İşte Cevaplar
Hikaye geçtiği tek bir mekân yoktur, birçok mekân vardır. Kubbealtı vezirleri ve sadrazamın mekânı Divan (Babıâli hükümet konağı)dır.
Ana karakter Muhsin Çelebi’nin evi ise Üsküdar’dadır.
“Sadrazam, o akşam kahyasını Muhsin Çelebi’nin Üsküdar’daki evine gönderdi.” cümlesinden anlıyoruz.
Bir diğer mekân ise hikâyenin sonlarını teşkil eden Safevîlerin Tebriz kalesidir. Hikâyede bu mekâna şöyle yer verilmektedir:
“Sadrazam tam bizim aradığımız adam işte dedi. Bu kadar korkusuz bir adam, devletine, ulusuna yapılacak hakareti de çekemez, ölümden korkarak, göreceği hakaretlere eyvallah diyemezdi. Kavuğu hafifçe salladı:
– Seni Tebriz’e elçi göndereceğiz. Muhsin Çelebi sordu:
– Katınızda bu kadar nişancılar, kâtipler, hocalar var. Niçin onlardan birini seçmiyorsunuz?”….
Diğer mekân vurgusu ise, “Sonra padişahın mektubunu koynuna koyarak yola düzüldü. Konak konak ilerledikçe bu yeni elçinin gösterişi, zenginliği, hele incili kaftanının ünü bütün Anadolu’dan geçerek Şah İsmail’in ülkesine ulaşıyordu. Muhsin Çelebi bir gün Tebriz Kalesi’ne büyük bir gösterişle girdi.” cümleleridir.
Diğer Cevaplara Gözat