Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Sultanlık bulmaca

Bulmacada Sultanlık sorusunun cevabı nedir?

Bu soruya 1 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    Zeus

    • 2020-07-01 01:00:01

    Cevap :
    Bulmacada 'Sultanlık' nedir sorusunun cevabı:
    Kare ve çengel bulmacada sorulan 'Sultanlık' sorusunun yanıtı birden fazladır. Bu nedenle bulmacanızdaki boşluk sayısına ve harf dizilişine göre aşağıdaki cevaplarımızdan birini seçmelisiniz.


    İşte cevaplar:
    1. Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 10 harfli ise cevaba Padişahlık yazabilirsiniz.
    2. Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 8 harfli ise cevaba Saltanat yazabilirsiniz.
    Diğer Cevaplar:
    1. Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 9 harfli ise cevaba Sultanlık yazabilirsiniz.
    2. Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 8 harfli ise cevaba Saltanat yazabilirsiniz.
    3. Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 11 harfli ise cevaba Hükümdarlık yazabilirsiniz.
    4. Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 9 harfli ise cevaba Sultanlık yazabilirsiniz.
    5. Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 6 harfli ise cevaba Bolluk yazabilirsiniz.
    6. Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 12 harfli ise cevaba Şatafatlılık yazabilirsiniz.
    Padişahlık kelimesinin Eş Anlamlıları:
    1. Sultanlık (9 harfli)
    2. Saltanat (8 harfli)
    3. Hükümdarlık (11 harfli)
    Saltanat kelimesinin Eş Anlamlıları:
    1. Sultanlık (9 harfli)
    2. Bolluk (6 harfli)
    3. Şatafatlılık (12 harfli)
    Sözlükte Padişahlık Nedir:
    Padişah olma durumu, hükümdarlık, sultanlık

    Sözlükte Saltanat Nedir:
    Saltanat Nedir ? » Bir ülkede hükümdarın, padişahın, sultanın egemen olması » Bolluk ve zenginlik, gösterişli yaşayış » Birinin bir işte, bir yerde bulunan kimseler üzerindeki egemenligi.

    Saltanatın Lağvı veya Padişahlığın Kaldırılması:

    Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 1 Kasım 1922′de kabul ettiği “Osmanlı İmparatorluğunun münkariz olduğuna dair” 308 numaralı kararname ile gerçekleşmiştir. Kararname, ilga hükmünü geriye yürüterek “İstanbul’daki şekl-i hükümetin 16 Mart 1336 [1920]‘de tarihe intikal ettiğini” bildirmiştir. Aynı gün alınan bir başka Meclis kararıyla 1 ve 2 Kasım günleri milli bayram ilan edilmiştir. Kararnamenin ilanından sonra sadrazam Tevfik Paşa başkanlığında 4 Kasım günü son toplantısını yapan Osmanlı hükümeti istifasını padişaha sunmuştur. 5 Kasım’da Ankara hükümetinin İstanbul’daki temsilcisi Refet Paşa (Bele) tüm bakanlık müsteşarlarını Divanyolu’ndaki Şark Mahfili’nde toplayarak her türlü faaliyete son vermelerini tebliğ etmiştir. 7 Kasım’da Babıali’deki başbakanlık dairesi resmen boşaltılmış ve Osmanlı Devleti’nin resmi gazetesi olan Takvim-i Vekayi’nin yayınına son verilmiştir. Şeklen “halife” ünvanını koruyan VI. Mehmet Vahidettin 10 Kasım’da son Cuma selamlığına katılmış, ancak yaşamına ve özgürlüğüne yönelik tehditleri gerekçe göstererek 17 Kasım sabahı Boğaziçi’nde demirli bulunan İngiliz zırhlısı Malaya’ya sığınmıştır. Bunun üzerine 19 Kasım’da TBMM, veliaht Abdülmecit Efendi’yi halife ilan etmiştir. 3 Mart 1924′te çıkarılan bir kanunla halifelik de lağvedilmiş ve tüm Osmanlı hanedanı mensupları yurt dışına çıkarılmıştır.

    Saltanatın Kaldırılma Gerekçeleri

    600 yıldan beri süren Osmanlı saltanatına son verilmesine yol açan etkenler arasında, çeşitli yazarlar aşağıdaki noktalara yer verir: Osmanlı saltanatı 1908 Devrimi’nden ve özellikle 1909′da II. Abdülhamit’in tahttan indirilmesinden sonra siyasi önemini ve itibarını yitirmiştir. Sultan Reşat döneminde (1909-1918) siyaseti Meclis ve başta İttihat ve Terakki olmak üzere siyasi partiler belirlemiş, Enver Paşa’nın cumhurbaşkanlığı konusu sık sık dile getirilmiştir. 1918′de tahta geçen Vahidettin’in, saltanatın saygınlığını yeniden güçlendirmeye yönelik girişimleri ters tepmiş ve sarayın daha çok itibar kaybetmesine yol açmıştır. Dünyada saltanatların devrinin kapandığına dair yaygın kanı Türk kamuoyunu da etkilemiştir. Birinci Dünya Savaşı’nın sonunda sırasıyla Rusya İmparatorluğu (1917), Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ve Alman İmparatorluk hanedanları (1918) ihtilallerle devrilmiştir. Nihayet İstanbul’daki padişah hükümeti ile Ankara’da Mustafa Kemal önderliğindeki Ulusal Hareket arasında 1919′dan beri tırmanan mücadele ikincisinin zaferi ile sonuçlanmıştır. Bu aşamada Ankara’da yaygın olan görüşlerden biri Vahidettin’i tahttan indirip yeni bir padişah seçmek yönünde iken, Mustafa Kemal’in güçlü müdahalesi sonucunda padişahlığın kökten kaldırılması yoluna gidilmiştir…

    Atatürk’ün Saltanat Hakkındaki Görüşleri

    Mustafa Kemal Paşa, saltanatın kaldırılması müzakerelerinde şunları söyler: “Efendiler! İçinde bulunduğumuz şartlara rağmen safsatayla, münakaşayla, nazariyatla vakit geçirdiğimizi görüyorum. Hakimiyet ve saltanat hiç kimseye ilim icabıdır diye münakaşa ile mügalata ile verilmez. Hakimiyet ve saltanat kuvvetle, kudretle, zorla alınır.Türk milleti de hakimiyet ve saltanatı bil fiil isyan ederek kendi eline almıştır.Bu olmuş bitmiş bir durumdur.Mesele, ‘hakimiyet ve saltanatı bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız’ Meselesi değildir.Mesele bu zaten olmuş bitmiş durumu ifade etmekdir.Bu herhalde ve mutlaka olacaktır. Burada toplananlar meclis ve herkes,meseleyi bu şekilde görürlerse fikrimce uygun olur. Aksi takdirde yine hakikat ifade olunucaktır. Fakat ihtimal bazı kafalar kesilecektir.” Atatürk, Nutuk’un hadiseyi anlatan bölümünde saltanatın kaldırılmasının genel ve düşünsel nedenlerine değinmez, ancak bir dizi sert ifade ile padişah ve sadrazamın uzaklaştırılmasını haklı gösterir: “Bütün menfaatlerini mülevves bir tahtın, çürümüş, çökmüş ayaklarına sarılmakta gören…”, “idrakten mahrum, vicdandan mahrum, birtakım insanlar…”, “ahmakça teklifat…”, “sefil… adi bir mahluk… alçak…”, “Aciz, adi, his ve idrakten mahrum…”

    Saltanatın İptaline Giden Süreç

    Saltanatın kaldırılmasına doğrudan doğruya yol açan olay, Kurtuluş Savaşı’nın başarı ile sonuçlanmasından sonra toplanması öngörülen barış konferansına Ankara ve İstanbul hükümetlerinin birlikte davet edilmeleridir. 17 Ekim tarihli bir telgrafla sadrazam Tevfik Paşa barış konferansında ortak bir tavır belirlemek amacıyla Mustafa Kemal’e başvurmuştur. 20 Ekim tarihli, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına hitap eden ikinci bir telgrafta Tevfik Paşa Babıali ile Büyük Millet Meclisi arasında amaç bakımından tam bir birlik olduğunu, Sevr Antlaşmasını iptal ettirmek ve işgalin sonuçlarını ortadan kaldırmak için beraberce mücadele edildiğini belirterek ulusal birliğin önemini vurgulamış ve vatan uğruna kişisel hırslardan vazgeçilmesi gerektiğini belirtmiştir. 28 Ekim’de İtilaf Devletleri İsviçre’nin Lozan kentinde toplanacak olan konferansa İstanbul ve Ankara hükümetlerini resmen davet etmiştir. Bunun üzerine iki gün sonra toplanan TBMM, İstanbul hükümetinin tasfiyesine yönelik 82 imzalı karar tasarısını görüşmüşse de aynı gün sonuç alamamış, ancak 1 Kasım tarihli toplantıda Mustafa Kemal’in sert müdahalesi üzerine saltanatın kaldırılmasına karar vermiştir. Mustafa Kemal’in ifadesine göre milletvekillerinin birçoğu saltanatın kaldırılması kararına karşı çıkmışlardır. Bakanlar kurulu başkanı Rauf Bey (Orbay) başta karşı çıktığı karara 29 Ekim’de Mustafa Kemal ile görüştükten sonra taraftar olmuştur. Buna karşılık liberal görüşleriyle tanınan Mersin vekili Selahattin Bey (Köseoğlu) sonuna kadar karara muhalif kalmıştır. Oylama sırasında bağırışarak açık oy ve sayım isteyen milletvekillerine rağmen sayım yapılmamış ve kararın oybirliği ile alındığı ilan edilmiştir. Gerek Rauf gerek Selahattin Beyler daha sonra kaleme aldıkları anılarında, cumhuriyete prensip olarak karşı olmadıklarını, ancak padişahlığı kişisel diktatörlük eğilimlerine karşı bir engel olarak gördükleri için kaldırılmasına muhalif olduklarını anlatırlar. Hıyanet-i Vataniye Kanunu’nda 15 Nisan 1923′te yapılan bir değişiklikle, Saltanatın lağvına dair kararnameye karşı sözle ve basın yoluyla muhalefet etmek vatan hainliği kapsamına alınmış ve idamla cezalandırılmıştır.


    Diğer Cevaplara Gözat
    Cevap Yaz Arama Yap

    Kolay Bulmaca Cevabı Bulma Robotu

    Cevap Yaz

    Bilgilendirme: Bulmaca sözlüğümüzde Haberturk, Hürriyet, Sözcü ve Posta gazetesinin günlük kare ve çengel bulmacalarının cevapları ve Bulmacahane, CodyCross, Words Of Wonders Guru, WOW Guru gibi bulmaca oyunlarının cevapları yayınlanmaktadır. Ayrıca diğer gazete bulmaca cevapları, bulmaca kitabı, çapraz, karışık bulmaca cevaplarınıda sözlüğümüzde bulabilirsiniz. Bulmaca sözlüğümüzden arama yaparak bulmaca sorunuzdaki cevabı kolayca bulabilirsiniz. Eğer cevap henüz sitemize eklenmemiş ise soru sor butonuna tıklayarak hemen cevap verilmesini sağlayabilirsiniz.

    Yakın zamanda para ödüllü online bulmaca çözebileceğiniz bulmaca servisimiz yayına alınacaktır. Günlük, haftalık, aylık ve yıllık olarak en iyi bulmaca çözenler listelerimiz olacak.

    Sözlüğümüzde cevabını bulabileceğiniz bulmaca çeşitleri: CodyCross bulmaca soruları, çengel bulmaca, kare bulmaca, sudoku bulmaca, rakam bulmaca, kelime şifre bulmaca, altıgen çengel bulmaca, halka bulmaca, sözcük avı, yapboz bulmaca, labirent bulmaca, mozaik bulmaca, resimli kelime bulmaca, 7 farkı bulun, lekare bulmaca ve kim milyoner olmak ister soruları ve cevapları.

    Ayrıca bulmaca cevapları sözlüğümüzde aradığınız kelimenin eş anlamı, mecazen ve mecaz anlamları, eski dildeki karşılıkları, osmanlıca karşılıklarıi, zıt anlamlarını bulabilirsiniz.

    Unutmayın bulmaca çözmek zekanızı geliştirdiği gibi çağımızın en kötü hastalıklarından biri olan alzheimer içinde doktorlar tarafından en önerilen çözümlerden biridir. Şimdiden güzel, sağlıklı günler dileriz..



    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.