Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Teknolojik determinizm

Teknolojik determinizm yani Teknolojik belirlenimcilik nedir?

Bu soruya 1 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    gokturk

    • 2020-04-29 14:14:19

    Cevap : Teknolojik belirlenimcilik ya da teknik determinizm, genel olarak teknolojinin, politik, kültürel ve sosyal alanlarda büyük bir değişimi beraberinde getirdiği ve yaşanan bu değişimin toplumu değiştirdiği iddiasını içinde barındıran kavramdır.

    Terimi ilk kullanan kişinin Amerikalı toplumbilimci ve ekonomist Thorstein Veblen olduğu sanılmaktadır. Teknolojik belirlenimci düşüncenin ilk örneklerine ise Alman filozof ve ekonomist Karl Marx'ın yapıtlarında rastlanmaktadır.

    Aslında başlıktaki isim bilinçli olarak yanıltıcı zira belirlenimcilik ile determinizm genelde eş anlamlı kavramlar olarak kullanılırlar, dolayısıyla sorulacak sorunun asıl teması eğer ortada bir belirlenim zemini varsa bunun öznesi toplumsallık mı yoksa teknoloji mi olabilir. Sonda denilecek lafı başta ederek “aslında ortada bir belirlenim yok, diyalektik bir süreç var, her ikisi de birbirini şekillendirip zaman içerisinde sürüyorlar bir şekilde” diyebiliriz şimdiden. Bunu demenin bize getirisiyse bu ‘bir şekilde’nin içini açıp sürece dair kafa yormaya ve buradan faydalı bilgi üretebilmeye olanak sunmasında yatıyor.

    Toplumsal Belirlenimcilik

    Fikrin tarihine girmeyeceğiz, ilgilenenler için internette fazlaca kaynak bulunmakta (olası bir başlangıç noktası). Aslında toplumsal belirlenimcilik çoğu kuramcı tarafından bu yazı kapsamında ele alacağımız teknoloji açısının çok daha ötesini, bireylerin tüm davranış biçimlerini ilgilendiren bir kuram olarak kullanılıyordu. Toplumun yapısı ve değerlerinin bir bireyi belirlediği argümanı çok düz mantık ve kısıtlı gelebilir, ancak bunu tek tip bir belirlenim olarak almanın ötesine geçerek bakarsak aslında güçlü bir argümanla karşı karşıyayız. Toplumsal hareketler toplumun her kesiminde, kesimler içerisinde de her bireyde aynı tepkiyle karşılanmazlar. Güçlü tepkiler doğuran toplumsal olaylar radikalleştirici etkilere sahiptir. Örneğin bir terör saldırısı toplumun farklı kesimlerinde çok çeşitli etkiler yaratabilir. Sinme, güvensizlik, öfke, adalet çağrısı, intikam arzusu gibi pek çok farklı duygu, bir yandan da kesimlerin rasyonel çıkarlarının bireyler üzerindeki etki ağırlıklarına göre ele alındığında istatistiksel hata payları çerçevesinde kimin nasıl davranacağını öngörebilme şansınız doğar. Toplumsal belirlenimci varsayım, toplumsal bir olgu olarak ‘gerçek’ olup olmadığından bağımsız olarak çoğu sosyolojik alanda size belirli öngörü yetileri kazandırır. Zaten bu nedenle de çoğu insanın ilk duyduğunda “yok canım, özgür iradeye ne oldu hani” tepkisi verdiği bir akım sosyal bilimler içerisinde bunca yıl sonra güçlülüğünü koruyabiliyor.

    Teknolojik Determinizm

    Benzer biçimde internette bolca kaynak bu akım için de mevcuttur (olası bir başlangıç noktası). Temel argüman olarak toplumsal ve bireysel davranış biçimlerinin teknoloji tarafından belirlendiği fikri üzerine dayanır. Buradaki önemli nokta teknolojinin topluma dışsal bir olgu olarak ele alınmasıdır, toplumsal belirlenimcilikte teknoloji toplumsal herhangi bir olgu gibi sosyallik koşullarına bağlıyken burada teknoloji toplum dışı bir alandır ve topluma dışarıdan etki eder. Teknolojinin topluma dışsal olması bugün biraz garip bir fikir olarak gelse de akımın ilk ortaya çıktığı endüstri devriminin hemen sonrasındaki çağı düşünecek olursak çok da garip olmadığı görülebilir. Özellikle de elektrik, radyo dalgaları gibi toplumun bırakın ihtiyaç duymayı varlığından dahi haberdar olmadığı şeyleri nasıl teknolojik ürünlere dönüştürdüğü kuramını oturtmak o zamanlar için oldukça zordu. Şimdi dahi aslında fazlasıyla kolay bir alan değil.
    Teknolojik determinizmin ikinci temel dayanağı ise aslında ‘teknoloji’ dediğimiz olgunun türümüzden eski olmasıdır. Henüz ‘homo’ cinsine geçmediğimiz zamanlarda (2.5 milyon yıl öncesi) dahi çekiç, testere gibi basit aletler ve bunlara dayalı teknik yetiler atalarımızda mevcuttu. Bu teknolojik yetilerin bize kazandırdığı potansiyel gelişimi değerlendirerek ve teknolojiyi daha da verimli kullanabilenin seçilime uğradığı bir düzen içerisinde evrimleşmiş bir türüz. Dolayısıyla bazı kuramcılar ve özellikle de mühendislik kökenli bakış açısını benimsemiş düşünürler teknolojinin bir dışsal olgu olarak ele alınıp toplum tasviri bu biçimde yapılırsa analizin ve öngörünün çok daha rahat yapılabileceğini savunurlar. Yani toplumun nasıl sosyal medyayı yarattığını değil sosyal medyanın toplumu nasıl değiştirdiğini inceleyecekseniz teknolojiyi verili bir dışsallık olarak alıp ardından bir analiz yapmak size daha sağlıklı bir tasvir sunacaktır, derler.
    Diğer türlü belirlenimcilikler ve realizm meselesi
    Elbette ki kuramsal olarak tek belirlenimci teoriler bunlar değildir. Genetik, çevresel, ekonomik, kültürel belirlenimcilikler de mevcuttur. Burada esas mesele kuramsal olarak ne tür bir belirlenimcilikte uzmanlaştığınızın ötesinde bilimsel realizmle olan ilişkinizde düğümlenmektedir. Eğer bilimsel bir realistseniz incelediğiniz olguların aktüel dünyada sizin incelediğiniz biçimiyle var olduklarına inanıyorsunuzdur. Örneğin bir Marksist için sınıflar yalnızca kavramsal, kuramsal veya olgusal değillerdir, su gibi ekmek gibi ‘var’ olan şeylerdir. Bu bakış açısı için mevcut Marksist kuramın sınıf tasvirinde elbette hatalar olabilir, belki tarihin sonuna kadar kimse ‘doğru’ veya ‘tam’ bir sınıf tasvirine ulaşamayabilir de, ancak bir Marksist için sınıf ‘var’dır.

    Kuramsal Kullanımlar

    Yukarıda bahsettiğimiz üzere aslında belirlenimcilik kuramları sosyal bilimlerde belirli toplumsal olguları açıklamak için kullanılırlar. Eğer akıllı telefonların o günkü toplumsal koşullarda nasıl ortaya çıktığını incelemek istiyorsanız belki toplumsal belirlenimcilik, ekonomik koşullar için ekonomik belirlenimcilik kullanabilirsiniz. Akıllı telefonların topluma veya ekonomiye yaptığı etkiyi görmek istiyorsanız ise teknolojik belirlenimcilik işinize yarayabilir. Benzer biçimde toplumların tarihsel gelişimine bakarken çevresel veya genetik belirlenimcilik size bir imparatorluğun nerede ve neden kurulduğuna dair öngörü sunabilir. Aynı şekilde bir kavmin (mesela pigmeler) bir bölgede rahatça hayatta kalabilirken niçin o coğrafyanın dışına çıkamadığı için de yine çevresel ve/veya genetik belirlenimcilik faydalı olabilir. Daha geniş bir skalada bakacak olursak çevresel belirlenimcilik bize küresel ısınma ve iklim değişiklikleri üzerinden insanlığın ekonomiye yaklaşımındaki değişimlere dair de bir öngörü sunabilir. Buradaki önemli nokta yine çevreyi verili bir dışsallık olarak alıp analizi bu şekilde gerçekleştirmenin ‘kolay’ olmasında yatmaktadır, yoksa çevrenin tarihsel olarak bu hale gelmesinde insanların etkisinin büyük ve yadsınamaz olduğu aşikardır ancak bunun yukarıda bahsettiğimiz analiz için birincil bir işlevi yoktur. Kısacası eğer realist kaygılarınız yoksa her türlü belirlenimcilik aslında sizin kuramcı alet çantanızdaki birer artıdır.

    Diğer Cevaplara Gözat
    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.