhan ölür
Attila İlhan

Yaşamayabileydim yazar mıydım hiç şiir?
-Yaşama!
-Ya bileydim?
Yazar: Mıydım
Hiç: Şiir.
İSMET ÖZEL

EKMEK VE YILDIZLAR
Ekmek dizimizde
Yıldızlar uzakta ta uzakta
Ekmek yiyorum, yıldızlara bakarak
Öyle dalmışım ki sormayın
Bazen şaşırıp ekmek yerine
Yıldız yiyorum
Oktay Rıfat

ANLATAMIYORUM
Ağlasam sesimi duyar mısınız,
Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz,
Gözyaşlarıma, ellerinizle?
Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önce.
Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum; Anlatamıyorum.
Orhan VELİ

---

---

Diğer Cevaplara Gözat