Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Türkiye'de zeytin defne nerede yetişir

Türkiye'de zeytin defne nerelerde yetişir?

Bu soruya 1 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    Mehmet Akbaba

    • 2020-06-09 13:00:19

    Cevap : Ülkemizde Defne ağacı en verimli ve kaliteli olarak Mersin ve çevresinde yetişir.

    Zeytin ise Aydın ve Gemlik bölgelerinde yetişir.

    Defne ağacı, kokusundan dolayı çok sevilen, çalı türü bir ağaçtır. Akdeniz bölgesinde iklimden dolayı bodur, çalı türü olurken diğer bölgelerde yetişenler küçük ağaçlar şeklinde olurlar. Defne ağaçları şifalı ağaçlardandır. Kozmetik sektöründe ve yemeklere güzel koku vermesi içinde kullanılır. Ülkemizde en güzel defneler Mersin ve yöresinde yetişir. Türkiye genel olarak dünya defne ihtiyacının %85'ini karşılamaktadır. Ülkemizce önemi büyük olan defne ağacı nasıl yetişir?

    Ekilecek yer ve toprak isteği

    Defne ağacı yetiştirilmesi için bölgenin deniz etkisinde olması gerekmektedir. Kışın don olmayan iklimler severler. Defne ağaçlarının dişisi ve erkeği olur. Belli bir alana ekilen ağaçlardan sadece bir tanesi erkek olsa yeterlidir ancak böyle çiçeklenebilirler.

    Defne fideden dikimi oldukça risklidir. Yer değiştirmeyi sevmezler. Çünkü fide haline gelmiş defne yer değiştirdiği zaman kuruma ihtimali çok fazladır. Çelikleme yöntemiyle de çoğalamazlar. O yüzden ideal olanı tohumdan ekmektir.

    Deniz olan, kışları çok soğuk olmayan bir bölgede yaşıyorsanız bahçenizde istediğiniz yere tohum ekebilirsiniz. Sadece ekilecek alanın havadar, esinti aldığına dikkat edilse yeterlidir. Bir daha yer değiştirmeyeceğiniz bir alan olmasında da fayda vardır. Köklendikleri zaman yer değiştirmeyi sevmezler. Defne ağaçlarının özel bir toprak istekleri de yoktur . Tohum ekiminden önce sığır gübresi ile toprağı karıştırıp birkaç gün dinlendirirsek iyi olur.
    Daha sonra tohumları toprak üzerine koyun. Sık dikilecekse en az 4-5 metre mesafe olmasında fayda vardır. İlk fidelendiğinde ve birkaç yıl bu farkın nedeni anlaşılmaz ama daha sonra büyüdükçe fark kapanacaktır. Tam gömme yapmayın yarı yarıya gömülme yapılmalı. Tamamı gömülürse tohumlar çürüyecek hatta bazen böceklenme bile görülebilir. Bir defa köklenip fide halini alıp yapraklanırsa bir daha bir şey olmaz. Can suyunu verip 2-3 günde bir sulamanız yeterlidir.

    Bakım ve sulama

    Ekilen defneler yapraklanıp boy atmaya başladıktan sonra ilkbahar ve yaz aylarında toprak kurudukça dipten sık sık sulama yapılmalıdır. Fakat kış ayı geldiğinde çok seyrek, ayda bir iki defa sulanması yeterlidir. Yağan yağmurlardan kendilerine su depolarlar.

    Türkiye’de Zeytin Dikim Alanı, Verim ve Üretimi

    Dikim Alanı: Türkiye’de zeytin dikim alanları zaman içerisinde özellikle de son yıllarda oldukça önemli bir gelişme göstermiştir. İşlenen tarım alanları 2000 - 2009 yılları arasında %5.55 azalırken, zeytin dikili alanlar %22.56 artış göstermiştir. Böylelikle, toplam tarım alanları içerisinde zeytin alanlarının payı ise %2.27’den %3.16’ya yükselmiştir. Toplam meyve üretim miktarının %7.28’sini, üretim değerinin ise %13.25’ini zeytinin oluşturması bu ürünün önemini ayrıca göstermektedir. Zeytin dikim alanları son yıllarda ortalama 700 bin ha’dır. Ele alınan dönemde (1990-2009 yılları) dikim alanlarında düzenli bir artış olduğu ve 537 bin ha’dan %36 artışla bu seviyeye yükseldiği görülmektedir. Özellikle, 2004 yılından sonra zeytinciliğin desteklenmesi ile zeytin dikim alanlarının daha hızlı bir şekilde arttığı söylenebilir.

    Zeytin ağaç varlığına bakıldığında ise, ağaç sayısının 1990 yılında toplam 85.7 milyon adet iken 1.79 kat artışla 2009 yılında 153.7 milyon adete, 2016 yılında da 165 milyon adete ulaştığı görülmektedir. İncelenen dönemde meyve vermeyen ağaç sayısında 7.14 kat artış meydana gelirken, meyve veren ağaç sayısında sadece 1.37 kat artış gerçekleşmiştir. Dönem başında, ağaç varlığının %93’ü meyve veren ağ açlardan oluşurken, dönem sonunda bu oran %71’e düşmüştür. Buna karşılık, bu dönemde meyve vermeyen ağaçların oranı %7’den %29’a yükselmiştir. Meyve vermeyen ağaç sayısında, özellikle 2004 yılından sonra oldukça önemli bir artış olduğu görülmektedir. Bu oranlar, yeni dikimlerin önemini açık şekilde ortaya koymaktadır.

    Bölgeler itibariyle incelendiğinde zeytin ağaç varlığının büyük bölümü Ege Bölgesi, Marmara Bölgesi ve Akdeniz Bölgesi’nde bulunduğu görülmektedir. 2016 yılında toplam ağaç varlığının %51’i Ege Bölgesi’nde, %23’ü Akdeniz Bölgesi’nde, geriye kalanı ise Marmara Bölgesi (%19) ile diğer bölgelerde (%7) bulunmaktadır. Dönem başında ise bölgelerin ağaç varlığının dağılımı farklı bir yapı göstermektedir. 1991 yılında Ege Bölgesi’nin payı %59 iken, Marmara Bölgesi’nin %26, Akdeniz Bölgesi’nin %10 ve diğer bölgelerin %5’dir. Bölgelerin toplam ağaç varlığının bölgeler itibariyle dağılımının zaman içerisinde değiştiği, Akdeniz Bölgesi’nin zeytin ağaç sayısının Ege Bölgesi ve Marmara Bölgesi’nden daha hızlı bir şekilde arttığı görülmektedir.

    Bölgelere göre meyve veren ve vermeyen ağaç sayıları önemli farklılıklar göstermektedir. Toplam ağaç sayısının (2009 yılında) Akdeniz Bölgesi’nde %49’u, Ege Bölgesi’nde %24’ü, Marmara Bölgesi’nde %10’u, diğer bölgelerde ise %51’i meyve vermeyen ağ açlardan oluşmaktadır. Bu oranlar, Akdeniz Bölgesi ve diğer bölgelerde (özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde) yeni dikimlerin oldukça yaygın olduğunu ve önümüzdeki yıllarda üretim miktarlarında önemli artışlar meydana geleceğini göstermektedir.

    Ege Bölgesi, Türkiye zeytin ağacı varlığının önemli bir bölümüne sahip bulunmaktadır. Körfez Bölgesi olarak ifade edilen Ayvalık, Burhaniye, Edremit ve Havran'ı içine alan havza oldukça önemli kapama zeytinliklere sahiptir. Akdeniz Bölgesi’nde zeytinciliğin geçmişi çok eski olup, özellikle Hatay ve çevresinde yayılım göstermiştir. Marmara Bölgesi’nde, zeytin ağaçları daha çok İznik ve Gemlik Körfezi gibi rüzgârlara kapalı yerlerde yoğun olarak bulunmaktadır. Gemlik körfezi ve Mudanya'da zeytinlikler aşırı meyilli alanlara yayılmıştır. İznik Gölü çevresinde zengin topraklar ağaçların iyi bir şekilde gelişmesine imkân vermektedir. Edincik yöresinde ise zeytinlikler genelde yaşlı ağaçlardan meydana gelmiştir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde zeytincilik yönünden önemli iller Gaziantep, Şanlıurfa ve Kahramanmaraş'tır. Mardin ilinde de son yıllarda zeytin dikim alanlarında artış gözlenmektedir. Diğer yandan Şanlıurfa'nın eğimli, eşik arazilerinde büyük bir potansiyel bulunmaktadır. Kilis ve Nizip önemli zeytin üreticisi yöreleri oluşturmaktadır. Bölge alan bakımından büyük bir zeytin üretim potansiyeline sahip olmakla birlikte, yüksek sıcaklık ve yetersiz yağışlar üretim miktarını olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Verim: Üretimi etkileyen en önemli faktörlerden birisi olup, Türkiye’de zeytin veriminin olması gerekenden düşük seviyede gerçekleşmesi ve periyodisitenin şiddetli olmasından dolayı ayrıca önem arz etmektedir. Dekara verim, dönem başında (1990-1991) ortalama 162 kg iken %19 artış göstererek dönem sonunda (2008-2009) 192 kg’a ulaşmıştır. Türkiye’de zeytin verimi yıllar itibariyle dalgalı bir seyir izlemektedir. Nitekim bazı yıllarda zeytin veriminin 120 kg/da’a düştüğü (1992-1993 ortalaması), bazı yıllarda ise 220 kg/da’a yükseldiği (2004-2005 yılları ortalaması) görülebilmektedir. Son yıllarda yeni zeytin fidanlarının dikimi ile birlikte uygun bakım işlemleri (bakım, hasat ve sulama) ve girdi kullanımı konularında yapılan çalışmalar sonucunda zeytin veriminde artış görülmüştür. Bunun yanı sıra var-yok yılları arasındaki makasın daraldığı da bilinmektedir. Verim miktarları bölgeden bölgeye önemli değişiklikler göstermektedir. Türkiye geneli itibariyle zeytin ağacı başına ortalama verim 14.50 kg’dır. Son yıllar ortalaması (2008-2009 yılları) dikkate alındığında, ağaç başına zeytin verimi 17.50 kg ile en yüksek Akdeniz Bölgesi’nde, en düşük 3.50 kg ile Karadeniz Bölgesi’ndedir.
    Üretim: Dikim alanı ve verimdeki artışlara paralel olarak üretimde de gelişmeler yaşanmıştır. Dönem başında 870 bin ton olan üretimin %58 artışla son yıllarda 1.4 milyon tona yükseldiği görülmektedir. Türkiye’de dikim alanlarında %36, ağaç sayısında %79 artış olduğu dikkate alındığında üretim artışının verimden ziyade dikim alanlarındaki artıştan kaynaklandığı söylenebilir.

    Zeytin ağacının özelliğinden kaynaklanan periyodisiteden dolayı zeytin üretimi dalgalı bir seyir izlemektedir. 1994 yılına kadar kuraklık ve don zararı gibi iklim etkilerinin yanı sıra ekonomik faktörlerin etkisiyle de üretim düşük seviyelerde seyretmiştir. 2004 yılına kadar ise periyodisite özelliğine uygun olarak dalgalı bir şekilde üretim devam etmiş ancak ekstrem bir artış ya da azalışa rastlanmamıştır. 2004 yılından sonra iklim koşullarının genellikle ihtiyaç duyulan özellikleri karşılaması, yeni zeytin fidanlarının dikimi ve üreticinin zeytin üretimine özendirilmesiyle birlikte verim artırıcı uygulamalarda (uygun bakım, hasat ve sulama konularına yönelik çalışmalar) görülen iyileşmelerden dolayı zeytin üretimi artış göstermiştir

    İncelenen dönemde söz konusu bölgelerin üretim içerisinde aldıkları paylarda önemli değişiklikler olmuştur. Marmara Bölgesi’nin toplam üretim içerisindeki payı azalırken, Ege Bölgesi, Akdeniz Bölgesi ve diğer bölgelerin payında artış gerçekleşmiştir. Dönem sonu itibariyle üretimin yarısı (%51) Ege Bölgesi’nden sağlanmaktadır. Diğer önemli üretici bölgeler olan Akdeniz Bölgesi %23, Marmara Bölgesi ise %22 oranında üretime katkıda bulunmaktadır. Geriye kalan bölgelerin katkısı ise %4’tür.

    Türkiye’de, 2009 yılı itibariyle zeytin üretimi yoğun olarak Manisa (%16), Aydın (%13), Balıkesir (%12) ve İzmir (%10) illerinde yapılmaktadır (TUİK, 2011). Doğu Akdeniz Bölgesi’nde bulunan illere bakıldığında ise toplam zeytin üretiminden, Hatay’ın %10 Mersin’in %8, Adana ve Osmaniye’nin ise %2’şer pay aldıkları görülmektedir.

    Zeytin Ağacının İklim İstekleri
    Zeytinciliği sınırlayan en önemli iklim etmenleri sıcaklık ve yağıştır. Zeytin yetişen yerlerde ısı ortalaması 15-20 °C arasında olmalıdır. Zeytin ağacı 25-30°C'lerde çok iyi gelişir. Dayanabildiği en az sıcaklık –7 C olup bu derecenin altında don zararı artar. Hava sıcaklığı +7°C ve altına düşünce zeytin ağacı dinlenmeye çekilir. Kış soğuklama süresinin 60-75 gün kadar olması yeterlidir. Zeytin ağacının çeşitli vegetasyon devrelerinde ısı isteği farklıdır. Tik sürgünlerin görülmesinden çiçeklenmeye kadar olan devrelerde (şubat-mart) sıcaklığın5-10°C olması gerekir. Çiçeklenme döneminde (mayıs-haziran) sıcaklık 15-20°C olmalıdır. Meyve oluşumu ve büyüme döneminde (temmuz-ekim arası) sıcaklığın 20-25°C olması gerekir. Olgunluk döneminde (eylül-ekim-kasım) sıcaklık 15°C dolayında olmalıdır. Tam olgunluk hasat sonuna dek (kasım-aralık-ocak) sıcaklık 5°C civarında olmalıdır. Yıllık 400-600 mm yağış alan yerlerde ekonomik anlamda zeylin yetiştiriciliği yapılır.

    Zeytin Ağacının Toprak İstekleri
    Toprak yönünden fazla seçici olmayan zeylin, diğer bitkilerin yetişmediği kır, çakıllı, meyilli topraklarda yetişebilirse de en iyi yetişme ortamını kalkerli, derin, kumlu, killi, havalı ve nemli topraklarda bulur. Ağır. killi, taban suyu yüksek ve kışın su biriken topraklar zeylin için uygun değildir. Ağır ve nemli topraklarda kökler yüzlek olacağından toprak işleme sırasında zarar görürler. Uygun bir kök gelişimi için toprak katmanlarında geçirimsiz, bir tabakanın (pulluk tabanı, kaya) bulunmaması gerekir.


    Diğer Cevaplara Gözat
    gokturk1 Takipçi
    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.