İşte Cevaplar
Cevap : SAKLIKENT KANYONU
Saklıkent tam bir doğa harikası. Yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerin uğrak yerlerinden bir tanesi. Akdağ’ın eteklerinde kayalar arasında yer alan Saklıkent’in suyu, yaz aylarının sıcak dönemlerinde bile ayaklarınızı donduracak soğuklukta. Biz de araçtan iner inmez, suya kim girer, kim girmez bahislerini açmıştık zaten. Saklıkent kanyonu yüzyıllar boyu akan kar sularının açtığı ve yaklaşık 100 metre yüksekliğinde, 18 km uzunluğunda bir kanyondur. Adrenalin sevenler bu kanyonda zorlu bir tırmanış ve yürüyüş ile ilerleyebilirler. Ama strese girmeden kanyonun tadını çıkarmak istiyorsanız, hemen girişte, yaklaşık 150 metre uzunluğunda ve kayalara monte edilmiş köprülerden yürüyerek köprünün sonunda buz gibi sular ile kucaklaşabilirsiniz.
Biz giriş yaptığımızda havanın da biraz kapalı olmasından dolayı kanyon oldukça serindi, dolayısıyla suya kim girer, kim girmez iddiaları oldukça kızışmıştı. Fatih Bey’in hatırlatmalarını, kanyonun büyülü atmosferi sayesinde unutmuş ve terliklerimizle suya atmıştık kendimizi. Böylelikle Aylin ve Sevim iddiayı kaybettikleri için çayları ısmarlamak, biz de akıntıya kendini kaptırmış giden Alper’in terliğinin arkasından koşmak zorunda kalmıştık… o andan itibaren artık Alper bir çolaktı
Saklıkent’ten ayrılmak çok zor oldu bizim için, ama rotamız başka bir cennet, “Kelebekler Vadisi” idi artık…
Diğer Cevaplara Gözat
Diğer Cevaplara Gözat
Cevap : İzmit keyfi…
Hayalini kurup resimlerine devamlı baktığım hep gitmek istediğim İzmit’e nihayet geldik. Tren ile yolculuk yaptık saat 07:00 gibi gardan çıkarak çevreme baktım. Sanki başka bir yere gelmiş gibi hissettim burada doğmamış gibi her şey çok değişmiş insanlar aynı güler yüzlü ve sıcak kanlı. Çevreme baktığımda pişmaniyecileri tekrar olarak görebiliyorum. Yaşanılacak en güzel yerlerden birisi denizin kokusunu alabiliyorum hemen dibimde.
Uzun bir tarihi var medeniyetlerin savaş verdiği topraklardan olup günümüzün en önemli sanayi kuruluşları burada olmaktadır. Denizi ile birlikte huzur verip vapur keyfine söylenecek yok. Tarihi yerlerini atlamak olmaz değil mi işte buranın en sevdiğim yanıdır. Gezip görebileceğiniz bir çok nokta vardır. Köyün başında yer alan ürünler görebilir büyük çarşısında mağazaların sayısı binleri aşıyor. Alışveriş cenneti desem aslında daha doğru olacak. Doğallığı ile bozulmayan tarihi binaları halen size geçmişe şahit olduğunu fısıldayacaktır.