Sözlükte LUTHERYANİZM Nedir:
lutheryanizm, protestan ligin ilk seklidir ve martin luther'in fikir ve ideallerini benimseyen ozel hristiyan gorusunu temsil eder. lutheryan kiliseleri almanya, skandinav ulkeleri ve amerika birlesik devletlerinde daha cok yaygindir. inanclarina gore kilise, laik hayattan sorumlu tutulamaz.

Sözlükte KALVENİZM Nedir:

Doğuşu ve Gelişimi

Fransa’da, Reformu başlatan dini hareketin adıdır. Bu dini akımı başlatan kişi Kalven’dir. Kısaca Kalven isimli bu  Fransız, Luther'e benzeyen görüşlerini, Fransa ve İsviçre'de yaymaya başladıktan sonra bu akım büyümüş ve fransada reforma neden olmuştıur. İlk başta Kalven Fransa' da Protestanlık resmen yasaklanmış olduğu için etkili olamamış, İsviçre'ye geçmek zorunda kalmıştır. Kral IV.Hanri zamanında Nant Fermanı ile ( 1598 ), Kalvenist ve Protestanlara mezhep özgürlüğü tanındı. İncil Fransızca’ya çevrildi. 1589 Nant Fermanı ile Kalvenizm resmen kabul edildi. İskoçya'daki Kalvenizm Presbiteriyen olarak adlandırılmıştır.

Daha sonra Kral VIII. Hanri, eşinden boşanıp sevdiği kızla evlilik yapmasına izin vermeyen Papa'dan ayrılmış, Kalvenizm ve Katolikliğin birleşmesinden oluşan "Anglikanizm" mezhebi ve kilisesini kurmuştur.Kraliçe I. Elizhabet zamanında ( ) Anglikanizm resmi mezhep olarak tanınmıştır.

Kalvenizm Mezhebinin Görüşleri ve Kapitalizm

Kalvenizm’e göre Tanrı’nın şanına hizmet en önemli şarttır. Bu nedenle Kalvenistler daha çok çalışmayı, daha çok üretmeyi, sermaye birikimini ve yatırım döngüsünü teşvik etmiştir. Bu noktada çalışmamak ve boşa geçirilen zaman en büyük günahlardandır. Yatırım döngüsünün teşvik edilmesinin altında ise yine Kalvenizm’in şartlarından olan ihtiyaç fazlası tüketimin ve lüksün tembelliğe neden olabileceği için yasaklanmış olması yatmaktadır. Bu nedenle elde edilen kâr ile yeni yatırımlar yapılır ve hem toplumsal etkinlik sağlanır, hem de Tanrı’nın şanına hizmet edildiğine inanılır.

Kalven, ferdiyetçiliğin, özel mülkiyetin ve burjuvazinin çıkarları uyarınca, " mesleki başarının tanrı huzurunda sevgili kul olmaya yettiğini" söylemekte; " tacirlerin ve iş adamlarının görevi elbette ki, zenginliklerini mümkün mertebe artırmaktır. çünkü tanrı bile, başkalarının yönetimini onlara emanet etti." demektedir.