Cevap :

1. Simya neden bilim sayılamaz?

CEVAP: Simya çalışmalarını yürütürken bilimsel verilere dayanmaz, sistematik bir çalışma şekli yoktur bunun gibi faktörler simyanın bir bilim dalı olmamasını beraberinde getirmektedir.

Simya’nın bir bilim dalı olmamasının sebeplerinden biri de deneme yanılma yoluyla çalışmalarıdır. Çalışmaları teorik bir temele dayanmamaktadır. Bilgi birikimi oluşmaz. Gibi faktörlerden dolayı simya bilim dalı sayılmaz.

2. İlk simyacılar değersiz metalleri altına dönüştürmeye çalışmışlardır. Bunu Başaramamalarının nedenleri nelerdir?

CEVAP: Çünkü altın başlı başına bir elementtir. Herhangi iki veya daha fazla elementin birleşmesi ile oluşabilecek bir madde değildir. Doğada saf halde bulunur. Bu nedenle simyascıların yaptığı gibi birşeyleri karıştırıp altına döndürmek mümkün değildir.

3. Simya döneminde yaşadığınızı düşününüz. Suyun element olmadığını söyleyebilmek için nasıl bir kanıt bulmanız gerekirdi?

CEVAP:

1. Suyun element olmadığını kanıtlamak için suyun; hidrojen ve oksijenin kimyasal yolla birleşerek oluştuğunu yani bir bileşik olduğunu ispatlamam gerekirdi. Çünkü elementler kimyasal yolla ayrışamaz iken bileşikler ayrışabilir.
2. Ben de suyu ayrıştırmayı başarmaya çalışır ve element olmadığını ispat ederdim.

4. 16. yüzyılda yaşadığınızı düşününüz. Bu yüzyılda sizi, kimya ile ilgili neler beklemektedir? O yüzyılda maddeyle ilgili bilinen yanlışlar nelerdir? Bu yanlışları düzeltmek ve kanıtlamak için ne yapardınız?

CEVAP:
16. yüzyılda yaşasaydım o dönemde Simya ile ilgileniyor olurdum. Ancak Simya'yı ölümsüzlüğün iksirini bulmak ve değersiz madenleri değerli madenlere çevirmenin yollarını arıyor olurdum. Çünkü o dönemde bunu yapmanın amacı zengin olmanın yollarını aramaktı.

O yüzyılda madde ile ilgili bilinen yanlışlar nelerdir?
Suyun bir element olduğunu düşünüyorlardı. Suyun element değil, bir bileşen olduğunu, sudaki hidrojeni ve oksijeni ayırarak kanıtlardım.
Maddeyi Kimya için değil, bir çeşit dönüştürme sanatı ve iksir hazırlama yöntemi olarak görüyorlardı. Simya, bilim için değil, zengin olmak ve ölümsüz olmak için yapıldığı kabul ediliyordu. Ancak Simya'yı engelleme çalışmaları başarısız oldu ve bilim engellenemedi.

Bu yanlışları düzeltmek ve kanıtlamak için ne yapardınız? ​
Simya ile ilgilenirken, bir maddeyi ilaç yapmak, ya da ölümsüzlük iksirini aramak için kullanmak, ya da değerli bir maden yapımı için deney yapıyor olsaydım, o deneyi yaparken yeni maddeler bulur ve Simya'nın amacının bunlar olmadığını kanıtlamaya çalışırdım. İnsanlar kimyayı birer zengin olma ya da ölümsüz olma yöntemi olarak değerlendirdiğinden yani sanki bir nevi Simyanın bir dalı gibi düşündüğünden bunu anlatmak zor olabilirdi. 

5. Eski Çağ insanları deneme yanılma yolu ile yeni maddeler keşfetmişlerdir. Günümüzde de bu yol kullanılarak yeni madde keşfedildiğini düşünüyor musunuz? Neden?

CEVAP:
Eski çağ insanları beslenme, barınma ve korunma gibi ihtiyaçlardan dolayı var oldukları günden itibaren arayış içerisine girmişlerdir.

Bunun sonucunda ise; 

1. Barınma ihtiyaçlarını gidermek için mağaraları kullanmışlardır. Yıldırım düşmesi, kaya parçalarının birbirine sürtünmesi sonucu çıkan kıvılcımlar ve yanardağların lavlarının oluşturduğu doğal yangınlar aracılığı ile ateşi tanımışlardır.
2. Ateşin maddeleri yaktığını ve erittiğini fark ettikten sonra demir, bakır, kalay gibi metalleri eritip karıştırarak av aletleri yapmışlardır.
3. Avladıkları hayvanların kürklerini giyecek yapımında kullanmışlardır.
4. Deneme yanılma yolu ile toprağı işleyebileceğini görüp besinleri saklamak için topraktan kaplar yapmışlardır.
5. Deneme yanılma yolu ile tuzu keşfetmişler ve besinleri uzun süre saklamak, bazı hastalıkları tedavi etmek, besinleri tatlandırmak ve hayvanların beslenmesinde kullanmışlardır.
6. Besinleri uzun süre saklamak için damıtma, ısıtma, mayalama, çözme, kavurma, kristallendirme, kükürt buharı ile ağartma gibi yöntemler kullanmışlardır. (ÖRNEK: kuru kayısı ve kuru incir)
7. Güzelleşmek için çeşitli yöntemlere başvurmuslardır ve bu amaçla yüzlerini ve giysilerini, bitkisel ve madensel boyalarla boyamışlardır: Yeşil Malahit Siyah Kurşun (ll) sülfür Mavi Kıbrıs taşı ( FeSO4) Sarı Şap Turuncu Alizarin .

6. Kimyanın bilim olma sürecinin başlangıcı olarak hangi olay kabul edilmektedir. Neden?

CEVAP:
Kimyanın pratik geçmişi bu bilimlerden çok daha geriye dayanmasına rağmen bilim olarak kabul edilmesi 18. yüzyılın sonunu bulmuştur.

Bunun iki sebebi vardır;
1) Kimya ile uğraşanlar batıl ve mistik düşüncelerinden arınamamışlardır.
2) 17 ve 18. yüzyılda ortaya çıkan yeni yanma teorisidir.

-Yanma olayını açıklayan ve dönüm noktası olan deney 1774’ te Joseph Priestley tarafından yapıldı.
-Priestley kırmızı civa oksidin ısıtılmasıyla oluşan gazın içerisinde maddelerin daha iyi yandığını keşfetti.
Bu gaza "phlogistonu uzaklaştırılmış hava" olarak adlandırıldı.
-Aynı yıllarda İsveç’te Carl W.Scheele oksijen olarak bildiğimiz bu gaza "yakıcı hava" dedi.
Ancak her iki kimyacıda deneyi yorumlamakta yeterli olamadılar.
-Fransız bilim adamı Lavoisier , aynı deneyi tekrarladı ve yanma olayında maddelerin oksijen gazı ile etkileştiğini söyledi.
-Böylece phlogiston teorisi çürütülmüş oldu ve Lavoisier kimyanın kurucusu olarak anıldı.
Üç bilim adamı aynı deneyi yapmış olmasına rağmen doğru yorumlamayı başararak Lavoisier kimyanın bilim olma sürecini başlatmıştır.

---

---

Diğer Cevaplara Gözat