İşte Cevaplar
Cevap : Sözlükte REDİF Nedir:
Redif Nedir? (Özet)
Şevk bir zincirdir gönlüm ânın divânesi -vâne: Zengin kafiye
Efendimsin cihânda itibârım varsa sendendir – ım varsa sendendir: Redif
Meyân-ı âşıkânda iştihârım varsa sendendir -âr(aar olduğundan): Zengin Kafiye
Şeyh Galib Bizim elde bahar olur, yaz olur – olur : Redif
Göller dolu ördek olur, kaz olur – az: Tam Kafiye
Sevgi arasında yüz bin naz olur
Suçumu bağışla, ben sana kurban
* Redifler daima mısranın en sonunda bulunur, yani kafiyeden sonra gelir.
* Redifin olduğu her yerde mutlaka kafiye de vardır. Bu sebeple redifin bulunduğunu gördüğünüz her yerde kafiyeyi de bulmaya çalışınız.
Redif: Mısra sonlarında, görevleri aynı olan eklerin ya da anlamları aynı olan kelimelerin tekrarlanmasına redif denir. Tanımdan da anlaşılacağı üzere iki tür redif vardır:
a) Ek Halindeki Redifler
b) Kelime Halindeki Redifler
Eş görevli eklerin tekrarlanmasıyla oluşan rediflerdir. Türkçe'deki yapım ve çekim eklerini kavramadan, ek halindeki redifleri kavramanız mümkün olamayacaktır. Eğer bu konularda bir eksiğiniz varsa, önce bunları tamamlamanız ve ondan sonra ek halindeki redifleri kavramak için çaba sarf etmeniz gerekir.
Fakat, ek halindeki rediflerin çoğu, kelimeye bağlanan ekler olduğundan bu konudaki genel kural: "Kelimenin köklerinde kafiye, eklerinde ise redif vardır." şeklindedir. Bu kural bilinerek mısraya bakılırsa ek halindeki rediflerin geneli mısrada tahmin edilebilir. Ancak bu kural her zaman geçerli olmadığından yine de "ekler" konusunda bilgi sahibi olunması konunun kavranması açısından gereklidir.
Yukarıdaki beyitte, "ı" sesleri, ismin -i hali olduğundan yani, her ikisinin de görevi aynı olduğundan rediftir. Kelimenin köklerinde ise "ark" sesleri benzeştiğinden bunlar da zengin kafiyeyi oluşturur.
Bu beyite pratik yoldan yaklaşırsak: Beyitin birinci mısrasında, kafiyeye söz konusu olan kelimenin kökü "çark", ikinci mısrada ise kelimenin kökü "fark"tır. Dolayısıyla, "ı" seslerinin ek olduğu için redif olduğunu pratik yönden söyleyebiliriz.
Kelimenin köklerinde kafiye bulunduğundan "ark" seslerinde de zengin kafiye vardır.
Fakat, bu pratik yol her zaman işlemeyebilir:
Yukarıdaki dörtlükte, kelimelerin kökleri:
"köy", "su", "de" dir. Görüldüğü gibi kelimelerin köklerindeki sesler aynı değildir. Acaba burada "y" sesi kafiye olarak mı yoksa redif olarak mı alınacaktır?
Oysa, çözüm çok basittir."y" sesi birinci mısrada kelimenin köküne dahil olurken, ikinci ve üçüncü mısralarda yardımcı ses (kaynaştırma ünsüzü)'tir. Yani "y" seslerinin görevi farklıdır. Bu durum da kafiye tanımına uygun olduğundan kafiye olarak kabul edilecektir.
Aynı durum İstiklal Marşı'nın üçüncü kıtasında görülmektedir:
Yukarıdaki dörtlükte ise, kelimelerin kökleri:
"yaş", "şaş", "aş" ve "taş" kelimeleridir. Burada da kelime köklerinden sonra gelen "a" sesleri kafiye olarak mı yoksa, redif olarak mı alınmalı sorusu akla takılmaktadır. O halde, bu köklere eklenen "a" sesinin görevinin ne olduğunu incelemek gerekir:
İlk mısrada: yaş - a - r - ı - m ( kök, yapım eki, geniş zaman, yardımcı ses, I. tekil şahıs eki)
İkinci mısrada: şaş - a - r - ı - m ( kök, yardımcı ses, geniş zaman, yardımcı ses, I. tekil şahıs eki)
Üçüncü mısrada: aş - a - r - ı - m ( kök, yardımcı ses, geniş zaman, yardımcı ses, I. tekil şahıs eki)
Dördüncü mısrada: taş - a - r - ı - m ( kök, yardımcı ses, geniş zaman, yardımcı ses, I. tekil şahıs eki)
Yukarıda da görüldüğü gibi ilk mısradaki "a" sesi ile diğer "a" seslerinin görevleri farklıdır. Bu özellik sebebiyle, "a" seslerinin kafiye olarak alınması gerekir.
Aynı anlamdaki kelimelerin tekrarlanmasıyla meydana gelen rediflerdir. Bu tür redifleri mısralarda görebilmek oldukça kolaydır:
Yukarıdaki beyitte "razı değil" kelimeleri redif, ondan önceki "k" sesleri ise yarım kafiyedir.
Yukarıdaki beyitte "böyle bir söz" kelimeleri redif, ondan önceki "öyle" sesleri ise zengin kafiyedir..
Yukarıdaki beyitte "kimsesi" kelimeleri redif, ondan önceki "r" sesleri ise zengin kafiyedir..
Dikkat! >> Kelime halinde bulunan redfilerden hemen önce, ek halinde redif de bulunabilir. Böylece, ek halindeki redifle kelime halindeki redif arka arkaya gelebilir:
İkinci ve dördüncü mısralarda hem ek halinde redif, hem de kelime halinde redif bulunmaktadır. Yukarıdaki mısralarda "madan" ekleri "zarf-fiil"dir.
Bu parçada "karanlıkları" sözcükleri aynı anlamda olduğundan, sözcük (halinde) durumunda rediftir. -in" ekleri, kişi ekidir; aynı görevdedir. Kişi ekinden önceki "er" sesleri kafiyedir.
Bu parçada "gibi" sözcükleri redif, "ş" sesi uyaktır.
Bu parçada "-miş" eki, her iki sözcükte de geçmiş zaman ekleri olarak aynı görevde kullanıldığından ek halinde rediftir, "-lere" ve "-lara" eklerinde de çoğul eki ve durum ekleri (hal ekleri) aynı görevde olduğundan ek halinde rediftir. Bu eklerden önceki, "k" ve "l" sesleri uyaktır.
Bu parçada "sakınırım" sözcükleri" ve "den" durum ekleri rediftir, "-den" durum ekinden önceki iki ses "en" uyaktır.
Diğer Cevaplara Gözat
Redif Nedir? (Özet)
- Yazılışları, söylenişleri, görevleri aynı olan; ek, sözcük ve sözcük gruplarına redif denir.
- Şiirde kafiyeden sonra gelen yapı ve anlam bakımından benzerlik taşıyan eklere, kelimelere veya kelime gruplarına redif denir.
- Halk şiirimizde redife kafiyeden daha çok önem verilmiştir.
- Redif kelimesinin sözlük anlamı “arkadan gelen”dir.
- Şiiri okurken ahengin sağlanmasında ölçü ve uyağın yanında, vurgu ve tonlamada önemlidir.
Örnekler:
Aşk bir şem-i ilahîdir benim pervânesi -si: RedifŞevk bir zincirdir gönlüm ânın divânesi -vâne: Zengin kafiye
Efendimsin cihânda itibârım varsa sendendir – ım varsa sendendir: Redif
Meyân-ı âşıkânda iştihârım varsa sendendir -âr(aar olduğundan): Zengin Kafiye
Şeyh Galib Bizim elde bahar olur, yaz olur – olur : Redif
Göller dolu ördek olur, kaz olur – az: Tam Kafiye
Sevgi arasında yüz bin naz olur
Suçumu bağışla, ben sana kurban
Redif Nedir ? (Detay)
Redif / Şiir Bilgisi
Redifin tanımını yapmadan önce şunları bilmek gerekir:* Redifler daima mısranın en sonunda bulunur, yani kafiyeden sonra gelir.
* Redifin olduğu her yerde mutlaka kafiye de vardır. Bu sebeple redifin bulunduğunu gördüğünüz her yerde kafiyeyi de bulmaya çalışınız.
Redif: Mısra sonlarında, görevleri aynı olan eklerin ya da anlamları aynı olan kelimelerin tekrarlanmasına redif denir. Tanımdan da anlaşılacağı üzere iki tür redif vardır:
a) Ek Halindeki Redifler
b) Kelime Halindeki Redifler
a) Ek Halindeki Redifler
Eş görevli eklerin tekrarlanmasıyla oluşan rediflerdir. Türkçe'deki yapım ve çekim eklerini kavramadan, ek halindeki redifleri kavramanız mümkün olamayacaktır. Eğer bu konularda bir eksiğiniz varsa, önce bunları tamamlamanız ve ondan sonra ek halindeki redifleri kavramak için çaba sarf etmeniz gerekir.
Fakat, ek halindeki rediflerin çoğu, kelimeye bağlanan ekler olduğundan bu konudaki genel kural: "Kelimenin köklerinde kafiye, eklerinde ise redif vardır." şeklindedir. Bu kural bilinerek mısraya bakılırsa ek halindeki rediflerin geneli mısrada tahmin edilebilir. Ancak bu kural her zaman geçerli olmadığından yine de "ekler" konusunda bilgi sahibi olunması konunun kavranması açısından gereklidir.
Susuz değirmenlerin ne ile döner çarkı
Kerem etmeyen beyin fakirden nedir farkı
Yukarıdaki beyitte, "ı" sesleri, ismin -i hali olduğundan yani, her ikisinin de görevi aynı olduğundan rediftir. Kelimenin köklerinde ise "ark" sesleri benzeştiğinden bunlar da zengin kafiyeyi oluşturur.
Bu beyite pratik yoldan yaklaşırsak: Beyitin birinci mısrasında, kafiyeye söz konusu olan kelimenin kökü "çark", ikinci mısrada ise kelimenin kökü "fark"tır. Dolayısıyla, "ı" seslerinin ek olduğu için redif olduğunu pratik yönden söyleyebiliriz.
Kelimenin köklerinde kafiye bulunduğundan "ark" seslerinde de zengin kafiye vardır.
Fakat, bu pratik yol her zaman işlemeyebilir:
Kokuyor burnuma Sivr'alan köyü
Serindir dağları soğuktur suyu
Yâr mektup göndermiş yadigâr deyi
Gözünün yaşını sil deyi yazmış
Yukarıdaki dörtlükte, kelimelerin kökleri:
"köy", "su", "de" dir. Görüldüğü gibi kelimelerin köklerindeki sesler aynı değildir. Acaba burada "y" sesi kafiye olarak mı yoksa redif olarak mı alınacaktır?
Oysa, çözüm çok basittir."y" sesi birinci mısrada kelimenin köküne dahil olurken, ikinci ve üçüncü mısralarda yardımcı ses (kaynaştırma ünsüzü)'tir. Yani "y" seslerinin görevi farklıdır. Bu durum da kafiye tanımına uygun olduğundan kafiye olarak kabul edilecektir.
Aynı durum İstiklal Marşı'nın üçüncü kıtasında görülmektedir:
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım,
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
Yukarıdaki dörtlükte ise, kelimelerin kökleri:
"yaş", "şaş", "aş" ve "taş" kelimeleridir. Burada da kelime köklerinden sonra gelen "a" sesleri kafiye olarak mı yoksa, redif olarak mı alınmalı sorusu akla takılmaktadır. O halde, bu köklere eklenen "a" sesinin görevinin ne olduğunu incelemek gerekir:
İlk mısrada: yaş - a - r - ı - m ( kök, yapım eki, geniş zaman, yardımcı ses, I. tekil şahıs eki)
İkinci mısrada: şaş - a - r - ı - m ( kök, yardımcı ses, geniş zaman, yardımcı ses, I. tekil şahıs eki)
Üçüncü mısrada: aş - a - r - ı - m ( kök, yardımcı ses, geniş zaman, yardımcı ses, I. tekil şahıs eki)
Dördüncü mısrada: taş - a - r - ı - m ( kök, yardımcı ses, geniş zaman, yardımcı ses, I. tekil şahıs eki)
Yukarıda da görüldüğü gibi ilk mısradaki "a" sesi ile diğer "a" seslerinin görevleri farklıdır. Bu özellik sebebiyle, "a" seslerinin kafiye olarak alınması gerekir.
b) Kelime Halindeki Redifler
Aynı anlamdaki kelimelerin tekrarlanmasıyla meydana gelen rediflerdir. Bu tür redifleri mısralarda görebilmek oldukça kolaydır:
Doğru söylerim halk razı değil
Eğri söylerim Hak razı değil.
Yukarıdaki beyitte "razı değil" kelimeleri redif, ondan önceki "k" sesleri ise yarım kafiyedir.
örnek:
Zannetme ki şöyle böyle bir söz
Gel sen dahi söyle böyle bir söz
Yukarıdaki beyitte "böyle bir söz" kelimeleri redif, ondan önceki "öyle" sesleri ise zengin kafiyedir..
örnek:
Kimsesiz hiç kimse yok, var herkesin bir kimsesi
Kimsesiz kaldım meded, ey kimsesizler kimsesi
Yukarıdaki beyitte "kimsesi" kelimeleri redif, ondan önceki "r" sesleri ise zengin kafiyedir..
Dikkat! >> Kelime halinde bulunan redfilerden hemen önce, ek halinde redif de bulunabilir. Böylece, ek halindeki redifle kelime halindeki redif arka arkaya gelebilir:
Elimi beş yerinden, dağladı beş parmağın,
Bağrımda yanmadık bir yer bırakmadan git
Bir yarın göçtüğünü, çöktüğünü bir dağın
Görmemek istiyorsan, ardına bakmadan git!
İkinci ve dördüncü mısralarda hem ek halinde redif, hem de kelime halinde redif bulunmaktadır. Yukarıdaki mısralarda "madan" ekleri "zarf-fiil"dir.
Genel Örnekler:
Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları
örtün, üstüme Örtün serin karanlıkları
Bu parçada "karanlıkları" sözcükleri aynı anlamda olduğundan, sözcük (halinde) durumunda rediftir. -in" ekleri, kişi ekidir; aynı görevdedir. Kişi ekinden önceki "er" sesleri kafiyedir.
Üstümüze gelen boran, kış gibi
Şahin pençesinde yavru kuş gibi
Seher sabahında rüya düş gibi
Çağırta bağırta aldı dert beni .
Bu parçada "gibi" sözcükleri redif, "ş" sesi uyaktır.
Siyah kaküllerin dökmüş
Kail güllere güllere
Ala gözlerini dikmiş
ince yollara yollara
Bu parçada "-miş" eki, her iki sözcükte de geçmiş zaman ekleri olarak aynı görevde kullanıldığından ek halinde rediftir, "-lere" ve "-lara" eklerinde de çoğul eki ve durum ekleri (hal ekleri) aynı görevde olduğundan ek halinde rediftir. Bu eklerden önceki, "k" ve "l" sesleri uyaktır.
Elini koynuna sokma
Seni sen den sakınırım
Sen bir kuzu ben bir kurdum
Seni ben den sakınınm
Bu parçada "sakınırım" sözcükleri" ve "den" durum ekleri rediftir, "-den" durum ekinden önceki iki ses "en" uyaktır.
Diğer Cevaplara Gözat
Cevap : Yazılış, anlam ve görev yönünden birbirinin aynı olan seslere denir. Dize sonlarında aynen tekrarlanan ekler ya da kelimeler redif olarak kabul edilir. Kısaca Mısra sonlarında yazılışları, anlamları ve görevleri aynı olan eklerin, kelime ve gruplarının tekrar edilmesine redif denir.
Örnekler:
Şimşek gibi bir semte atıldık yedi koldan
Şimşek gibi, Türk atlarının geçtiği yoldan
Rediflerin Özellikleri
Redif kafiyeden sonra gelir. Bu sebeple bir mısrada sondan başa doğru, önce varsa redif, sonra kafiye bulunur.
Redif her mısra sonunda bulunmak zorunda değildir. Redifsiz kafiye de olabilir.
Redif Örnekleri
Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
Aşk celladından ne çıkar madem ki yâr vardır
Yoktan da vardan da öte bir var vardır
Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır
O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır
Sezai Karakoç
Redif Çeşitleri
1. Ek Halindeki Redifler
2. Kelime Halindeki Redifler
1. Ek Halindeki REdifler:
Bunlar mısra sonrlarında ek halindedir. Örnekleri aşağıda
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım,
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
2. Kelime Halindeki Redifler
Bunlar ek halinde değil kelime halindedir. Örneğin;
Zannetme ki şöyle böyle bir söz
Gel sen dahi söyle böyle bir söz
Örnekler:
Şimşek gibi bir semte atıldık yedi koldan
Şimşek gibi, Türk atlarının geçtiği yoldan
Rediflerin Özellikleri
Redif kafiyeden sonra gelir. Bu sebeple bir mısrada sondan başa doğru, önce varsa redif, sonra kafiye bulunur.
Redif her mısra sonunda bulunmak zorunda değildir. Redifsiz kafiye de olabilir.
Redif Örnekleri
Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
Aşk celladından ne çıkar madem ki yâr vardır
Yoktan da vardan da öte bir var vardır
Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır
O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır
Sezai Karakoç
Redif Çeşitleri
1. Ek Halindeki Redifler
2. Kelime Halindeki Redifler
1. Ek Halindeki REdifler:
Bunlar mısra sonrlarında ek halindedir. Örnekleri aşağıda
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım,
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
2. Kelime Halindeki Redifler
Bunlar ek halinde değil kelime halindedir. Örneğin;
Zannetme ki şöyle böyle bir söz
Gel sen dahi söyle böyle bir söz
Sunum İçeriği
1. SayfaREDİF Redif nedir? Uyaktan sonra gelen aynı anlamlı sözcüklere veya aynı görevli eklere redif denir. Redif “döner uyak” olarak da adlandırılır. UYARI:Uyaktan sonra redif olmayabilir.yani şiirde uyaktan sonra redif kullanılması şart değildir. Redif Türleri(Çeşitleri)Ek ile Yapılan Redif : Eş görevli eklerin tekrarlanmasıyla oluşan rediflerdir.
2. Sayfa
2) Sözcük ile Yapılan Redif:Yazılışı,okunuşu, anlamı aynı olan bir sözcüğün dize sonlarında tekrarlanmasıyla meydana gelen rediftir.3)Sözcük Grubu ile Yapılan Redif:Yazılışı, okunuşu ve anlamı aynı olan birden fazla sözcüğün dize sonlarında tekrar edilmesiyle yapılan rediflerdir.4)Hem Ek Hem Sözle Yapılan Redif:Bazı şiirlerde dizelerin sonlarında aynı anlamdaki sözcükler tekrar edilirken bu sözcüklerden önce aynı görev ve anlamda bulunan ekler yer alabilir. Böyle durumda hem bu ekler hem de tekrar edilen sözcükler redif olur.Yani hem eklerle hem de sözcüklerle redif yapılabilir.
Cevap :
Bulmacada 'Redif Nedir' nedir sorusunun cevabı:
Diğer cevaplar:
REDİF kelimesinin eş anlamlıları..
Kare ve çengel bulmacada sorulan 'Redif Nedir' sorusunun yanıtı 5 harflidir ve cevaba ise REDİF yazabilirsiniz.
Diğer cevaplar:
REDİF kelimesinin eş anlamlıları..
- Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 5 harfli ise cevaba Yedek yazabilirsiniz.
İlgili bulmaca soruları:
- redif nedir
- redif nedir örnek
- redif nedir kafiye nedir
- redif nedir tarih
- redif nedir tdk
- redif nedir nasıl bulunur
- redif nedir örnek veriniz
- redif nedir 9.sınıf edebiyat
- redif nedir 6.sınıf
- redif nedir ve örnek
Cevap Yaz Arama Yap