İşte Cevaplar
Bu gelişmenin nedenleri şunlardır:
- İhtilal sonrası dönemde, savaşların ve iç karışıklıklarının sona ermesi ve barış ortamının sağlanması için istikrarlı bir hükümet yönetimine ihtiyaç duyulmuştur.
- Büyük Millet Meclisi'nin giderek büyüyen ve karmaşıklaşan görevlerini yerine getirmekte zorlanmaya başlaması, yürütme gücünün daha profesyonel bir yapıya kavuşturulması ihtiyacını doğmuştur.
- Atatürk'ün liderlik anlayışı ve otoritesini güçlendirmek için yürütme gücünü tek bir elde toplamak istemesi, bu gelişmeye katkı sağlamıştır.
Diğer Cevaplara Gözat
Yürütme gücünün Büyük Millet Meclisi'nden alınarak hükümete verilmesini sağlayan gelişme, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda gerçekleşen ve Mustafa Kemal Atatürk liderliğindeki hareketin sonucu olan bir dizi reform ve değişiklikle olmuştur.
Bu gelişmeler şunları içerir:
-
Türkiye Cumhuriyeti'nin Kuruluşu (1923): Osmanlı İmparatorluğu'nun sona ermesinin ardından Türkiye Cumhuriyeti kuruldu. Türkiye, bir cumhuriyet olarak yönetilmeye başlandı.
-
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası (1924): Yeni Türkiye Cumhuriyeti, 1924 yılında kabul edilen yeni bir anayasa ile yönetilmeye başladı. Bu anayasa ile halifelik kaldırıldı ve devletin yönetim biçimi laik bir cumhuriyet olarak belirlendi.
-
Hükümetin Kurulması: Türkiye Cumhuriyeti'nde hükümet, Büyük Millet Meclisi tarafından seçilen milletvekilleri arasından çoğunluğun desteğini alarak kurulur. Bu nedenle, yürütme gücü seçilmiş milletvekilleri tarafından temsil edilen hükümete verilir.
-
Mustafa Kemal Atatürk'ün Liderliği: Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda ve yönetiminde büyük bir rol oynayan Mustafa Kemal Atatürk, devletin ve hükümetin başı olarak yürütme yetkilerine sahipti. Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Cumhurbaşkanı olarak bu yetkilere sahipti.
Bu gelişmeler, Türkiye'de yürütme gücünün demokratik temsilciler tarafından yani milletvekilleri aracılığıyla uygulandığı bir sistemin temelini atmıştır. Bu şekilde, hükümet, milletin seçtiği temsilciler tarafından oluşturulur ve yönetilir.