İşte Cevaplar
Cevap : SANATI AÇIKLAYAN FELSEFİ GÖRÜŞLER: Sanat felsefesi estetiğin bir bölümüdür. Yalnız insan etkinliği sonucu ortaya çıkan sanat ürünlerini değerlendirir. Estetik ise, sanatın yanında doğadaki ‘güzeli’ de kapsamına alır. Sanat felsefesinde, sanat eserlerinin nasıl oluştuğu üzerine değişik yaklaşımlar oluşmuştur. Bu yaklaşımlarım bazıları şunlardır.
1)Taklit Olarak Sanat(Mimesis)
Bu görüşe göre, sanat eserinde gördüğümüz, sanatçının algıladığı şeyleri taklit ederek bize yansıtmasıdır. Sanatçı, güzellik ideasını eserinde ne kadar aslına uygun olarak yansıtabilirse, eseri o kadar güzel olarak yargılanır. Bu nedenle bu kurama yansıtma kuramı da denir. Yansıtma kuramı İlkçağın idealist filozofu Platon’a kadar geri gider.
Platon’a göre sanat kötü bir etkinliktir.Çünkü sanat ideanın üçüncü dereceden taklididir.Sanat insanı ideadan uzaklaştırır.
Aristoteles’de sanatı bir taklit olarak görür.Sanat insanda korku ve acıma yaratarak sanat eserinde evrensel olanı yansıtmalıdır.Böylesi yansıtma insanda ruhun arınmasını sağlar ( katharsis ) .Yani sanatın ahlaki görevi vardır.Sanatçını kullandığı araçlara göre sanat türleri ortaya çıkar.
2)Yaratma Olarak Sanat
Sanat eseri, sanatçının kendi yaratıcı gücü, yeteneği ve coşkusunun oluşturduğu estetik objedir. Doğa kendi başına güzel değildir. Nesneler dünyası tinsellikten yoksun, bir madde dünyasıdır. Yaratma olayı, sanatçının algıladığı maddi varlığa duygu, düşünce ve hayal gücünü katması olayıdır. Bir sanat eseri, sanatçının kendinden kattığı değerlerle anlam kazanır. Maddi varlığı böyle tinselleştirmek, maddeye biçim vermek demektir. Biçim kazanmış, tinsellik kazanmış maddi varlık artık maddi varlık olmaktan çıkar ve bir sanat eseri olur. Ölümlü olan madde, tinselleşince, biçim alıp bir sanat eseri haline gelince, ölümsüzleşir. Sanat eseri bir kere oluşan bir üründür. Bu nedenle sanat eseri özgündür, ikinci örneği yoktur.Önemli tescilcisi Croce’dir.
3)Oyun Olarak Sanat
Sanat ile oyun arasında daima bir benzerlik görülmüştür.
Her ikisi de insanı gündelik yaşam ve onun bağımlılıklarından, sıkıntılarrından, kaygılarından uzaklaşır.
Her iki etkinlikten de pratik olarak hiçbir fayda beklemeden yapılır
Her ikisi de insanı özgür bir dünyaya götürür.
Alman Düşünür Kant, Alman şair Schiller ve psikolog Wundt bu görüşü savunmuşlardır .
Diğer Cevaplara Gözat
1)Taklit Olarak Sanat(Mimesis)
Bu görüşe göre, sanat eserinde gördüğümüz, sanatçının algıladığı şeyleri taklit ederek bize yansıtmasıdır. Sanatçı, güzellik ideasını eserinde ne kadar aslına uygun olarak yansıtabilirse, eseri o kadar güzel olarak yargılanır. Bu nedenle bu kurama yansıtma kuramı da denir. Yansıtma kuramı İlkçağın idealist filozofu Platon’a kadar geri gider.
Platon’a göre sanat kötü bir etkinliktir.Çünkü sanat ideanın üçüncü dereceden taklididir.Sanat insanı ideadan uzaklaştırır.
Aristoteles’de sanatı bir taklit olarak görür.Sanat insanda korku ve acıma yaratarak sanat eserinde evrensel olanı yansıtmalıdır.Böylesi yansıtma insanda ruhun arınmasını sağlar ( katharsis ) .Yani sanatın ahlaki görevi vardır.Sanatçını kullandığı araçlara göre sanat türleri ortaya çıkar.
2)Yaratma Olarak Sanat
Sanat eseri, sanatçının kendi yaratıcı gücü, yeteneği ve coşkusunun oluşturduğu estetik objedir. Doğa kendi başına güzel değildir. Nesneler dünyası tinsellikten yoksun, bir madde dünyasıdır. Yaratma olayı, sanatçının algıladığı maddi varlığa duygu, düşünce ve hayal gücünü katması olayıdır. Bir sanat eseri, sanatçının kendinden kattığı değerlerle anlam kazanır. Maddi varlığı böyle tinselleştirmek, maddeye biçim vermek demektir. Biçim kazanmış, tinsellik kazanmış maddi varlık artık maddi varlık olmaktan çıkar ve bir sanat eseri olur. Ölümlü olan madde, tinselleşince, biçim alıp bir sanat eseri haline gelince, ölümsüzleşir. Sanat eseri bir kere oluşan bir üründür. Bu nedenle sanat eseri özgündür, ikinci örneği yoktur.Önemli tescilcisi Croce’dir.
3)Oyun Olarak Sanat
Sanat ile oyun arasında daima bir benzerlik görülmüştür.
Her ikisi de insanı gündelik yaşam ve onun bağımlılıklarından, sıkıntılarrından, kaygılarından uzaklaşır.
Her iki etkinlikten de pratik olarak hiçbir fayda beklemeden yapılır
Her ikisi de insanı özgür bir dünyaya götürür.
Alman Düşünür Kant, Alman şair Schiller ve psikolog Wundt bu görüşü savunmuşlardır .
Diğer Cevaplara Gözat