Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Tacir ile esnaf arasındaki ayrım

Tacir ile esnaf arasındaki ayrım sorusunun cevabı için bana yardımcı olur musunuz?

Bu soruya 1 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    Bilge kız

    • 2021-08-25 09:29:42

    Cevap : Tacir ile esnaf arasındaki ayrım SORUSUNUN CEVABI:

    TACİR :
    Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir.


    ESNAF: Bağımsız çalışan, yaptığı iş sermayeden ziyade kol ve beden gücüne dayanan girişimcileri tanımlamak için kullanılır. Zanaatkâr ve küçük ticarethane sahipleri esnaf olarak anılır. 

    Esnaf ile taciri ayırmada temel olarak emek-sermaye yoğunluğu dikkate alınır.

    Esnaf-Tacir Ayrımı
    Esnaf ve bunların işlettiği esnaf işletmesi ile tacir ve bunların işlettiği ticari işletme kavramlarının hukuki kapsamları, günlük dilde kullanılandan farklıdır. Bununla birlikte; kavramların hukuki tanımlarında ortak yönler de bulunmaktadır.

    Örneğin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 11.maddesinde ticari işletme “esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir.” şeklinde tanımlanırken, aynı Kanun’un 15. maddesi ile 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu’nun 3(a). maddesinde esnaf; “…, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedenî çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, ….” şeklinde tanımlanmaktadır.

    Dolayısıyla bir kişinin esnaf mı, yoksa tacir mi olduğunun belirlenmesinde elde etmesi öngörülen gelir miktarı belirleyicidir. Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile belirlenir. Esnaflar gelir vergisinden muaf olabilir, ticari defter tutmak zorunda olmayabilir, tacirler vergiden muaf olamaz, defter tutmak zorundadırlar (193 sayılı Gelir Vergisi Kanunum. 9, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu m. 173).

    Defter tutma zorunluluğu beraberinde muhasebeciye ücret ödeme külfetini getirir. Defter tutma, beyanname düzenleme, kuruluş işlemleri, vergi ve SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu) işlemleri takibi, uyuşmazlık ve uzlaşma işlemleri vb. ücretler, iş gruplarına ve işçi sayısına göre belirlenmektedir. Bu külfet kurulacak teşebbüsün türünü, yerini ve çalıştıracağı işçi sayısını belirlemede dikkate alınabilir.


    Diğer Cevaplara Gözat
    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.