Nedir.Org
Soru Tara Cevapla Giriş


Cevap Ara?

14.756.348 den fazla soru içinde arama yap.

Sorunu Tarat
Kitaptan resmini çek hemen cevaplansın.

Uluslararası ilişkilerde realizm yaklaşımı nedir?

Bu sorunun cevabı için bana yardımcı olur musunuz.

Bu soruya 3 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
    Şikayet Et Bu soruya 0 yorum yazıldı.

    İşte Cevaplar


    Admin

    • 2015-11-13 14:48:26

    Cevap : Realizm: Realizm veya Gerçekçilik felsefi-siyasi kökleri antik Yunan’a hatta Sun Tzu’ya kadar götürülebilecek olan ve özellikle II. Dünya Savaşı sonrası çok popüler olan bir Uluslararası İlişkiler teorisidir. Thucydides, Makyavel, Hobbes gibi düşünürler Realizm’in öncüsü kabul edilebilirler. Realizm İdealizm’in ideallerinin I. Dünya Savaşı sonrasında başarısız olması sonucu buna tepki olarak ortaya çıkmış ve dünyada kabul görmüştür. Realistler, İdealistleri ütopyacı olmakla suçlamış ve gerçekte ne olduğuyla değil, ne olması gerektiğiyle ilgili oldukları için dünyayı anlamakta yetersiz kaldıklarını iddia etmişlerdir. Modern Realizm’in en önemli kurucusu Hans Morgenthau’dur. Morgenthau, II. Dünya Savaşı sonrası oluşan konjonktürde uluslararası politikanın güç açısından tanımlanan ulusal çıkara dayalı objektif ve evrensel kurallarla yönetildiğini savunmuştur. Morgenthau’ya göre uluslararası politika bir güç mücadelesidir. Morgenthau’ya göre Realizm’in 6 önemli ilkesi bulunmaktadır. Bunlar şöyle sıralanabilir; 1-) Uluslararası politika evrensel ve objektif kurallar tarafından yönetilmektedir ve bu kuralların kaynağı insan doğasıdır. Realistlere göre insan doğası İdealist veya Liberallerin belirttiği gibi iyi değildir. İnsanlar tam tersine bencil canlılardır ve çıkarlarının peşinde koşmaktadırlar. 2-) Ulusal çıkarlar güç perspektifinden tanımlanmalıdır. Devletlerin amacı güçlerini arttırmaktır, dolayısıyla hareketlerini bu bağlamda değerlendirmek gerekir. 3-) Güç açısından çıkarlar sabittir ve değişmez, ancak çıkarın içeriği ve bu çıkarı gerçekleştirmek için uygulanması gereken politikalar zamana ve içinde bulunulan kültürel ortama göre değişiklik gösterebilir. 4-) Moral-ahlaki değerlerin uluslararası politikada herhangi bir etkisi yoktur. 5-) Uluslararası politika, ekonomi ve hukuk gibi alanlardan farklı otonom (özerk) bir alandır ve esas olan devletlerin askeri-siyasi gücü ve çıkarlarıdır. 6-) Uluslararası politikayı şekillendiren temel aktörler ulus-devletlerdir. Uluslararası ya da ulusüstü yapılar etkisizdir. Klasik Realizm’e Liberalizm’den gelen yoğun eleştiriler sonrası Neo-Realizm akımı ortaya çıkmıştır. Kurucusu 1979 yılında yazmış olduğu Uluslararası Politika Teorisi (Theory of International Politics)[2] kitabı ile Kenneth Waltz’dur. Waltz bu eserinde klasik Realizm’in eksikliklerini gidermeye çalışmış ve Klasik Realizm’in sadece ulus devletler üzerinde yoğunlaşması geleneğini değiştirmeye çalışmıştır. Waltz’a göre devletler kadar sistemin geneli de uluslararası politikayı analiz etmek için iyi incelenmelidir. Waltz uluslararası siyasi yapıyı üç temel boyutta tanımlamaktadır; 1-) Uluslararası sistem anarşiktir ve ülkelerin içyapıları gibi belirgin değildir. Sistem kendi kendine oluşur ve devletlerin temel amacı ayakta kalabilmektir. 2-) Devletler sistemin temel aktörleridir. Uluslararası ve ulusüstü yapılarda da devletler kendi çıkarlarını savunurlar. 3-) Devletler farklı özelliklerine rağmen sistemde fonksiyonel olarak aynıdırlar sadece kapasiteleri farklıdır. Uluslararası sistemin anarşik yapısı nedeniyle devletler arasında işbirliği olasılığı azalmaktadır. Böyle bir sistemde devletler sadece kendilerine güvenmek zorundadırlar.  Zira devletler herhangi bir işbirliği durumunda mutlak kazançlarını değil göreceli kazançlarını düşünmektedirler. Göreceli kazançla kastedilen işbirliği nedeniyle karşı tarafın kazancı ve o ülkenin kazancı arasındaki dengedir. Bu nedenle bir devlet ancak diğer devletten göreceli olarak daha çok kazandığı veya eşit ölçüde kazandığı zaman işbirliğine yanaşmalıdır. Böyle zor bir sistemde doğal olarak devletlerin kendilerine yeterli ve her tehlikeye karşı güçlü olmaları gerekmektedir.

    Diğer Cevaplara Gözat
    Uluslararası ilişkilerde realizm yaklaşımı nedir?

    Sunum İçeriği

    Cevap Yaz Arama Yap

    Beste

    • 2015-11-13 14:51:02

    Cevap : Realizme göre tüm devletlerin ortak özelliği hepsinin idealler veya etik değerler yerine çoğunlukla ekonomik ve askeri güç peşinde olmasıdır. Realizm, temelde devletlerin birbiriyle işbirliği yapmaya yanaşmayacağını, işbirliği halinde dahi öncelikli olarak kendi çıkarlarını gözeteceğini belirtir.
    Cevap Yaz Arama Yap

    Beste

    • 2015-11-13 14:52:39

    Cevap : Uluslararası sistemin temel aktörü devletlerdir. Devletler çıkarları doğrultusunda hareket edip iktisadi ve askeri güç peşinde koşarlar. Güç dengesi ve çıkar ön plândadır. İkinci Dünya Harbi ile yükselişe geçen bu teorinin temsilcileri Thucydides, Morgenthau, Machiavelli ve T. Hobbes’tir. 
    Siyasal idealizmin, 1930’da Almanya’da Nasyonal Sosyalizmin iktidara gelmesiyle itibar kaybetmesi üzerine yerini 1970’lere kadar sürdürecek olan Realizm almıştır. Uluslararası politika herkesin herkesle çatıştığı bir kaos ortamıdır. Bu güç mücadelesinin aktörleri devletlerdir. Uluslararası politika milli çıkara dayandığı için devletler duygusal hareket etmezler yani ulusal çıkarları neyi gerektiriyorsa onu yaparlar. Bu sebeple uluslararası hukuk ve uluslararası örgütler çok faydalı olamazlar. En önemli temsilcisi Uluslararası Politika kitabıyla Hans Morgenthau’dur. 
    Cevap Yaz Arama Yap

    Cevap Yaz




    Başarılı

    İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir.