İşte Cevaplar
Cevap : Ekte Düzyazı Türleri Sunusunu indirebilirsin. Başarılar.
YAZILI ANLATIM TÜRLERİ
Duygu, düşünce ve hayallerin sözlü ya da yazılı olarak, etkileyici bir şekilde anlatma isteği edebiyatın doğmasına neden olmuştur. Edebiyatın oluşumu içerisinde yazının biçim ve içerik özelliklerine o yazının türü denmektedir.
Bilgi verme amacı güden yazılardır. MAKALE:
Bilim, fen konularıyla siyasal, ekonomik ve toplumsal, kültürel konuları açıklayıcı veya yorumlayıcı niteliği olan gazete ve dergi yazılarına “makale” denir. Makalede ele alınan konu ve düşünceler açık, net ve anlaşılır şekilde sıralanır; verilen bilgi ve görüşlerle kanıtlanmaya çalışılır. DENEME:
Herhangi bir konuda kesin sonuçlara gitmeden, yazarın kendisiyle konuşuyormuşçasına bir anlatımla kendi görüş ve düşüncelerini dile getirdiği yazı türüne “deneme” denir. Denemede dile getirilen düşüncelerin kanıtlanmaya ihtiyacı yoktur, görüşler kişisellik ve kendine özgülük taşır. FIKRA:
Günlük olayları, ülke sorunlarını veya herhangi bir konuyu, belli bir görüş açısından ele alan kısa yazılara “fıkra” denir. Fıkra, gazetelerde yazılan köşe yazılarıdır. Fıkra akla gelebilecek her konuda herkesin anlayabileceği bir dilde yazılır. ELEŞTİRİ:
Bir edebiyat ve sanat eserini çeşitli yönleriyle inceleyip açıklamak, anlaşılmasını sağlamak ve değerlendirmek amacıyla yazılan yazılara “eleştiri” denir. Eleştiri yazıları yazanlara “eleştirmen” denir. İyi eleştirmen nesnel olmalıdır. Eleştiride eserin ya da kişinin olumlu ve olumsuz yönleri ortaya konur. Eleştiri, kişinin veya eserin gerçek değerini ortaya çıkarmayı amaçlar. SÖYLEŞİ (Sohbet):
Bir yazarın günlük olaylarla ilgili duygu ve düşüncelerini, okuyucusuyla konuşuyormuş gibi anlattığı yazı türüne “sohbet” denir. Sohbet türünde samimilik, senli benlilik söz konusudur. Deneme ile karıştırılmamalıdır; çünkü denemede yazar kendisiyle, sohbet türünde ise okuyucusuyla konuşuyormuş gibi bir anlatımı benimser.
GEZİ YAZISI: Gezilip görülen yerlerin ve o yerlerle ilgili edinilen izlenimlerin anlatıldığı yazı türüne “gezi yazısı” denir. Bu yazı türünde yazar gezip gördüğü yerleri anlatarak okuyucuyu bilgilendirir. ANI (Hatıra):
Bir yazarın yaşadığı veya tanığı olduğu anlatıldığı yazı türüne “anı” denir. Anılar üzerinden belli bir zaman geçtikten sonra yazılır. Yazarın olayları kendi bakış açısından öznel bir şekilde anlatır. GÜNLÜK (Günce):
Bir kişinin o güne ait duygu ve düşüncelerini, izlenimlerini günü gününe, tarihini de belirterek yazdığı yazı türüne “günlük” denir. MEKTUP:
Bir düşünce, duygu veya dileğin iletilmesi amacıyla yazılan yazılara “mektup” denir. Özel mektup, edebi mektup, iş mektubu gibi değişik türleri vardır. Bizi ilgilendiren edebi mektuplar ise yazarlar arasında, gazete veya dergilerde yayınlanan kültür, sanat, edebiyat ve dil bilgisi gibi konularda yazılan mektuplardı. BİYOGRAFİ (Yaşam Öyküsü):
Değişik sahalardaki ünlü kişilerin hayatını, yaptıklarını ve eserlerini anlatan yazılara “biyografi” denir. Bu kişiler yazar, şair ve devlet adamı olabilir. Biyografide yazar kendi hayatı dışında başka birinin hayatını anlatır. OTOBİYOGRAFİ (Özyaşam Öyküsü):
Ünlü kişilerin kendi hayatlarını anlattıkları yazılara “otobiyografi” denir. Biyografiden farkı, ünlü kişinin hayatını, kendisinin anlatmasıdır. RÖPORTAJ:
Tanınmış bir kimsenin, yerin veya kuruluşun daha geniş kitleler tarafından tanınmasını sağlamak amacıyla yazılı veya sözlü olarak hazırlanan soruşturma veya araştırmaya “röportaj” denir.
ROMAN: Toplumların ve fertlerin başından geçmiş veya geçmesi mümkün olayları, ayrıntılarıyla anlatan uzun yazı türüne “roman” denir. Romanlarda olaylar bir ana olaya bağlı küçük yan olaylarla işlenir. Yer, zaman ve kişi sayısı da çoktur. HİKÂYE (Öykü):
Olmuş ya da olabilecek olaylardan bir kesiti belli bir planla yer ve zamana bağlı olarak anlatan kısa yazı türüne “hikâye” denir. Genel hatlarıyla romanlara benzer, ancak romandan kısadır. Roman iç içe olaylar zinciridir, hikâyede ise olay tektir. Yer dar, zaman kısa, kişi sayısı da sınırlıdır. MASAL:
Kahramanları olağanüstü varlıklar olan, bilinmeyen bir yerde hayal ürünü olayların anlatıldığı yazı türüne “masal” denir. Masalların başında sonunda ve ortasında tekerlemeler bulunur. Evrensel konuların işlendiği masallarda kötüler cezalandırıldığı, iyiler ödüllendirildiği için masalların eğitici yönü vardır. Masal kahramanları her şey olabilir. FABL:
İnsan dışındaki canlı ve cansız varlıklara insan özelliği verilerek başlarından geçen olayların insanlara ibret dersi verecek şekilde anlatıldığı manzum şekildeki kısa yazılara “fabl” denir. EFSANE:
Halk hayalinde şekillenerek ortaya çıkan ve ağızdan ağza yayılan, olağanüstü kahramanların yer aldığı, olağanüstü olayların anlatıldığı hikayelere efsane denir. Efsanelerin temelinde tarihi bir olay vardır. Efsaneler yaşanıldığı düşünülen olaylardır ve bu yönüyle masallardan ayrılır. TİYATRO:
İnsan yaşamını, insanlar arasındaki ilişkiyi sahnede göstermek amacıyla yazılan eserlere “tiyatro” denir. Tiyatro eserleri konularını tarihten, günlük yaşamdan, efsanelerden alabilir. Tiyatro eserleri karşılıklı konuşmalardan oluşur.
Tiyatronun başlıca üç türü vardır:
Trajedi: Konusunu tarihten ve mitolojiden alan gülme unsurlarının yer almadığı, soylu kişiler arasında geçen tiyatro türüdür.
Komedi: Konusunu günlük yaşamdan alan, insanları güldürmek üzerine kurulu tiyatro türüdür.
Dram: Yaşamın hüzünlü ve neşeli taraflarını birlikte ele alan tiyatro türüdür.
Ek: TUTANAK: Meclis, kurul, mahkeme vb. yerlerde söylenen sözlerin olduğu gibi yazıya geçirildiği yazılı belgelere “tutanak” denir. Herhangi bir olayla ilgili olarak durum tespiti yapılması da tutanak olarak değerlendirilmektedir. RAPOR:
Herhangi bir işte, bir konuda yapılan inceleme ve araştırma sonucunu, düşünceleri veya tespit edilenleri bildiren yazılara “rapor” denir. DİLEKÇE:
Bir kimsenin bir dileği bildirmek için resmi makamlara yazdığı, imzalı ve adresli iş mektubudur. Dilekçe bir istekte bulunmak, şikâyet etmek ve bilgi vermek amacıyla yazılır. Dilekçede ayrıntı yer almaz, açık ve anlaşılır bir dil kullanılır. Dilekçenin sol alt köşesine adres, sağ alt köşesinde tarih ve isim yazılır, imza atılır.
Diğer Cevaplara Gözat
YAZILI ANLATIM TÜRLERİ
Duygu, düşünce ve hayallerin sözlü ya da yazılı olarak, etkileyici bir şekilde anlatma isteği edebiyatın doğmasına neden olmuştur. Edebiyatın oluşumu içerisinde yazının biçim ve içerik özelliklerine o yazının türü denmektedir.
Bilgi verme amacı güden yazılardır. MAKALE:
Bilim, fen konularıyla siyasal, ekonomik ve toplumsal, kültürel konuları açıklayıcı veya yorumlayıcı niteliği olan gazete ve dergi yazılarına “makale” denir. Makalede ele alınan konu ve düşünceler açık, net ve anlaşılır şekilde sıralanır; verilen bilgi ve görüşlerle kanıtlanmaya çalışılır. DENEME:
Herhangi bir konuda kesin sonuçlara gitmeden, yazarın kendisiyle konuşuyormuşçasına bir anlatımla kendi görüş ve düşüncelerini dile getirdiği yazı türüne “deneme” denir. Denemede dile getirilen düşüncelerin kanıtlanmaya ihtiyacı yoktur, görüşler kişisellik ve kendine özgülük taşır. FIKRA:
Günlük olayları, ülke sorunlarını veya herhangi bir konuyu, belli bir görüş açısından ele alan kısa yazılara “fıkra” denir. Fıkra, gazetelerde yazılan köşe yazılarıdır. Fıkra akla gelebilecek her konuda herkesin anlayabileceği bir dilde yazılır. ELEŞTİRİ:
Bir edebiyat ve sanat eserini çeşitli yönleriyle inceleyip açıklamak, anlaşılmasını sağlamak ve değerlendirmek amacıyla yazılan yazılara “eleştiri” denir. Eleştiri yazıları yazanlara “eleştirmen” denir. İyi eleştirmen nesnel olmalıdır. Eleştiride eserin ya da kişinin olumlu ve olumsuz yönleri ortaya konur. Eleştiri, kişinin veya eserin gerçek değerini ortaya çıkarmayı amaçlar. SÖYLEŞİ (Sohbet):
Bir yazarın günlük olaylarla ilgili duygu ve düşüncelerini, okuyucusuyla konuşuyormuş gibi anlattığı yazı türüne “sohbet” denir. Sohbet türünde samimilik, senli benlilik söz konusudur. Deneme ile karıştırılmamalıdır; çünkü denemede yazar kendisiyle, sohbet türünde ise okuyucusuyla konuşuyormuş gibi bir anlatımı benimser.
GEZİ YAZISI: Gezilip görülen yerlerin ve o yerlerle ilgili edinilen izlenimlerin anlatıldığı yazı türüne “gezi yazısı” denir. Bu yazı türünde yazar gezip gördüğü yerleri anlatarak okuyucuyu bilgilendirir. ANI (Hatıra):
Bir yazarın yaşadığı veya tanığı olduğu anlatıldığı yazı türüne “anı” denir. Anılar üzerinden belli bir zaman geçtikten sonra yazılır. Yazarın olayları kendi bakış açısından öznel bir şekilde anlatır. GÜNLÜK (Günce):
Bir kişinin o güne ait duygu ve düşüncelerini, izlenimlerini günü gününe, tarihini de belirterek yazdığı yazı türüne “günlük” denir. MEKTUP:
Bir düşünce, duygu veya dileğin iletilmesi amacıyla yazılan yazılara “mektup” denir. Özel mektup, edebi mektup, iş mektubu gibi değişik türleri vardır. Bizi ilgilendiren edebi mektuplar ise yazarlar arasında, gazete veya dergilerde yayınlanan kültür, sanat, edebiyat ve dil bilgisi gibi konularda yazılan mektuplardı. BİYOGRAFİ (Yaşam Öyküsü):
Değişik sahalardaki ünlü kişilerin hayatını, yaptıklarını ve eserlerini anlatan yazılara “biyografi” denir. Bu kişiler yazar, şair ve devlet adamı olabilir. Biyografide yazar kendi hayatı dışında başka birinin hayatını anlatır. OTOBİYOGRAFİ (Özyaşam Öyküsü):
Ünlü kişilerin kendi hayatlarını anlattıkları yazılara “otobiyografi” denir. Biyografiden farkı, ünlü kişinin hayatını, kendisinin anlatmasıdır. RÖPORTAJ:
Tanınmış bir kimsenin, yerin veya kuruluşun daha geniş kitleler tarafından tanınmasını sağlamak amacıyla yazılı veya sözlü olarak hazırlanan soruşturma veya araştırmaya “röportaj” denir.
ROMAN: Toplumların ve fertlerin başından geçmiş veya geçmesi mümkün olayları, ayrıntılarıyla anlatan uzun yazı türüne “roman” denir. Romanlarda olaylar bir ana olaya bağlı küçük yan olaylarla işlenir. Yer, zaman ve kişi sayısı da çoktur. HİKÂYE (Öykü):
Olmuş ya da olabilecek olaylardan bir kesiti belli bir planla yer ve zamana bağlı olarak anlatan kısa yazı türüne “hikâye” denir. Genel hatlarıyla romanlara benzer, ancak romandan kısadır. Roman iç içe olaylar zinciridir, hikâyede ise olay tektir. Yer dar, zaman kısa, kişi sayısı da sınırlıdır. MASAL:
Kahramanları olağanüstü varlıklar olan, bilinmeyen bir yerde hayal ürünü olayların anlatıldığı yazı türüne “masal” denir. Masalların başında sonunda ve ortasında tekerlemeler bulunur. Evrensel konuların işlendiği masallarda kötüler cezalandırıldığı, iyiler ödüllendirildiği için masalların eğitici yönü vardır. Masal kahramanları her şey olabilir. FABL:
İnsan dışındaki canlı ve cansız varlıklara insan özelliği verilerek başlarından geçen olayların insanlara ibret dersi verecek şekilde anlatıldığı manzum şekildeki kısa yazılara “fabl” denir. EFSANE:
Halk hayalinde şekillenerek ortaya çıkan ve ağızdan ağza yayılan, olağanüstü kahramanların yer aldığı, olağanüstü olayların anlatıldığı hikayelere efsane denir. Efsanelerin temelinde tarihi bir olay vardır. Efsaneler yaşanıldığı düşünülen olaylardır ve bu yönüyle masallardan ayrılır. TİYATRO:
İnsan yaşamını, insanlar arasındaki ilişkiyi sahnede göstermek amacıyla yazılan eserlere “tiyatro” denir. Tiyatro eserleri konularını tarihten, günlük yaşamdan, efsanelerden alabilir. Tiyatro eserleri karşılıklı konuşmalardan oluşur.
Tiyatronun başlıca üç türü vardır:
Trajedi: Konusunu tarihten ve mitolojiden alan gülme unsurlarının yer almadığı, soylu kişiler arasında geçen tiyatro türüdür.
Komedi: Konusunu günlük yaşamdan alan, insanları güldürmek üzerine kurulu tiyatro türüdür.
Dram: Yaşamın hüzünlü ve neşeli taraflarını birlikte ele alan tiyatro türüdür.
Ek: TUTANAK: Meclis, kurul, mahkeme vb. yerlerde söylenen sözlerin olduğu gibi yazıya geçirildiği yazılı belgelere “tutanak” denir. Herhangi bir olayla ilgili olarak durum tespiti yapılması da tutanak olarak değerlendirilmektedir. RAPOR:
Herhangi bir işte, bir konuda yapılan inceleme ve araştırma sonucunu, düşünceleri veya tespit edilenleri bildiren yazılara “rapor” denir. DİLEKÇE:
Bir kimsenin bir dileği bildirmek için resmi makamlara yazdığı, imzalı ve adresli iş mektubudur. Dilekçe bir istekte bulunmak, şikâyet etmek ve bilgi vermek amacıyla yazılır. Dilekçede ayrıntı yer almaz, açık ve anlaşılır bir dil kullanılır. Dilekçenin sol alt köşesine adres, sağ alt köşesinde tarih ve isim yazılır, imza atılır.
Diğer Cevaplara Gözat
Sunum İçeriği
1. SayfaDÜZ YAZI (NESİR) TÜRLERİA.Olay Yazıları B.Düşünce Yazıları
2. Sayfa
A.OLAY YAZILARIHikaye(öykü)Roman Anı (hatıra)Günlük ( günce)BiyografiMasalFablTiyatroGezi yazısıRöportajDestanEfsaneMizahi fıkraMektupB.DÜŞÜNCE YAZILARIMakaleDenemeFıkraSöyleşiEleştiri
3. Sayfa
A.OLAY YAZILARIHİKAYE ( ÖYKÜ )Hayatın kısa bir bölümünde gerçekleşmiş ya da gerçekleşebilecek olayları fazla ayrıntıya girmeden işleyen yazı türüdür.Öykünün dünya edebiyatındaki ilk temsilcisi “ Boccacio” (Bokaçyo)dur.Edebiyatın gelişim süreci içerisinde öykü iki tarzda gelişmiştir:
4. Sayfa
Olay Öyküsü ( Mauppasant Tarzı Öykü )Bu tarz öyküde yazar; olayı giriş, gelişme,sonuç bölümleri içinde okuyucuya aktarır. Çarpıcı bir olayla okur, öykünün çekim alanına girer.Bu türün edebiyatımızdaki en önemli temsilcileri: Ömer Seyfettin, Refik Halit Karay, Hüseyin Rahmi Gürpınar ve Reşat Nuri Güntekin’dir.
5. Sayfa
Durum Öyküsü( Çehov Tarzı Öykü / Kesit Öyküsü)Durum öyküsünde yaşamın bir an’ı, kesiti ele alınır.Okuyucu o an üzerine yoğunlaştırılmaya çalışılır.Günümüz öykücülüğü durum öyküsü üzerine yoğunlaşmaktadır.
6. Sayfa
Bu tarzın dünya edebiyatında ilk temsilcisi Rus yazar Anton ÇEHOV olduğu için “ Çehov Tarzı Hikaye” de denir.Bizdeki en güçlü temsilcileri: Sait Faik ABASIYANIK, Memduh Şevket Esendal, Tağrık Buğra’dır.
7. Sayfa
ROMAN İnsanla ilgili olayları yer ve zaman belirterek ayrıntılı biçimde anlatan uzun sanat eserlerine “roman” adı verilir.DİKKAT!!! Roman ve öykü birbirinden temelde çok farklı türler değildir. Bu iki tür kapsam bakımından birbirlerinden ayrılır. Roman ayrıntılıdır; öykü ise ayrıntılı değildir.
8. Sayfa
Romanlar; bağlı oldukları edebi akıma, konularına, yazdıklarını döneme göre adlar alabilirler: Tarihi roman, psikolojik roman, köy romanı, realist roman, natüralist roman vb.
9. Sayfa
ANI (HATIRA) Yazarın, yaşadığı olayları, tanıdığı insanları ve elde ettiği izlenimleri belli bir dönem sonra kaleme aldığı yazı türlerine “anı” denir. Anı yazarı yer yer fotoğraf ve belgelerden yararlanır.Bu da anının tarihe kaynaklık etmesini sağlar.Anıda geçmiş zaman anlatılır.Anı yazarı nesnel bir tutum takınır; amaç bir döneme ayna tutmaktır.
10. Sayfa
GÜNLÜK ( GÜNCE ) Yazarın günlük yaşantısından edindiği izlenimleri günü gününe, tarih belirterek anlattığı yazı türüne “ günlük” adı verilir.Günlükler günü gününe tutulur, bu yönüyle anıdan ayrılır. Anı, yaşananların üzerinden zaman geçtikten sonra yazılır. Anı ise aynı gün kaleme alınır.Günlüklerde, anlatılanlar öznel nitelik taşır.
11. Sayfa
BİYOGRAFİÇalışmaları ve topluma yaptığı hizmetlerle ün kazanmış kişilerin yaşamını tüm yönleriyle inceleyip okura bilgi vermeyi amaçlayan yazı türüdür.Biyografide anlatılanlar kronolojik özellik gösterir.
12. Sayfa
DİKKAT!!!Bir kimse kendi hayatını yine kendisi yazacak olursa böyle biyografilere “otobiyografi” denir. Otobiyografiyle anı karıştırılmamalıdır. Otobiyografi yazarı kendi hayatını yazar. Anı yazarı sadece hayatını yazmakla kalmaz, yaşadığı bir dönemi ve çevresindeki kişileri de konu alır.
13. Sayfa
MASAL Olağanüstü özelliklere sahip kahramanların başından geçen olağanüstü olayların, bilinmeyen yer ve zaman belirterek anlatıldığı anonim türe “masal” denir.Masalların çoğunda tekerlemeler kullanılır.Masallarda iyi-kötü, doğru-yanlış, haksızlık-adalet gibi kavramlar karşı karşıya getirilir.Masallarda mutlaka iyiler kazanır.
14. Sayfa
TİYATRO Sahnede oynanmak amacıyla yazılmış yapıtlara “ tiyatro “ denir.Bir tiyatro eserinde olay ve kişiler olmak üzere iki temel unsur vardır.Yardımcı unsurlar ise dekor,kostüm,ışık vb. gibi adlar alır.Tiyatro bölümlerinden her birine perde, kahramanların sahneye giriş çıkışlarıyla değişen küçük bölümlere ise sahne adı verilir.
15. Sayfa
DİKKAT!!! Tiyatro yapıtları üç ana tür altında toplanır:Tragedya (Trajedi, Ağlatı ) Ciddi ve hüzün verici karakterler ve olaylardan kurulu tiyatro eserleri “Tragedya” adını alır.Komedya ( Komedi ,Güldürü ) Olayların, insanların, durumların gülünç yanları komedyalarda işlenir.Dram 19. yy’ın başlarından bu yana tragedya ve komedya dışında kalan tiyatro eserleri dram adı altında toplanır. Dramlarda hem hüzünlü hem güldürücü olaylar bir arada verilir.
16. Sayfa
GEZİ YAZISI (Seyahatname) Gezilip görülen yerlerin ilgi çekici özelliklerinin anlatıldığı yazılardır.Gezi yazısında sıradan gözlemler değil, okuyucunun ilgisini çekecek ayrıntılar yer alır.Toplumların yaşayış, gelenek ve görenekleriyle ilgili bilgiler verir.Bu nedenle gezi yazıları tarih,coğrafya,folklor,toplum bilimi gibi bilim dallarına kaynaklık eder.Gezi yazıları gazete ve dergi yazısı türüdür; kitap biçimine de dönüştürülebilir.Edebiyatımızdaki en önemli örneği Evliya Çelebi’nin “Seyahatname”sidir.
17. Sayfa
RÖPORTAJ Günlük konuşma dili içinde röportaj, gündemdeki herhangi birine sorular sorularak alınan cevaplardan oluşan bir tür olarak düşünülmektedir.Bu türün adı röportaj değil, mülakattır.
18. Sayfa
Bir gerçeği; araştırma, inceleme, gezip görme,ilgili kişilere mülakat, fotoğraflama yoluyla belgeleyerek yansıtmayı amaçlayan yazılara “röportaj” denir.
19. Sayfa
Röportajda temel amaç, bir gerçeğin irdelenmesidir.Röportaj, tek bir yazı olabileceği gibi aynı konuda dizi yazısı da olabilir.Röportaj yapan kişi röportajında elde ettiği bilgilerle kendi görüş ve düşüncelerine de yer verir.Gezip görme yoluyla yapılan röportajlara “ gezi röportajı”, araştırma ve soruşturma yoluyla yapılanlara ise “ araştırma yazısı” adı verilir.
20. Sayfa
DESTAN Ulusların en eski dönemlerine ilişkin, halkın hayalinde derin izler bırakan, tarihsel ve toplumsal kahramanlık olaylarını anlatan sözlü edebiyat türleridir.
21. Sayfa
Destanlar, halkın ortak yaşamının ve kültürünün bir türüdür.Halkın hayal gücüyle zenginleşip olgunlaşan bu sözlü ürünler, daha sonraları bir ozan tarafından toplanır.Böylece doğal destanlar ortaya çıkar.Bazen şairler kendi uluslarının tarihinden yararlanarak da destan yazabilirler. Ulusal kurtuluş savaşları, göçler, yıkımlar vb. konuları işleyen ve şairi bilinmeyen destanlara yapma destan denir.Destanlarda zaman belli değildir.Olaylar ve kahramanlar olağanüstü özellikler taşır.Destanlar olay yazılarıdır, genellikle manzum olurlar.
22. Sayfa
EFSANE Olağanüstü özellikler gösteren kahramanların hayatlarının ve olayların anlatıldığı hikayelere “efsane” denir. Destandan farkı olayların tarihi geçmişe dayandırılmasıdır.
23. Sayfa
MİZAHİ FIKRA İçinde güldürücü öge bulunduran; tanınmış kişiler, sıradan insanlar ya da hayvanlarla ilgili ders verici küçük öykülere “mizahi fıkra” denir. Mizahi fıkraların yazarları çoğunlukla belli değildir. Bunlar maniler, bilmeceler, türküler… gibi halkın ortak malı yani sözlü halk edebiyatı geleneğinin ürünleridir.
24. Sayfa
MEKTUPBirbirinden uzakta kişiler arasında duygu,düşünce,istek,haber ve olayları duyurmak için kullanılan bir haberleşme aracıdır.Mektupta konu sınırı yoktur.Dost ve yakınlarımıza gönderdiğimiz mektuplarla aramızda saygı sınırı ve resmiyet bulunan kişilere gönderdiğimiz mektuplar birbirine benzemez.Mektup, türüne göre düşünce yazıları içinde de değerlendirilebilir.
25. Sayfa
Mektup türleri:Edebi mektup: Yazar, şair ve sanatçıların birbirine yazdıkları ve içinde sanatla ilgili görüşlerine yer verdikleri mektuplardır.Özel mektup: Akraba,eş,dost ya da tanıdıklar arasında yazılan mektuptur.İş mektubu: Özel kişilerle kurumlar arasında, işle ilgili olarak yapılan yazışmalardır.Resmi mektup:Resmi dairelerin ve tüzel kişilik taşıyan kuruluşların birbirlerine yazdıkları resmi yazılardır.Açık mektup: Herhangi bir düşüncenin açıklaması veya bir tezin savunulması amacıyla yazılan ve topluma duyurulması için gazete ve dergilerde yayımlanan mektuplardır.
26. Sayfa
B.DÜŞÜNCE YAZILARIMAKALEDENEMEFIKRASÖYŞLEŞİELEŞTİRİ
27. Sayfa
MAKALE Yazarın uzman olduğu dalla ilgili görüşlerini okuyucuya ispatlamak amacıyla yazdığı gazete ve dergi yazılarıdır.
28. Sayfa
Makalenin özellikleri:Makalede konu sınırlaması yoktur.Yazar uzman olduğu konuyla ilgili görüşlerini okuyucuya kabul ettirmeyi amaçlar.Makalede ciddi bir anlatım vardır.Konu nesnel biçimde ve söz oyunlarına, mecazlara başvurmadan işlenir.Makale yazarı açıklayıcı,tartışmacı anlatım biçimlerinden ve örnekleme,karşılaştırma,sayısal verilerden yararlanma,tanık gösterme gibi düşünceyi geliştirme yollarından yararlanır.
29. Sayfa
DENEME Yazarın özgürce seçtiği konu hakkında kişisel düşüncelerini kolay anlaşılır bir dille, iddia ve ispat amacı gütmeden kaleme aldığı yazılardır.
30. Sayfa
Denemenin özellikleri:Deneme yazarı, yazısını konuşma havası içinde yazar.Bilimsel değil eğlendirici, etkileyici bir hava içinde yazar.Deneme türünün yaratıcısı kabul edilen Montaigne: “Deneme, ben’in dünyasıdır.” sözüyle anlatımdaki kişiselliği ön plana çıkarmak istemiştir.Deneme,bir gazete ve dergi yazısı türü değildir.
31. Sayfa
ELEŞTİRİ (TENKİT) Sanat ya da düşünce yapıtlarının özünü,yapısını anlatan, onun aksayan,hoşa giden taraflarını belirten yazılara eleştiri adı verilir.
32. Sayfa
FIKRA Yazarın sosyal, ekonomik,siyasal vb. güncel olaylarla ilgili düşüncelerini eğlendirici bir dille kaleme aldığı gazete ve dergi yazıları fıkra adını alır.Fıkralar güncel konuları işler.Gazetelerin belirli köşelerinde yer alan bu yazıların yarına kalırlığı yoktur.Fıkrada anlatım yalın ve doğaldır.Fıkrayı mizahi fıkralarla karıştırmamak gerekir.
33. Sayfa
SÖYLEŞİHerhangi bir konudaki görüş ve düşüncelerin konuşma havası içinde ortaya konulduğu gazete ve dergi yazılarıdır.Söyleyişinin denemeden ayrılan en önemli yanı söyleyişinin okuyucusuyla konuşur gibi yazılmış olmasıdır.Denemede ise düşünce yanı ve iç konuşma ağır basar.