Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

  • Tarih
  • 3 yıl önce
  • 1 Cevap

Orhun yazıtları ile nutuk arasındaki farklar nelerdir?

Orhun yazıtları ile nutuk arasındaki farklar nelerdir?

Bu soruya 1 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    gokturk

    • 2020-05-13 15:21:19

    Cevap : Orhun yazıtları ile nutuk arasındaki Farklılıklar;
    1. Orhun Abideleri'nde Bilge Kağan önce yaptıklarını anlatır, sonra öğüt verir. Gençliğe Hitabe'nin öncesinde Ata yaptıklarını Nutuk'ta anlatır, Gençliğe Hitabe, Nutkun sonundaki öğüt kısmıdır.
    2. Bilge Kağan yaşadıkları sıkıntıları anlatır.Bu sıkıntıları bir daha yaşayabileceğimizi,göre tedbirli davranmamızı ister.Atatürk ise gelecekte ülkenin başına gelebilecekler hakkında öngörüde bulunur.Bilge Kağan geçmişten,Atatürk gelecekten bahseder.Eserlere şöyle bir göz atınız,bunu göreceksiniz.
    Detay 1 :
    Köktürk yazıtlarının ve Onuncu Yıl Nutkunun karşılatırılması

    Onuncu yıl nutkunda tema milletimizin tehlikelere karşı uyanık olması öğütleniyor.tarihi ve kültürel önemlerinde ise o dönemin özellikleri göz önüne alındığında ülkemizin düşmanlar tarafından işgal edilmek üzere olunması...
    Köktürk yazıtları yoluğ tiğin tarafından yazılmış.Dil yabancı etkilerden uzak ve yalın bir türkçedir.yazıtlarda yer yer gerçekçi tarih dili yer yer eleştiri cümleleri yer yer güçlü bir söylev dili kullanılmıştır.Yazıtta aliterasyonlu bir söyleyiş vardır.

    Orhun yazıtlarında Türk ulusunun benliğini unutmaması ve birlik olması gerektiği düşmanın tatlı sözüne ve hediyelerine kanmaması gerektiği vurgulanıyor.
    Yazıtlarda dağılan göktürkleri bilge kağan ve kardeşi kül tiğin tarafgından bir araya getirilişi ve göktürk devletinin yeniden kuruluşu anlatılıyor. Köktürk Yazıtları’nda dağılan Göktürkleri Bilge Kağan ve kardeşi Kültiğin tarafından, bir araya getirilişi ve Göktürk devletinin yeniden kuruluşu anlatılmaktadır. Nutuk’ta ise ulusal varlığı sona ermiş sayılan büyük Türk Ulusu’nun, bağımsızlığını nasıl kazandığını; bilim ve tekniğin en son verilerine dayanan ulusal ve çağdaş bir Devleti nasıl kurduğunu anlatılır.

    Köktürk Yazıtları’nda yabancı yer adları hariç dil öztürkçedir, anlaşılır ve yalındır. Aliterasyonlar vardır. Nutuk’ta ise tüm metinde halka sesleniş ve öğütler ön plandadır. Dilde Osmanlıca, Farsça etkileri gözükmektedir. Dili Köktürk Yazıtlarındaki gibi saf, arı bir Türkçe değildir.

    Köktür Yazıtları tarihimizdeki ilk yazılı eserlerdir. Türk tarihi ve edebiyatı açısından bu yönüyle çok önemlidir. Devrin şartları, gelenek ve görenekleri, Türk toplumun siyasi ve sosyal yapısını anlamamızı sağlar. Nutuk’ta ise o günkü Türkiye’nin gelişim tarihi gözler önüne serilmektedir. Birinci Dünya Savaşında Anadolu’nun durumu ve kurtuluş çareleri, milli teşkilatların kurulması ve kongreler, İstanbul hükümeti ile ilişkiler, Cumhuriyetin ilanı, halifeliğin kaldırılması gibi daha birçok konu ayrıntılarıyla ele alınmıştır.

    Nutukta dil çoğu zaman sesleniş içermektedir. Yazıtlarda ise bazen gerçekçi tarih dili bazen eleştiri cümleleri bazen de güçlü bir söylev dili kullanılmıştır.
    Köktürk yazıtları Türk ulusunun benliğini unutmaması ve birlik olması, düşmanın tatlı sözüne, hediyelerine kanmaması gerektiğini vurgulamak için yazılmıştır. Nutuk da milletimizin tehlikelere karşı uyanık olması öğütlemek, tarihimizi hatırlamak amacıyla yazılmıştır.

    Nutuk Atatürk tarafından tüm Türk ulusuna, yazıtlar ise Yoluğ Tiğin tarafından Göktürk halkına yazılmıştır.


    Detay 2:
    Orhun Anıtları'ndan Gençliğe Hitabe'ye

    Moğolistan’daki Orhun Vadisi’nde bulunan ve Türk tarihinin en eski belgeleri sayılan Orhun Yazıtları’nın içinde bulunduğu Orhun Müzesi açıldı. 6 milyon dolarlık bir proje ile gerçekleşen bu büyük kültür eseriyle Orhun Kitabeleri her türlü fiziki tahrip ve tabiat şartlarına karşı koruma altına alınmış oldu.

    Türk tarihine ışık tutan en önemli belgelerden biri olan Orhun Yazıtları, Thomsen adlı bir İngilizce profesörünün büyük himmetiyle okunabilmiştir. Ruslara esir düşen bir İsveçli subay sürgünden dönüşünde Orhun Irmağı kenarında bazı yazılı taşlar gördü. Yalnızca bir merak saikiyle bunların fotoğraflarını çekti. Bu fotoğrafları ülkesinde bir arkeoloji dergisinde yayımladı. Hiçbir yorum yapılmadan basılan bu fotoğraflar, mesleği İngilizce okutmanı olan Thomsen’in dikkatini çeker. Uzun yıllar üzerinde çalıştığı bu yazıtların hiçbir ülkenin alfabesine benzemeyen bir dille yazılmış olduğunu görür. Yine uzun çalışmalar sonunda bu bölgede hüküm süren bütün tarih çağlarını incelemeye alır. Buralarda yaşayan milletlerin kimler olduğunu araştırırken Türk tarihine ulaşır. Buradan hareketle, uykusuz geçen günler sonunda insanüstü bir gayretle Orhut Yazıtları’nı okumayı başarır. 1900’lü yıllarda yayımladığı kitap bizim tarihçilerimizden ve Türkçülük hareketinin doğuşunda büyük payı bulunan Necip Asım (Yazıksız) Bey tarafından bir broşür olarak basılmıştır.

    “PEK ESKİ TÜRK YAZISI ORHUN ABİDELERİ” adını taşıyan bu eserciğin 1926 yılında Necip Asım Bey tarafından imzalanan bir nüshası Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya da gönderilmiştir.

    Çankaya’daki Atatürk kitaplığında bulunan ve müellifinin imzasını taşıyan bu kitapçık Atatürk tarafından büyük bir dikkatle okunup tetkik edilmiştir. Atatürk’ün “Büyük Nutuk” adlı eserinin sonundaki Gençliğe Hitabe ile karşılaştırdığımızda ve hatta 10. Yıl Nutku ile mukayese ettiğimizde Atatürk’ün bu küçük kitaptan ne kadar etkilendiğini açıkça görürüz. Kitabın pek çok sayfasında birçok cümlenin altının çizilip kenarına notlar düşüldüğü olmuştur. Özellikle bu kitabelerin çok ünlü olan şu paragrafı ile Gençliğe Hitabe’deki bazı ilgili cümleler karşılaştırılınca anlaşılır.

    Ey Türk! Oğuz beyleri; milleti, dinleyin:
    Yukarıda tanrı basmasa (gök)
    Aşağıda yer delinmezse
    Türk milleti ülkeni, türeni kim bozdu?
    Ey Türk milleti... kendine dön!..
    Ocağı tüten Türk milleti idiniz, düşün!...
    Bilge Kağan (683-734)

    Yukarıda verdiğimiz ve Orhun Anıtları’ndan aldığımız satırları 1970’li yıllarda yayıncılık yaptığım zaman, her kitabın baş tarafına “epigraf” olarak almıştım. Bu bölüm Hüseyin Nihal Atsız Hoca’nın benim için yaptığı özel çevirisinden alınmıştır. Nihat Sami Banarlı, Atsız Beğ’in “Türk Edebiyatı” adlı eserinden bahsederken, “Orhun Anıtları’nın en güzel ve aslına uygun çevirisinin Nihal Atsız tarafından yapıldığını belirtir. Anıtların bünyesi altında toplandığı bu müze’nin, milli tarihimize olduğu kadar bütün insanlık ve uygarlık tarihine de kazandırılması çağımızın en büyük kültür olayları arasında sayılmalıdır

    Diğer Cevaplara Gözat
    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.