Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Türkçe -Düşünce geliştirme yolları

Betimlemeyle öykülemenin farkı nedir ?

Bu soruya 3 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    Admin

    • 2015-05-05 07:05:31

    Cevap :
    Düşünceyi geliştirme yolları, parçada anlatılanları daha anlaşılır hâle getirmek, okuyucuyu etkilemek, onun ilgisini çekmek gibi amaçlarla kullanılır.
     
    Düşünceyi geliştirme yöntemlerinden, dört temel anlatım biçiminin (açıklama, tartış­ma, betimleme, öyküleme) birinin içinde yararlanı­labileceği gibi bu yöntemlerden herhangi biri par­çanın anlatımında hâkim konumda da olabilir.

    1. Tanımlama
    Bir kavram veya varlığın ne olduğunun açıklanma­sına tanımlama denir. Genelde açıklayıcı ve tartışmacı anlatım tekniklerin­de tanımlamadan yararlanılır. Varlık ya da kavramın okuyucunun zihninde daha belirginleşmesi amaç­lanır. Tanım, “Bu nedir?” sorusuna cevap verir.

    Örnek
    » “Destanlar, tarihten önce ve tarihin başlangıcı sıra­sında bir milletin geçirdiği maceraları, yetiştirdiği kahramanları; doğa, evren ve toplum olayları hak­kında düşündüklerini ve bunlar karşısında aldığı va­ziyetleri anlatan din ve kahramanlık hikâyeleridir.”
     
    Parçada açıklayıcı anlatım tekniği kullanılarak des­tanlar hakkında bilgi verilmiştir. Ancak bu yapılırken ilk cümlede “Destan nedir?” sorusuna cevap ola­cak şekilde tanımlamadan yararlanılmıştır.
     
    2. Karşılaştırma
    Birden fazla varlık ya da kavram arasındaki benzer­lik veya farklılıkları ortaya koymak için kullanılan an­latım yoluna karşılaştırma denir. Daha çok tartışma­cı ve açıklayıcı anlatım içinde kullanılan bu yöntem­de, varlıkların farklı ya da ortak yönleri ele alınır.

    Örnek
    »”Konuşma ile yazma farklıdır. Konuşma geçicidir, yazma kalıcı. Konuşma anlıktır, yazma sonsuz. Yazı­ya geçirilen her şey olduğu gibi korunur. Konuşma ise saman alevi gibi söylendiği anda yitip gider.”
     
    Bu parçada “konuşma” ile “yazma” karşılaştırılmış, yazmanın konuşmadan üstün olduğu belirtilmiştir.
     
    3. Örneklendirme
    Bir düşüncenin somut hâle getirilerek daha anlaşı­lır kılınması için anlatılan konuyla ilgili örnekler ver­ilmesine örneklendirme denir. Düşüncenin anlaşılır ve akılda kalıcı olması amaçlanır. Bazen önce bir örnek verilerek veya fıkra anlatılarak konuya giriş yapılır. Bunlardan hareketle de bir yargıya varılır.

    Örnek
    » “Bir yerde sabit civata gibi dönüp duranların ne kendilerine faydaları vardır, ne çevredekilere. Oysa dünyaya bakalım; her şey değişir, durmadan yol alır. Su, buhar olur, yağmura dönüşür; tohum, baş verir, çiçeğe durur; civciv, pek cılız doğar, kocaman bir horoz olur. Dünyada hiçbir şey durmaz. Bu do­ğanın bir parçası olan insan neden dursun?”
     
    Bu parçada insanın yerinde durmaması gerektiği gö­rüşünü yazar, doğadan hareketle örneklendirmiştir. Önce görüşünü söylemiş, daha sonra bu görüşünü örneklendirmiştir: Doğada her şey hareket hâlinde ve değişim içindedir, insan da buna ayak uydurma­lıdır.
     
    4. Tanık Gösterme
    Yazarın, savunduğu düşüncenin doğruluğuna oku­yucuyu inandırabilmek için tanınan ve görüşlerine itibar edilen kişilerin sözlerinden alıntı yapılmasına tanık gösterme denir.
    Kişinin sadece ismini yazıda kullanmak, tanık gös­terme için yeterli değildir. Bu, örneklendirme olur. Tanık göstermede önemli olan, kişinin sözünü destekleyici olarak kullanmaktır. Bu da kişinin dü­şüncelerinin tırnak içinde aktarılması ile olur.
    Önce yazar kendi görüşünü verir. Daha sonra bu görüşü kanıtlamak, inandırıcılığı artırmak için, o alanda tanınmış bir kişiden söz edip, o kişinin söz­lerine yer verilir.

    Örnek
    » “Deneme, büyük savlar içermez. Daha çok duygu­ya, sezgiye, birikime ve akla dayanır. Denemede yazar kendi birikimini, içinden gelenleri özgürce ak­tarır. Bu nedenle Nurullah Ataç deneme için: “De­neme benin ülkesidir.” der. Bu görüşe katılmamak elde değildir.”
     
    Bu parçada yazar, deneme yazı türü ile ilgili görüş­lerini aktarmıştır. Görüşlerinin inandırıcı kılmak için bu alanda söz sa­hibi olan ünlü denemeci Nurullah Ataç’tan alıntı yapmış, onun sözlerini aktarmıştır.
     
    5. Sayısal Verilerden Yararlanma
    Düşüncenin kanıtlanabilmesi için istatistiksel bilgi­lerden, anketlerden ya da grafiklerden yararlanıl­masıdır.

    Örnek
    » Ormanlar, dünyamızın akciğerleri gibidir. Ağaç ve ormanın insan hayatına doğrudan ve dolaylı o kadar çok faydası vardır ki… Aklıma gelen birkaçını sıra­layayım isterseniz. O zaman ne demek istediğimi daha iyi anlamış olursunuz. Tabiatın harika, sessiz süpürgeleri ormanlar yaratılmasaydı yaşadığımız dünya tozdan geçilmeyecekti. 1000 m² ladin ormanı yılda 32 ton, kayın ormanı 68ton ve çam or­manı ise 30-40 ton tozu hüp diye emebilir ve hava­daki zehirli gazları da filtre eder.”
     
    6. Benzetme
    Bir kavramı ya da varlığı başka bir kavram ya da varlığın özellikleriyle anlatmaya benzetme denir.

    Örnek
    » “Birikimsiz yazarlık saman alevi gibidir. Saman ale­vi çabucak tutuşup yine çabucak söner. Yazmak için yeterli donanıma sahip olmayan birikimsiz ya­zarlar da parlamış olsalar bile elbet bir gün saman alevi gibi sönüp giderler.”
     
    Parçada, birikimden yoksun yazarlar saman alevi­ne benzetilmiştir. Bunların kalıcı olamayacağı, bu benzetmeden yararlanılarak vurgulanmıştır.
     



    Diğer Cevaplara Gözat

    Sunum İçeriği

    1. Sayfa
    Düşünceyi Geliştirme Yolları

    2. Sayfa
    TanımlamaKarşılaştırmaÖrneklendirmeTanık göstermeSayısal verilerden yararlanmaBenzetme

    3. Sayfa
    Tanımlama:Bir varlık ya da kavramın tanıtıldığı, tarif edildiği cümlelerdir. “Nedir?” sorusuna cevap verirler.

    4. Sayfa
    Örnekler:Şiir, kelimelerle güzel şekiller kurma sanatıdır.Roman, insanların başından geçen ya da geçebilecek türdeki olayları yer ve zaman belirterek anlatan uzun yazı türüdür. Yazarın üstün bilgisi, sağlam gözlemi, duygusu romanın başarılı olmasını sağlayan en önemli etkendir.

    5. Sayfa
    Karşılaştırma:Birden fazla varlık ya da kavramın benzerlik ya da farklılıklarını ortaya koyan paragraflardır. Genellikle “oysa,ise,daha,en” gibi ifadeler kullanılır.

    6. Sayfa
    Örnekler:Hayvanların koşullanmaya ve denem yanılma etkinliğine dayanan öğrenmeleri yanında, insan öğrenmesinin ayrı bir niteliği vardır. İnsanın her öğreniş aşaması bedence belirli bir olgunlaşmayı gerektirir. Söz gelimi; konuşmayı öğrenmek yalnız ses çıkarmak değildir.

    7. Sayfa
    Örnekleme:Savunulan düşüncelere günlük hayattan, kitaplardan yaşanmış olaylardan örnek gösterilen paragraflardır. Genellikle soyut bir düşünceyi ya da kavramı somutlamak; onu görünür, bilinir kılmak için bir yapıtı, bir kişiyi, bir olayı paragrafa aktarmaya örnekleme denir. Örnek olarak verilen şey, anlatımı somutlayacak nitelikte genel ve bilinir bir şey olmalıdır. Örnekler, bir paragrafın daha çok gelişme bölümünde yer alır.

    8. Sayfa
    Örnek:Dünya edebiyatında olduğu gibi edebiyatımızda da ölümle ilgili çok güzel şiirler vardır. Yahya KEMAL, “Sessiz Gemi” şiirinde ölümü limandan ayrılan bir gemiye benzeterek anlatmıştır. Ahmet HAŞİM’de merdivenin son basamağıdır ölüm. Cahit SITKI ise 35 yaşa sığdırmıştır ölümü. Herkesin ilgiyle okuduğu daha ismi aklıma gelmeyen yüzlerce şiir…

    9. Sayfa
    Tanık gösterme(Alıntı yapma)Jan Paul Sartre şöyle der: "İnsan bazı şeyleri söylemeyi seçtiği için yazardır." Bu görüşe katılmamak mümkün mü? Söz sanatçısı dediğin, herkesin söylemek isteyip de söyleyemediği sözleri, kendine özgü biçimler arasından seçerek söyleyivermeli ve okuyucuya : "Benim söylemek istediğimden daha güzel" dedirtmeli.

    10. Sayfa
    Tanık gösterme-örnek:Tiyatro,insanları baskıdan kurtarır. Onların düşünüp de yüksek sesle söyleyemeyeceği şeyleri dile getirir. Açık sözlü bir sanattır tiyatro;hemen herkese seslenir.Onun için de bazı dönemlerde kendinden korkulan ,çekinilen bir tür olup çıkmıştır.Nitekim Gogol’un  “Yüzünüz çarpıksa aynaya kızmayın.O her şeyi olduğu gibi gösterir.” sözü  tiyatronun yasaklandığı bir dönemde söylenmiştir.

    11. Sayfa
    Sayısal verilerden yararlanma:Yazarın düşüncelerini ispatlamak için o konuda yapılmış araştırmaları, sayısal sonuçları ortaya koymasına sayısal verilerden yararlanma denir.

    12. Sayfa
    Sayısal veriler-örnek:Ekonomideki krizden en çok etkilenen sektörlerin başında kara yoluyla yolcu taşımacılığı geliyor. Bu sektörde yolcu sayısında büyük bir düşüş var. Geçen yılın bu aylarında otobüslerdeki doluluk oranı %87 iken bu yıl %34’tür.Yine geçen yıl bir gün içinde Ankara’ya gelen yolcu sayısı ortalama 24.000 civarındayken bu yıl 9.000 civarına gerilemiş durumdadır.

    13. Sayfa
    Benzetme:Kavramları ya da varlıkları benzer, ortak yönleriyle anlatmaktır.

    14. Sayfa
    Benzetme-örnek: Çocuk eğitimi zor bir iştir. Çünkü onlar beyaz kağıt gibidir. Ne yazmışsan o vardır kağıtta. Beyaz kağıda güzel şeyler yazmak da ,kağıdın hem ön hem arka yüzünü karalamak da mümkün.Bence en güzeli çocuk denen beyaz kağıdı çok güzel yazılar ve resimlerle süslemek.

    Cevap Yaz Arama Yap

    • 2015-05-04 20:06:05

    Cevap : Cevap verir msnz?
    Cevap Yaz Arama Yap

    Ugur

    • 2015-05-05 06:07:35

    Cevap : Düşünceyi geliştirme yolları, daha çok açıklayıcı ve tartışmacı  anlatım tekniklerinin içinde kullanılırlar. Düşünceyi geliştirmek için başvurulan yöntemler şunlardır:
     
    1) TANIMLAMA: Bir kavrama ya da olayın belirgin özellikleriyle tanıtılmasına tanımlama denir. Tanım kısaca “nedir” sorusuna verilen cevaptır. Sözü edilen kavram ya da  varlığın ne olduğunun açıklanmasıdır. Daha çok açıklama ve tartışma tekniklerinde kullanılan bu yolla tanımlanan şeyin okurun zihninde daha kolay belirmesi amaçlanır.  Parça içinde bir tek tanımın verilmesi tanımlama için yeterlidir.

    “İnsanın bazen mırıltısı, bazen çığlığıdır öykü. Ölüme karşı başkaldırıdır. Kör geceye tutulan şavktır. Çölde bulunan vahadır. Bir anlığına bile olsa, bağımsızlıktır. Ölümlü, çaresiz hayatlarımızda, bir kavalcının nefesindeki ezgi, bir ekmekçinin koca hamur teknesine saldığı güzel mayadır…”
    Örnek: * İnsan vücudunun en küçük yapı taşına hücre denir. (Nesnel)
    * Yiğitlik, kahramanlık, savaş temalarını işleyen şiirlere epik şiir denir. (Nesnel)
    * Yaşam, güçlükleri yenebilme sanatıdır. (Öznel)
    * Toros dağlarının etekleri Akdeniz’den başlar. (Değil)

    2) ÖRNEKLENDİRME: İleriye sürülen soyut düşüncenin somutlaştırılması yöntemidir. Söylenmek istenilenin okuyucunun kafasında canlandırılmasını sağlayan bir yöntemdir. Sözü edilen bir düşüncenin zihinlerde somut hâle getirilebilmesi için başvurulan bir düşünceyi geliştirme yoludur. Yerinde verilen bir örnek bazen söylenecek birçok sözden daha etkili ve kalıcı olabilir.

    Bu bazen bir fıkra, bir eser, bir öykü olabilir.

    “Toplumda insanlar arası güvensizlik, iletişimsizlik ve bencillik artarak devam ediyor. İnsanlar arsındaki uçurum her gün artıyor. Bu tablo karşısında derin bir ümitsizliğe düştüğümüzde bazen öyle insani olaylarla karşılaşıyoruz ki birden bire yüreğimizdeki kireçler çözülüyor; umutsuzluklar çiçek açan umutlara dönüyor. Bir sanatçımız için düzenlenen konser de bunlardan biri. Amansız bir hastalığa yakalanan bu müzisyeni iyileştirmek, onun tedavi masraflarını karşılamak için bütün müzisyen arkadaşları seferber olmuşlar.”

    Örnek: Genç Kalemler hareketi,edebiyatımıza özellikle dil konusunda yepyeni bir anlayışı getirmiştir. Türkçe kendi benliğine yavaş yavaş dönmeye başlamış;halk,aydınların yazdıklarını anlar duruma gelmiştir. 1911’li yıllarda yazan Ömer Seyfettin’i, Ziya Gökalp’i açıp okuyun, severek, anlayarak okursunuz yazdıklarını. Sözcükler, tamlamalar…hep anlayacağınız biçimdedir.

    3) KARŞILAŞTIRMA: Karşılaştırmada iki varlık, iki kavram ya da iki şey arasındaki benzerlik ve karşıtlıklardan yararlanma söz konusudur. Benzerliklerin ya da karşıtlıkların ortaya konması karşılaştırma ile olur. Birden fazla varlık ya da kavramın aralarındaki benzerlerini ya da farklarını ortaya koymak için başvurulan anlatım yoludur. Bunda amaç kavramın başka kavramlardan farklı yönlerini ortaya koymak, böylece onun belirgin özelliklerinin daha iyi anlaşılmasını sağlamaktır. Ya da ortak yönler söylenerek bu özelliklerin daha iyi belirmesi amaçlanır.

    “İnternet medyanın bir parçasıdır ancak çok seçeneğe sahip olması açısından medyadan daha üstündür. İnternette geri beslenme açısından müthiş bir olanak mevcut. Çok seçenek olduğu için insanları geleneksel medya gibi bir kulvarda tutamazsın. Bir gazeteyi al demekle, bir siteyi izle demek arasında çok büyük fark vardır. İnsan medyaya kıyasla internette sürekli yeni şeyler keşfediyor.”
    Örnek: * Özge Ali’ye göre daha çalışkandır.
    *En çok sevdiğim arkadaşım sensin.
    *Eski şiir hayali öğeleri yeni şiir ise somut öğeleri içerir.

    4) TANIK GÖSTERME (ALINTI YAPMA): Anlatılmak istenilen düşüncenin başkalarının görüşlerinden,sözlerinden yararlanarak açıklanması yoludur. Başkalarının aynı konuda söylediği sözler yazı içerisinde alıntı olarak gösterilir. Tanık olarak düşüncesine başvurulan kişinin, konusunda uzman güvenilir olması gerekir. Yazar, okuru kendi düşüncelerinin doğruluğuna inandırmak için sözünü ettiği konuda söz sahibi olan birisinin sözünü yazısına alabilir. Böylece kendinin de haklı olduğunu belirtir. Tanık gösterilecek kişini sadece adının anılması yetmez. Ona ait sözün de yazıda olması gerekir.

    “Türk şiirinde deha şairler çıktı. Fakat şiiri değerli kılan sadece daha şairler değildir. Küçük şairler de şiire katkıda bulunur. Eliot: ‘Bir büyük şair vardır, bunlar edebiyatta devrim yaparlar. Bir de küçük şairler vardır ki onlar da bireysel ruh durumlarını dışa vuran çok güzel şiirler yazarak edebiyat dünyasını zenginleştirirler.’ Sözleri ile bunu desteklemektedir.”

    Örnek: Mutluluk, aslında herkesin çok yakınında. İsteyen herkes, her an mutlu olabilir. Fizolof Sokrates: “Bir kitap, bir çiçek, bir kuş…ne büyük saadet!” derken bunu anlatmıyor mu?

    5) SAYISAL VERİLERDEN YARARLANMA: Düşünceyi inandırıcı kılmanın yollarından biri de sayısal verilerden yararlanmadır. İnsanlar okuduklarının sayılarla desteklendiğini görürlerse yazıyı daha da inandırıcı bulurlar.

    Örnek: Ada pazarı Şeker Fabrikası 1953’te işletmeye açıldı. Kuruluşta günde 1800 ton olan pancar işleme kapasitesi 1980’de 6000 tona çıkarıldı. Bu büyük bir gelişme.

    6) BENZETME: Bir kavramı ya da varlığı başka kavram ya da varlığa ait özelliklerle anlatmadır.

    “Deneme yazarı bir söz işçisidir. Onun bir kuyumcuya benzetirim ben kuyumcu nasıl değerli madeni bin bir özenle işleyerek çok değerli eserler oluşturursa, deneme yazarı da sözcükleri büyük bir dikkatle ve özenle bir araya getirerek eserini oluşturur.”
    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.