Müdirenin söylediğine göre, ders esnasında
komşularımı lakırdıya tutmamayı, uslu uslu
muallimi dinlemeyi öğreninceye kadar orada bir
sürgün hayatı geçirmeye mahkûmdum.
Bir yanımda kocaman bir tahta direk vardır. Ne
yapılsa sınıftan çıkarılmasına imkân olmayan ve
ara sıra çakımın ucuyla ötesine berisine açtığım
yaracıklara stoik bir vakarla tahammül eden sessiz
sedasız, ağırbaşlı ve upuzun bir komşu.
Öte yanımda manastır terbiyesinin istediği serin ve
mağrur loşluğu temin için yapılmışa benzeyen ve
panjurları hiç açılmayan bir uzun pencere dururdu.
Ehemmiyetli bir keşif yapmıştım. Göğsümü sıraya
yaslayıp çenemi biraz yukarı kaldırdığım vakit
panjurların arasından gökyüzünün bir parçasıyla bir
büyük akasyanın yaprakları arasından tek bir
apartman penceresi ve bir balkon parmaklığı
görünürdü.
Doğrusunu söylemek lâzım gelirse, manzara hiç de
zengin değildi. Pencere her zaman kapalı durur,
balkon parmaklığına hemen daima bir ufak çocuk
şiltesi ile yorgan asılırdı.
Cümlelerin ögelerinin bulunmasını istiyorum
12. Sınıf