Ulukışlada yaşadıklarını anlatırken adeta bir diyoniz yak ayin tablosu çizen Haşim oradan Dünya'nın en güzel armutlarını ve en rayihalı elmalarını iştahla dişl
dişlediği Niğde’ye geçer; bu mektubu yazdığı gün öğleden sonra da Nevşehir’e hareket eder. 3 Eylül 1333 tarihinde yine Niğde’den gönderdiği mektupta, Anadolu insanı hakkındaki genel kanaatlerini yazan Hâşim -ki keskin bir gözlemci olduğu anlaşılmaktadır- ihmal edilmiş ve uzun savaşlardan çıkmış yoksul Anadolu’nun o yıllardaki içler acısı halini gözler önüne sermektedir. Çalakalem yazılmış bir mektup olmasına rağmen, Hâşim’in çarpıcı nesrinin ilk örneklerinden biri sayılabilecek bu metin, aynı zamanda son devir Osmanlı aydınının Anadolu hakkındaki derin bilgisizliğine ve onunla karşılaşınca yaşadığı büyük şokun niteliğine dair ipuçları taşıması bakımından da önemlidir. Hâşim’in bu mektubuyla arkadaşı Yakup Kadri’nin Yaban’ını müjdelediğini söylemek mübalağa sayılmamalıdır.
Bu soruya 1 cevap yazıldı. Cevap İçin Alta Doğru İlerleyin.
İşte Cevaplar
Cevap : Bu Ömrüm Benim Bir Ateşti: Ahmet Hâşim’in Hayatı, Sanatı, Estetiği, Dramı’ndan Ahmet Haşimin yakup Kadriye yazdığı bir mektuptan alıntıdır.
Diğer Cevaplara Gözat
Diğer Cevaplara Gözat