Canlıların çeşitli ihtiyaçlarından dolayı yerlerini ve yönlerini değiştirmeleri olay
Canlıların çeşitli ihtiyaçlarından dolayı yerlerini ve yönlerini değiştirmeleri olay sorusunun cevabı için bana yardımcı olur musunuz?
Bu soruya 4 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
İşte Cevaplar
Cevap :
Diğer Cevaplara Gözat
Bulmacada 'Canlıların çeşitli ihtiyaçlarından dolayı yerlerini ve yönlerini...' nedir sorusunun cevabı:
İşte cevaplar:
Diğer Cevaplar:
GÖÇ kelimesinin Eş Anlamlıları:
HAREKET kelimesinin Eş Anlamlıları:
Kare ve çengel bulmacada sorulan 'Canlıların çeşitli ihtiyaçlarından dolayı yerlerini ve yönlerini...' sorusunun yanıtı birden fazladır. Bu nedenle bulmacanızdaki boşluk sayısına ve harf dizilişine göre aşağıdaki cevaplarımızdan birini seçmelisiniz.
İşte cevaplar:
- Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 3 harfli ise cevaba GÖÇ yazabilirsiniz.
- Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 7 harfli ise cevaba HAREKET yazabilirsiniz.
Diğer Cevaplar:
- Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 9 harfli ise cevaba Muhaceret yazabilirsiniz.
- Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 6 harfli ise cevaba Hicret yazabilirsiniz.
- Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 7 harfli ise cevaba Taşınma yazabilirsiniz.
- Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 9 harfli ise cevaba Toplumsal yazabilirsiniz.
- Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 8 harfli ise cevaba Ekonomik yazabilirsiniz.
- Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 5 harfli ise cevaba Nakil yazabilirsiniz.
- Eğer bulmaca cevabınızdaki boşluk 7 harfli ise cevaba Kinetik yazabilirsiniz.
GÖÇ kelimesinin Eş Anlamlıları:
- Muhaceret (9 harfli)
- Hicret (6 harfli)
- Taşınma (7 harfli)
- Toplumsal (9 harfli)
- Ekonomik (8 harfli)
- Nakil (5 harfli)
HAREKET kelimesinin Eş Anlamlıları:
- Kinetik (7 harfli)
İlgili bulmaca soruları:
- canlıların çeşitli ihtiyaçlarından dolayı yerlerini ve yerlerini değiştirmeleri olayı
- canlıların çeşitli ihtiyaçlarından dolayı yerlerini ve yönlerini değiştirmesi olayı
Diğer Cevaplara Gözat
Cevap :
Bulmacada 'Canlıların çeşitli ihtiyaçlarından dolayı yerlerini ve yönlerini...' sorusunun cevabı olan 'GÖÇ - HAREKET' kelimesinin sözlükte eş anlamı nedir:
GÖÇ kelimesinin Eş Anlamlıları:
GÖÇ kelimesinin Eş Anlamlıları:
- Muhaceret (9 harfli)
- Hicret (6 harfli)
- Taşınma (7 harfli)
- Toplumsal (9 harfli)
- Ekonomik (8 harfli)
- Nakil (5 harfli)
- Kinetik (7 harfli)
Cevap Yaz Arama Yap
Cevap :
Sözlükte GÖÇ Nedir:
(Özet) İnsanların siyasi, sosyal, ekonomik ve doğal nedenlerle geçici veya sürekli olarak yer değiştirmesine göç adı verilir. Daha detaylı bir tanımla göç, dini, iktisadi, siyasi, sosyal ve diğer sebeplerden dolayı insan topluluklarının hayatlarının tamamını veya bir bölümünü geçirmek üzere bir iskân ünitesinden, bir başkasına yerleşmek suretiyle yaptıkları coğrafi yer değiştirme hareketidir. Kişisel nedenlerle yer değiştirmeye ve bu esnada nakledilen eşyaların hepsine de göç denmektedir. Ayrıca kuşların, balıkların ve bazı hayvan türlerinin, belli mevsimlerde dünyanın çeşitli yerlerine gitmeleri de göç adıyla anılır.
(Detay) Göç Alm. Wanderung, Aus- Ein-wanderung (f), Fr. Émigration, İmmigration (f), Exode (m), İng. Migration. Dini, iktisadi, siyasi, sosyal ve diğer sebeplerle insan topluluklarının bir yerden bir başka yere gitmesi. Hicret. Ferdi sebep ve maksatlarla yer değiştirmeye ve bu esnada nakledilen eşyaların hepsine de göç denmektedir.Ayrıca kuşların, balıkların ve bazı hayvan türlerinin, belli mevsimlerde dünyanın çeşitli yerlerine gitmeleri de göç adıyla anılır. Tarihte; sebep, mahiyet ve neticeleri itibariyle en mühim göç, PeygamberimizMuhammed aleyhisselamın,İslam dinine inananlarla beraber, Mekke’den Medine’ye yaptıkları göçtür. Bu büyük hadiseye “Hicret” denir ve hicri takvimin başlangıcıdır.(Bkz. Hicret) Bir tarih nazariyesine göre, M.Ö. 3000-4000 yıllarında Orta Asya’da yaşayan kavimlerin şiddetli ve uzun süren kuraklık sebebiyle doğuya, kuzeye, batıya ve güneye gitmelerine; “Kavimler Göçü” denmektedir. Bu göçün siyasi, sosyal ve kültürel neticeleri üzerinde uzun durulmaktadır.Aynı bölgede M.S. 6. yüzyıldan itibaren başlayan ve asıl ağırlığı batı istikametinde olan Türk göçleri, 17. yüzyıla kadar devam etmiş; İran,Anadolu ve Balkanlardan geçerekAvrupa ortalarına ulaşmıştır.Türkler, geçtikleri yerlerde birbirlerinin devamı olan devletler kurmuşlar, böylece Orta Asya içlerindenAvrupa ortalarına uzanan kültür ve medeniyet mirasları ve yerleşik Türk boyları ile bir Türk dünyası meydana getirmişlerdir. Bu göçler sırasında Türklerin bir kolu, Karadeniz’in kuzeyinden geçerekAvrupa ortalarına gelmiş, burada Avrupa Hun Devletini kurup, bir müddet yaşadıktan sonra diğer yerli kavimlerin arasında Hıristiyanlaşarak, eriyip gitmiştir. Ortadoğu üstünden Mısır’a doğru yol alanlar da, kurdukları çeşitli devletlerden sonra Osmanlı Devleti içinde yer almışlardır. Gerek bunların ve gerekse Anadolu’ya gelen Türk boylarının en büyük talihi, İslamiyeti kabul etmeleridir. Dokuzuncu ve 10. yüzyıllardan itibaren boylar ve kitleler halinde Müslüman olan Türkler; bugünkü İran,azerbaycan,Hindistan, Irak ve Anadolu’da kurdukları güçlü devletlerle, hem kendi hayatiyetlerini korumuşlar, hem de kazandıkları zaferlerle İslam dünyasına yeni bir çehre kazandırmışlardır. Böylece başlayan Türk-İslam devletleri devri, Osmanlı Devleti bünyesinde bütün İslam dünyasının tek ve birleşik devleti, haline gelerek 20. yüzyıl başlarına kadar devam etmiştir.Osmanlı Devletinin son zamanlarında, Doksanüç Harbi adıyle Ünlü 1877-78 Osmanlı-Rus savaşları esnasında, Tuna boylarında, Balkanlarda ve Kırım’da yaşayan Türklerin eşi görülmemiş Rus ve Hıristiyan zulmü, vahşeti karşısında Anadolu’ya yaptıkları toplu göç, 93 Muhaceratı olarak bilinir ve teessürle hatırlanır. 1950’li yıllarda, Komünist İdarelerin şiddetli tazyik ve zulmüne dayanamayan Müslüman Türklerin, Balkan ülkelerinden(Romanya, Yugoslavya,Bulgaristan) ve Rusya’dan Türkiye’ye toplu olarak yaptıkları göçler de son yılların hafızalarda yaşayan göç hadiselerindendir. Vietnam’ın komünist kuvvetlerce işgalini müteakip başlayan göç hareketi,Afganistan’ın Rusya tarafından işgali ile 2,5 milyon Afganlının başta Pakistan olmak üzere çeşitli İslam ülkelerine göçü, Filistinlilerin İsrail tarafından vatanlarından zorla çıkarılıp, göçe mecbur bırakılması, Bulgaristan’da yaşayan Türklerin (1989) ve Kuzey Iraklıların vatanlarından çıkarılarak göçe zorlanmaları (1991) olayları da siyasi göçlerin en manidar örnekleridir. İşsizlik, daha iyi şartlarda yaşama gibi sebeplerle, ülkeler arasında ve bir ülkenin kendi içinde de çeşitli göçler olmaktadır. Bunlar, zamanla çözümü zorlaşan büyük problemler ortaya çıkarmakta ve ülkelerin siyasi, sosyal, ekonomik, kültürel dengelerini bozmaktadır. Türkiye, köyden şehire büyük oranlara ulaşan göçler sebebiyle bu problemleri ençok yaşayan ve halletmeye çalışan ülkeler arasındadır. Bir de kıtalararası göçler vardır. Bunun en tipik Örneki Amerika kıtasına yapılan göçtür.On altıncı yüzyıldan itibaren bu yeni kıtaya, önce Avrupa milletlerinden başlayan göçler, gittikçe azalmasına rağmen halen devam etmektedir.Önceleri serseri, başı bozuk, kanun kaçağı ve maceraperest Avrupalıların itibar ettikleri bir ülke olan Amerika kıtası, 19. yüzyılın ikinci yarısında, gene bu ülkelerden şiddetli göç dalgalarına sahne oldu. Kıtanın iskan ve imarı tamamlanıp ilmi, teknik ve ticari zenginlikler ortaya çıkınca, bütün milletler için en cazib ülkelerden biri oldu. Bu durum, düyanın her yerinden ve her seviyede insanların buraya göç etmelerine sebeb oldu. Hayvanlarda göç: Hayvanlarda da çeşitli sebeplerden dolayı göçe rastlanmaktadır. Bunların bir kısmı geçicidir. Bir sebebe bağlı olarak ve çoğunlukla bir defa yaptıkları göçlerdir.Yem kıtlığı, ani iklim değişikliği, üreme zorluğu, su ve hava akımları gibi sebepler, bazı hayvanları göçe zorlar. Hayvanların bir de periyodik (sistemli) göçleri vardır. Bunlar; Özellikle ördek, leylek, kırlangıç, kelaynak gibi kuşların, senenin belli aylarında mevsim şartları sebebiyle, soğuk yerlerden sıcak yerlere gitmeleridir.Yazın Kuzey Yarıküreye, kışın da Güney Yarıküreye göç ederler. Göçmen kuşlar göç esnasında belli bir şekil teşekkül ettirirler. Bu çok defa V şeklidir. Belli yolları takip eder ve belli yerlerde konaklarlar. Başlarında bir rehber kuş bulunur.Onu takib ederek göçlerini tamamlarlar. (Bkz. Kuşlar) Bazı tatlı ve tuzlu su balıkları da göç etmektedirler.Yumurtlama, akıntılar, yiyecek bulma gibi sebeplerle, kısa ve çok uzun mesafelere küçük gruplar veya milyonlarca balıktan müteşekkil sürüler halinde göçleri esnasında, belli su altı yollarından geçerler. Türkiye’de Karadeniz’denMarmara’ya,Marmara’danKaradeniz’e balık göçleri çok sık görülür. (Bkz. Balık) Kaynak: Rehber Ansiklopedisi
(Özet) İnsanların siyasi, sosyal, ekonomik ve doğal nedenlerle geçici veya sürekli olarak yer değiştirmesine göç adı verilir. Daha detaylı bir tanımla göç, dini, iktisadi, siyasi, sosyal ve diğer sebeplerden dolayı insan topluluklarının hayatlarının tamamını veya bir bölümünü geçirmek üzere bir iskân ünitesinden, bir başkasına yerleşmek suretiyle yaptıkları coğrafi yer değiştirme hareketidir. Kişisel nedenlerle yer değiştirmeye ve bu esnada nakledilen eşyaların hepsine de göç denmektedir. Ayrıca kuşların, balıkların ve bazı hayvan türlerinin, belli mevsimlerde dünyanın çeşitli yerlerine gitmeleri de göç adıyla anılır.
Göç Nedir
(Detay) Göç Alm. Wanderung, Aus- Ein-wanderung (f), Fr. Émigration, İmmigration (f), Exode (m), İng. Migration. Dini, iktisadi, siyasi, sosyal ve diğer sebeplerle insan topluluklarının bir yerden bir başka yere gitmesi. Hicret. Ferdi sebep ve maksatlarla yer değiştirmeye ve bu esnada nakledilen eşyaların hepsine de göç denmektedir.Ayrıca kuşların, balıkların ve bazı hayvan türlerinin, belli mevsimlerde dünyanın çeşitli yerlerine gitmeleri de göç adıyla anılır. Tarihte; sebep, mahiyet ve neticeleri itibariyle en mühim göç, PeygamberimizMuhammed aleyhisselamın,İslam dinine inananlarla beraber, Mekke’den Medine’ye yaptıkları göçtür. Bu büyük hadiseye “Hicret” denir ve hicri takvimin başlangıcıdır.(Bkz. Hicret) Bir tarih nazariyesine göre, M.Ö. 3000-4000 yıllarında Orta Asya’da yaşayan kavimlerin şiddetli ve uzun süren kuraklık sebebiyle doğuya, kuzeye, batıya ve güneye gitmelerine; “Kavimler Göçü” denmektedir. Bu göçün siyasi, sosyal ve kültürel neticeleri üzerinde uzun durulmaktadır.Aynı bölgede M.S. 6. yüzyıldan itibaren başlayan ve asıl ağırlığı batı istikametinde olan Türk göçleri, 17. yüzyıla kadar devam etmiş; İran,Anadolu ve Balkanlardan geçerekAvrupa ortalarına ulaşmıştır.Türkler, geçtikleri yerlerde birbirlerinin devamı olan devletler kurmuşlar, böylece Orta Asya içlerindenAvrupa ortalarına uzanan kültür ve medeniyet mirasları ve yerleşik Türk boyları ile bir Türk dünyası meydana getirmişlerdir. Bu göçler sırasında Türklerin bir kolu, Karadeniz’in kuzeyinden geçerekAvrupa ortalarına gelmiş, burada Avrupa Hun Devletini kurup, bir müddet yaşadıktan sonra diğer yerli kavimlerin arasında Hıristiyanlaşarak, eriyip gitmiştir. Ortadoğu üstünden Mısır’a doğru yol alanlar da, kurdukları çeşitli devletlerden sonra Osmanlı Devleti içinde yer almışlardır. Gerek bunların ve gerekse Anadolu’ya gelen Türk boylarının en büyük talihi, İslamiyeti kabul etmeleridir. Dokuzuncu ve 10. yüzyıllardan itibaren boylar ve kitleler halinde Müslüman olan Türkler; bugünkü İran,azerbaycan,Hindistan, Irak ve Anadolu’da kurdukları güçlü devletlerle, hem kendi hayatiyetlerini korumuşlar, hem de kazandıkları zaferlerle İslam dünyasına yeni bir çehre kazandırmışlardır. Böylece başlayan Türk-İslam devletleri devri, Osmanlı Devleti bünyesinde bütün İslam dünyasının tek ve birleşik devleti, haline gelerek 20. yüzyıl başlarına kadar devam etmiştir.Osmanlı Devletinin son zamanlarında, Doksanüç Harbi adıyle Ünlü 1877-78 Osmanlı-Rus savaşları esnasında, Tuna boylarında, Balkanlarda ve Kırım’da yaşayan Türklerin eşi görülmemiş Rus ve Hıristiyan zulmü, vahşeti karşısında Anadolu’ya yaptıkları toplu göç, 93 Muhaceratı olarak bilinir ve teessürle hatırlanır. 1950’li yıllarda, Komünist İdarelerin şiddetli tazyik ve zulmüne dayanamayan Müslüman Türklerin, Balkan ülkelerinden(Romanya, Yugoslavya,Bulgaristan) ve Rusya’dan Türkiye’ye toplu olarak yaptıkları göçler de son yılların hafızalarda yaşayan göç hadiselerindendir. Vietnam’ın komünist kuvvetlerce işgalini müteakip başlayan göç hareketi,Afganistan’ın Rusya tarafından işgali ile 2,5 milyon Afganlının başta Pakistan olmak üzere çeşitli İslam ülkelerine göçü, Filistinlilerin İsrail tarafından vatanlarından zorla çıkarılıp, göçe mecbur bırakılması, Bulgaristan’da yaşayan Türklerin (1989) ve Kuzey Iraklıların vatanlarından çıkarılarak göçe zorlanmaları (1991) olayları da siyasi göçlerin en manidar örnekleridir. İşsizlik, daha iyi şartlarda yaşama gibi sebeplerle, ülkeler arasında ve bir ülkenin kendi içinde de çeşitli göçler olmaktadır. Bunlar, zamanla çözümü zorlaşan büyük problemler ortaya çıkarmakta ve ülkelerin siyasi, sosyal, ekonomik, kültürel dengelerini bozmaktadır. Türkiye, köyden şehire büyük oranlara ulaşan göçler sebebiyle bu problemleri ençok yaşayan ve halletmeye çalışan ülkeler arasındadır. Bir de kıtalararası göçler vardır. Bunun en tipik Örneki Amerika kıtasına yapılan göçtür.On altıncı yüzyıldan itibaren bu yeni kıtaya, önce Avrupa milletlerinden başlayan göçler, gittikçe azalmasına rağmen halen devam etmektedir.Önceleri serseri, başı bozuk, kanun kaçağı ve maceraperest Avrupalıların itibar ettikleri bir ülke olan Amerika kıtası, 19. yüzyılın ikinci yarısında, gene bu ülkelerden şiddetli göç dalgalarına sahne oldu. Kıtanın iskan ve imarı tamamlanıp ilmi, teknik ve ticari zenginlikler ortaya çıkınca, bütün milletler için en cazib ülkelerden biri oldu. Bu durum, düyanın her yerinden ve her seviyede insanların buraya göç etmelerine sebeb oldu. Hayvanlarda göç: Hayvanlarda da çeşitli sebeplerden dolayı göçe rastlanmaktadır. Bunların bir kısmı geçicidir. Bir sebebe bağlı olarak ve çoğunlukla bir defa yaptıkları göçlerdir.Yem kıtlığı, ani iklim değişikliği, üreme zorluğu, su ve hava akımları gibi sebepler, bazı hayvanları göçe zorlar. Hayvanların bir de periyodik (sistemli) göçleri vardır. Bunlar; Özellikle ördek, leylek, kırlangıç, kelaynak gibi kuşların, senenin belli aylarında mevsim şartları sebebiyle, soğuk yerlerden sıcak yerlere gitmeleridir.Yazın Kuzey Yarıküreye, kışın da Güney Yarıküreye göç ederler. Göçmen kuşlar göç esnasında belli bir şekil teşekkül ettirirler. Bu çok defa V şeklidir. Belli yolları takip eder ve belli yerlerde konaklarlar. Başlarında bir rehber kuş bulunur.Onu takib ederek göçlerini tamamlarlar. (Bkz. Kuşlar) Bazı tatlı ve tuzlu su balıkları da göç etmektedirler.Yumurtlama, akıntılar, yiyecek bulma gibi sebeplerle, kısa ve çok uzun mesafelere küçük gruplar veya milyonlarca balıktan müteşekkil sürüler halinde göçleri esnasında, belli su altı yollarından geçerler. Türkiye’de Karadeniz’denMarmara’ya,Marmara’danKaradeniz’e balık göçleri çok sık görülür. (Bkz. Balık) Kaynak: Rehber Ansiklopedisi