İşte Cevaplar
Cevap : Toplumda görülen iletiişm sorunlarının başında hoşgörüsüzlük vardır bence;
Diğerleri;
Hoşgörüsüzlük
Yanlış anlama
Kendini ifade edememe
Karşıyı anlamaya çalışmama
Duyarsızlık
Kendisini öne çıkarma isteği
Korkular
Alınganlık
Diğer Cevaplara Gözat
Diğerleri;
Hoşgörüsüzlük
Yanlış anlama
Kendini ifade edememe
Karşıyı anlamaya çalışmama
Duyarsızlık
Kendisini öne çıkarma isteği
Korkular
Alınganlık
Diğer Cevaplara Gözat
Sunum İçeriği
1. SayfaİLETİŞİM YRD.DOÇ.DR. PINAR SEDEN MERAL
2. Sayfa
İLETİŞİM NEDİR?İletişim; duygu, düşünce veya bilgilerin akla gelebilecek her yolla başkalarına aktarılmasıdır.İletişim sürecinin amacı, anlamak ve anlaşılmaktır.
3. Sayfa
NEDEN İLETİŞİM KURARIZ?
4. Sayfa
İLETİŞİM KURARIZ, ÇÜNKÜ…Bilgi vermek ve karşımızdakini etkilemek,Var olan insan ilişkilerinin sürmesi ve yeni ilişkiler kurmak,Sosyal bir varlık olarak kendimizi ifade etmek, Karşı tarafın davranışlarında değişiklik yapmakİsteriz.
5. Sayfa
İLETİŞİMİN ÖZELLİKLERİİletişim toplumsaldır ve anlamların paylaşımıdır. İletişim, iki yönlü bir süreçtir.İletişim, yalnızca bilgi alışverişi değildir İletişimsizlik mümkün değildir.İletişim, yalnızca insana özgü değildir. . İletişimde başlangıç çok önemlidir.İletişim öğrenilebilir ve geliştirilebilir.İletişim, sözlü ve sözsüz tüm işaretlerle bir bütündür.
6. Sayfa
İLETİŞİM SÜRECİ NASIL OLUŞUR?İletişim süreci bir mesajın anlaşılır bir biçimde alıcıya gönderilmesi işidir.Kaynak ya da göndericiMesajAlıcı ya da HedefKanallarKodlama /kod çözmeGürültü (Etki-manevi/fiziki)Geri bildirim
7. Sayfa
İLETİŞİM SÜRECİNİN TEMEL ÖĞELERİ
8. Sayfa
İLETİŞİMDE GÜRÜLTÜ NASIL OLUŞUR?Kaynağın gönderdiği ile hedefin aldığı mesaj arasında fark varsa bu farka gürültü adı verilir.İletişim sürecindeki iletilerde, alıcı ile verici tarafından öngörülmemiş, istenmeyen ve iletişimin aksamasına ya da kopmasına yol açan unsurları ifade eder.
9. Sayfa
Domates , Biber, Patlıcan
10. Sayfa
İLETİŞİMDE GÜRÜLTÜYÜ ORTADAN KALDIRMAK İÇİN NE YAPMALI?
11. Sayfa
İLETİŞİMDE GÜRÜLTÜYÜ ORTADAN KALDIRMAK İÇİN…Ne söylemek istiyorum?Ne zaman söylersem, karşımdaki kişinin iletişim kanalları açık olur?Nerede hangi ortamda iletişimi başlatmam yerinde olur?
12. Sayfa
İLETİŞİMDE GÜRÜLTÜ ÖRNEĞİDEMİRBANK
13. Sayfa
İLETİŞİMDE GERİ BİLDİRİMİN ÖNEMİİletişim sürecinin en son aşaması geriye bilgi aşamasıdır. Bununla mesajın başlangıçta amaçlandığı gibi alıcıya ulaşıp ulaşmadığı kontrol edilir.Geri bildirim sayesinde kaynak, alıcının tepkilerini algılayabilecek ve mesajın içeriğinde yeni düzenlemeler yapabilecektir. Geri bildirim olumlu ya da olumsuz olabilir.
14. Sayfa
İLETİŞİM TÜRLERİİletişim türleri üç gruba ayrılabilir:Sözlü iletişimSözsüz iletişimYazılı iletişim
15. Sayfa
Sözlü iletişim, konuşma dili olarak da adlandırılır.Sözlü iletişim, yüz yüze olabileceği gibi radyo, televizyon ve telefonla da olabilir. Sözlü iletişim Dil Dil ötesi (ses tonu, şiddeti, vurgusu, duraklamalar) olmak üzere iki kısma ayrılır. İLETİŞİM TÜRLERİ Sözlü İletişim
16. Sayfa
Yazılı iletişim, bireyler ve gruplar arasındaki iletişimden çok, örgütsel iletişimde büyük bir öneme sahiptir.Yazılı iletişim, sözlü iletişime göre, alıcının onu okuması, yorumlaması ve cevaplaması nedeniyle, gecikmeli olarak kurulur.İLETİŞİM TÜRLERİ Yazılı İletişim
17. Sayfa
İLETİŞİM TÜRLERİ Sözsüz İletişim
18. Sayfa
TEMEL İLETİŞİM SORUNLARI NELERDİR?
19. Sayfa
TEMEL İLETİŞİM SORUNLARIKişilerin Algılama Ve Yorumlama BiçimleriKalıplaşmış Yargılar/Ön YargılarRol Ve Statü FarklılıklarıCinsiyet Farklılıklarıİşitme Yada Dinleme Sorunları
20. Sayfa
TEMEL İLETİŞİM SORUNLARI KİŞİLERİN ALGILAMA VE YORUMLAMA BİÇİMLERİAlgı, insanın çevresindeki uyaranların, ya da olayların farkına varması ve onları yorumlaması sürecidir.Duyu organlarımıza ulaşan veriler, algılama olmaksızın tek başlarına bir anlam ifade etmez. Bunların bir anlam ifade edebilmeleri için, verilerin algılanması gerekir.
21. Sayfa
{5C22544A-7EE6-4342-B048-85BDC9FD1C3A}KİŞİSEL ALGI FİLTRESİDeğerlerİhtiyaçlarAmaçlarGERÇEKİlgilerGÖRÜNÜŞOlduğu haliyle dünyaİnançlarGöründüğü haliyle dünyaTutumlarBeklentilerİsteklerBilgiDuygularDilEğitim
22. Sayfa
23. Sayfa
24. Sayfa
25. Sayfa
TEMEL İLETİŞİM SORUNLARI ÖN YARGILAR VE KALIPLAŞMIŞ YARGILARÖnyargı; genel ve özel anlamda bir taraf tutma biçimidir. Bir ideolojik fikri veya bakış açısını koşulsuz desteklemek anlamında kullanılır. Bir kişinin kararlarının nesnel olmayıp öznel olduğunu ifade etmek için kullanılmaktadır
26. Sayfa
“İnsanların önyargılarını parçalamak,bir atomu parçalamaktan daha zordur.” Einstein
27. Sayfa
TEMEL İLETİŞİM SORUNLARI KALIPLAŞMIŞ YARGILAR Kalıplaşmış yargıların temelinde üç tür kalıplaşmış düşünce bulunduğunun savunulur. Bunlar:İyi bir insan olmalıyım ve başkalarının onayını almalıyım. Yoksa değersiz olurum.Başkaları bana benim istediğim gibi düşünceli ve kibar davranmalılar yoksa ayıplanmalı ve cezalandırılmalılar.Yaşam bana istediklerimi kolayca ve çabuk vermeli, istemediklerimi ise vermemeli
28. Sayfa
TEMEL İLETİŞİM SORUNLARI KALIPLAŞMIŞ YARGILARDiğer kalıplaşmış yargılardan bazıları:Aşırı genelleme (herkes, her zaman, daima, asla) Kutuplaştırma (Ya hep ya hiç)Kişiselleştirme (Üzerine alınma)Mutlakacılık (Meli, Malı kuralları)Değiştirme gayretiAşırı fedakarlıkKeşkecilikToptancılık (Bütün yumurtaları aynı sepete koyma)
29. Sayfa
TEMEL İLETİŞİM SORUNLARI ROL VE STATÜ FARKLILIKLARIBeklenti farkından doğan sorunlarRol ve statülerin ortama göre değerlendirilmemesinden kaynaklanan sorunlarRole ilişkin güç ve saygınlıkla ilgili beklentinin gereğinden fazla olmasından kaynaklanan sorunlar
30. Sayfa
TEMEL İLETİŞİM SORUNLARI CİNSİYET FARKLILIKLARI ERKEKLER MARS’TAN KADINLAR VENÜS’TEN Mİ?
31. Sayfa
TEMEL İLETİŞİM SORUNLARI İŞİTMEK Mİ DİNLEMEK Mİ?Etkin dinleme alıcı açısından iletişimdeki gürültüyü azaltma ve mesajı tam ve doğru olarak alma etkinliğidir/ becerisidir.Etkin dinleme; söylenenleri önemsemek, kavramak ve değerlendirmektir.
32. Sayfa
ETKİN DİNLEME NEDİR?
33. Sayfa
ETKİN DİNLEMEEtkin dinlemenin en belirgin özelliği, bilinçli bir şekilde ve sürekli olarak geri iletim kullanılmasıdır. Aktif dinlemede dinleyen konuşanın dinlediklerini açarak geri verir ve böylece konuşan dinleyenin ne anladığını öğrenir. Ve bireylerin iç dünyalarına kapanıp kendi anlamları içine gömülmeleri önlenmiş olur.
34. Sayfa
Etkin dinlemenin Önündeki Yaygın EngellerFiziksel gürültü kaynaklarıİnsan Fiziksel Yapısı gereğiDinlemek yerine konuşmayı tercih ettiğimiz içinEtkin dinlemenin yorucu olması
Cevap Yaz Arama Yap
Cevap : Öncelikle iletişim kurma becerilerimizi geliştirmek için etkin iletişimin önündeki engelleri bilmeliyiz. Hem özel (sevgilimiz yada eşimiz) hem de sosyal yaşamımızda (iş çevremizde yada öğretmenlerimizle) başkalarıyla çatışmaya girdiğimiz yada anlaşmazlığa düştüğümüz zaman hiç de az değildir. Güç ispatlama mücadelesi; yani ben lider olmak istiyorumdur. Yavuz yada Eren’i çok iyi anladığım, düşüncelerini bildiğim, duygularını kavradığım halde Eren’i yenmek, alt etmek ve üste çıkmak için her fırsatta kapışıyorumdur. Kişisel çatışma; yaşanıyor olabilir. Örneğin benim nefret ettiğim yada eskiden bana bir dost kazığı atan yada terfime engel olmuş biri olan Mutlu’ya benzediği için Yavuz’a sinir olurum, söylediklerinin tersini yaparım, onu dikkate almam ve rezil etmeye çalışırım. Amaç çakışması; varsa. Yani ben ekip lideri olarak toplantıya geç gelenleri dışlamamayı herkese eşit davranılması gerektiğini düşünüyorsam, Şensu ise bir ekip lideri olarak toplantılara geç kalanları gruptan dışlamayı ve ceza vermeyi düşünüyor olsun. Her ikimizde birbirimizi anladığımıza, duygu ve düşüncelerimizi bildiğimiz halde sürekli kavga eder ve bir türlü uzlaşama sağlayamayız. Bu saydıklarımız iletişim açısından pek önemli değildir. Etkin iletişim kuramamanın sorunları çok daha farklıdır. Kökleri çok daha derinlerde olabilir. (dia 1)
* Korkular
* Ön Kabuller
* Duyarsızlık
* isim Takma Merakı
* Kendine Güvensizlik
* Sürekli Kendini Öne Çıkarma
Gibi nedenlerle anlaşamıyorsak o zaman iletişim sorunları vardır.
iletişim Korkuları
* Yeni Durum ve insanlardan (ortamdaki görüşleri hemen kabul ederiz)
* Yanlış ğeyleri Söylemekten (konuşamayız)
* Alaya Alınmaktan (söyleyeceğimiz şeyleri küçümseriz)
* Baikasının Gözüne Aptal Görünmek (düşündüğümüzü söyleyemeyiz)
* Duygularımızı ifade Etmek yada Duygularımızı Kontrol Edememekten Korkmak
(duygularımızı bastırırız)
iletişim korkuları arasında sayılabilir.
iletişim Kazası Ön Kabuller
Ön kabul; bir fikir, duygu yada olguyu gerçek olup olmadığını bilmeden geçerli saymaktır. Geniş anlamda bir şeyin nasıl olduğunu ve nasıl olması gerektiğini hakkındaki inançlarımız, değerlerimiz ve tutumlarımız bizim ön kabullerimizi oluşturur.
Örneğin; Üretim Müdürü Yardımcısı Oben sizde Genel Müdürsünüz. şirket pazarlama bölümünde sorunlar yaşamaktadır. Ve siz Oben’nin bu sorunları halledeceğini düşündüğünüz için buraya aktarmak istediniz ve daha yüksek maaş vererek en sorunlu yere müdür yaptınız. Fakat tıkır tıkır işlerin yürüdüğü yerden sorunlu bir yere gitmek Oben için sürülmek sayılmaktadır. Yapılan terfi ve ücret artışına rağmen istifayı basar. Ama siz bir Genel Müdür olarak Oben’e Pazarlama bölümünde sorunlar olduğunu bu bölümün iyileştirilmesi için Oben gibi temiz, düzenli ve planlı çalışmanın yanı sıra ikna kabiliyeti ve müzakerelere hakim olabilme gibi özelliklerinden dolayı bu problemlerin üstesinden gelebileceğinden bahseden cümleler kurarsanız etkin bir iletişim kurmaya başlamışsınızdır. Genel Müdür olarak böyle bir konuşma yapmadan Oben iletişimi kopartmış biri olarak hatalıdır. Bu bölümün kötü bir şöhrete sahip olduğunu bu nedenle bu bölüme alınmasını içerdiğini söyleyebilirdi. Gene de Genel Müdürün açıklaması gereklidir.
Duyarsızlık
Kimi zaman başkalarının duygularını dikkate almak bize fazla gelir. Akşam yorgun argın eve geldiniz. Hemen kızınız “Anne be çirkin miyim?” yada sevgiliniz sizden ilgi beklediği halde ilgisiz bırakırsanız. Tabi bu davranışlarınızın birkaç tekrarı halinde kızınız yada sevgiliniz sizinle paylaşmayı ve dertleşmeyi kesecektir. Yani isa’nin kızmasına Çiğdem’in sorularını yanıtsız bırakırsam iletişim kurulabilir miyim?
isim Takmak
Örneğin şişko Ahmet, Motor yada Tavşan Leyla gibi nitelendirmelerle isim takılan kişi görünüşte belli etmese de bundan pek hoşlanmaz için için üzülür. Örneğin okulda sorunlar yaşayan çocuğuyla ilgisiz davranışlar sürekli “geri zekalı, kuş beyinli 90 aldın da 100 niye alamadın? 75 alan 80 de alırdı.” Gibi olumsuz eleştiriler ve isim takmalar kişiyi çok kötü etkiler, kişi zamanla kendini yetersiz hissetmeye başlar ve sizinle olan iletişimi zayıflamaya
başlar.
Kararsızlık
Konuşurken “şey, eee, Yaniii, Hımmm, Ne Diyordum” gibi ifadelerin sık sık kullanılması ve alışkanlık hale gelmesi kişinin karar vermekten yada söylediklerinin
dinlenmeyeceğinden korkuyor demektir yada düşünce tembelidir. Bu nedenle iletişim kurarken mesajı hazırlamak ve hazırlanmış bu mesaj bizi “eee, şey” demekten kurtarır.
Alınganlık
Alıngan kişi, karşısındaki insanların her söylediğinden mutlaka kendine yönelik bir olumsuzluk çıkartır. Kendisiyle öteki insanlar arasında duvarlar ördüğü için iletişim bozulur.
Ben-Merkezcilik
iletişim, iki tarafın yer aldığı bir süreçtir. Tarafların düşünce ve duygularını ifade edebilmeleri ve birbirlerinin düşünce ve duygularının doğru anlayabilmesi için iki tarafında yukarıda saydığımız engellerin yanında “sürekli kendinden bahsetmesi” den dolayı iletişim gerçekleşmez. Kendimizi Doğru ifade Edebilmek insanlar konuşurken pek çok şey söyler. Ama verdiğimiz mesajlar esas olarak Gözlem, Düşünce, Duygu ve ihtiyaç olmak üzere 4 öğeden oluşmaktadır. (dia 2)
Gözlemler
Bu bir bilimcinin, dedektifin veya televizyon muhabirinin dilidir. Beş duyumuzla gözlemlediklerimizi aktarmaktadır. “Bu sabah Necla okula geç geldi” gibi. Düşünceler Duyduğumuz, dokunduğumuz ve gözlemlediklerimiz hakkında varılan sonuçlardır. Bu sonuçlar aracılığıyla aslında ne olup bittiği ve neden böyle olduğunu kavrarız. Bir şeyin iyi veya kötü, doğru yada yanlış olmasıyla ilgili diğer yargılarımızı da düşüncelerimizin bir parçasıdır. “Bu çocukla arkadaşlık etmen iyi değil” (değer yargısı) “Bu adamla iş yapılmaz” (değer yargısı)
* Korkular
* Ön Kabuller
* Duyarsızlık
* isim Takma Merakı
* Kendine Güvensizlik
* Sürekli Kendini Öne Çıkarma
Gibi nedenlerle anlaşamıyorsak o zaman iletişim sorunları vardır.
iletişim Korkuları
* Yeni Durum ve insanlardan (ortamdaki görüşleri hemen kabul ederiz)
* Yanlış ğeyleri Söylemekten (konuşamayız)
* Alaya Alınmaktan (söyleyeceğimiz şeyleri küçümseriz)
* Baikasının Gözüne Aptal Görünmek (düşündüğümüzü söyleyemeyiz)
* Duygularımızı ifade Etmek yada Duygularımızı Kontrol Edememekten Korkmak
(duygularımızı bastırırız)
iletişim korkuları arasında sayılabilir.
iletişim Kazası Ön Kabuller
Ön kabul; bir fikir, duygu yada olguyu gerçek olup olmadığını bilmeden geçerli saymaktır. Geniş anlamda bir şeyin nasıl olduğunu ve nasıl olması gerektiğini hakkındaki inançlarımız, değerlerimiz ve tutumlarımız bizim ön kabullerimizi oluşturur.
Örneğin; Üretim Müdürü Yardımcısı Oben sizde Genel Müdürsünüz. şirket pazarlama bölümünde sorunlar yaşamaktadır. Ve siz Oben’nin bu sorunları halledeceğini düşündüğünüz için buraya aktarmak istediniz ve daha yüksek maaş vererek en sorunlu yere müdür yaptınız. Fakat tıkır tıkır işlerin yürüdüğü yerden sorunlu bir yere gitmek Oben için sürülmek sayılmaktadır. Yapılan terfi ve ücret artışına rağmen istifayı basar. Ama siz bir Genel Müdür olarak Oben’e Pazarlama bölümünde sorunlar olduğunu bu bölümün iyileştirilmesi için Oben gibi temiz, düzenli ve planlı çalışmanın yanı sıra ikna kabiliyeti ve müzakerelere hakim olabilme gibi özelliklerinden dolayı bu problemlerin üstesinden gelebileceğinden bahseden cümleler kurarsanız etkin bir iletişim kurmaya başlamışsınızdır. Genel Müdür olarak böyle bir konuşma yapmadan Oben iletişimi kopartmış biri olarak hatalıdır. Bu bölümün kötü bir şöhrete sahip olduğunu bu nedenle bu bölüme alınmasını içerdiğini söyleyebilirdi. Gene de Genel Müdürün açıklaması gereklidir.
Duyarsızlık
Kimi zaman başkalarının duygularını dikkate almak bize fazla gelir. Akşam yorgun argın eve geldiniz. Hemen kızınız “Anne be çirkin miyim?” yada sevgiliniz sizden ilgi beklediği halde ilgisiz bırakırsanız. Tabi bu davranışlarınızın birkaç tekrarı halinde kızınız yada sevgiliniz sizinle paylaşmayı ve dertleşmeyi kesecektir. Yani isa’nin kızmasına Çiğdem’in sorularını yanıtsız bırakırsam iletişim kurulabilir miyim?
isim Takmak
Örneğin şişko Ahmet, Motor yada Tavşan Leyla gibi nitelendirmelerle isim takılan kişi görünüşte belli etmese de bundan pek hoşlanmaz için için üzülür. Örneğin okulda sorunlar yaşayan çocuğuyla ilgisiz davranışlar sürekli “geri zekalı, kuş beyinli 90 aldın da 100 niye alamadın? 75 alan 80 de alırdı.” Gibi olumsuz eleştiriler ve isim takmalar kişiyi çok kötü etkiler, kişi zamanla kendini yetersiz hissetmeye başlar ve sizinle olan iletişimi zayıflamaya
başlar.
Kararsızlık
Konuşurken “şey, eee, Yaniii, Hımmm, Ne Diyordum” gibi ifadelerin sık sık kullanılması ve alışkanlık hale gelmesi kişinin karar vermekten yada söylediklerinin
dinlenmeyeceğinden korkuyor demektir yada düşünce tembelidir. Bu nedenle iletişim kurarken mesajı hazırlamak ve hazırlanmış bu mesaj bizi “eee, şey” demekten kurtarır.
Alınganlık
Alıngan kişi, karşısındaki insanların her söylediğinden mutlaka kendine yönelik bir olumsuzluk çıkartır. Kendisiyle öteki insanlar arasında duvarlar ördüğü için iletişim bozulur.
Ben-Merkezcilik
iletişim, iki tarafın yer aldığı bir süreçtir. Tarafların düşünce ve duygularını ifade edebilmeleri ve birbirlerinin düşünce ve duygularının doğru anlayabilmesi için iki tarafında yukarıda saydığımız engellerin yanında “sürekli kendinden bahsetmesi” den dolayı iletişim gerçekleşmez. Kendimizi Doğru ifade Edebilmek insanlar konuşurken pek çok şey söyler. Ama verdiğimiz mesajlar esas olarak Gözlem, Düşünce, Duygu ve ihtiyaç olmak üzere 4 öğeden oluşmaktadır. (dia 2)
Gözlemler
Bu bir bilimcinin, dedektifin veya televizyon muhabirinin dilidir. Beş duyumuzla gözlemlediklerimizi aktarmaktadır. “Bu sabah Necla okula geç geldi” gibi. Düşünceler Duyduğumuz, dokunduğumuz ve gözlemlediklerimiz hakkında varılan sonuçlardır. Bu sonuçlar aracılığıyla aslında ne olup bittiği ve neden böyle olduğunu kavrarız. Bir şeyin iyi veya kötü, doğru yada yanlış olmasıyla ilgili diğer yargılarımızı da düşüncelerimizin bir parçasıdır. “Bu çocukla arkadaşlık etmen iyi değil” (değer yargısı) “Bu adamla iş yapılmaz” (değer yargısı)