Mesela ağaçlar yeşillenir. Doğa üzerindeki ölü toprağını atar. Yeniden meyve verir ağaçlar. Böylece sanki dünya yeniden doğmuş gibi olur. Bu da dirilişin diğer adı gibidir. Bundan dolayı ilkbahar tazelenmenin ve yeniden dirilmenin mevsimi olarak kabul edilir.

Rahmetinin önünde rüzgarları bir müjde olarak gönderen O’dur. Bunlar ağırca bulutları kaldırıp yüklendiğinde, onları (kuraklıktan) ölmüş bir şehre sürükleyiveririz ve bununla oraya su indiririz de böylelikle bütün ürünlerden çıkarırız. İşte biz, ölüleri de böyle diriltip-çıkarırız. Ki ibret alasınız. (A’raf Suresi, 57)

Taneyi ve çekirdeği yaran şüphesiz Allah’tır. O, diriyi ölüden çıkarır, ölüyü de diriden çıkarır. İşte Allah budur. Öyleyse nasıl oluyor da çevriliyorsunuz? (En’am Suresi, 95)

Yumurta ile yeniden diriliş: İnsandaki hücre gibi hayvanlar da yumurta ile yeniden diriliyorlar. Sivrisinekler bunun en güzel misali, yazın milyarlarca olan bu sivrisinekler kışın yok oluyorlar. Ortadan kaybolan bu sivrisinekler elbette kış uykusuna uyumuyorlar. Yeryüzünde yumurtalarını bırakıyorlar ki bir daha ki yaz tekrardan bu yumurtalar ile yeniden diriliyorlar.

Çekirdek ile yeniden diriliş: Kâinatın bir parçası olan ağacı misal verecek olursak; yazın yemyeşil yaprak ve meyve ile dolu olan ağaçlar sonbaharın gelmesiyle tüm yapraklarını dökerler. O ağaçtan geriye sadece çekirdek kalır. Rabbimiz Hafız isminin tecellisiyle o tohumu toprakta muhafaza eder ki o tohumda tüm ağacın programı gizlenmiştir. Ve o tohumla bir sonraki baharda yeniden diriltir.