Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Türk edebiyatında ilk söylev örneği nedir

türk edebiyatında ilk söylev örneği nedir

Bu soruya 4 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    gokturk

    • 2020-06-06 07:51:21

    Cevap : Türk Edebiyatında Söylev

    Arapça bir kelime olan "hitabet", hitap etmek, vaaz etmek, güzel söz söyleme sanatı,hutbe okuma, nutuk irad etme gibi anlamlara gelmektedir. Terimin "nutuk", "söylev" gibi karşılıkları da vardır.

    Bir kişinin bir topluluk karşısında belli bir konuda yaptığı etkili, anlamlı ve coşturucu konuşmaya söylev metni, bu konuşmayı yapan kişiye de hatip (konuşmacı) denir.


    Edebiyatımızdaki ilk söylev olarak, Bilge Kağan’ın Orhun Abideleri‘nde Türk Budunu’na seslenişi olarak kabul edilmektedir. Türk Edebiyatı boyunca ortaya konulan söylevleri iki başlık altında inceleyebiliriz.


    Siyasi Söylev:
    Türk edebiyatında ise ilk siyasî söylev örneği Orhun Yazıtlarıdır. Bunlar, 732′de dikilen Kül Tigin, 735′te dikilen Bilge Kağan, 720-725 yıllarında dikilen Tonyukuk Yazıtlarıdır. Siyasî söylev örneği olarak ayrıca şu kişilerin söylevlerini de verebiliriz: 

     İttihat ve Terakki'nin hatibi Ömer Naci Naci, Selânik'te 1906'da Vatan ve Hürriyet Cemiyeti'nin bir toplantısında Atatürk'e hitaben şöyle der: "Mustafa Kemal! Arkandayız, seni takip edeceğiz! Ölümler, cellâtlar, işkenceler bile bizi bu azmimizden çeviremeyecektir. Hürriyet verilmez, ancak alınır. Zulüm ve istibdad altında inleyen bu masum ve bîçâre milleti kurtaracağız, yaşasın hürriyet ve istiklâl!" (Fethi Tevetoğlu, Ömer Naci, Ankara 1987)

    Halide Edip Adıvar (1884-1964), özellikle Mondros Mütarekesinden sonra İstanbul ve İzmir'in işgal edildiği sıralarda, 16 Mayıs 1919'da İstanbul Sultanahmet'te düzenlenen protesto mitinginde şöyle der: "Kardeşler, Vatandaşlar! Yedi yüz yılın şerefi, göğe yükselen bu minarelerin tepesinden Osmanlı tarihinin yeni faciasını seyrediyor, bu meydanlardan çok zaman alay hâlinde geçmiş olan büyük atalarımızın ruhuna hitabediyor, başımı bu görünmeyen ve yenilmez ruhlara kaldırarak diyorum ki: Ben İslâmiyet'in bedbaht bir kızıyım ve bugünün talihsiz fakat aynı derecede kahraman anasıyım. Atalarımızın ruhları önünde eğiliyor, onlara bugünün yeni Türkiyesi adına hitabediyorum ki, silâhsız olan bugünkü milletin kalbi de onlarınki gibi yenilmez kudrettedir, Allah'a ve haklarımıza iman ediyoruz."

    Yine aynı şekilde Hamdullah Suphi Tanrıöver (1885-1966) de 30 Mayıs 1919'da İkinci Sultanahmet Mitingi'nde İzmir'in Yunanlılar tarafından işgalini protesto konuşmasını şöyle bitiriyordu: "Sevgili millettaşlarım! Dualarınızı, dileklerinizi, iradenizi kendi sesimde toplayarak bütün dünyaya haykırıyorum: Esarete razı değiliz. Biz esir olamayız, Türk vatanına karşı hazırlanan su-i kastı biliyoruz ve reddediyoruz. İstanbul ve Anadolu Türk kalacaktır!...."

    Hamdullah Suphi Tanrıöver'in hitabeleri Dağ Yolu 1,2 (1987) adlı kitapta toplanmıştır.

    Mehmet Emin Yurdakul da 23 Mayıs 1919 günü Sultanahmet Meydanı'nda 200.000 kişiye şöyle hitap ediyordu: "Kardeşler, Keşke asırların geceleri ve dünyaların mezarları gözlerime dolarak bir kör olsaydım. Sokak sokak dilense idim de milletimin, kulağımı parçalayan bu felâket seslerini işitmeseydim, bu kara günleri görmeseydim. Keşke göğün yıldırımları, yerin canavarları birleşerek beni kanlar içinde topraklara yuvarlasaydı da vatanımın bu musibeti huzurunda bulunmasaydım ve bu azapları çekmeseydim. Zira bugün uğradığı felâket ve musibetler o kadar acı!..."

    Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün 15-20 Ekim 1927 tarihlerinde Cumhuriyet Halk Partisi İkinci Kurultayı'nda 36.5 saat süreyle okuduğu Nutuk'u, Gençliğe Hitabe'si ve Cumhuriyetin 10. yılında okuduğu 10. Yıl Nutku önemli birer söylev örneğidirler.

    Süleyman Nazif de 23 Kanun-ı Sani 1920'de Cuma günü, İstanbul Üniversitesi Konferans salonunda düzenlenen Piere Loti gününde yaptığı konuşmayı Hitabe (1920) adıyla yayınlamıştır.

    Rıza Tevfik Bölükbaşı, Süleyman Nazif, Behçet Kemal Çağlar, Selim Sırrı Tarcan, Osman Bölükbaşı... gibi siyasi kimliği olan kişiler siyasal söylevlerinde başarılı sayılabilir.

    Bilimsel ve Kültürel Söylev:

    Örgün eğitim kurumlarında ders veren öğretmen ve öğretim üyeleri de öğrencilerin karşısında bir anlamda hatiptirler. Eğitimciler de derslerinin etkili olabilmesi için hitabet sanatının inceliklerine baş vururlar. Ayrıca genele açık bilimsel toplantı, panel ve konferanslarda yapılan konuşmalar da bu gruba girmektedir. Belli bir kültürel derinliğe sahip düşünce adamları ve sanatçıların fikir; sanat ve kültür konularında verdikleri konferanslar da hitabet türü içinde değerlendirilirler.

    Fazıl Ahmet Aykaç Hitabeler (1934), Hamdullah Suphi Tanrıöver (1885-1966), Necip Fazıl Kısakürek Müdafaa (1946), Sahte Kahramanlar (1976), Yolumuz Halimiz Çaremiz (1977)... Osman Yüksel Serdengeçti (1917-1983)...

    Diğer Cevaplara Gözat
    Cevap Yaz Arama Yap

    Zeus

    • 2023-05-22 07:09:58

    Cevap : Türk edebiyatında ilk söylev örneği, genel olarak Bilge Kaan'ın Orhun Abideleri'nde Türk halkına seslenişi olarak kabul edilmektedir. Bu metin, Türk edebiyatındaki ilk söz sanatı örnekleri arasında yer almaktadır. Ayrıca, Türk edebiyatında Osmanlı dönemi hutbeleri ve 19. yüzyılda Tanzimat dönemi konuşmaları da sıklıkla söylev türüne örnek olarak gösterilmektedir.
    Cevap Yaz Arama Yap

    Zeus

    • 2023-05-22 07:10:20

    Cevap :

    Türk edebiyatında ilk söylev örneği olarak kabul edilen eser, Ahmet Cevdet Paşa'nın "Tercüme-i Hukuk-ı Osmaniyye Mecmuası" adlı eserinde yer alan "Medeniyet-i İslamiye ve İslam Hukuku" başlıklı söylevidir. Bu söylev, 19. yüzyılın sonlarında Tanzimat Dönemi'nde Osmanlı İmparatorluğu'nun modernleşme çabaları ve hukuk sistemine dair düşünceleri ele alan bir metindir.

    Ahmet Cevdet Paşa, bir devlet adamı, tarihçi ve hukukçudur. "Tercüme-i Hukuk-ı Osmaniyye Mecmuası" eseri, Osmanlı İmparatorluğu'nun hukuk sistemi hakkında bir inceleme ve analiz sunan bir çalışmadır. Bu eserde, İslam hukukunun modern toplumlardaki yeri ve güncellenmesi gerektiği konuları ele alınmıştır.

    Ahmet Cevdet Paşa'nın "Medeniyet-i İslamiye ve İslam Hukuku" başlıklı söylevi, Türk edebiyatında söylev türünün önemli bir örneği olarak kabul edilir. Bu söylevde, dönemin siyasi, sosyal ve kültürel meseleleri üzerine düşüncelerini dile getiren Paşa, aydınlanma, eğitim, modernleşme ve hukukun güncellenmesi gibi konuları ele alır.

    Bu eser, Türk edebiyatında söylev türünün başlangıcı olarak kabul edilir ve daha sonraki dönemlerde Türk edebiyatında benzer türde eserlerin ortaya çıkmasına ilham vermiştir.

    Cevap Yaz Arama Yap

    Zeus

    • 2023-06-02 05:53:59

    Cevap : Türk edebiyatının ilk söylev örneği aşağıdakilerden hangisidir?
    A) Babürname
    B) Kutadgu Bilig
    C) Divanü Lügâti’t-Türk
    D) Lehce-i Osmani
    E) Kök Türk Kitabeleri
    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.